Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri

Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/index.php)
-   Üyelerin Değişim Günlükleri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/uyelerin-degisim-gunlukleri/)
-   -   Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm.. (http://www.hayatimdegisti.com/forum/uyelerin-degisim-gunlukleri/463190-yeniden-dogus-surecimi-izledigim-gunlugum.html)

imported_Angel 15-01-2010 10:36 AM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
Günaydın sevgili günlük

maalesef elimdeki bütün olumlama kaynaklarını değerlendiremedim vakit yetmedi...dün akşam geceye kadar sadece netten (daha doğrusu bu sitenin olumlama bölümünden ve olumlama.com dan) olumlamalar toplamak ve içindeki beğenmediğim cümleleri eleyip silmeye ve beğendiklerimi bırakmaya vaktim anca yetti...
onun haricinde elimde 3 tane olumlama içeren kitabım var onlara da bakmam gerekiyor..

gece baktım vakit benim yatma saatime yaklaşıyordu ama bu olumlamaları gözden geçirme ayıklama vs. işlerim bitmemişti...ben de affetme meditasyonumu aksatmamak için ve hemen yapmak istediğim için bitiremediğim işimi bıraktım.. ve affetme meditasyonuna geçtim...
geçen gece rüyamda gördüğüm sınıf arkadaşımı affettim...mp3 ü dinlerken sonlara doğru uyuyakalmışım ve meditasyon mp3 ü çoktan bitmiş te kendini 2. kez baştan tekrar ediyorken buldum kendimi gözlerimi açtığımda...
bu durum içime sinmemişti ancak kendimi bu konuda test etmek için affetmek istediğim kişiyle ilgili duygularıma bakayım dedim..ve gerçekten ona hissettiğim kırgınlık geçmişti...kendimi zorlasam bile ona kızamadım..."bak sana şöyle şöyle yapmıştı hatırlasana" falan diye zorlasam da olmadı...böylece yaptığım çalışmanın gerçekten işe yaradığını doğrulamış oldum...

Bugün nedense kendimi iyi hissetmiyorum...beynim sanki bir bombardımanın altına bırakılmış gibi...başım kazan gibi ve zihnim çok yorgun...

kendimde kızdığım bir huyum var...konu ne olursa olsun mutlaka ama mutlaka erişebildiğim her kaynaktan verileri toplayıp sonra onları ayıklamam analiz etmem ve kişselleştirmem çok uzun vakitlerimi alıyor...özellikle de erişebildiğim her kaynaktan toplamak konusunda çok hırslıyım...bu bazen bir bilgi değil..bir resim koleksiyonu bile olabiliyor..sonra yapılacak işler ona göre birikiyor tabi..buradaki amacım..."mükemmel karışım" ı bulmak...yani kendime göre mükemmel karışımı bulmak..
iyi olmak istediğim her konuda böyleyim malesef..bu konuda biraz daha esnek olmak istiyorum ama nasıl ? kendim için en iyiyi istemek ve temel için bir daha uğraşmamak ve sadece üzerinde ufak oynamalar yapılabilincek durumda olmasını istiyorum...

hala olumlamalarda mükemmel karışımımı elde edemediğim için önceden yapıyor olduğum olumlamaları yaptım bugün de...kendi olumlamalarımı yaratamadım diye de önceki yaptıklarımı aksatıp araya boşluk koymak istemedim..kendi karışımım oluşana kadar böyle devam edeceğim...

ha bu arada 4 gündür kilo verme telkini dinliyorum ancak sabah tartıya çıktığımda değil vermek almış olduğumu gördüm..ve dün bitirmek istediğim işlerim bitmedi...moral lazım bugün bana...kendimi teselli etmeliyim bir şekilde sadanim

imported_Angel 15-01-2010 11:42 AM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
yine geldim günlükcüğüm...
farkettiğim birşey oldu...onu unutmadan buraya yazayım da sabitlensin dedim..
ben bu bir sürü olumlama cümleleri havuzundan seçeceklerimi seçebilmem için hepsini birarada görmem gerektiğini farkettim..yoksa hakim olamıyorum...çünkü bilgisayar ekranında gördüklerim sadece ekranın boyutuna girebilenler (aşağı kaydırıp bakmadığım sürece) ve bir anda gördüğümün hepsi olmadığını bilmem beni tereddütte bırakıyor..

neyse ben de bu konuda işimi kolaylaştırmak için bilgisayardaki olumlama cümlelerini yazıcıdan kağıda döktüm...şimdi kolayca ve rahatça aynı olan veya aynı anlama gelen cümleleri ayıklayıp üstlerini çizebilirim..insan bazı şeyleri eline alıp tutmadıkça hakim olamıyor..mesela kitap konusunda da öyleyim...e- kitaplar okurken onlara hiçbir zaman hakim olamamışımdır..kesinlikle kitapçıdan aldığım ve elime alıp okuduğum kitabın yerini asla tutmuyor...

şimdi bilgisayarda topladığım olumlamaların kağıtta gözümün önünde olması beni biraz olsun rahatlattı....evet bilgisayar büyük bir nimet ama herşeyi de onunla yapacak değiliz ya...onun ekranı elimizle tuttuğumuz kağıdın yerini asla alamıyor..

imported_Angel 16-01-2010 10:55 AM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
Günaydın canım günlüğümk8908k8908
bu sabah daha dinç kalktım önceki günlere göre...artık sanırım listeme yeni eklediğim telkine de beynim alışmış olmalı ki dinlerken artık eskisi gibi beynim bombardımana uğramışcasına şişti hissi olmuyor..sadece su sesi dinliyor gibi oluyorum..bazen duymuyorum bile...demekki beynime yerleşmeye başladı bu onu gösteriyor...çünkü dinlediğim her yeni telkinde birkaç gün başıma gelip sonra geçen bir durum bu...ha bu arada yeni telkinim ne diye sorarsanız..kilo verme güven telkininden bahsediyorum..sanırım 5 gün falan oldu..

elime geçen bütün kaynaklardan beğendiğim olumlama cümlelerini toplama çalışmam nihayet dün geceye doğru son buldu..1 günde biter sanıyordum 2 gün sürdü olsun...napıyım huyum böyle...(yok ertelemek değil toplayacağım kaynak çeşitlerini elimden geldiği kadar genişletmeye seçenek arttırmaya çalıştığım için oldu) yoksa tam gaz çalıştım..2 site ve 3 kitaptan faydalandım...zaten olumlama cümleleri içeren başka site de bulamadım nette...en harika kaynak burası blissy

ancak beğendiğim cümlelerin hepsinin toplamı da çok uzun oldu...şimdi bu sefer onu da kendi içinde bir güzel ayıklamam gerekiyor...dün ve evelsi gün iş çabuk bitmiyor diye hayıflanıyordum ama bugün daha rahatım..en azından kaynaklardan beğenerek topladığım bir "toplam" mevcut elimde ve sadece onun üzerine eğilmek durumundayım...3-5 farklı yere bakma aşamasını geçtim..

son şeklini vereceğim olumlamalarım için kendime güzel bir not defteri bile ayırdım blissy

bu gece de rüyamda yine affetme listemde yeralan bir kişiyi gördüm..ancak rüyamın içinde o kişiye sandığım kadar da kızmadığımı gördüm ki (genelde kızma duygusu da dahil bütün duygularımı gerçek hayatımdaki kadar yoğun yaşıyorum) ama olmadı...belki de birkaç gündür bilgisayar ekranımın hatta firefox umun renginin bile pembe olmasının etkisi olabilir diye düşünüyorum..çünkü rüyamda o kişiye sevgiyle baktığımı hissettim..

fakat yine de bilinçaltımın verdiği bu mesajı da askıya almayıp değerlendireceğim ve mümkünse bugün yatmadan önce o kişi için afetme meditasyonu yapacağım..bilincim bana onu gösterdiyse vardır bir bildiği...ben ne kadar ciddi bir durum yok desem de..yılanın başını küçükken ezmek iyidir..büyümesini beklemeye gerek yok...

imported_Angel 16-01-2010 09:49 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
akşamı ettik günlüğüm...
gece saatlerine doğru emin adımlarla ilerliyoruz bakalım..
saat 11 gibi falan yine affetme meditasyonu yapacağım..

son birkaç gündür yediğim yemekleri daha lezzetli ve kolay pişirmenin yollarını keşfediyorum...eskiden üşenirdim az uğraşırdım ve yaptıklarımı yemekten de pek zevk almazdım..şimdi daha çok vakit ve özen veriyorum..ve üstelik her seferinde yeni denemeler yapıyorum..

evde kıyma vardı ilk defa kıymalı birşeyler yapmak istediydim..3 gün önce kıymayı tek başına normal kavurup yedim..fena değildi ilk deneme için çok iyiydi ama birşeyler eksikti...derken 2. denememde bunu bir de soğanla yapayım dedim..tavayı yağladım..kıymayı koymadan önce soğanları doğrayıp kızarrttım..sonra kıymayı ekledim...ve karabiber ve tuz...çok daha güzel ollmuştu...
bugünkü denememdede soğanlı kıymayı bir de domates ekleyerek yaptım daha da güzel oldu kendimle gurur duydum956k artık kendime lezzetli yemekler yapabiliyorum..hem de yapma sürecinden bile zevk alarak..çünkü sonucunun başarılı olacağından eminim..her ne kadar yeni şeyleri ilk defa deniyor olsam da blissyoh karnım bugün de doydu Allah'ıma şükürler olsun..

YESHAPPY 16-01-2010 10:33 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
mmm canım çekti bayılırım o kıymalı soslara,tatlara :) afiyet olsun.

Sultan 16-01-2010 11:14 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
Alıntı:

imported_Angel Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 579618)
akşamı ettik günlüğüm...
gece saatlerine doğru emin adımlarla ilerliyoruz bakalım..
saat 11 gibi falan yine affetme meditasyonu yapacağım..

son birkaç gündür yediğim yemekleri daha lezzetli ve kolay pişirmenin yollarını keşfediyorum...eskiden üşenirdim az uğraşırdım ve yaptıklarımı yemekten de pek zevk almazdım..şimdi daha çok vakit ve özen veriyorum..ve üstelik her seferinde yeni denemeler yapıyorum..

evde kıyma vardı ilk defa kıymalı birşeyler yapmak istediydim..3 gün önce kıymayı tek başına normal kavurup yedim..fena değildi ilk deneme için çok iyiydi ama birşeyler eksikti...derken 2. denememde bunu bir de soğanla yapayım dedim..tavayı yağladım..kıymayı koymadan önce soğanları doğrayıp kızarrttım..sonra kıymayı ekledim...ve karabiber ve tuz...çok daha güzel ollmuştu...
bugünkü denememdede soğanlı kıymayı bir de domates ekleyerek yaptım daha da güzel oldu kendimle gurur duydum956k artık kendime lezzetli yemekler yapabiliyorum..hem de yapma sürecinden bile zevk alarak..çünkü sonucunun başarılı olacağından eminim..her ne kadar yeni şeyleri ilk defa deniyor olsam da blissyoh karnım bugün de doydu Allah'ıma şükürler olsun..

yemeğe ne zaman geliyoruzy789

imported_Angel 17-01-2010 11:21 AM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
yeni bir güne..ve yeni fırsatlara merhaba s456
sabahları uyanmak için hergün başucu saatimi kurmaya üşeniyordum veya kurmayı unutuyordum..çözümü cep telefonu alarmıyla uyanmakta buldum..3 gündür öyle yapıyorum...hergün vakit gelince otomatik uyarıyor ne güzel sevincli
ve de istediğim sesi seçme lüksüm var...başucu saatinde ise sadece içindeki sese mahkumdum..

ama esas değişiklik bu noktadan sonra başlıyor bence...biliyorsunuz günlerdir yüzlerce olumlama cümleleriyle içli dışlıydım...onların arasından sevdiklerimi seçerken ister istemez hepsini günde birkaç defa okumuş oldum...içinde her türlü konu vardı...ortaya karışıktı yani...


dün farkettim ki cep telefonunun alarm mesajına yazdığım mesaj kendime karşı çok sert ve acımasızca bir mesajdı...
mesaj ne miydi ? kısa ve öz... "kalk" şeklindeydi..böyle bir mesajla uyanan insanın gününü nasıl geçirebileceğini siz tahmin edin artık...neyse mesajımı değiştirdim ve "uyan güzel prenses" yaptım...duvar kağıdını da pembeyle değiştirdim..kendime karşı verdiğim sert mesajdan rahatsız olma nedenimi de olumlamalar arasından seçmeler yaparken kendini sevmek konusundaki olumlamaları da okumamın etkisiyle yaptığımı düşünüyorum..

bugün ufak bir olay daha oldu...gittim babamı uyandırdım..babam da kalkar kalmaz aklında bana gösterecek birşeyi olduğunu ve kendisinde bir tişort olduğunu ve canlı renklerde olduğu için kendi yaşına uymadığı için bana vermek istediğini söyledi....buraya kadar herşey iyi gidiyor gözüküyor öyle değil mi...ama benim genç bir bayan olduğumu düşünürseniz hiç de öyle değil..
çünkü çıkarıp gösterdiği tişort yakalarıyla falan resmen bir erkek tişortuydu ve cart renkte enine çizgileri vardı..görür görmez nevrim döndü...eskiden olsa kırmamak için kabullenir ve teşekkür ederek alırdım...tişortu gördüğüm anda içimdeki bir ses onun bana uygun olmadığını ve herşeyden evvel cinsiyetime uymadığını ve istediğimin bu olmadığını söyledi..
ben de dedim ki babama...alırım ama sadece yazın ve evin içinde giyerim dedim..dışarda giymem dedim...o da dediki böyle güzel renklerde bir tişort evde giyilmez yazık olur dedi..(ben tişortten kıymetlimiyim, babam biraz pinti yapılıdır ve elindeki herşeyi başka şekilde değerlendirmek ister..o şey ona uymasada) ben de bunun üzerine onu kırmamak için baştan direk olarak istememe gerekçemi açıklamak zorunda kaldım...bu erkek tişortu dedim heryerinden belli oluyor bunu dışarıda asla giyemem..dışarıda rezil olurum dedim...de ancak öyle ikna oldu..reddedildiği için biraz kendini kötü hissetti ve yerine geri koydu tişortu...sonra haline üzüldüm ve ona yinede beni düşündüğü için teşekkür ettiğimi söyledim..biraz olsun gülümsedi hiç değilse..

aslında bu durum (yani ailenin en küçüğü olarak aile fertlerinin artık kullanmak istemedikleri şeyleri giymek ve kullanmak ) bütün çocukluğum boyunca sürdü..şimdi ise çok azı kaldı geriye..malum onların seçimi olan şeyleri giyip yaptığım için kendi kişisel özelliklerimi (hatta cinsiyetimi bile) olması gerektiği şekilde yansıtamıyordum..2-3 beden bol gelen tişortlerle..sevmediğim renkler içinde ve ailem tarafından zorla kestirilen kısacık erkeksi saçlarla geçti çocukluğum...ve tabi buna da ailemin beni bir kız yetiştirmemesi eşlik etti...sürekli güçlü olmam gerektiği "daha doğrusu hayatla savaşmam gerektiği" dikte edildi..dolayısıyla bir erkek çocuğu gibi yetiştirildim..artık bunun bugün de hala sürecek olmasına dayanamadım ve reddettim...artık kendi kıyafetlerimi kendim seçiyorum...ben öyle her darbeye dayanıcak bir süpermen olmadığımı ve dayanıklıyım diye de ordan oraya özensizce atılmam gerekmediğini farkettim (çünkü hangi özelliğe sahipseniz insanlar ona göre davranıyor...mesela bir hız arabasını düşünün..bu araba hız arabası diye sahibi de ona göre gaza basacak ve ona göre muamele edecektir..ve dahasını kaldırır diye onu hırpalayacaktır..nasıl olsa dayanıyor diye) bu da onun gibi....neyse tişortu reddettim ama mutluyum..gardrobuma birtane daha kurtulmam gereken ve hoşlanmadığım bir parça eklenmemiş oldu...
belki bu hareketimi de kadınlar için olan olumlamaların ve kendi sınırlarını koyma olumlamalarının etkileriyle yaptığımı düşünüyorum

imported_Angel 17-01-2010 11:56 AM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
bu olaydan sonra enerjim düştü ve moralim bozuldu...hala bugün bile bir erkek çocuğu gibi görülüyor olmaktan. ve çöpçü gibi görünüyor olmaktan sıkıldım..mallara kıyamıyor çöpe de atamıyor..birine veriyim işine yarasın mantığıyla o kişinin özelliklerine uyup uymadığını düşünmeden elindeki istemediğini zorla vermeye çalışıyor..hayır deyince de bozuluyor..niyeti iyi olabilir birine hediye etme duygusunu tatmin etmek istiyor olabilir..
ama bir de şu açıdan bakalım...dışarıdaki tanıdığı herhangi bir başka bayana bu tişortu hediye olarak vermeye cesaret edebilirmiydi giysin diye ? tabiki hayır..çünkü o bayanların kendilerine göre kriterleri ve standartları var..herşeyden öncen cinsiyet özelliklerine yaş özelliklerine sahip çıkıyorlar..ben nasıl olsa her verileni alıyorum diye ve de "aile içinde ayrı gayri olmaz lafının altına sığınarak.. benim kişisel özelliklerim gözönünde bulundurulmuyor...o versin kurtulsun ve hediye vermiş olsun.mal çöpe gitmesin tek amacı bu...
o tişort resmen suratıma küfür gibi yapıştı..küfredilse bu kadar dokunmazdı belki..

spestnaz 17-01-2010 12:07 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
Heey dostumm, Sevgili Belgin ablamızın 'Tüm Şovalyelere İthafen' ismiyle açtığı bir konu var. Onu okumanı tavsiye ederimm. . Okuduysan bir daha okumanı tavsiye ediyoruuum actionsmile iyi ki varsınn y789 seni seviyoruz guitar

imported_Angel 17-01-2010 02:40 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
kafamın boş olduğu bir vakit okuycam söz...şöyle bi baktımda baya uzunmuş :)
bugün kötü günümdeyim hepsini okusam da anlamam :(

spestnaz 17-01-2010 02:46 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
tamamm, nasıl istersenn actionsmile hepp mutlu kall blissy
http://www.hitresim.com/upload/Karpu...0bebek-680.jpg

imported_Angel 17-01-2010 02:48 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
benimkisi artık günlük değil saatlik gibi oldu sevincli

neyse sabahki tişort olayını unuttum..
az önce dışarı yürüyüşe çıktım..uzun süredir içimden gelmiyordu..çünkü oturduğum yeri..daha doğrusu oturduğum sitenin halkını sevmediğim ve onlarla karşılaşmak istemediğim için dışarı çıkasım yoktu...bunu yapmayınca da kilolar katlanarak bana döndü tabi...önce acaba eve yürüyüş bandı mı alsam dedim..hem o kişileri görmemiş olurum hem de kilo veriririm diye..ama fiyatları çok pahalı..en ucuzu 600 lira..vazgeçtim..bu mesele için bi ara bunalıma girmiş ve ağlama noktasına gelmiştim..çünkü ailem de kilo aldın diyip duruyor..bugün de dedi..

kilo verme güven telkininin etkisi midir bilmiyorum ama..az önce yürüyüş için dışarı çıktım döndüm..neyseki korktuğum gibi hoşlanmadığım kişiler çıkmadı karşıma...ayrıca o kişilerin de sitenin daha çok hangi taraflarında karşıma çıktığını da keşfettim ve onların daha az olduğu tarafta yürüyüşümü yaptım...biraz da havanın soğuk olması işime geldi..hava soğuk olunca etrafta pek gezinen olmuyor..ve de yürüdüğüm yer yokuşlu engebeli olduğu için de spor amaçlı çıkanlar sitenin hoşlanmadığım tip insanlarıyla burun buruna geldiğim tarafında yürüyorlar orası düz yol diye tercih ediyorlar..
neyse buna da çözüm buldum çok şükür...kulağıma kulaklık takıp telkinlerimi dinledim ki zaten etrafı duymaya kapalı ve aldırmaz görünmek için...hem de vakti boşa harcamamak için y789şimdi biraz daha iyi moralim...yorularak döndüm ama biraz kalori harcadım hiç değilse..

imported_Angel 18-01-2010 03:22 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
şu aralar biraz sıkıntılı bir dönemdeyim ama neyseki eskisi kadar odaklanmıyorum kötü şeylere...
mesela dün canım sıkılınca hemen film açıp izledim filme odaklandım ilaç gibi geldi...
kendimi kötü hissettiğimi anladığım zaman kendimi iyi hissetmemi sağlayacak veya en azından dikkatimi başka şeye yoğunlaştırıp unutturacak şeylere yöneldiğimi farkettim...yani oturup düşünerek olayı daha da büyütmüyorum içimde..

dün babamla koşu bandı konusunda tartıştık..istediğim sonuca ulaşamadım..yani bant alınmayacak eve...madem o kadar rahatsız oluyorsun benimle beraber yap yürüyüş dedi...ben de kabul etmedim...artık 30 yaşına merdiven dayamış bi kızın da yürüyüşe babasıyla çıkması artık kabul edemeyeceğim birşey..kişiliğimi o kadar da ezdiremem hiç kusura bakmasın..
ben de etrafımdaki insanları sineye çekip tek başıma çıkacağım madem yürüyüş bandı da alınmayacak başka seçeneğim yok...millet bana bakmasın diye babamı yanına alıp da bir de o güzelim temiz havada onun boş hikayelerini dinlemek istemiyorum...kafam şişiyor resmen...zaten yaşlı adam benim tempoma ayak uyduramaz..ben ona uysam bu sefer boşa giyinip çıkmış olacağım...kilo da veremiyeceğim..hem dediğim gibi artık kişiliğimi ezdirmem...

neyse...kendime ait kişilik özelliklerimi ve zevklerimi yavaş yavaş oturtmaya başladığımı hissediyorum..bugüne kadar kendimi herşeyin dışında görürdüm..yani herşeyin kategorileri vardı ben ise "hiçbir kategoriye girmeyen bir kategorisiz" dim...önceleri bu durumu bi özellik sanırdım kendimce...aslında kötü gönüle teselli...bu durumun neden ortaya çıktığını da anladım...herşey kendi içinde belli sınıflara belli seçeneklere ve belli kategorilere türlere ayrılıyor...ben ise hiçbir kategoriden zevk almıyor beğenmiyordum..aslında bunun bir nedeni de başka türlerinin varolduğunu bilmediğimden...yada hep "olmayanı, daha başkasını" sürekli arıyor olmamdandı...

mesela diyelim bugüne kadar aldığım hiçbir parfümü tamamen kullanıp bitirdiğimi hatırlamam..yarısına inince beğenmediğimi anlar hemen çöpe sallardım...sonradan parfümlerde kullanılan koku türlerinin neler olduğunu araştırdım...ve en son olarak da hangi türün bana en uygun olduğuna karar verdim..ve bundan sonra sadece o türden olan seçeneklere yöneleceğim....hiçbirşeyi beğenmemem ondan kaynaklamıyormuş seçeneklerimi bilmemekten...hep olmayanı istemek yerine olanların arasından kendime en uygununu bulmalıyım herşeyde...böylece herşeyden daha çok zevk alacağım...

Sultan 18-01-2010 03:37 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
koşu bandını alıp sana süpriz yaptığını imgele.
sevgiyle mutlu kal....y789

imported_Angel 18-01-2010 03:45 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
Alıntı:

bengusu Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 579919)
koşu bandını alıp sana süpriz yaptığını imgele.
sevgiyle mutlu kal....y789

aslında bu fikir aklıma da gelmedi değildi hani y789

imported_Angel 18-01-2010 03:47 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
günlüğüme eklemeyi unutmuşum...
anladımki "ben farklıyım, ben herşeyi beğenmem" demek yerine bazen önceden belirlenmiş olan kalıplardan birine girip o kalıbın dışına çıkmadan o çember içindeki seçenekler arasında özgürce dolaşmak daha makul bir yolmuş...yoksa sonradan bi bakıyosunuz ki herşeyden dışlanmışsınız ve hiçbirşeyden zevk almıyorsunuz..
önemli olan hangi çemberin bize en uygun olduğu..onu anlamak için de bütün çemberlerin içinde ne olduğuyla ilgili önbilgi sahibi olmak gerekiyor..

imported_Angel 19-01-2010 09:32 AM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
Günaydın sevgili günlük actionsmile
dün alışveriş yenilikleri için takip ettiğim bir markanın sanal kataloğunda bir çanta gördüm..ancak bu çantanın fiyatı ömrümde bugüne kadar bir çantaya hiç vermediğim bir fiyattı..(55 lira) ancak görünüşüne içim gitti ve benim de evde o tarzda kullanabileceğim hiç çantam yoktu...
önce fiyatının neden bu kadar pahalı olduğuna kızdım üzüldüm..babam laf edicek 55 liraya çanta mı alınır diye üzüldüm (çünkü biliyorum huyunu yapar,herşeyi mümkünse bedavaya getirmeye çalışan birisi) zaten evin hangi köşesine baksam kendi seçimlerimiz olmayan ve bir şekilde bedava promosyonla veya gazete kuponuyla alınmış şeyler görüyorum...renkleri biçimleri bizim seçimimiz değil...onlar ne verirse yani..ve ben böyle yaşamaktan bıktım...para vermek pahasına da olsa kendi seçtiğim şeyleri alıp kullanmak istiyorum..

neyse çanta konusuna döneyim..önce fiyatı için üzülmüştüm ama sonra içimden bi ses dediki "harçlığın yetmiyor mu ? yetiyor..eeee o zaman ?....
onu nasıl kullanacağına kendin karar vermelisin..ister harçlığının hepsini sadece birşeye yatırırsın, ister 10 şey alırsın...onu zaten sen harca diye veriyorlar" ayın sonuna kadar da başka acil alacağım birşey olmadığına göre babam söylense de o çantayı almaya karar verdim...çünkü almazsam içimde kalıcak ve daha sonra pişman olacağım...evet belki ailem herşeyi ucuza getirerek yaşamaya alışmış olabilir ancak ben bunun devamı olmak istemiyorum artık...çünkü kendim seçmek ve kendime değer vermek istiyorum...maddi durumumuz da aslında kötü falan değil çok şükür orta halli..ama eskinin alışkanlığı varlık için darlık çekenlerden işte anlarsınız..


sokağa çıktığım zaman 17 yaşındaki kızların bile benimkilerden daha pahalı ve daha değerli şeylere sahip olduklarını gördükçe..daha bakımlı ve özenli olduklarını görünce eziliyorum...hayır bu kıskanmak değil...sahip olup giydiğim, taktığım ve dışarı çıktığım şeylerle ben resmen kendime özen göstermediğimi ve değer vermediğimi vurguluyordum...kolumdaki çanta mesela pazardan alınma veya hipermarketlerdeki markası bile belli olmayan uyduruk çantalardı...hatta bel çantasını koluma takardım...

dün o bel çantası da dahil olmak üzere beğenmediğim çantaları bir poşete koydum ve onları sadece mahalle bakkalına giderken cüzdan ve telefon taşımak için kullanmaya karar verdim...dışarıya alışveriş için gittiğimde ise bunlardan bir parça daha iyi olan çantalarım var artık onları kullanacağım....standartlarımı yükseltmem gerektiğini öğrendim...yoksa kendime saygı duyamıyorum..

Belgin ∞ 19-01-2010 02:55 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
Anlamadım ben.

Yani maddesel yaşamdan mı haz alıyorsun? Güzel görünmek demek saygı duyulmak demek mi? Üstündeki kıyafetlerin eski çok eski ama tertemiz olduğu insanlar senin için hangi kategoriye giriyor? Standartlarını yükseltemeyen, durumu olmayan insanlar senden uzak mı dursunlar?

imported_Angel 19-01-2010 03:15 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
Alıntı:

redflowers Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 580175)
Anlamadım ben.

Yani maddesel yaşamdan mı haz alıyorsun? Güzel görünmek demek saygı duyulmak demek mi? Üstündeki kıyafetlerin eski çok eski ama tertemiz olduğu insanlar senin için hangi kategoriye giriyor? Standartlarını yükseltemeyen, durumu olmayan insanlar senden uzak mı dursunlar?


beni böyle anlamış olmana çok üzüldüm..kendimi azarlanıyor gibi hissettim...maddi şeylerden zevk almayı suç olarak görmüyorum...başka şeylerden zevk aldığım gibi kendime güzel şeyler alıp kendimi şımartmayı da seviyorum..

benim orada anlatmaya çalıştığım şey..daha iyilerini alabilecek maddi imkana sahip olmamıza rağmen ailem zamanında yetiştiği yokluk ve darlık bilincini hala sürdürüyor olması...ve bunun benim yaşamıma kadar yansıyor olması..illa pahalı olması gerekmez alınan şeyin...ama birşey sadece ucuz olduğu için alınıyorsa tek gerekçe buysa orda durup düşünmek gerek bence..

yani hep herşeyi alırken iyisine kötüsüne güzeline çirkinine bakmadan en ucuzunu alır hala babam...sonra da aldığı şeyden maksimum performans bekleyince de hayalkırıklığına uğrar ve aldığı şeylere söver...bunlar ufak ayrıntılar ama herşeyi bu bilinçle yapınca niteliksiz bir yaşama dönüyor..ben bunu yanlış buluyorum...daha nitelikli yaşam için durumun elverdiği kadarıyla en iyisini almalısın...bence bu insanın kendisine değer vermemesi saygı duymaması ve daha azla yetinmesi demektir....
bence önemli olan "koşullarının elverdiği ölçüde kendine değer vermeyi bilmektir"ben güzellere bakımlı insanlara saygı gösteririrm diye birşey asla demem...demek istediğim şey...çevrede böyle yapanlar var o ayrı konu...satış elemanları bile sizin kıyafetinize göre size davranıyor bu bir gerçek....neyse konumuz bu değil...

insan imkanları olduğu halde kendisini daha kötü şeylere layık görüp 2 günde parçalanacak şeyleri almalı diye düşünen varsa onlara da birşey demiyorum...bu bence kendine saygı göstermemenin değer vermemenin işaretidir..ve ben artık kendime saygı göstermek istiyorum dedim..
saygılarımla...

Belgin ∞ 19-01-2010 03:47 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
Evet şimdi anladım :)

Açıklaman için teşekkür ederim. Kafama gerçekten takıldığı için sormuştum, yani anlamadığım için yanlış anladığım için değil. Azarlanmış hissetmene de ben çok üzüldüm, bunun için özür dilerim.

Kendini şımartman çok güzel, bunu ben de çok sık yapıyorum.

Aslında şimdi aklıma geldi bunları yazarken, çok sevdiğim bir arkadaşıma özenirim ben :) Sabah kalktığında saçlarını tarar, makyajını yapar, parfümünü sürer evde otursa bile. Bu da bir seçim elbette. Ben eşofmanlarla çıkarım bazen, makyaj yapmadan, spor tamamen. Ama yine de severim kendimi. Ama tabii makyaj da yakışıyor bana girlhaha Yapsam da iyi olur hani.

Evet ya yapsam iyi olur, ben süslenmeye gidiyorum y789

imported_Angel 19-01-2010 04:01 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
Alıntı:

redflowers Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 580179)
Evet şimdi anladım :)

Açıklaman için teşekkür ederim. Kafama gerçekten takıldığı için sormuştum, yani anlamadığım için yanlış anladığım için değil. Azarlanmış hissetmene de ben çok üzüldüm, bunun için özür dilerim.

Kendini şımartman çok güzel, bunu ben de çok sık yapıyorum.

Aslında şimdi aklıma geldi bunları yazarken, çok sevdiğim bir arkadaşıma özenirim ben :) Sabah kalktığında saçlarını tarar, makyajını yapar, parfümünü sürer evde otursa bile. Bu da bir seçim elbette. Ben eşofmanlarla çıkarım bazen, makyaj yapmadan, spor tamamen. Ama yine de severim kendimi. Ama tabii makyaj da yakışıyor bana girlhaha Yapsam da iyi olur hani.

Evet ya yapsam iyi olur, ben süslenmeye gidiyorum y789

önemli değil..neyse sonuç olarak birbirimizi daha iyi anladık ya önemli olan o :)

süslen tabi yakışır 956k

kendime güvenim artınca kendime daha fazla bakma isteği duydum sevincli adam gibi bir kol çantasına imkanım elveriyorken koluma ufacık belçantası takıyor olmam biraz utandırdı beni artık utananadam yani kendime saygı duymadığımı ve ne buluyosam onu üzerime alıp çıkıyor olduğumu anladım..

bakımlı insanları çevrede görünce üzgünlük duyma nedenim de o kişilerin kendisine gösterdikleri saygıyı özeni dışa yansıttıkları içindi onları görünce kendime değer vermediğim ortaya çıkıyordu..sadanim..aldıkları şeyi sadece fiyatı uygun diye değil..kendi zevklerini yansıttıkları için almış kullanıyorlardı rengi biçimi falan kendi seçimleriydi..benim kendimi ciddiye almadığım herşeyimden belli oluyordu...değersizlik duygusuna kapılıyordum..

aileme yaranmak için böyle yapıyormuşum...ben değiştim şimdi ama ailemin bu durumu kabullenmesi biraz zaman alıcak y789 onlar kendine azı layık görüyor diye bu geleneği neden sürdüreyim ki :)

appetite for destruction 20-01-2010 12:24 AM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
sonunda okudum günlüğünü sevgili imported_Angel utananadam
çantayı aldıktan sonra koşu bandına gerek kalmadığını düşünüyorum.actionsmile
kendine güvenin arttığından dışarıda rahatça koşabilirsin.blissy
hem evde sosyalleşmek biraz zor.y789

imported_Angel 20-01-2010 12:12 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
Alıntı:

appetite for destruction Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 580307)
sonunda okudum günlüğünü sevgili imported_Angel utananadam
çantayı aldıktan sonra koşu bandına gerek kalmadığını düşünüyorum.actionsmile
kendine güvenin arttığından dışarıda rahatça koşabilirsin.blissy
hem evde sosyalleşmek biraz zor.y789

günlüğüme konuk olduğun için çok memnun oldum sevgili arkadaşım blissy
valla haklısın aslında...insan kendisine değer verdiğini, birtakım yeni seçimleriyle kendine ıspat ettikten sonra güven sorunundan kaynaklanan sorunlar da kendinden çözülebilir neden olmasın :) belki de tek ihtiyacım olan şey o çantadır blissy

imported_Angel 20-01-2010 12:19 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
merhaba sevgili günlük k8908
buralara uğramayı biraz aksattım :) dün kar yağdı..babam da dışarıdaki manzaranın güzelliğine dayanamadı ve hadi dışarı çıkalım dedi..pamuk gibi karların üzerine basa basa dolaştık...ve hava karardı akşamı ettik eve döndük sevincli

kilo verme telkini sanırım etki göstermeye başladı...ilk dinlediğim günler vermediğim gibi aldığımı ve iştahımın anormal arttığını söylemiştim..ama şimdi
son 2-3 gündür tartıma bakıyorum kilom sabitlendi....en azından artık kilo almamın durduğuna sevindim...hem üstelik doğru dürüst spor bile yapmadığım halde kilom sabit kaldı...sanırım bu iş olucak...fobimi de yenip düzenli yürüyüşümü koşumu da dışarıda yaparsam tamamdır...iştahım da azaldı sevincli

az sonra dışarı çıkacağım şimdilik bu kadar yazayım..kendine iyi bak günlük..ve kendinize iyi bakın arkadaşlar sapkal89

imported_Angel 20-01-2010 08:35 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
Artık yavaş yavaş ipin ucundan tutmaya başladığımı hissediyorum dertyderty

hep arkaya attığım ve sonra yaparım diyerek biriktirdiğim işlerin üzerine eğilmiştim yaklaşık son 2 hafta önce...
şimdi meyvelerini toplamaya başladım..zihnimin daha boş ve rahat olduğunu hissediyorum..sırtımdaki yük epeyce hafifledi..% 80 i kalktı sırtımdan diyebilirim..

kısa zaman öncesine kadar bir türlü hayatın akışına uyum sağlayamazdım..zamanımı boş boş geçirir yapmam gereken işleri de yapmaz hep arkaya atardım...böylece yapılacaklar listem bir sürü maddelerde dolmuştu...ve o kadar karışmıştı ki..nereden başlayacağıma bile zorlanmıştım ilk eyleme geçme kararımda....artık çoğu şeyi kontrol altına aldım çok şükür..

bir de kültür-sanat olaylarına ve diğer güncel şeylere karşı oldukça duyarsızdım kısa zaman öncesine kadar...ama şimdi herşeyle daha ilgili olduğumu söyleyebilirim...eskiden zorlamayla yeni çıkmış bir filmi izlerdim ki sırf yeni çıktı diye ve birisi karşıma çıkarsa konuşacak bir konum olsun diye yapardım bunu...amma velakin gerçek hayatın gidişi böyle değil..çünkü hiç de planladığım gibi bir kişi karşıma çıkıp da bana son çıkan filmleri sormadı smil56 zaten zorlamayla duvara çakılan çivi tez zamanda yere düşüyor anlayacağınız..
ama şimdi kendim merak ediyorum..kendim istiyorum da ondan izliyorum...yani gerçekten olan bitenle ilgilenesim var artık..kişisel problemlerimde o kadar boğulmuştum ki yanımda davul çalınsa dönüp bakmıyordum..bırakın güncel olayları yeni çıkanları falan...

esaslı olmanın amacı birşeyleri milletin yanında küçük düşmemek için yapmaktan geçmiyor...kendin severek ve isteyerek yapmalısın o şeyi...zaten yapmacık olan anlaşılıyor ve kısa vadeli sonuç getiriyor..

imported_Angel 21-01-2010 08:50 AM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
yeni bir güne merhabahappy6
bu sabah çok mutlu ve neşeli bir şekilde kalktım k8908
aslına bakarsan gece uyurken bile yarı-uyanık vaziyetteydim hal böyle olunca ruh halimin sakin ve çok mutlu olduğunu sezebiliyordum..bugünleri de gördüm ya şükürler olsun..

gece uyurken telkinleri daha rahat dinlemenin yeni yöntemlerini keşfediyorum kendimce...eskiden yatarken pijamamın üstüne cebi olan bir yeleğim vardı mp3 çaları o cebe koyup yatardım...ancak insan uyurken sağa sola döndüğü için ve mp3 çalar da ya sağ yada sol cepte olduğu için onun olduğu tarafa döndüğümde potluk yapıp rahatsızlık veriyordu veya cebimden yatağın içine düşüyordu...
bu gece kıskacından pijama altının beline tutturdum...ama sağ veya sol tarafa değil...tam karnımın üstüne...çok da rahat oldu sevincli artık yelek giymeme de gerek kalmadı..sağa sola dönerken potluk da yapmıyor...çok rahat bir gece geçirdim... kulaklıkları da artık kulağımın içinde sokmuyorum yakamın içine sokuyorum..kulağım duysun diye de sesi yüksek açıyorum..oradan duyuyorum..o yöntem de iyi oldu insanın kulakları da acıyabiliyor..insan yeni şeyler akıl edince ne kadar seviniyor y789 arkasına kıskacı boşuna koymamışlar tabi neden o özelliğinden yararlanmadım ki bugüne kadar :)

ha bir de geçenlerde bütün olumlamaları toplayıp içlerinden en beğendiklerimi seçtiğimi söylemiştim ya...onlar toplam 4 tane A4 kağıdı kadar varlar..ama ben okumaktan bıkmıyorum..umarım bu kadarı çok fazla değildir..zarar görmem heralde...napıyım halletmem gereken çok konu var ve beklemek istemiyorum..önce tereddüt ettim ama sonuçta bunlar olumlu ifadeler..ilaç değil birşey değil..herhalde aşırı doz olayı olumalada söz konusu olmaz diye düşündüm..sevincli

genco 21-01-2010 09:35 AM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
asırı doz enerjiden, mutluluktan zarar gelmez gelmezy789 günlüğün de çok renkli, okudukça heyecanını paylaşıyorum, mutluluk, kulaklıkların gibi yakana yapıssın seni hiç bırakmasın. sevgiyle kal.actionsmile

imported_Angel 21-01-2010 10:27 AM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
teşekkür ederim arkadaşım iyiki varsın blissysevgi hep seninle olsun cat22

imported_Angel 22-01-2010 11:20 AM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
merhaba günlükcüğüm sevincli
her geçen gün zihnimin daha da rahatladığını hissediyorum..
bu sosyal fobi ve kendine güvensizlik denen illetin yüzünden meğer kafam ne kadar da doluymuş..
hem beynimde koca bir alanı işgal etmesi bir tarafa, aslında beynimin köşesini bile işgal etmeye layık olmayan şeylermiş bunlar.. dusun2

uzun süredir yaptığım işe konsantre olamama ve hafıza zaafiyetlerinden yakındım..kafamdaki doluluğa o kadar alışmıştımki..artık kafamı bu kadar işgal eden şeylerin neler olduklarını bile unutmuştum..ancak o ağırlık sürekli benimle beraber yaşamaya devam ediyordu...hiçbirşey düşünmediğim anlarda bile o birikintilerin ağırlığını hissetmekteydim..yüzümde sürekli "düşünen, düşünceli, dalgın" bir ifade olurdu..ve karşımdaki kişi ne düşündüğümü sorardı...ben de hiçbirşey düşünmüyorum desem de inandıramazdım..ama gerçekten çoğu zaman birşey düşünmüyordum bile...ama zihnime yerleşen ağırlık beni öyleymiş gibi gösteriyordu anlaşılan..yada düşündüğümün bile farkına varamayacak noktadaydım bilemiyorum..
zihnimin bu durumda oluşu eğitim hayatımı bile olumsuz etkiledi..çünkü kitap okumayı sevmiyordum..okusam da aklıma girmiyordu..yük gibi geliyordu çünkü benim için "kafaya zorla girmek zorunda olan kelime yığınlarından başka birşey değildi".. ilgilenmediğim şeyi ezberlemek zorunda olmak da hoşuma gitmiyordu haliyle..hatta bazen aile içinde bile sorun oldu zihnimin bu durumu..idea3

şimdilik bedenim içindeki fazlalıkları atamadı ancak beynim içindeki fazlalıkların büyük kısmını attı...şu an açılan boşlukları hissediyorum...belki beynim tamamen arındığımda bedenim de içindeki fazla ödemi ve fazla yağları atacaktır inşallah..

şöyle bir düşündüm...yıllarca beynimi işgal eden ve yeni şeyler öğrenmeme ve aklımda tutmama bile engel olan bu şeyler nelerdi ? belki 1000 lerce şeydi ama yine hepsi birkaç başlık altında toplanıyordu...hani tıpkı şu affetme listemdeki kişilerde olduğu gibi yani....o yüzden bizi engelleyen olumsuz düşüncelerin sayısının kaç tane olduğu önemli değil..isterse milyon tane de olabilir...önemli olan bunların kaç tane ana başlıklar altına girdikleri...yani bu dosyaların kaç çeşit farklı klasorde depolandıkları....

bugünümü de bunun üzerinde düşünmeye ve beynimi bu kadar işgal eden şeylerin ana başlıklarının neler olduğunu bulmaya ayıracağım...tespit ettikten sonra da yazarım buraya..


faralyalı 22-01-2010 12:38 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
merhaba,başkalarının düşüncelerini önemsememe bende de olumsuz etkiler yaptı.motivasyonum ve enerjim düştü.kendimi çok gergin hissediyorum,dinlemeyi bırakmalı mı yoysa devam mı etmeliyim?bilgisi olanlardan cevap bekliyorum teşekkürler

imported_Angel 22-01-2010 01:05 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
Alıntı:

faralyalı Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 580715)
merhaba,başkalarının düşüncelerini önemsememe bende de olumsuz etkiler yaptı.motivasyonum ve enerjim düştü.kendimi çok gergin hissediyorum,dinlemeyi bırakmalı mı yoysa devam mı etmeliyim?bilgisi olanlardan cevap bekliyorum teşekkürler

merhabalar..
başlangıç olarak 2 hafta boyunca ego güçlendirici ve suçluluk duygularını dinlemek öneriliyor..siz bu aşamayı geçtiyseniz başkalarının düşüncelerini önemsememe telkinin dinlemekte sakınca yok...rahatsız etme ve ters tepme etkileri 1,5-2 hafta kadar sürebiliyor yeni eklendiği için beyin alışmamış olabilir..
fakat alıştıktan sonra da iyi gelmediğini hissediyorsanız çıkarabilirsiniz...aslında bu biraz kişisel tercihe bağlı..ben çıkardım ve bi süredir tekrar ekleme ihtiyacı hissetmedim..

imported_Angel 22-01-2010 07:09 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
Alıntı:

imported_Angel Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 580685)
merhaba günlükcüğüm sevincli
her geçen gün zihnimin daha da rahatladığını hissediyorum..
bu sosyal fobi ve kendine güvensizlik denen illetin yüzünden meğer kafam ne kadar da doluymuş..
hem beynimde koca bir alanı işgal etmesi bir tarafa, aslında beynimin köşesini bile işgal etmeye layık olmayan şeylermiş bunlar.. dusun2

uzun süredir yaptığım işe konsantre olamama ve hafıza zaafiyetlerinden yakındım..kafamdaki doluluğa o kadar alışmıştımki..artık kafamı bu kadar işgal eden şeylerin neler olduklarını bile unutmuştum..ancak o ağırlık sürekli benimle beraber yaşamaya devam ediyordu...hiçbirşey düşünmediğim anlarda bile o birikintilerin ağırlığını hissetmekteydim..yüzümde sürekli "düşünen, düşünceli, dalgın" bir ifade olurdu..ve karşımdaki kişi ne düşündüğümü sorardı...ben de hiçbirşey düşünmüyorum desem de inandıramazdım..ama gerçekten çoğu zaman birşey düşünmüyordum bile...ama zihnime yerleşen ağırlık beni öyleymiş gibi gösteriyordu anlaşılan..yada düşündüğümün bile farkına varamayacak noktadaydım bilemiyorum..
zihnimin bu durumda oluşu eğitim hayatımı bile olumsuz etkiledi..çünkü kitap okumayı sevmiyordum..okusam da aklıma girmiyordu..yük gibi geliyordu çünkü benim için "kafaya zorla girmek zorunda olan kelime yığınlarından başka birşey değildi".. ilgilenmediğim şeyi ezberlemek zorunda olmak da hoşuma gitmiyordu haliyle..hatta bazen aile içinde bile sorun oldu zihnimin bu durumu..idea3

şimdilik bedenim içindeki fazlalıkları atamadı ancak beynim içindeki fazlalıkların büyük kısmını attı...şu an açılan boşlukları hissediyorum...belki beynim tamamen arındığımda bedenim de içindeki fazla ödemi ve fazla yağları atacaktır inşallah..

şöyle bir düşündüm...yıllarca beynimi işgal eden ve yeni şeyler öğrenmeme ve aklımda tutmama bile engel olan bu şeyler nelerdi ? belki 1000 lerce şeydi ama yine hepsi birkaç başlık altında toplanıyordu...hani tıpkı şu affetme listemdeki kişilerde olduğu gibi yani....o yüzden bizi engelleyen olumsuz düşüncelerin sayısının kaç tane olduğu önemli değil..isterse milyon tane de olabilir...önemli olan bunların kaç tane ana başlıklar altına girdikleri...yani bu dosyaların kaç çeşit farklı klasorde depolandıkları....

bugünümü de bunun üzerinde düşünmeye ve beynimi bu kadar işgal eden şeylerin ana başlıklarının neler olduğunu bulmaya ayıracağım...tespit ettikten sonra da yazarım buraya..


ve evet...sanırım sorumun yanıtlarını buldum 956k

zihnimi aşırı meşgul eden ve diğer şikayetlerime neden olan anabaşlıklar şunlarmış..

* biriktirilen ve sonra yaparım dediğim ertelenen işler
ve onların dışında üstüne yeni eklenen günün şeyleri

* başkalarınının beni beğendiği durumlar üzerine kurduğum hayaller...yada birisinin benim arkadaşlığımı sevgimi kazanması için bana karşı gösterdiği
çabaları içeren kurduğum hayaller...ve bu hayalin alışkanlığa dönüşmesi


* canımı sıkmış olan ve kendimi kötü hissettiren kişiyi veya olayı zaman zaman o filmi bilerek ve istekli olarak defalarca başa alarak izlemek..belki de gizliden gizliye acı duymaktan haz almak

* ailemi suçlamak..bulunduğum yeri mekanı suçlamak

* kendimde eksik gördüğüm yönlerimi sürekli düşünmek

* aşırı detaylara kafayı takmam (eksiğimi böyle ancak tamamlayabileceğimi ve başkalarının anlamayacağı boyuta getirmeyi sağlama çalışması)


* birşeylerden nadiren zevk almam ve zevk aldığım şeye haddinden fazla tutunmam ve onu zihinsel tahtıma oturtup daha iyisinin olamayacağını düşündüğümden kendimi
diğer seçeneklere kapatmak..böylece zevk aldığım şeyleri sınırlamak...ve sonunda zevk aldığıma inandığım şeyden bıktığımı görünce boşluğa düşmek...mesela hoşlandığım bir dizi varsa onun dışında hangi diziyi izlersem izleyim beğenememek gibi..hiç biri onun gibi olmuyor demek gibi..

* ve hayatımın en güzel günleri olarak nitelediğim günleri sürekli bugünümle karşılaştırarak moralimi bozuyor olmam..

burdan anladımki insanın kendine belirledikleri birtakım enler var...ve diğer şeyler o en olan şeyin seviyesinde değilse beni etkileme alanına giremiyor..yani biryerde hem iyi hem kötü..standartlarımdan vazgeçmemek açısından kritlerlerimden vazgeçmemek açısından iyi....ancak zevk alabilmek için ancak o eşiği geçen şeyler olmasını beklemek kötü...



zynp0 22-01-2010 07:31 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
Bütün bunların farkına varmak değişimin bir adımı olmalı... Ben ne kadar değiştim daha iyiyim desem de bu maddelerin birçoğunu yaptığımı farkettim. Öğrenmenin ve iyiye değişimin sınırı yok demekki. 956k Şu hayalleri ve geçmişi tekrar tekrar hatırlamayı bıraksak süper olacak. Ben bunun için facebook'umu kapattım. Oraya koyduğum her fotoğraf, yazdığım her yazı başkalarının görmesi veya beğenmesi için. Sanırım birçok kişinin de böyle. İçim ferahladı başkalarının hayatlarını didiklemekten çok sıkılmışım. Böyle olunca beni daha merak etmeye başladılar, insanlar oradan hayatımı(ve özellikle doğumgünümü!) göremeyince bunları paylaşmam gereken kişileri de seçebildim. Hayallerden alakasız bir yere geldim amagirlhaha Umarım bu engelleri aşarız. Zaten fark ettiğimiz andan itibaren aşmaya da başlıyoruz demektirs456

imported_Angel 22-01-2010 07:45 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
Alıntı:

zynp0 Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 580852)
Bütün bunların farkına varmak değişimin bir adımı olmalı... Ben ne kadar değiştim daha iyiyim desem de bu maddelerin birçoğunu yaptığımı farkettim. Öğrenmenin ve iyiye değişimin sınırı yok demekki. 956k Şu hayalleri ve geçmişi tekrar tekrar hatırlamayı bıraksak süper olacak. Ben bunun için facebook'umu kapattım. Oraya koyduğum her fotoğraf, yazdığım her yazı başkalarının görmesi veya beğenmesi için. Sanırım birçok kişinin de böyle. İçim ferahladı başkalarının hayatlarını didiklemekten çok sıkılmışım. Böyle olunca beni daha merak etmeye başladılar, insanlar oradan hayatımı(ve özellikle doğumgünümü!) göremeyince bunları paylaşmam gereken kişileri de seçebildim. Hayallerden alakasız bir yere geldim amagirlhaha Umarım bu engelleri aşarız. Zaten fark ettiğimiz andan itibaren aşmaya da başlıyoruz demektirs456


haklısın canım sevincli ben de senin gibi facebooku terkedenler kervanındanım..insan kişisel duvarını diğer arkadaşlarınınkinden daha boş görünce yada arkadaş listesini daha az görünce kendini garip hissediyor ...tek başıma daha mı rahatım ne y789 hiç değilse senin bahsettiğin çabalara girip yorulmak zorunda kalmıyorum utananadam

dikkat ettinmi canım
gerçek olmuş olan geçmişteki şeyleri düşünürken hep kötü şeyleri düşünüyoruz..hayal kurarken de olmayan şeyleri ve iyi şeyleri düşünüyoruz...aslında beynimizi boşa yoruyoruz..
peki neden gerçekten olmuş olan ve iyi olan şeyleri düşünmüyoruz ki ? sevincli
hayalin faydası olmuyo kötü geçmişi tekrar canlandırmanın da...
bir de iyi geçmiş canlansa nasıl olur acaba dusun2

imported_Angel 23-01-2010 10:55 AM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
Günaydın sevgili günlük blissy
dışarısı pamuk gibi bembeyaz oldu yine kardan ötürü..
bu soğukta dışarı çıkmak zorunda olmadığım için ve sıcacık evimde oturduğum için şükürler olsun..

sağdan soldan toparlayıp derlediğim olumlamalarım vardı ya...
az önce o olumlamaların, affetme listemdeki anabaşlıkları da içerip içermediğini kontrol ettim...çünkü onlar da birer sorundu ve onlara ait olumlamalar olması da gerekiyordu...karşılaştırdım gerçekten de olumlamalarımda o her anabaşlığa karşılık gelicek olumlama cümleleri de vardı şimdi içim daha rahat etti...

şimdi de bundan bir önceki mesajımda kafamı meşgul eden şeylerin anabaşlıklarını belirlemiştim..şimdi de tekrar olumlamalarıma bakıp bu sorunlara karşılık gelicek cümleler olup olmadığına bakacağım...olmayanı varsa kendim üretip yazmayı deneyeceğim :)

hayatımda dikkatimi çeken bir gelişme daha oldu...eskiden babam beni hiç rahat bırakmaz sürekli çocuk gibi ilgi isterdi..veya evin yapılacak işlerini unutulmaması gereken ayrıntıları kendi not almaz hep benim üstüme yıkar ve bana "unutturma" derdi...kendi dertlerim yetmiyo gibi bunlarla uğraşırdım bir türlü...ve onun unutturma dediklerim şeyin de arkası gelmezdi..bazen çok saçma ayrıntılar olabiliyordu...bıkıp usanıyordum...
son zamanlarda bakıyorum da...ben zihnimdeki yükleri hafiflettikçe sanki o da eskisi kadar benim zihnime yüklenmiyor ve benden çok daha az iş buyuruyor... ve eskisi kadar ilgimi dikkatimi istemiyor...acaba diyorum bunun arkasında evrenin bi parmağı mı vardı ? yani benim zihnimdeki yükler başka yükleri..başkalarının yüklerini de mi çekiyordu kendine ?

yesmos 23-01-2010 12:36 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
Alıntı:

imported_Angel Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 580842)
ve evet...sanırım sorumun yanıtlarını buldum 956k

zihnimi aşırı meşgul eden ve diğer şikayetlerime neden olan anabaşlıklar şunlarmış..

* biriktirilen ve sonra yaparım dediğim ertelenen işler
ve onların dışında üstüne yeni eklenen günün şeyleri

* başkalarınının beni beğendiği durumlar üzerine kurduğum hayaller...yada birisinin benim arkadaşlığımı sevgimi kazanması için bana karşı gösterdiği
çabaları içeren kurduğum hayaller...ve bu hayalin alışkanlığa dönüşmesi


* canımı sıkmış olan ve kendimi kötü hissettiren kişiyi veya olayı zaman zaman o filmi bilerek ve istekli olarak defalarca başa alarak izlemek..belki de gizliden gizliye acı duymaktan haz almak

* ailemi suçlamak..bulunduğum yeri mekanı suçlamak

* kendimde eksik gördüğüm yönlerimi sürekli düşünmek

* aşırı detaylara kafayı takmam (eksiğimi böyle ancak tamamlayabileceğimi ve başkalarının anlamayacağı boyuta getirmeyi sağlama çalışması)


* birşeylerden nadiren zevk almam ve zevk aldığım şeye haddinden fazla tutunmam ve onu zihinsel tahtıma oturtup daha iyisinin olamayacağını düşündüğümden kendimi
diğer seçeneklere kapatmak..böylece zevk aldığım şeyleri sınırlamak...ve sonunda zevk aldığıma inandığım şeyden bıktığımı görünce boşluğa düşmek...mesela hoşlandığım bir dizi varsa onun dışında hangi diziyi izlersem izleyim beğenememek gibi..hiç biri onun gibi olmuyor demek gibi..

* ve hayatımın en güzel günleri olarak nitelediğim günleri sürekli bugünümle karşılaştırarak moralimi bozuyor olmam..

burdan anladımki insanın kendine belirledikleri birtakım enler var...ve diğer şeyler o en olan şeyin seviyesinde değilse beni etkileme alanına giremiyor..yani biryerde hem iyi hem kötü..standartlarımdan vazgeçmemek açısından kritlerlerimden vazgeçmemek açısından iyi....ancak zevk alabilmek için ancak o eşiği geçen şeyler olmasını beklemek kötü...






Merhaba arkadaşım harikasın sanki beni anlatmışsın :) peki bunlar için neler yaptın?

imported_Angel 23-01-2010 12:41 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
merhaba yesmos actionsmile
aslında bu bahsettiklerimi hala tam olarak aşmış değilim..aşmaya çalışıyorum..
yaptığım şeyler telkin dinlemek, olumlama yapmak ve haftada 1 affetme meditasyonu yapmak..

ancak günlüğümde bahsettiğim gibi önce bütün olumlama çeşitlerini araştırıp toplayıp sonra sorunuma çözüm getireceğine inandığım beğendiğim olumlamaları aradan seçtim ve hergün düzenli olarak sabah akşam onları okuyorum.. onun haricinde sorun olarak gördüğüm şeylerin kaynaklarını düşünüyorum..daha doğrusu kaynakların kaç çeşit olduğunu...ve sonuç olarak yukardakine benzer listeler çıkıyor...onlar belirlendikten sonra da azaltmanın yollarını arıyorum :)

zynp0 23-01-2010 02:25 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
Alıntı:

imported_Angel Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 580854)
haklısın canım sevincli ben de senin gibi facebooku terkedenler kervanındanım..insan kişisel duvarını diğer arkadaşlarınınkinden daha boş görünce yada arkadaş listesini daha az görünce kendini garip hissediyor ...tek başıma daha mı rahatım ne y789 hiç değilse senin bahsettiğin çabalara girip yorulmak zorunda kalmıyorum utananadam

dikkat ettinmi canım
gerçek olmuş olan geçmişteki şeyleri düşünürken hep kötü şeyleri düşünüyoruz..hayal kurarken de olmayan şeyleri ve iyi şeyleri düşünüyoruz...aslında beynimizi boşa yoruyoruz..
peki neden gerçekten olmuş olan ve iyi olan şeyleri düşünmüyoruz ki ? sevincli
hayalin faydası olmuyo kötü geçmişi tekrar canlandırmanın da...
bir de iyi geçmiş canlansa nasıl olur acaba dusun2

Haklısın, iyi geçmiş canlanınca dha iyi oluyormuş. Bugün yine düşünüyordum,( girlhaha ) o anki durumum hakkında biraz umutsuzluğa kapılmıştım, geçmişle kıyaslamaya başladım, hemen aklıma yaşadığım daha kötü olaylar geldi, aslında bakış açım biraz değiştiğinden daha kötüsünü yaşadığım için o anki halime şükrettim ama yine de kötü geçmişi hatırlamış oldum, yanlış yaptığımı düşünüp sonraki iyi hatıralarımı düşünmeye başladım ve şu anki halimle kıyaslamama gerek kalmadan daha iyi hissettimart56art56 O anları senin dediğin gibi zihinsel tahtıma oturtmadıkça, kötü bir olay aklıma geldikten sonra hatırlamak iyi geliyor, zihinsel olarak iptal demiş oluyoruz sanki.
Facebookta garip hisseden bir tek ben değilmişim çok sevindim. Gelişiminin devamını bekliyorums456

spestnaz 23-01-2010 02:30 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
face hesabımı kapatıyorum khkh56khkh56 iyiki varsınız

yesmos 23-01-2010 02:39 PM

Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..
 
Böyle şeylere takılan tek ben değilmişim yaşasın yaaaa :)


WEZ Format +3. Şuan Saat: 02:41 AM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.