![]() |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Nasıl yani?Artık günlüğüne devam etmeyecek misin? |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Ya nereye gidiyorsun ama:( ben çok üzüldüm tamam haklısın bağımlılık yapıyor, sende o zaman 2 güne bir aç günlüğüne bak yaz. O zaman daha ii olur hem biriktirirsin düşüncelerini sonra yazarsın buraya. Nasıl olur? |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
hani ne biliyim hergün de aynı şeyleri yazdığımı farkettim..ben bile sıkılmaya başladım ki okuyanlar haydi haydi sıkılmıştır...yada bir süre sonra sıkılacaktı...en azından hayatımın bazı temellerini tam oturttuğumu hissedersem ve kendimce gözle görülür değişim sağlarsam belki o zaman devam edebilirim tekrar...ama şimdilik zamana ihtiyacım var...buralara takılmaktan sınavıma bile düzgün çalışamadım...aynı tutuma devam edersem bir arpaboyu bile yol alamayacağımı farkettim....tabi ki sitedeki ilgimi çeken konulara katılırım ancak günlük konusunu (tamamen bitirmek demeyim zaten bunun istenilmediğini anlıyorum ama) askıya aldım diyim.. |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Hayatında, hedeflerinde başarılı olacağından eminim, sevgiler. |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. tekrar geldim sevgili günlük y789 sınav sonuçlarım açıklandı...6 dersim vardı ancak 3 dersten sınava girebildim..diğer derslere hasta olduğum için ve mesafe uzak olduğu için giremedim...ancak girdiklerimden birisi çok güzel geçmişti ve sonucu da 70 geldi 100 üzerinden sevincli şimdi vakit kaybetmeden final sınavlarına çalışmayı düşünüyorum... hava çok güzel ortalık pırıl pırıl...içimden süslenmek geliyor...dün zaten alışverişe çıktım şapka ve güneş gözlüğü falan aldım gümüş rengi oje aldım sürmek için...blissy itiraf etmeliyimki bu süreç içinde daha fazla kilo veremedim ancak varolan kilomu korudum geri almadım....bunu da hergün düzenli spora borçluyum....en kısa sürede 1500 kalorilik diyete tekrar başlamayı düşünüyorum... artık şimdiki zamana odaklanma konusunda sıkıntı çekmiyorum...bilgisayar başında vakit öldürme huyum büyük oranda azaldı..ve başkalarının düşüncelerini önemseme huyum.....tabi tamamen kaybolmadı ama eskisi gibi olumsuz eleştiri veya davranışlar karşısında sinir krizlerine girmiyorum... dün yine babam hayatımda en sinir olduğum cümleyi söyledi bana...." en ufak şeyde gerilirsen hayatla nasıl başa çıkacaksın" dedi...sanki bugüne kadar elimden hiç iş gelmemiş de evin düzeni kendi kendine yürümüş gibi.....sonradan anladım ki babam bu lafı bana sıkça söylüyormuş yani ağzına sakız etmiş alışkanlık birnevi...eskiden bu lafı karşısında kendimi savunmaya geçer ıspatlamaya çalışır ve bugüne kadar yaptıklarımı sıralardım...ama dün buna ihtiyaç duymadım ve bu sözden olan rahatsızlığımı dile getirdim....tekrar birşeye tahammül edemediğimde söyler mi söylemez mi bilmiyorum ama söylemeye devam etse de artık bana kalbime saplanan bıçak misali acı vermeyecek...çünkü içimde kalmadı söyledim...dedim ki bu cümleye çok sinir oluyorum işte dedim...sinirlenmek yapamamak demek mi dedim....hem gerilirim hem başederim dedim....iyi demişim dimi.....kendisi de oysa en ufak pürüzde sinirlenen gerilen biridir oysa.... yok ama ben anladım ki onunki ağız alışkanlığı..ağzımla kuş da tutsam yine birşeye sinirlendiğimde aynı şeyi söyleyecek biliyorum...en azından artık beni acıtmayacak...çünkü babamın içinde belli bir plağın yerleşik olduğunu ve belli durumlarda o aynı plağın aynı yüzünün dönüp çaldığını keşfettim...yani olay aslında benimle ilgili değil.....aynı şekilde dışarıdaki insanların da sırf ben evde oturuyorum diye saçma sapan can sıkıcı sözlerine de aldırmayacağım artık....anladım ki insanlar beni kendi gözlerinde nasıl görmek istiyorlarsa öyle görüyorlar ve ona göre dillendiriyorlar....ne malum arkadaşlarıyla arası iyi olmayan biri oldukları ve benim asosyalliğimi yüzüme vurarak kendini rahatlatmaya çalışmadıkları.....veya ne malum babamın benim büyüdüğümü yetişkin olduğumu ve hatta onu bile geçtiğimi kendisine bile itiraf etmekten korkmadığı ne malum....bence bu can sıkıcı eleştiri sözleri kendi korkularının tezahürü gibi gelmeye başladı bana dünden beri ve kendimi daha iyi hissediyorum... |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Canım seni çok ama çok özledim.Ara sıra yazmalısın.Açıkçası bende ara verdim aynen bahsettiğin gibi aynı şeyleri tekrar tekrar yazdığımı ve okuyanları sıkabileceğimi düşündüğüm için.Ama tamamen kopmadım.İyi olmana sevindim.Sınav sonuçlarına da. Finallerde başarılar şimdiden. |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
bazen ara da versem sizleri tamamen yanlız bırakmam merak etmeyin arkadaşlar y789 teşekkür ederim blissy |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
canım sen demekki sitede saatlerini geçirip bağımlı olmak konusunda kendine hakimsin...günlüğe yazmasan da tamamen kopmaman bunu gösteriyor :) ben onu yapamadığım için kopmak zorunda kalmıştım ama birşeyler sanki beni geri çağırdı buraya...hep de sorunlu olduğumuz dönemde burada olacak değiliz ya...ben de mutluluğumu paylaşmak için tekrar geldim....başarı dileklerin için teşekkür ederim blissy |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. merhaba sevgili günlük partysmiley bugün de kendimi çok iyi hissediyorum... eskisi gibi çok da fazla kişisel gelişim konusunda eylemlerimi yapamasam da başka birşeyler sanki herşeyi kendi kendine alıp götürüyor gibi... özellikle son birkaç gün güzel rüyalar görmeye başladım...karışık ve anlamsız olan rüyalarım bile beni iyi hissettiriyor....oysaki genelde kötü rüyalar gören bir insandım..uyku esnasında bile huzurlu ve mutlu olmak çok güzel birşeymiş...sevincli bu mutlu eden rüyalarımda da genelde etrafımda insanlar olduğunu ve bu insanların beni seven insanlar olduklarını görüyorum..ancak kim olduklarını bile bilmiyorum...olsun sevildiğimi rüya içinde bile olsa hissetmek çok güzel bir duygu..gerçekten yaşamış gibi oluyorum...ve bu günümün de iyi geçmesini sağlıyor.. güneşli güzel hava ve kendim için alışveriş etmek beni mutlu ediyor..özellikle bu havada mahallede yürüyüş yapmak etraftaki ağaçları yeşilikleri seyretmek de iyi geliyor...belki de rüyaların iyi olması günümün iyi geçmesiyle bağlantılı olabilir...gün iyi geçince rüya da iyi rüya oluyor ve iyi rüya da ardından gelicek bir sonraki günü güzelleştiriyor böyle bir dönüşüm var gibi y789 artık eskisi gibi sinema ve müzik dünyasını takip edememek konusunda kendimi üzüp sıkmıyorum..arada kaçırdığım güzel şeyler varsa da vardır ne yapayım...canım takip etmek istemiyorsa neden kendimi zorluyorumki öyle değil mi...zaten gündemdeki şeyler en fazla 1 ay sonra unutulabiliyor..bazen 1 aya da kalmıyor...artık film de indirmiyorum..sadece dinleyebileceğimi düşündüğüm müzikleri dinliyorum...kendimi çevreye ıspat etmenin tek yolu da gündemi bilmek değil ya....zaten onların niyeti beni karalamak veya ezmek ise başka bir konu üzerinden bunu zaten yine yapacaklardır...gündem takibi işini diğer insanların yanında asosyalliğim belli olmasın diye zorlamayla yapmışım bunu anlıyorum...insanın içinden gelemyen şey de biryere kadar...yani yetişmek için bir süre koşarsın sonra nefesin kesilir ve bir adım daha atmak istemezsin bunun gibi...artık film falan izlemiyorum..kafam rahat.. bunların dışında artık gerçek anlamda başkalarının düşüncelerini önemsememe konusunda epey yol katettim...eskiden benim canımı sıkan tarzda cümleleri herkes istisnasız olarak sarfedince kendimden şüphe ederdim...derdim ki " bu kadar insan aynı anda yanılıyor olamaz..bu kadar söyleniyorsa bende gerçekten yalnış birşeyler var" derdim...ve çoğunluk onlar oldukları için kendimin kendimle ilgili olan düşüncelerine bu çoğunluğun düşünceleri baskın gelirdi ve bütün sevdiğim olumlu özelliklerim de kafamda bir anda onların sözleriyle sıfırlanırdı...ama artık kabul edilebilir ve iyi taraflarımı da görmeye başladım....dışarıdaki insanların sözlerine bakılırsa hiç arkadaşım yok diye evde oturuyorum diye işe yaramaz ve değersiz bir insanın , koca bir sıfırın tekiydim sanki...ama herşey arkadaş çevresinden veya herhangi bir işte çalışıyor olmaktan ibaret edilmiş bunu anladım....arkadaşım yok ama kimsenin kolayca geçinemeyeceği babam gibi bir insanı dize getirmeyi başarmışım ve en az 10 senelik bir evhanımı kadar da evişlerinde tecrübe sahibi olmuşum ve bu arada kendi özel ve kişisel işlerimi de eğitimimi de halletmeye çalışıyorum....daha ne olsun....ayrıca o insanlar benim hayatımdaki zorluklarla karşı karşıya gelselerdi aynı başarıyı gösterirlermiydi ondan da şüphem var... fiziksel görünümümü de artık takmıyorum ve bazı hatalara karşı daha hoşgörülü olmaya başladım...mesela bazı aksesuarlara veya saç boyalarına eskiden çok bel bağlardım ve beni o ufak bir ayrıntının bile sihirli değnek değişmişcesine değiştirmesini umardım..bu olmayınca da hayal kırıklığına uğrardım...sonradan bunun gerçekçi bir beklenti olmadığını anladım...sonuçta birçok ufak ayrıntı birleşip bütünü oluşturuyor 1-2 şey değil ki..eskiden herşeyim jilet gibi kusursuz olursa anca kendimi değerli hissedebileceğimi düşünüyordum....bir de baktım ki dışarıdaki insanlara karşı da aynı düşünceler içindeymişim..ufak bir hatalarını falsolarını görünce onlardan çabucak soğuyor ve kopuyormuşum...demekki hem kendime hem de diğer insanlara karşı çok sert ve affetmez bir tutum içindeymişim...kolay kolay hiçbirşeyi beğenmediğimi benimsemediğimi ve birçok şeyin dışında kaldığımı farkettim...kusursuzluğu arayarak ömrümü geçirmişim...hem kendime hem diğerlerine karşı daha yumuşak daha anlayışlı olmam gerekiyor sanırım...kendimi bu konuda çok sıktığım halde istediklerimi elde edemediğim için diğer insanların da bu konuda en az benim kadar kendilerini sıkmalarını çaba göstermelerini ve ondan sonra mutlu sona ulaşmalarını istemişim..çünkü onlarınkinden çok daha fazla çaba gösterip ben bile mutlu sona ulaşamıyorsan onlar asla bunu haketmiyorlardı....mesela saçına makyajına giyimine herşeyine en ince detayına kadar dikkat eden hatta işi abartıp renk bilimi bile çalışan ben, sokağa çıkan herhangi bir insanın bunların hiçbirini bilmeden bu kadar özenmeden gelişigüzel beğendiği şeyleri giymesini ve sonucunda iltifatları onların almasına dayanamıyordum...bunu çözeceğim inşallah.. |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. merhaba sevgili günlük Dün kendim için çok önemli bir karar aldım ve uygulamaya başladım... tabi ki karar vermeden önce de sırf bunun üzerinde düşünmek için kendime vakit ayırdım ve düşündüm...yani öyle 2 dakikada ayaküstü ve rastgele alınmış bir karar değil... verdiğim karar, göbeğim için ayrıca spor yapıp yapmamamla ilgiliydi...bunun için netten birkaç şey okudum ve geçmişteki benzer tecrübelerimi ve sonuçlarını gözden geçirdim...ve anladım ki geçmiş yıllarda ben en düşük kilomla en zayıf halimleyken bile (55 kiloyken) yine göbeğim kocamandı...en düşük kilomla olduğum zaman ise sadece diyet ve yürüyüş yapmıştım..demekki yeterli değilmiş....internette bu durumda olan çok kişi olduğunu gördüm mesela 48 kilo olup da 3 aylık hamileymişim gibi göbeğim var diyenler gördüm.. bende de durum çok farklı değil...evde duran ancak küçük geldiği için giyemediğim kıyafetlerin neredeyse hepsini giyememe sebebim zaten göbek büyüklüğünden ötürü..diğer yerlerim normale yakın...kilonun büyük çoğunluğu göbekte...ve takdir edersiniz ki bir tişort de giyseniz tişort aşağı inerken göbeğin üstünden geçiyor..pantolon da giyseniz pantolon da göbeği kendi içine alıyor...her kıyafetin kesişim noktası...kıyafetlerim bana olmuyorsa işte bu göbekten dolayı olmuyor.. sonuç olarak göbek büyüklüğünün zayıflıkla da direkt bağlantılı olmadığını ve kendine has bir sorun olduğunu anladım..çünkü ben de aynısını yaşıyorum...bugüne kadar yediklerime dikkat etmeye çalıştım ve hergün koşu bandını kullandım...koşu bandı bacaklarımın ve kaçlamın incelip sıkılaşması konusunda iyi oldu ama gövde ve göbek için pek birşey yapmıyor...göbek yine davul gibi....ben de mekik çekmeye karar verdim...karındaki kaslar zayıf oldukları için o kısım çabuk yağlanıyormuş duyduğuma göre...bundan sonra hem koşu bandı kullanıp hem mekik çekeceğim..bugün mekikte 2. günüm...bakalım neler olacak... |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Uzun bir aradan sonra (bana gerçekten çok uzun geldi) aramıza hoşgeldin yeniden:) iyiki varsın canım. Çok güzel şeyler yazmışsın. Kendini bu kadar net bir şekilde eleştirebiliyor olmanda bence çok iyi ben mesela o derece cesur değilim sanırım, kendimi eleştiremediğim gibi başkasınında beni eleştirmesine tahammülüm yok yada yoktu diyeyim (değişim şart) Sen yokken bende günlük okuma alışkanlığımı kaybettim. Anasayfada senin başlığını görünce hemen tıkladım ve geldim günlüğüne, çok sevindim. Sınavının sonucuna da çok sevindim, finalde başarılı olacağını biliyorum. Benim telefonuma tüm dersler için girmedi yazısı geldi. İlk sınavlara girmeyip finallere girip orda iyi puanlar alınca geçilir mi? Sen son sınıf olduğun için aofnin sistemini çok çok daha iyi bilirsin. Bu arada göbek konusunda kesinlikle haklısın. Zayıflıkla şişmanlıkla alakası yok. Ben zayıfım ama kocaman göbeğim var:( eskiden tahta gibiydi, dalga geçerlerdi bende üzülürdüm ve hep göbeğim olmasını isterdim e sonunda oldu:) neyi istersek oluyor dikkat etmek gerek. Düşünüyorum neler yapardım nasıl davranırdım diye. Sabahtan akşama yatana kadar koşturur dururdum, oturduğum anlar çok azdı ama iyide yerdim abur cubur, sabah öğlen akşam yemeği sürekli hareket ettiğim için acıkırdım durmadan ve yerdim gece yarısı bile ekmek arası yerdim. Şimdi azcık yiyorum sık sık yiyorum ama olmuyor yani kesinlikle hareket her dakika hareket şart. Sabah markete bisikletle yada yürüyüş yaparak giderdim. Kahvaltıya yardım ederdim, uzun kahvaltıdan sonra temizliğe yardım ederdim sonra saatler 11i gösterince arkadaşımla buluşur koca sitede yürüyüş yapardık, bisiklete binerdik, sonra biryerlerde oturup hayal kurardık, tavla oynardık. Ordan eve gelip bikinileri giyip diğer arkadaşlarla buluşup denize giderdik. Bulunduğumuz yerde durmazdık, sürekli sahil değiştirirdik, küçük koyla kocaman siteye ait gez gez bitmiyor. Sonra iyi yüzmeyi bilmediğim halde arkadaşlarım yüzüyor diye kendimi zorlar yüzerdim derinlerde. Orda öğle yemeği yerdim yada eve gidip yeyip duşumu alıp bisiklet turuna devam ederdik akşamüstleri hergün birinde çay partisi olurdu yer içerdik yine! Akşam saati evde anneme masayı kurmada yardımcı olur yemeği hızla yer 9 yada 9buçukta arkadaşlarla buluşurduk ve 11buçuk 12 e kadar akşam yürüyüş yapardık, oturduğumuz yerde yarım saat durmazdıkki:))) ve yine acıkır kocaman ekmek tost yerdik. Ben incecik tüy gibiydim. Neyse şimdi tabiki bunun kadar hareketli günler geçiremeyeceğimize göre başka şeyler yapabiliriz. Benim kuzenimde oldum olası kilosundan ve göbeğinden şikayet ederdi. Bir spor salonuna yıllık yazıldı. İçinde herşey var, yüzme, fitness, latin dansı stepi, plates neler neler uygun olduğu saatlerde gidiyor üstelik üni sonda ve hukuk okuyor. Şimdi benden ince oldu ve göbeği bebekliğinden beri hep var olan kızın göbeğini araki bulasın:) yani oluyor yani ordaki kasları çalıştırmak gerek bunun içinde belini incitmeden yapmalısın. Bel çok önemli ben mekik çekince yanlış yapıyorum heralde ağrıyor. Aslında plates kursuna gitsen bu evdeki sporunun haricinde, o zaman tüm kasların çalışır ve sende kuzenim gibi kesin ince olursun. Çünkü sen azimlisin başarırsın. |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
hoşbulduk canım sen de iyi ki varsın :) özlemişim valla...y789 canım bildiğim kadarıyla sınava girilmediği zaman otomatikman 0 almış kabul ediliyorsun ve arasınavdan 0 alanların dersi geçebilmeleri için finalden yada bütünlemeden en az 71 almaları gerekiyor... ama bu seni korkutmasın 2. yarının üniteleri ilk yarıdan çok daha kolay oluyor hep...hangi ders olursa olsun arasınavı kapsayan üniteler hep bana çok daha ağır gelmiştir ve geçtiğim derslerin çoğunu 2. yarı ünitelerinden de sorulduğu için onlardan çıkan soruların yardımıyla geçmişimdir neseli56 güzel yorumun için teşekkür ederim sevincli insan kendini eleştirmeden değişemezmiş gibi geliyor bana..o bakımdan faydalı oluyor insanın kendisine bir başkasının gözünden baıyormuş gibi bakması...ama önemli olan bunu yaparken ve kendindeki sorunu tespit edince kendini suçlamamak kötülememek lazım..ve hatayı bulduğumuz için sevinmemiz lazım...iki ucu keskin bıçak gibi yani biryerde... evet canım anlattıklarına göre hiç yerinde durmuyomuşsun hakikaten de..özendim vallasevincli olsun şu an aynı yaşan tarzına sahip olamasan da kendine hareket için bahaneler üretebilirsin..benim de yaşantım hala değişmedi hala evde oturuyorum...tek büyük fark eve koşu bandı alınması olmuştu ama bir süre sonra onunla yürümenin tek başına yeterli olmadığını ama başlangıç için çok iyi bir başlangıç olduğunu anladım...koşu bandında hergün 45 dakika yürümek yetmemeye başlayınca bunu günde 2 kere yaptığım zamanlar oluyor...2. kere yapmayı canım istemiyorsa da onun dışında çıkıp babamla mahallede de dolaşmaya başladım...havanın ısınmasının da etkisi var tabi..bahçelerdeki ağaçlara çiçeklere bakma bahanesiyle biraz daha adım atmış oluyorum...evden hiç çıkamıyorsam da kulağıma mp3 çaları geçirip odamın içinde kafama estiği gibi dansediyorum.. en son da mekik çekmeye karar verdim işte....bugün mezurayla belimi ölçtüm ve tam 90 cm çıktı ağla2sık sık ölçüp bakacağım artık mekik ne kadar işe yarıyormuş....ha bu arada daha çok hareket etmek için kendime bahaneler ürettikçe bilgisayar başında oturma bağımlılığım da sorun olmaktan çıktı gözüküyor...bilgisayar bağımlısı değil hareket bağımlısı oldum girlhaha havalar ısınınca insan ister istemez hareket edesi geliyor galiba y789 babam spor salonlarına veya kusrlara gitme konusunda katı tutumları tutumları var o yüzden herşeyimi kendim evde halletmeye çalışıyorum bakalım...inşallah fıstık gibi oluruz ikimiz de actionsmile |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Canım ya çok tatlısın. Bence sen bu yaza fıstık gibi girersin baksana şu azime maşallah diyorum. Senin yazını okuyunca banada heves geldi. İşyerinde hep oturuyorum bilgisayar başında. Arada kalkıp merdiven inip çıkayım bari bir işe yarar diye düşünüyorum:) Baharda iyiki geldi dimi bak ne güzel sende çıkıp yürüyormuşsun. Bende iş çıkışı annemi takıyım koluma yürüyüm bari. Bana takılır umarım:) Sevgiler. |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. merhaba sevgili günlük.. bugün yine kendimle ilgili bazı kararlar aldım... senelerdir kilolarımdan çektiğimi anlatır dururum..zaten bunu bilmeyen kalmadı....ve tabi bu durumun da beraberinde getirdiği kıyafetle ilgili sıkıntılarım var...bunu da biliyorsunuz tabi ki...girlhahagirlhaha beni tetikleyen şey şu son günlerde dışarı çıktığım zamanlarda benden de daha kilolu ve daha kalın olan ancak benden daha özenli giyinen insanlarla karşılaşmış olmam oldu...yani ben eşofman altıyla gezerken o gördüğüm kişiler işlemeli kot pantolonlarla yani daha derli toplu şeylerle geziyorlardı..içlerinde rahatlarmıydı onu bilemiyorum o ayrı konu..ama hala kendilerine bakma isteği olduğu belli.. neyse aldığım kararın ne olduğuna geleyim...şöyle bir düşündüm ve baktım ki dolabımdaki şeylerin çoğunu hipermarketlerdeki bayan giyim reyonundan aldığım şeyler oluşturuyor...yani çok da kaliteli şeyler oldukları ve belli standartlara kusursuzca uydukları söylenemez..çoğunun markası bile belli değil...hatta beden ölçüleri bile bir garip mesela geniş beden (large yani L) dedikleri bedende tişortler o kadar küçük ve darki anlatamam sanki çocuk reyonu.... geçenlerde babam erkek giyim kısmından gömlek almak istedi ve kendisinin benim gibi kilo sorunu da yoktur..ona bile L beden gömlekler olmamış yani kalıpların aşırı darlığını o bile farketmiş....bu demek oluyorki hipermarketlerdeki giyim reyonundaki mallar bu bedenleri belirlerken dünyada kabul görmüş standart ölçüleri kullanmıyor ve kafalarına göre numaralandırıyorlar..ben de üzülüp duruyordum... aldığım şeylerde rahat edememe ve hatta tekrar giyememe sorunum ondanmış....ve yıllarca bu kıyafetlerle idare ettiğim için kendi bedenimin bile kaç numara olduğunu bilmiyormuşum....belki de hep babamla alışveriş ettiğim için bedenleri standart numaralara göre satan markalara da yanaşmamış olma ihtimalim yüksek..çünkü babamın rakamlara takıntısı vardır...onun yanında da 44 beden pantolon bakmak yada satıcıya sormak olmuyordu tabi...ama aldıklarımı da giyemiyorum ki...ablamlar ne zaman bizi çağırsalar bizimle gezmek isteseler geri çevirmek zorunda kalıyorum çünkü dışarı çıkmak için ismi cismi bedeni belli olan doğru dürüst bir kıyafetim yok..olanlarda şu anki bedenime uygun değiller.. bugün nette bedenlerle ilgili bir çizelge buldum ve alt ve üst bedenimin kaç bedene denk geldiğini buldum.. üst bedenim 42 alt bedenim ise 44- 46 arasıymış... işte ben incelme takibimi de kilo bazında yapma taraftarı olmadığımı biliyorsunuz zaten..ben de bedenleri baz alarak gelişimimi takip etmek istiyorum.. bugün artık kıyafetleri standart beden numaralarına göre ölçülenmiş olan kıyafetler almaya karar verdim...sadece evde giyeceğim kıyafetler için artık sadece hipermarket reyonlarını seçerim artık...o kadar elışmışımki ben bile kaç beden olduğumu bilmiyordum...aldıklarım da birşeye benzemiyordu...bedenimi bilmemekten ötürü doğru dürüst kot pantolon alamayıp yaz -kış hipermarketten aldığım beli lastikli eşofman altıyla dolaşmaktan sıkılmıştım heleki herkes şıkır şıkır giyinirken....e üstelik bir parçayı da insan 10 değişik amaçla kullanamazki...eşofman altıyla mahallede gezersin mahalle bakkalına da gidersin ama büyük alışveriş merkezlerinde daha merkezi yerlerde gezerken olmuyor..utanıp eziliyorum... sonuç olarak bugün...gerçek anlamda beden numaralarımı öğrendim..ve artık bedenleri buna göre numaralandıran yerlerden kıyafet almaya karar verdim...ki zaten kaliteli markalar böyle yapıyor...öyle S, M , L gibi şeyler yazan kıyafetler pek tatmin edici olmuyor... aynı şekilde hipermarket reyonundan aldığım şapkayla marka biryerden aldığım spor malzemeleri reyonundan aldığım şapka arasında dağlar kadar fark vardı ..hipermarket şapkası her taktığımda kenarları kafamı acıtırken diğer kaliteli şapka yumuşacıktı ve yok gibiydi üstelik hava alıyordu ve saçımı terletmiyordu...geçenlerde onu da anladım... hatta basit bir çorapta bile benzer şeye şahit oldum... hipermarketten aldığım markasız çoraplar ayakkabımın içinde dikişleri ile rahatsız ederken spor malzemeleri satan yerden aldığım daha pahalı çoraplarda hiç dikiş batması sorunu yaşamadım.. bundan sonra biraz daha paraya kıyacağım ve istediğimi bulana kadar daha çok gezeceğim ilk karşıma çıkanı sırf evde yok diye lazım diye zaruri olarak almayacağım.. |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. yazdıklarını okudum da ben de yeniden heveslendim ..ben önceden incecik herkesin imrendiği bir görüntüye sahiptim. hatta hamileliğimde bile yandan bakmayan hamile oldugumu farketmiyordu.9 aylık hamilelik sürecimde sadece 8 kilo aldım dogum sonunda 3 kilo bebeğim oldu kalan 5 kilo 2 ayda gitti.ama bebeğim 3 aylık oldugunda yani 1 ayda 11 kilo geri aldım.çok üzülmüştüm ama bunun yasadıgım hipotroidi hastalıgından kaynaklandıgını ögrendim.yeni kilolara çok alıstım kendimle barısmam çok uzun sürdü.ama şimdi alıştım.bendee kilo vermek istiyorum bunun için bel ve göbek bölgesini calıstıracak egzersizler buldum onları yapıyorum arada..bebekle zor oluyor ama yapmaya calısıyorum.umarım sen azimli bir şekilde devam edersin ..sevgiler.. |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. merhaba sevgili günlük. yazmadığım süre zarfında elle tutulur birşey olmadı o yüzden yazmadım...yattım kalktım yemek yedim gibi şeyleri de yazmayım artık buraya dedim girlhahagirlhaha bugün doktordan randevu aldım ve pazartesi gün doktora gideceğim...saçımda bozuk para büyüklüğünde bir saç dökülmesi vardı 1 ayı geçti hala yeni saçlar çıkmadı..boşluk duruyor...büyük ihtimalle saçkıran dedikleri şey...neyse gideyim bakalım ne olacak...actionsmile bu konuya odaklandığım için şimdilik pek başka birşey düşünemiyorum |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. 956khayırlı olsun yeniden doğuş sürecin taptaze farkındalıklar diliyorum sevgi ve ışıkla kal.y789 |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. geçmiş olsun. bendede ufakken kafam bozuk para büyüklüğünde açılırmış. doktor stresten demiş. 3 yaşında kreş stresine girmiştim. Acil şifalar... |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Geçmiş olsun canım... Merak etme bedenin dökülen saçlarının yeniden çıkması için gereken düzenlemeleri yapıyor. Sevgiler... |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. geçmiş olsun arkadaşım. bitkisel tedavi yöntemi olarak sarımsak sürülmesinin iyi geldiğini duymuştum, bununla ilgili gerekli araştırmayı yapmanı önerebilirim. bu arada tekrar aramıza dönmene sevindim, tekrar hoş geldin.;) sevgiler. |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
hoşbulduk...sevgiler :) |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Dostum kardeşimde de vardı, öyle birşey; doktor aşırı stres dedi. Yukarıda da söylemişler zaten sevincli Bi krem vermişti, bi haftada geçmişti :) İyiki varsınn, herşey gönlünce olsunn ::) |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. canım iyi ki sende varsın.geçmiş olsun.bitki derman diye bir yer var yaşlı bir hanım oğlumu saç dökülmesi için götürmüştüm istanbulda çok faydasını gördü.fakat yarıda bıraktık amerikaya gitmesi gerekiyordu.ilaçları şimdi eczanelerde de varmış.ben kargoyla getirtmiştim.50 senelik bir çalışmaları varmış özellikle saçkırana iyi geldiği söyleniyordu.netten araştırabilirsin.saçının dökülmüş olan yerini hep saçlı imgele bu da bir tedavikrzm67 geçmiş olsunactionsmile |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. merhaba günlük bugün berbat bir gün geçirdim kabus gibiydi ağla2ağla2ağla2 doktora da gidemedim aşırı sinirliyim... doktor işi çarşambaya kaldı...herşey babamın saçma sapan alınganlıkları yüzünden ertelendi... tam doktorda sıramızı bekliyorduk ki babam bana tutturdu içerideki hasta çıkınca hemen sen gir diye...ben de onun baskısıyla doğru olmadığını bildiğim halde bunu yapmak zorunda kaldım...o anda babamı bunun yalnış olduğuna ikna edebilecek durumda değildim..çünkü daha gelir gelmez oflayıp pflayıp sıkılmaya ve beklemekten nefret ettiğini söylemeye başlamıştı...o yaştaki adama sırayı saati öğretemezdim ki....ve haklı olarak doktor benim sıramın gelmediğini ve önümde 3 kişinin daha olduğunu söyledi...ve hastaları yönlendiren elemanlar olur ya hani yol gösteren...onların eşliğinde gelmem gerektiğini söyledi (ki haklıydı kendi açısından) ama babama doktor haklıydı diyemedim...bana "sen kimin tarafındasın" diyecekti çünkü... halbuki danışmadaki kızlardan birisi de bana önceki hastalardan birinin zamanında gelmediğini ve onun yerine bizi alabileceklerini söylemişti...doktora kapıdan bunu da belirtmeme rağmen red cevabı aldım....ben olsam oturup sıramı vaktimi tekrar bekler ve tekrar girerdim ama babam gurur meselesi yaptı ve çık hadi kızım gidiyoruz dedi ve çıkmak zorunda kaldık..başka doktor aradık bütün gün ama bulamadık kimisi çok pahalıydı kimisi de yerini kapatmıştı...ağla2ağla2ağla2 sonuçta yine aynı yere randevu yazdırmak zorunda kaldık çarşamba için....gülermisin ağlarmısın ya günlük.. yalnış olduğunu bile bile bir hareketi yapmama zorlanmaya mı yanayım...red cevabına geri çevrilmeme mi yanayım...babamın saçma tutumu ve başka doktor arayıp bulma girişimine mi yanayım...bunun başarısız kalmasına başka doktor bulamamaya mı yanayım....yoksa en sonunda o kaprisle çıkıp gittiğimiz yerden tekrar 2 gün sonrasına randevu aldığımıza mı yanayım ağla2ağla2 |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Canım babana kızma.İnsanlar yaşlandıkça daha sabırsız daha alıngan oluyorlar sanki.O da böyle gelişsin istemezdi emin ol. Affet onu :)Gidersiniz iki gün sonra.Kırmayın birbirinizi.Geçmiş olsun şimdiden. |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. merhaba sevgili günlük... doktora gittik bugün..ancak doktorda durum istediğimiz gibi gelişmedi... saçımdaki para büyüklüğündeki açılmaların stresten dolayı olduğunu söyledi.. neyse bunu öğrenmek de birşeydir..mutluluk telkini dinlerim sıkıntım da geçer.. ve saç dökülmesi için de bir sürü tahlil istedi..ancak tahlillerin tutarı sosyal yardımdan yararlanmamıza rağmen 200 ün üstünde tutuyormuş fiyatı..biz de yaptırmaktan vazgeçtik haliyle... gitmişken cildimdeki hassasiyeti de sormuştum..tahlil sonuçlarına bakarak bana ilaç yazacağını söyledi.. yani bu davranış bana biraz ticari kaygıyla yapılmış gibi geldi...hadi diyelim saç dökülmesinin hormonal yada başka nedenleri olabileceğini düşünerek tahlil istemiş olabilir ki...zaten hormonlar için başka bir doktorla da irtibatım olmuştu ve tahliller temiz çıkmıştı böyle olduğunu da belirttim....hadi saç dökülmesi için tahlil istedi...ama neden hassas cilt için basit bir nemlendiriciyi de yazmaya erindi bilmiyorum... ben de bunun üzerine gittim eczaneden şampuan aldım...cildimdeki hassasiyet için de bebeklerin kullandığı sabunlardan aldım..bugün yüzümü onunla yıkadım ve gerçekten cildimde yanma ve hassasiyet olmadı..cildim normal sabunları sevmiyormuş demekki...yine çözümü kendim bulacağım... |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. merhaba sevgili günlük.. psikolojik sıkıntımın nedeninin hayatı çok yönlü olarak yaşamak zorunda kalışım ve bunların sınırlarını net belirleyememem ve hangi yapacağım şey hangi gruba ait bunu kategorize edememem olduğunu anladım.. hem kendi hayatımı yaşamaya çalışıp hem babamla ilgilenip hem evle ilgili işleri yapmaya çalışmak ve doğru yapmaya çalışmak...dış dünyadaki kötü niyetli insanlara yem olmamaya çalışmak ve bunun yanısıra okulu bitirmeye çalışmak gündemden ve değişen şeylerden haberdar olmaya çalışmak gibi çok yönlü görevlerim var bu arada bilgisayarımı da düzenli tutmaya çalışmak kilo vermeye çalışmak ve kişisel sorunlarımı düzeltmeye çalışmak gibi extra şeyler de cabası.... haliyle düzen tutturmakta zorlanıyorum..bu beni çok yormuş.. bugün odamdaki raflardan 2 tanesini tamamen boşalttım..zaten sırf raf dolu görünsün diye koyduğum ve sevmediğim dekoratif şeyler vardı...onun yerine rafın birisine 4tane küçük kutucuk bulup yerleştirdim ve bu kutuların içine o kutuyla ilgili olan alınmış notları toplama kararı aldım....kutunun birisi kendi kişisel yapacaklarımın notları, diğeri alışveriş listeleri...diğeri evin genel işleri diğeri ise derslerle ilgili yapılcakların notlarını içeriyor.. diğer rafa ise kalemliğimi post it kağıtlarımı not defterimi ve kenarda tutulması gereken kartvizitler için de kartvizitlik buldum....böylece oturma masam açılmış oldu..ve herşey kategorisine ayrıldı...biraz olsun rahatladım...yeni düzene alışmam zaman alıcak ama olsun.. |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. merhaba sevgili günlük... herşeyi telkinlere yıkmak istemediğim için tamamen kendimi telkinlere bağlamadığımı artık biliyorsun zaten... ama bugün mutluluk telkinine başlamaya karar verdim ve sadece onu dinleyeceğim...çünkü gerçekten ihtiyacım var... bugünlerde yine evi yeniden düzenlemekle meşgulum..bu sefer ufak tefek düzen değil daha esaslı ve büyük düzenlere el attım... beni sıkan şeyler arasında istediğim düzeni sağlayamamak ve rahatsız olduğum eşyalar falan filan var bu da çok etkiliyor beni...onu anladım yani....bir de fiziksel rahatsızlıklar da psikolojimi çok etkiliyor..onu da bugün anladım.... şu sıralar sanırım kendimi tanıma ve kendimi ifade etme konusunda biraz yol katettiğimi düşünüyorum... babam saçımın stresten dolayı döküldüğünü öğrenince ister istemez ona nelerden rahatsızlık duyduğumu dökmeye başlamıştım...sordu çünkü nedir seni bu kadar sıkan diye...çünkü içimde tutuyordum..ne kadarını tam olarak anladı bilmem ama hiç farkında olmamasından iyidir en azından içimi döktüm.. cildimdeki hassasiyet sorununun da nedenini buldum...bana normal sabunlar ve normal kremler yaramıyormuş...artık yüzümü bebeklere özel bir sabun aldım onunla yıkıyorum 3 gündür ve eskisi gibi yanma ve tahriş olma hissi olmuyor...normal kozmetiklerin içerğindeki alkol ve parfüm bana dokunuyormuş onu anladım...bundan sonra kremlerimi ve sabunlarımı hassas ciltlere özel olanından veya bebek ürünlerinden seçmem gerektiğini anladım...inşallah cildimdeki sorun da geçicek zamanla.. 2 gündür de arı polenine başladım iştahımı açtı..birçok derde devaymış...yapay vitamin haplarını almak yerine daha doğaldır diye arı poleni almak fikri gelmişti aklıma... |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Alıntı:
|
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. merhaba sevgili günlük actionsmile odamdaki yer sıkıntısından dolayı ve evde birtakım eşyaların başka eşyalara erişilmesini engellemesi ve gereksiz yere gözönünde olup görüntü kirliliği yaratması beni çok rahatsız ediyordu... eski yatağımın altındaki çekmece çok küçüktü hacmi dardı ve bana yetersiz geliyordu...onun yerine yeni baza alındı ve çok rahat ettim....blissykışlık kıyafetlerim eskiden oturma odasındaki bazanın altındalardı ve evde başka baza yoktu...oradan kıyafet alacağım zaman her seferinde oturma odasına gitmek ve oradan odama taşımak zorunda kalıyordum...şimdi kışlık kıyafetlerim odamda benimle beraberler artık çok şükür cilgin897 o arada içi boş olan ve bir işe yaramadan köşede duran karton kutuları falan da attım... içine birşey koymak için lazım olur diye tutuyordum..daha doğrusu tutmak zorunda hissediyordum.. oturma odasındaki bazaya da evde ortada duran ve rahatsızlık veren eşyaları koydum çok rahat ettim...evin eli yüzü açıldı valla...ne güzel bir icatmış şu bazalar..Allah akıl edenden razı olsun sevincli son günlerde yaşadığım olumlu gelişmeleri maddeler halinde özet geçmeye çalışayım * odamın düzeni değişti ve daha kullanışlı hale geldi * evde görüntü kirliliği yaratan ve ele dolaşan eşyalar gözönünden kayboldu * kendimi babama karşı daha rahat ve daha açık ifade edebildiğimi gördüm...onun da beni eskisinden daha iyi anladığını ve daha anlayışlı yaklaştığını... * 3 gündür arıpoleni kullanıyorum ve bol su içmeye çalışıyorum şimdiden faydasını gördüm saçlarım uzamaya başlamış (saçkıranım kapanmadı ama onun haricinde normal saçım da nazlı uzuyordu) ayrıca arıpoleni sayesinde kendimi daha dinç ve sağlıklı hissetmeye başladım * kendime bakma isteğim daha da arttı..eskiden yüzüme ve vucuduma herhangi bir nemlendirici krem falan sürmeyen ben dün akşam yaptığım banyodan sonra kendime zaman ayırdım ve hiç aceleye getirmeden bir güzel losyonlandım..kendimi prenses gibi hissettim sonrasında... * kendimde mükemmeliyetçilik takıntısı olduğunu keşfettim bunu anlamak da birşeydir..düzeltmenin çaresine bakacağım..çünkü hayatı zehir ediyor her alanına etki ediyor. kendime ve çevreme ve herşeye daha yumuşak ve ılımlı yaklaşmam gerektiğini anladım... * herşeyin kötü yönünü bulmanın hatta arayp da bulmanın mükemmeliyetçilikten kaynaklandığını anladım ve aynı rahatsızlığın aslında babamda da olduğunu ve onu göre göre bende de yerleştiğini anladım...bunu yenebilmenin yollarından birisinin de şükretmek olduğunu farkettim ve bugüne kadar pek de şükretme alışkanlığı olmayan ve kanaatkar olmayan birisi olduğumu anladım..hep daha iyisini daha fazlasını istiyormuşum... * böyle güzel gelişmeleri hep genelde en sıkıntılı en kötü olduğum zamanlarda yaşadığımı anladım ve artık böyle durumlarda sıkılmamaya çalışmaya karar verdim...babam benim stresten saçkıran olduğumu öğrenince beni mutlu etmek için normalinde daha sonraları almayı düşündüğü belki de 10 sene sonra alacağı bazayı bugün aldı khkh56 birşeyleri oldurabilmek için bazı sorunları açıkca ifade etmek gerekiyormuş demekki...yoksa ağlamayana meme verilmiyor.. |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. Çok sevindim bu gelişmelere tatlım.Günlerin hep böyle geçsin inşallah. |
Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. selam günlügünüzün her kelimesini satır satır okuyorum.... çok akıcı bir diliniz var ...samimiyetiniz ayrıca rica etsem affetme meditasyonu nedir açıklarmısınız... |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 07:57 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.