![]() |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
Bende okadar çok alışveriş yapmışımki zamanında kartımın taksitleri aylık limiti zorluyor. Üstelik birde saçma sapan kıyafetler almışım. Giydiğime bakıyorum. Yine kot, tşört, uzun hırka ve hep aynı biriki bot. Habire bunları döndürüp giyiyorum sonrada yeni birşey alma ihtiyacım oluyor. Onları alıyorum ama 1 kere giyiyorum yada kilo aldığım için tipsiz duruyor niye almışımki diyorum. Aslında benim standart şeylerimi çoğaltmam gerek. Sen yazınca bende bir düşüneyim dedim. Biraz daha zaman geçsin adamakıllı liste yapıp çıkıcam. Hemen ilk gördüğümede saldırmayacağımy789 Hep kot var ve bu beni rahatsız ediyor. Şöyle ince baharlık spor ve şık pantolonlar görüyorum insanların üzerinde yahu durdurup bir nerden alıyorsunuz diye sorcam ayıp olcak:))) Bende işte öyle açık renklerde pantolonlar alıp üstüne uyumlu tşört alıcam:))) Yeni bir spor ayakkabısıda altına. Boyum kısada olsa öyle daha güzel duruyor.Neyse telkinlerle boyumu uzatırım bende herkes öyle yapıyor:))) Bende bu arada 2007de krem tençkot almıştım o zaman bankacı olduğum için sonbaharda ve ilkbaharda takım elbiselerimin üzerine giyiyordum çok şık duruyordu. Spor kıyafettede krem bir spor ayakkabısıyla da fena durmuyor 12389 Ben hala onu giyiyorum ve çok memnunum üstelik bu senede moda renk o senin şansınas456 Güzel günlerde giy tatlım.dertygirlhaha |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
ben de bu alışverişte doğru seçimler konusunda senelerce sayısız hatalar yaptım...belki hala da yapıyorum ama çok aza indi bunun oranı... eskiden gardrobumda hep ablamdan gelen şeyler vardı genelde....veya benim çalıştığım dönemlerde hergün farklı kıyafet giyme zorunluluğundan ötürü sırf farklı olsun diye çeşit olsun diye aldığım...ancak renkleri ve modelleri bana yakışmayan saçmasapan kıyafetler vardı... ayrıca mevsimlere göre giyinme konusunda da oldukça kültürsüzdüm..hatalarıımı farkedince insanların neden bana yaklaşmadıklarını neden arkadaş olmak istemediklerini anlamıştım....mesela yazın ortasında siyah renkte uzunkollu bir bluz giyip ayakkabı olarak da kışlık klasik ve burnu kapalı ayakkabılar giyecek kadar hatalara düştüğüm günleri biliyorum...napıyım ailemden hiçkimse bana bu konuda birşeyler öğretmedi... derken nette uzun süren araştırmalara koyuldum ve saç rengime göz rengime ve ten rengime en çok uyan renkleri öğrendim...hani imagemaker falan diyorlar ya....işte yabancı bir site buldum ordaki yazıları okudum falan filan...insanları 4 farklı renk grubunda kategorilendirmişler...ve bunların her birine bir mevsim adı vermişler...ben kış tipi insanıymışım ve bana en çok kış renkleri gidiyormuş...soğuk ve koyu renkler yani....renkler konusunda iyi kötü kendimi eğittim biraz...ama bu sefer de kilo başıma dert idi inşallah ondan da kurtulucam artık y789 bu konu çok zevk aldığım bir konudur..istersen daha sık tartışabiliriz bu giyim ve alışveriş konularını ne dersin ? y789 |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. merhaba sevgili günlük... yine kafamda bazı düşünceler var... ben aslında kişisel gelişim çalışmalarıma zannettiğimden daha önceki zamanlarda çoktan başlamışım ancak bundan haberim yoktu...bunu şimdi farkediyorum...yani aslında bugünkü halime sadece telkin dinlemeye başladığım günden bugüne kadar olan zaman diliminde ulaşmadığımı farkettim... hatta ben 6 yaşından beridir kendimi sürekli geliştirmek peşindeymişim aslında...ama tabi ki bu çabalarım aralıksız da sürmemiş..kimi birkaç yıl herşeye boşverip yan gelip yatmışım..diğer birkaç yıl da o boş geçirdiğim yılların acısını çıkarırcasına kendime tam gaz yüklenerek kendimdeki eksikleri kapamışım.... kendimi geliştirme konusundaki eylemlerim genelde fiziksel hareket içeren eylemler değil...daha çok düşünsel eylem olmuş.... eylemlerimin % 85 i düşünmek ise % 15 i de fiziksel eylem olmuş....daha ziyade beynimi kullanarak soru sorarak fikir üreterek bunu yapmışım....fakat bu durum bende büyük bir yanılgıya yol açmıştı uzun süre....yani hiçbir şekilde ilerlemediğimi..hiç yol katetmediğimi..hiçbirşey yapmadığımı bulunduğum noktada sabit durduğumu sanıyordum...kendimi uzun yıllar boyunca böyle zannettim...ama artık öyle olmadığını anlıyorum ve düşünmeyi de eylemden sayıyorum...bugün farkettim bunu.... çocukluğumda sık sık yanlız kalabildiğim zamanlarım olurdu...arkadaş edinememenin belki bu şekilde faydasını gördüm...kenara çekilip yalnız kaldığımda canım sıkılmaya başladığında kendimi oyalamak için sürekli birşeyler hakkında düşünüyordum...yanlızlık beni düşünmeye ve hayal kurmaya itiyordu...kimi zaman da çevremdeki kişilerin hareketlerini çevremde olanı biteni konuşulanları gözlemliyordum...kimse benimle ilgilenmediği için bu düşünceleri hayalleri bölebilecek kimse de yoktu çevremde.....böyle yapa yapa bu olay yılların alışkanlığı oldu bende ve aynı zamanda sorunlarımı çözme metodum haline geldi y789 o yüzden belki günlüğümü okuyan kişiler hayatımda çok da fazla eylem olmadığını farkedeceklerdir....benim günlüğüme günlük hayatımda olan değişiklikler ve hareketler değil...beynimin içindeki hareketlilikler yansıyor...eskiden hayatımın eylem olarak hareketsiz olmasından utanırdım ve çevreye bunu belli etmemeye çalışırdım...pek arkadaşım olmamasına rağmen bana "bugün naptın ? " diye soranlara yalan bile söylediğim dönemler oldu....olmayan arkadaşlarımla olmayan kafeteryalara gidip olmayan içecekler içtiğimi bile söylerdim mesela girlhahagirlhaha ama şimdi asla....hayatımın tekdüze oluşundan utanmıyorum ve bunu kapatmak için böyle hikayelere başvurmuyorum...ihtiyaç duymuyorum...çünkü kendim artık kendimin eskiden sandığım kadar "eylemsiz" olmadığımı anladım... |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
evet canım bu giyim kuşamın üstünde daha detaylı dursak çok iyi olacak gerçekten..iyi fikir y789 buna aslında ayrı bir konu açılabilir..hem orda daha fazla katılım olur...daha çok kişi fikir alışverişi yapar...çünkü herkes günlüklere girip okumuyor..çünkü içeriğini bilemeyebiliyorlar 12389 ama tabi bu konudaki kendi kişisel çalışmalarımı ve çabalarımı da burada yazmaya devam edicem ayrıca y789 Alıntı:
sonradan aniden farkettiğin değişim aynı benim duruma benziyor...değişimin farkına anında varmıyoruz...birşeyler yapmıyoruz aynı yerde kalıyoruz sanıyoruz ama bi an bi bakınca işte o zaman ne kadar yol gittiğimiz anlaşılıyor y789 demekki hiç hareket etmiyor gibi de olsak içimizde ve zihnimizde birşeyler değişiyor...bunun için illa ki bir sürü arkadaş çevre sahibi olup hergün çıkıp dolaşmak sinemaya gitmek ıvır zıvır vesaireler olmazsa olmaz zorunlu şeyler değillermiş y789 |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. merhaba canım günlüğüm y789 bugün çok güzel bir bahar günü...güneş ışıl ışıl yanıyor...kuşlar cıvıldıyor..kediler sokaklarda dolaşıyor...gerçekten insanın içi açılıyor sevincli artık hayata karşı çok daha umutlu baktığımı farkediyorum...ve kendime olan güvenimin eskisine göre kat be kat arttığını...bazı şeyleri başardığımı gördükçe başka şeyleri denemeye ve girişmeye daha açık olduğumu hissediyorum...eskiden sürekli beynimin dolu olduğundan ve bir türlü boşaltamadığımdan şikayet ederdim...ve daha da kötüsü bu kadar doluluğu yapanın ne olduğunu bile bilmeden yaşadığım dönemlerim oldu ve hiç bitmeyecek sandım..çaresizlikten psikiyatriste bile gitmiştim..ama şimdi o kararımdan döndüğüm için kendimle gurur duyuyorum... yeniliklerden değişimden korkardım..beraberinde getireceği sorumluluklardan ve bedellerden korkardım...bunları karşılayamayacağımı düşünürdüm...o yüzden de belli şeylere takılıp hayatımı sadece bu belli sabitler üzerinde dönerek sürdürürdüm... ama artık öyle olmadığını hissediyorum...doğru zamanda ve doğru noktada doğru bir karar verilerek ufak bir değişim yapılmış ve sonucunda başarı görülmüşse başka şeyleri de böyle deneme isteği geliyor ve onlardada başarılı olma ihtimali yükseliyor.. spor ve diyet sayesinde artık vucudumda gözle görülür değişimler artmaya başladı...eskiden kilomdan ötürü bana sürekli rahatsız edici sözler söyleyen hatta durumu bazen hakarete ve tenkite bile vardıran babam, şimdi benim inceldiğimi kendi ağzıyla açıkca söylüyor..hem de ben sormadan..y789 ve koşu bandının alınmasına ikna etmeden önceki şiddetle savunduğu aksi düşüncelerin tersine şimdi kendisi benden de fazla savunuyor ve faydalarını söylüyor koşu bandının..." dışarıda biz bu kadar hızlı yürümüyorduk" diye itirafta bulundu bugün...kendisi de onu gerçekten istediğimi ilk başlarda anlamadığını ve öylesine istediğimi ve alındıktan sonra 2-3 günlük geçici hevesle kullanıp sonra bırakacağımı düşünmüş ondan geri çevirmiş meğer...çünkü bugüne kadarki birçok girişimimin devamını getirmediğime şahit olmuştu...kendi açısından o da haklıydı aslında... dizi ve film bağımlılığımla hala savaşmaktayım ama yol katettiğimi hissediyorum.....hastası olduğum prison break dizisini tekrar izliyorum...ancak ilk izleyişlerimdeki zevki almadığımı itiraf etmeliyim..çünkü zamanında o kadar çok izlemiştimki..artık diyalogları ve bir sonraki sahneyi ezbere biliyordum...artık basit ve yavan geliyor dolayısıyla...peki "durum böyleyken neden mi inatla izliyorum ? " bunu özellikle yapıyorum..hayran olduğum şeylere fazla tutunmamak ve bugünü yakalayabilmek için geçmişe hakettiğinden fazla yapışmamak için....bıkıp usansam da sonuna kadar izlemeye karar verdim ki bir daha izleme isteğim oluşmasın diye...zaten şimdiden kalmadı o istek..ama birnevi kendimi cezalandırıyorum veya aynı şeyi tekrar etmemenin ihtimalini kuvvetlendiriyorum y789 ayrıca daha da güzeli..o dizideki kadınları kıskanıyor ve onların hayranlarının yorumlarını çekemiyor ve kıskançlıktan çatlıyordum...artık öyle bir duygu yaşamadığımı farketmemi sağladı bu deney ayrıca...çünkü ben de kilo veriyor olduğum için kendimi güzel ve beğenilen olmaya daha yakın hissediyorum...gün geçtikçe güzel olma ihtimaline bir adım daha yaklaştığımı hissediyorum...sevinclisevincli daha doğrusu bakımlı olmak ve bakımlı görünmek diyelim....evet aslında kıskandığım durum buydu...yoksa hayranlarının yorumlarını neden kıskanaydım ki ? gerçekte ben o kadınları beğenmediğim için ve güzel kriterlerim farklı olduğu için onları o sınıfa sokamıyordum ve neresi güzel bunların diyordum...ama onların benden üstün olduğunu da düşünüyordum biryandan..ama bu üstünlükleri kendilerine özen göstermeleri bakmalarıydı...y789 kilo vermeye başladıkça ben de kendime bakar oldum..ve ayrıca güzellik anlayışlarım da değişti...yani kendimi güzel hissetmem için illa ki taş bebek kadar kusursuz olmam gerekmediğini ve bir başkasını güzel bulmak için de onlarda bu kriterleri aramamam gerektiğinin farkına vardım....kendine saygısıolan ve kendisini seven..kendisine bakan özen gösteren herkes güzeldir diyorum şu anda....evet güzelliğe bakış açım değişti...kilo verdikçe ben de kendime bakmaya başladım ve dolayısıyla kendimi daha güzel hissediyorum...kimseyi de kıskanmama gerek kalmadı...y789 |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. mükemmel canım ..seni tebrik ederim..kendini sevdikce herkes seni daha çok sevecek.. |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. vauvv inceldin mi çok iyi. İstikrarlısın gerçekten maşallah.Nazar değmesin tü tü tü;) |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. sevgili günlük y789 bugün itibariyle diyet ve sporda 4. haftamı doldurdum... yarın 5. haftanın ilk günü olacak sevinclisevincli ilk başladığım günle bugün arasında çok fark görüyorum... vücudumdaki değişimleri sıralamaya çalışayım - başlamadan önce tartıldığımda kilom aç karnına 76.3 kg idi..bugün ise 72.8 kg çıktı.....yani 3.5 kg vermişim.. hadi 500 gram yanılma payı koysam bile nereden baksam 3 kilo verilmiş...sevincli - eskisi gibi midem sert gergin ve şişkin değil...dokunduğum zaman daha inik ve yumuşak ve nefes alıp verirken beni zorlamıyor - kendimi daha hareketli, daha hızlı, daha pratik ve daha atak hissediyorum...normal günlük işlerimdeki hareketlerimin de tarzı değişti..daha hızlı ve daha hafifim...kendimi hayatın beklenmeyen sürpriz gelişmelerine daha hazır ve daha açık hissediyorum - sporu artık seviyorum...ve eskisi gibi sporu çekilir hale getirmek için illa ki müzik olması gerekliliği şartını aramamaya başladım..bazen müzik dinlemeden de kolayca sporumu yapabiliyorum...müziksiz olduğunda da üzerinde düşünmek istediğim şeyleri düşünmeme fırsat oluyor.. spor yaparken şarkılara bile eşlik etmeye hatta sağa sola danseder gibi sallanmaya bile başladım sevincli - iştahımda azalma oldu ve kan şekerim daha dengeli...öğünler arası acıkma krizleri şeker düşmeleri veya tatlı krizleri yaşamıyorum...hatta bazen öğünün saati gelmesine rağmen yemeyi unuttuğum veya geciktiğim oluyor (ki bir sonraki öğünü son dakikasına kadar iple çekerek beklediğim günleri de biliyorum) - fiziksel değişimlerden de bahsedeyim....bacaklarım daha ince ve daha şekilli oldular...yani sanki daha ince ve daha uzunmuş gibi görünüyorlar...üstbacak kısmında daha incelmesi gereken kısımlar var ancak şimdiden beyonce nin bacaklarına benzemeye başladılar sevincli - omuzlarımda da incelme var...elimi omuzuma değdiğimde kalınca yumuşak bir tabaka değil omuzumun kemiğinin sertliği geliyor elime...ve omuzumun arka tarafları da aynı şekilde....bu fark gözle de görülebiliyor.....ayrıca boynumda da incelme var blissy - ve birazcık da göbeğim küçüldü...daha çoooook küçülmesi lazım ama bu bile yetti 12389 - |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
4 kilo vermek bir beden küçülmek anlamına geliyormuş...70 olunca sanırım rahatça 40 beden giysilere girebileceğim sevincli |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Tebrik ederim canım.İstikrarlı bir şekilde devam diyorsun.Maaşallah sana:) |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Günaydın günlük k8908 dün akşam kendime takıntı ettiğim prison break dizisini nihayet bölümleri ardarda izleye izleye sonunda bitirdim... ve artık kafamda da bitirdiğimi düşünüyorum ki önemli olan da oydu zaten....bunu nerden mi anladım ? son bölümlerinde her saniyesini izleyemedim sıkılarak izledim...ve sahneleri atlaya atlaya izledim....basit bir tiyatro oyunuymuş gibi gelmeye başladı..çünkü her sahneyi her diyaloğu ve olacakları baştan sonra biliyordum....sıkılmama rağmen özellikle izlediğimi belirtmiştim zaten....bir insan hala birşeyden bıkmamışsa onu kafasında bitirememiş ve takıntı yapmışsa sanırım en güzel yol...bıkana kadar o şeyi tekrar etmek...böylece geri dönme ve tekrarlama isteği kalmıyor...tamamen sıfır noktasına inene kadar eskitmiş oluyoruz...böylece geçmişe ait olan şeyin düşündüğümüz kadar da heyecan vermediğini görüyoruz...şimdi o dizinin bir tek bölümünü bile izlemek içimden gelmiyor...bu çalışmayı özellikle bugüne yetişmek için geçmişteki şeylere odaklanarak arayı kapatmaya çalışma huyumu yenmek için yaptım...(hani bunun hakkında konu da açmıştım ya) mesela bu bahsettiğim dizi biteli tam 1 yıl olmuştu ama etkisinden kurtulamamıştım...şimdi rahatlıkla bugünün şeylerine ayak uydurabileceğimi odaklanabileceğimi düşünüyorum...bu arad belirteyim bu diziyi şu son izleyişimle beraber toplam baştan sona 5 defa izlemişim...e artık izlemeyi istememem ve sonlarında sıkılmam da doğaldı artık... geçmişle hesabı kesince insan gerçekten bugüne daha istekli bakıyor...mesela son çıkan dizileri filmleri izlemeye karşı daha çok isteğim arttı....dün akşamdan itibaren geçmişle hesabımı kestiğimi çok net biçimde hissediyorum...herşeyi olduğu yerinde ve olduğu zamanında bırakmak lazım..bırakamayınca da bıkana kadar tekrarlamak lazım..illa ki bir noktadan sonra bıkıyor insan çünkü...bu 5 kere olabilir 10 kere olabilir farketmez..sonuç aynı...gerçekten kafam ve beynim çok rahatladı....nasıl rahatladım anlatamam smil56 birşeye karşı hala açlık duyuyorsa insan..doyana kadar tekrar etmeliymiş...bunu anladım... onun haricinde havalar ısınmaya başladı ben de yavaş yavaş kışlıkların bir kısmını kaldırmaya başladım...yine de 1-2 parçayı hala tutuyorum ki o da süpriz yağmurlar olursa diye... dün serotonini arttırmak için akşam saat 8 gibi 9 gibi falan 1 çorba kaşığını biraz geçkin olmak üzere kuruüzüm yedim ve anında farkı gördüm....çünkü yattığım vakit geldiğinde normalinde saat yaklaşırken insanın esnemesi ve kendini uykulu hissetmesi ve gevşemiş olması gerekirken ben yatağa o şekilde gitmezdim...yani bıraksan sabaha kadar oturabilecek gibi durumda yatardım...kuruüzüm yediğim gün bünyem gerçekten uyku moduna girdi ve esnedim....uzun süredir olmayan birşeydi bu...ve rahat bir uyku çektim...diyetime kuruüzüm eklemeye devam ediyim ben...demekki bende serotonin eksikliği olduğu için uyku saatinde uyku moduna giremiyormuş bünye...bunu anlamam iyi oldu... ayrıca netten okuduğum bir bilgiye göre serotonin iştahı da azaltırmış...demekki neden mutsuz insanların kendilerine yemeğe verdiklerini şimdi daha iyi anladım.... |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. tatlım çok güzel değişimler bunlar seni tebrik ediyorum son sürat spora devam sevgiyle kal |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
İyiki varsın arkadaşım, senin şu güzel gelişmelerin olmasa azmin olmasa ben çokdan bırakmıştım rejimi, ama şimdi bende hırslandım zayıflıycam işte vede sımsıkı olucam.music45 Buraya yazıyorum. Selülitler kaybolacak. Onlar hareketsizlikten, tuzludan susuzluktan ve aşırı yağlı yemeden oluyor şimdi bunlar yok demekki düzelcekkkkk yaşasınnn. Bu arada bugün daha az yememe ramen ara öğün yememe ramen hala acıkmadım miden küçüldü sanırım 4 günde:) Bugün 5.günüm. Haydi bakalım yola devam ediyoruz. Gelişmelerini bekliyorum. Sevgiler güzel kızkrzm67956k |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
kuruüzüm ve benzeri şeyleri listeme daha önce dahil ettiğimde aşırı kaçırmıştım ama şimdi o kadar kaçırmıyorum...sürekli spor yapınca bu istekte azalma etkisi zamanla oluyor...yani 1-2 gün spor yapıp da hemen istekte azalma olmuyor tabi ki.....sen de 3 hafta falan düzenli spor yaparsan ondan sonra istediğini eklersin diyete..hatta sevdiğin şeyleri de....çünkü istesen de fazla kaçıramıyorsun...smil56 |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
spor yapıcam diye de kendini çok hırpalamana gerek yok...ben de öyle çok ağır sporlar yapmıyorum...sadece 45 dakikalık hızlı tempo yürüyüş hepsi bu kadar...ben de jimnastik ve benzeri şeyleri sevmiyorum yürümek kolayıma geliyor y789 hazır bahar gelmişken sen de dışarı çıkıp yürüyebilirsin istersen....yürümek tembel işi gibi ama kesinlikle etkili...bizzat görüyorum yani smil56 inşallah beraber forma girip yaza fıstık gibi çıkacağız ve plajlarda gururla gerinerek gezeceğiz canım....sevgiyle kal..iyiki varsın cat3500 |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. yine burdayım günlük y789 nette beyin ile yiyecekler arasındaki ilişkiyi açıklayan bir yazıyla karşılaştım ve burada paylaşmak istiyorumsevinclisevinclisevinclisevincli Cevap: Beyinle ilgili keşifler 18 ve 19"uncu yüzyılda yapılan anatomik çalışmalarda beynin dört farklı lobdan (bölümden) oluştuğu belirleniyor. Ardından beyinde "dopamin", "gaba", "asetilkolin" ve "serotonin" adı verilen dört ana biyokimyasal madde bulunduğu ve bunların her birinin beynin birbirinden farklı dört bölümünün biri tarafından salgılandığı anlaşılıyor. Daha sonra beynin dört bölümüyle ilgili olan ve elektrik akımlarının iletimini temsil eden dört ayrı beyin dalgası keşfediliyor. Beynin hastalıklarla ilişkisi 1- Simetri (ruh hali) ile ilgili bölüm; "Beynin sağ ve sol yarımkürelerinin fonksiyonları birbirlerine bağlı mı?" Serotonin kimyasalı ve beraberindeki tryptophan amino asidi beynin iki yarım küresi arasındaki simetrinin ilişkisini belirliyor. Bu ilişki aksadığında ya da bozulduğunda ise tuz kullanma isteği artıyor; sırt ve ve baş ağrıları, nefes darlığı ve uyku bozuklukları şikayetleri beliriyor. Bu belirtiler çoğaldıkça kişide depresyon, takıntı ve uykusuzluk hastalıkları ortaya çıkıyor. 2- Enerji ve metabolizmayla ilgili bölüm; "Beyin, fonksiyonları için gereken besin maddelerini alabiliyor mu?" Dopamin kimyasalı için beynin enerji ve güç kaynağı diyebiliriz. Bu maddedeki eksilme, şeker-kafein kullanma ihtiyacı, yorgunluk, solgunluk, ishal, azalan cinsel dürtü, rutin işlerin yapılmasında zorluklar, keyifsizlik ve fiziksel aktivitede gerileme gibi belirtiler gösteriyor. Beyindeki bu enerji kaybı, obezite, çeşitli bağımlılıklar, cinsel bozukluklar ve parkinson gibi rahatsızlıklara zemin hazırlıyor. Kaynakwh: Kaynakwh: http://www.webhatti.com/smiley.gif http://www.webhatti.com/smiley.gif 3- Ritim (sükunet) ile ilgili bölüm; "Dört ana beyin dalgası dengeli çalışıyor mu?"; Gaba kimyasal maddesi, beyin dalgalarının uyum ve ritim içinde çalışmasını sağlıyor. Ayrıca vücudun sükunet içinde bulunmasına katkıda bulunuyor. Gaba eksikliği halinde beyindeki ritim kaybolarak şu belirtiler ortaya çıkıyor: Karbonhidrat aşermeleri, titreme, seğirmeler, ateş basmaları, çarpıntı, terleme, ellerde soğukluk-nemlenme, göğüs ağrısı, görme bozuklukları, dinlenememe, anormal derecede koku alma hissi, mide şikayetleri ve beklenmedik alerjiler. Beyin ritim bozukluğu ise, yüksek tansiyon, kulak çınlaması, adet öncesi sendromu, kriz nöbetleri ve kaygılanma gibi problemlere sebep oluyor. 4- Hız (hafıza) ile ilgili bölüm; "Beyin, gelen bilgilerin ne kadarını değerlendirebiliyor?" sorularının cevaplarını veriyor. Asetilkolin kimyasal maddesi, "beynin çalışması ve bilgileri tekrar hatırlaması için gereken kaynak" diye tarif ediliyor. Bu kimyasal maddede azalma meydana gelirse beynin çalışma hızı yavaşlıyor. Bu da kendini yağ tüketme isteği, ağız kuruluğu, kuru öksürük, hafıza kaybı, unutkanlık ve konsantrasyon zorluğu gibi belirtilerle hissettiriyor. İnsanı yaşlanmaktan korkutan bunama ve alzheimer türü hastalıklar ile asetilkolin kimyasalındaki eksilme arasında çok ciddi bir ilişki söz konusu. Beynimizi doğru besleyelim Beyin Enerji Diyeti (Dopamin): Kahve, yulaf ezmesi, buğday özü, tofu (Soya Peyniri), biftek, avokado, balık, börülce, kabak tohumları… yenmelidir. Beyin Sükuneti Diyeti (Gaba): Kafeinsiz bitki çayları, muz, narenciyeler, rafine edilmemiş pirinç, bakliyat, brokoli, pekmez, ciğer-sakatat, mercimek, patates, ıspanaklı makarna, fındık… yenmelidir. Beyin Hafızası Diyeti (Asetilkolin): Kahve, greyfurt suyu, yumurta, buğday özü, fıstık ezmesi, peynir, balık, tavuk, lahana, bakla, arı sütü (polen), karnabahar, badem, ceviz, kuru üzüm, incir… yenmelidir. Beyin Simetri Diyeti (Serotonin ve tryptophan amino asidi): Kafeinsiz bitki çayları, köy peyniri, İsviçre peyniri, muz, somon balığı, hindi, ördek, lüfer-uskumru, pancar, rafine edilmemiş pirinç, patates, ayçiçeği, kakao, havuç (yağ katılarak), karanfil, bulgur, narenciye… yenmelidir. |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Bugün hiç iyi bir ruh halinde değilim günlük daha sonra ayrıntılı olarak yazarım...belki o zamana kadar ruh halim değişmiş de olabilir...ama bilmiyorum kafamda korkular kaygılar dalgalanmalar var... hani antidepresan alınca hem iyi ruh halini hem kötü ruh halini aynı anda hissedersin ya....hani mutlu gibi olup biryandan da içinde gizli olan..hatta çok da gizli olamayan kötü hisler olurya..o durumdayım şu an... bunda sınavıma çok az kalmasının ve hala çalışmayışımın da payı var... |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
ama dersler zor..kafa isteyen şeyler..ben de aklımı onlara verip beyin gücümü harcamak istemiyorum...sınavların test oluşu beni biraz rahatlatıyor ama not sistemi çok katı...yani ders geçme sistemi...sad456 dersi ve okulu hep öncelik olarak en sona atıyorum...babam her nek adar okulu ilk sıraya alıyorsa kendi gözünde.....ben de en sona alıyorum.... |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. yine döndüm günlük ^-^ saçlarımı artık toplamıyor olmamın faydasını gördüm... az önce can sıkıntısından saçlarımı ev imkanlarıyla kesebildiğim kadar kestim uçlarını aldım....zaten zaman zaman yaptığım birşeydi... ancak bu sefer en son 2 hafta önce uçlarından almıştım...2 haftadan bu yana saçlarımda uzama olduğunu farkettim...çünkü son kesişimde uçları dümdüzdü hepsinin bugün bu dümdüzlüğü bozan aynı boyda olmayan aradaki saç tellerini görünce...saçımın da artık uzamaya başladığını anladım blissy ve saç köklerimdeki o zayıflık ve hassasiyet hissi de kayboldu...dökülmekten açılan kısıma da aynada yakından baktım..tamamen kel deri olmadığını gördüm...hala saç köklerinin noktaları duruyordu hatta birkaç tanesi çok minik şekilde çıkmaya başlamış bile y789 gerçekten saçları toplamak hem de gererek toplamak ve bunu hergün alışkanlık haline getirmek çok zararlıymış..eskiden saçlarım da kolay kolay uzamıyordu...yani sürekli topladığım dönemler..... ve aynı şekilde saçlarımda dökülmeden oluşan bölgesel açılmalar ben lisede okurken de olmuştu...çünkü hergün saç toplama kuralı vardı başka modeli yasaklamışlardı o dönemdede buna benzer şey yaşamıştım....aynı tecrübe 2 kere tekrar edilince ortak noktayı buldum ve sebebini kesinleştirdim....evet saç toplamak çok zararlı... |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
bir de malum kişisel sorunları çözmek ve kendime iyi bir kişisel temel kurma çabaları vesaire ve o arada da annemin beklenmeyen ölümü ve bilmediğim evişlerini öğrenmek zorunda kalmak gibi şeyler... bu arada babamın garip garip huylarını da çekmek zorunda kalıyorum ve karşılık verme lüksüm de yok..sinirimi içime atıyorum bir de.... okulu zamanında 4 senede bitirseydim hayattan da 4 sene daha geride kalacaktım...yani diplomalı ama kendi işini bile göremeyen biri olacaktım...ben de tercihimi kendimi geliştirmekten yana kullandım ama okulun hala bitmemesi sırtımda kambur gibi duruyor...ve de babam için koz oluyor... dersler o kadar zorki herşeyinle kendni vermen gerekiyor neyse bari şimdi sınav heyecanı telkini ve kendine güven telkini açayım bari..belki biraz kitaba bakma isteğim gelir y789 |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Canım yardımcıdan çalışsan belki kısa sürede bitirebilirsin..Nasıl olsa ezberleyeceksin konuları. |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Ders konusu benimde hep içimi karartmıştır.Seni çok iyi anlıyorum.Öğrenciykende eve büyük bir enerji ile gelir, yapmam gereken herşeyi yapar ancak bir türlü derse başlayamazdım.Oysa en önemli şey ders çalışmamdı ve onu hep sona bırakmayı seçerdim. Anladığım birşey var ki öncelik sırası çok önemli ve buna dikkat edince geriye kalan işler içinde bol bol zaman kalıyor.Ama maalesef ben bunu bugüne kadar pek sağlayamadım. |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
Sınava gidip eğlence amaçlı soruları çözeceğimi hayal ediyorm nedense. Hayır çalışmadım da neye güveniyosam artıky789 Hemen eline kitap al istersen çözmesen de gözünün önünde olsun belki bi iki soruya bakarsın sonra da başlarsın çalışmaya ;) |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
canım aslında ben de senin gibiyim...ama maalesef bunu baskı unsuru yapan şey babam...yani o bu meseleye taktığı için ben de ister istemez takmak zorunda kalıyorum...umursamadığım bir konuyu takıyor olmak da umursadığın şeyi takmaktan daha beter..çünkü senin için önemsiz...kaç dersten gireceksin sen ? y789 belki etkisi olur diye sabahtan beri sınav telkini ve kendine güven telkini dinliyorum...bakarsın kitap okuma isteği getirir sevincli |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
WEZ Format +3. Şuan Saat: 12:31 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.