![]() |
Cevap: evrene dileğimi gönderdim emirdir deyip bonusuyla geldi Arkadaşlar sabırsızlıkla beklediğim paylaşma zamanı geldi f678h oldu valla. İnsan istediği gibi bir ilişkiyi hayatına çekebiliyormuş. İlişkimde istemediğim şeylerden yakınıp duruyordum, yine kara kara düşünürken yaptığım hatayı farkettim ve istemediklerimin bir listesini yapıp karşılarına o durumları olumlu hale çeviren yani istersem olabilecek şekillerinde yazdım inanana kadar.Zaten gerçekmiş böyle bir sevgilim varmış gibi. Ertesi gün tam da tersini hissettirecek şeyler yaşadım,kendimi berbat hissettim ama bu defa her zaman ki gibi şikayete başlamadım. Yine listemi yaptım, moralim düzelinceye kadar, inanana kadar ve ertesi gün yeni biriyle tanıştım, listemdeki her cümlenin karşılığındaki gibi biriyle hemde 8977 Demek ki önemli olan isteğimizin büyüklüğü, küçüklüğü değilmiş. Ben daha çok bu duruma takılıyordum ama önemli olan gerçekten istememiz ve çok inanmamızmış. isteklerin büyüklüğünün değil inançların büyüklüğünün önemi ,bu yıllardır okudum, hep duydum ve artık deneyimledim. O zaman gelsin yeni istekler blissy |
Cevap: evrene dileğimi gönderdim emirdir deyip bonusuyla geldi çok sevdim başarı hikayenii..biz istemediklerimize odaklanınca ne istediğimizi anlatamıyoruz ki..birde karşımızdakilere kaygılarımızı yanısıtınca onlarda olası problemleri çıkarmaya başlıyorlar..çözüm çok net.. |
Cevap: evrene dileğimi gönderdim emirdir deyip bonusuyla geldi evet isteklerimizin büyüklüğü veya küçüklüğü ile ilgisi yok önemli olan inanmak ve gerçekten istemek:)ayrıca şunuda öğrendim ben önceden kötü bişe oldğunda hemen şikayet ederdim dert yapardım ama öyle değilim şuanda biliyorum ki istediğim ztn olacak sadece biraz sabır göstermem gerekiyor ve umutsuzluğa kapılmıyorum..SİMİT hepimize isteklerimizi veriyor ve bundan mutluyuz:)) |
Cevap: evrene dileğimi gönderdim emirdir deyip bonusuyla geldi bugün daha önce de dinlediğim çok güzel bir hikaye dinledim.sizlerlede paylaşmak isterimm.. Köyün birinde bir yaşlı adam varmış. Çok fakirmiş ama Kral bile onu kıskanırmış... Öyle dillere destan bir beyaz atı varmış ki, Kral bu at için ihtiyara nerdeyse hazinesinin tamamını teklif etmiş ama adam satmaya yanaşmamış.. "Bu at, bir at değil benim için; bir dost, insan dostunu satar mı" dermiş hep. Bir sabah kalkmışlar ki, at yok. Köylü ihtiyarın başına toplanmış: "Seni ihtiyar bunak, bu atı sana bırakmayacakları, çalacakları belliydi. Krala satsaydın, ömrünün sonuna kadar beyler gibi yaşardın. Şimdi ne paran var, ne de atın" demişler... İhtiyar: "Karar vermek için acele etmeyin" demiş. "Sadece at kayıp" deyin, "Çünkü gerçek bu. Ondan ötesi sizin yorumunuz ve verdiğiniz karar. Atımın kaybolması, bir talihsizlik mi, yoksa bir şans mı? Bunu henüz bilmiyoruz. Çünkü bu olay henüz bir başlangıç. Arkasının nasıl geleceğini kimse bilemez." Köylüler ihtiyar bunağa kahkahalarla gülmüşler. Aradan 15 gün geçmeden at, bir gece ansızın dönmüş... Meğer çalınmamış, dağlara gitmiş kendi kendine. Dönerken de, vadideki 12 vahşi atı peşine takıp getirmiş. Bunu gören köylüler toplanıp ihtiyardan özür dilemişler. "Babalık" demişler, "Sen haklı çıktın. Atının kaybolması bir talihsizlik değil adeta bir devlet kuşu oldu senin için, şimdi bir at sürün var.." "Karar vermek için gene acele ediyorsunuz" demiş ihtiyar. "Sadece atın geri döndüğünü söyleyin. Bilinen gerçek sadece bu. Ondan ötesinin ne getireceğini henüz bilmiyoruz. Bu daha başlangıç. Birinci cümlenin birinci kelimesini okur okumaz kitap hakkında nasıl fikir yürütebilirsiniz?" Köylüler bu defa açıkça ihtiyarla dalga geçmemişler, ama içlerinden "Bu herif sahiden geri zekalı" diye geçirmişler... Bir hafta geçmeden, vahşi atları terbiye etmeye çalışan ihtiyarın tek oğlu attan düşmüş ve ayağını kırmış. Evin geçimini temin eden oğul şimdi uzun zaman yatakta kalacakmış. Köylüler gene gelmişler ihtiyara. "Bir kez daha haklı çıktın" demişler. "Bu atlar yüzünden tek oğlun, bacağını uzun süre kullanamayacak. Oysa sana bakacak başkası da yok. Şimdi eskisinden daha fakir, daha zavallı olacaksın" demişler. İhtiyar "Siz erken karar verme hastalığına tutulmuşsunuz" diye cevap vermiş. "O kadar acele etmeyin. Oğlum bacağını kırdı. Gerçek bu. Ötesi sizin verdiğiniz karar. Ama acaba ne kadar doğru. Hayat böyle küçük parçalar halinde gelir ve ondan sonra neler olacağı size asla bildirilmez." Birkaç hafta sonra, düşmanlar kat kat büyük bir ordu ile saldırmış. Kral son bir ümitle eli silah tutan bütün gençleri askere çağırmış. Köye gelen görevliler, ihtiyarın kırık bacaklı oğlu dışında bütün gençleri askere almışlar. Köyü matem sarmış. Çünkü savaşın kazanılmasına imkân yokmuş, giden gençlerin sonunda ya öleceğini ya da esir düşeceğini herkes biliyormuş. Köylüler, gene ihtiyara gelmişler... "Gene haklı olduğun ortaya çıktı" demişler. "Oğlunun bacağı kırık, ama hiç değilse yanında. Oysa bizimkiler, belki asla köye dönemeyecekler. Oğlunun bacağının kırılması, talihsizlik değil, şansmış meğer..." "Siz erken karar vermeye devam edin" demiş, ihtiyar. "Oysa ne olacağını kimseler bilemez. Bilinen bir tek gerçek var. Benim oğlum yanımda, sizinkiler askerde... Ama bunların hangisinin talih, hangisinin şnssızlık olduğunu sadece Allah biliyor." Lao Tzu, öyküsünü şu nasihatle tamamlamış: "Acele karar vermeyin. Hayatın küçük bir dilimine bakıp tamamı hakkında karar vermekten kaçının. Karar; aklın durması halidir. Karar verdiniz mi, akıl düşünmeyi, dolayısı ile gelişmeyi durdurur. Buna rağmen akıl, insanı daima karara zorlar. Çünkü gelişme halinde olmak tehlikelidir ve insanı huzursuz yapar. Oysa gezi asla sona ermez. Bir yol biterken yenisi başlar. Bir kapı kapanırken, başkası açılır. Bir hedefe ulaşırsınız ve daha yüksek bir hedefin hemen oracıkta olduğunu görürsünüz." |
Cevap: evrene dileğimi gönderdim emirdir deyip bonusuyla geldi bluegrilx bu hikayeyi daha 3-4 gün önce okumuştum çook hoşuma gitmişti ve çok güzel bi anlamı vardı şimdi burada bikez de senin paylaşımla okumak daha güzel bi durum oldu:D |
Cevap: evrene dileğimi gönderdim emirdir deyip bonusuyla geldi Şöyle bir durum var. İnsan evrendeki bilinç çok katmanlı. Zihnimizde mevcut olan bilinç ve bilinçaltı dışında bilinçler de var. Mesela öz bilinç, evrensel bilinç. Burada evrensel bilinç yaratıcı, Allah... Yani sen dileğini bilinçaltın aracılığıyla evrensel bilince iletiyorsun o da bunu kendi yöntemiyle gerçek kılıyor. Bu durumda korkmanı gerektirecek birşey yok. Sen zaten yine Allah'tan istiyorsun. Bunu sadece dua şeklinde yapmıyorsun. İsteğini net bir şekilde belirtiyorsun. Ben olumlamalarımda evren kelimesini pek kullanmam zaten :) |
Cevap: evrene dileğimi gönderdim emirdir deyip bonusuyla geldi Arkadaşlar merhaba, fikirlerinize ihtiyacım var. İlişki durumlarını hallettim ama maddi istekleri çekmede takılıyorum yani ucu paraya dayalı durumlar. İnanmak için küçük bir şey istiyorum mesela okumak istediğim bir kitap yada yiyecek filan ama içimden geçen düşünce hap aynı "çok istiyorsan gidip al" . Parayla sahip olunabilecek şeylerin kendiliğinden bana gelebileceğine bir türlü inandıramıyorum kendimi. İstediğim ne olursa olsun içimdeki bu ses kaybolmuyor. Sizce ne yapabilirim. |
Cevap: evrene dileğimi gönderdim emirdir deyip bonusuyla geldi ben mutlu ve huzurlu olmak istiyorum neden hep tersi oluyor? |
Cevap: evrene dileğimi gönderdim emirdir deyip bonusuyla geldi uzaklaşıp güzell bir hayat kurmayıııı istiyorum seçiyorum onaylıyorummmmmm.. o semte gitmeyii seçiyorumm |
Cevap: evrene dileğimi gönderdim emirdir deyip bonusuyla geldi yine ufak denemeler yaptım onlarda geçekleşti buraya yazınca gerçekten farkındalık artıyor hemen yazayım ben işe giderken 1 saatten fazla servisteyim ve sabahları servisye uyumayı çok severim ve yanımda kimse oturmazsa çok güze olur:)ve burda sanırım bir kişi demişti yanıma şu kişi oturmasın demişti o ismi düşündüğü için oturmuştu bende yanımın boş olmasını düşündüm ve ogün tek gittimve aynı gün hava güneşliydi ama yağmur yağarken çok mutlu olurum ve bunları düşündüm ve bi r yağmur yağdı anlatamam bu kadar dememiştim ama ...yanında bir bardak çay da bonusu oldu oldukça yazacağım buraya teşekkürler evren |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 09:34 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.