![]() |
Çok teşekkür ediyorum storm.Önerdiğin kitapkaları en kısa sürede okuyacağım..Bir mesajında tasavvuftan bahsetmiştim eğer yalnış anladıysam özür dilerim .Tasavvufla ilgileniyormusun bu konuyla ilgili mesela mesneviyi okudunmu merak ediyorum.. |
çocukluk yıllarımda futbol oynarken ayak bileğim kırılmıştı. kırıldıktan sonra kemik yanlış kaynamış ve bu da kireçlenmeye sebeb olmuş. iki nokta tekngiyle hem kireçlenmeyi çözüp hemrde yanlış kaynayan .bölgeyi tedavi edebilme şansı varmı? ikinci olarak bu örnekte iki nokta tekniğini nasıl kullanacağız? hasarlı noktayamı odaklanalım yoksa vücudun normal bir bölgesinemi???? |
Alıntı:
|
Hırslardan, arzulardan, takıntılardan kurtulmanı sağlayacak bütün öğretiler olabilir (vipassana meditasyonu, serbest bırakma yöntemleri, tasavvuf çalışmaları, nefes egzersizleri vs.) Yukarıda yazdığım çalışmaları yaparken niyetin, bütün arzu ve isteklerini dönüştürmek olmalı (buna özgürleşme arzusu derler, son safhaya geldiğinde bu arzunu da terketmek durumunda kalacaksın) ancak o zaman bedel yasası devreden çıkar, arzu olmadı mı, sadece ihtiyaç kalır.. arzunun olmadığı yerde ise bütün ihtiyaçların bedelsiz karşılanır. Sevgiyle. |
Alıntı:
o zaman şöyle düşünsek; mesela falanca şeyi istiyorum diyip kafaya takacağımıza, şuna ihtiyacım var ihtiyacım olduğu için de benim olacak diye düşünüp kasmayı bırakmak etkili olabilir mi? Rüyadan Uyanmak adlı kitabı bugün aldım, vipassana meditasyonunu da hemen öğreniyorum s456 |
Alıntı:
Eğer gerçekten isteme halinden kurtulduysan, herhangi bir ihtiyaç belirtmene yada söylemene dahi gerek yoktur. Belirttiğin şu ifade "şuna ihtiyacım var ve ihtiyacım olduğu içinde benim olacak" ifadesi zaten arzulardan henüz kurtulmamış olmanın işaretidir. Bu cümlede arzu yerine ihtiyaç kelimesi kullanılmış ama altta yatan duygu yine arzu. Dolayısıyla mesele kelimeyi değiştirmek değil, bütün duyguyu değiştirmen gerekir. Arzulardan kurtulduğunda zaten neye ihtiyacın olduğunu içindeki arınmış olan akış yansıtır ve onlar senin karşına çıkar. Sana da şükretmek, şükrünü arttırmak ve iç aleminin temizliğini muhafaza etmeye devam etmek düşer. Bu arada önemli bir dipnot daha belirteyim, eğer bu çalışmaları.. bütün ihtiyaçlarım karşılansın diye yapacaksan, temel baştan yanlış kurulmuş demektir.. Sen yine o zaman arzularını başka yoldan elde etme hırsıyla bu çalışmaları yapmaya başlamışsın demektir.. Bu çalışmaları yapmanın doğru temeli şudur: "Bütün isteklerden arınmak, tamamen özgürleşmek." yani kısaca maddi menfaatler elde etmek değil.. Sevgiler. |
kafam karıştı,ama bir şeyi çok şiddetli arzuyla istememiz gerekmiyormu,sır'da da böyle demiyormu.ya da başka kaynaklarda.dusun2 |
çekim yasası kadar bedel yasasıda çalısır bir şeyi cok arzu ettiginde bedelini ödemek zorundasınız.sevgili stormun bahsettigi şey bütün bu arzulardan özgürleştiginizde bedel yasasını devre dışı bırakarak zaten ihtiyaçlarınızın dikkat ihtiyaç diyorum size gelecegidir. tabi burada kozmik bilinçten,koşulsuz sevgiden de bahsetmek lazım.ama stormun maddi ihtiyaçlardan (burda the secretin payı büyüktür) başlıyanların nasıl hayalkırıklıgıyla karsılasacaklarını söylemesı cok yerındedır.verdigimiz kadarını alırız.hep söylüyorum bunu kendime cok basit aslında ama gel gör ki zihnim bu kadarı basiti anlamamakta ısrarlı.yolumuz aydınlık olsun dostlar |
Anladım tam olarak hatta yazdığım yazıyı yollarken anladım :) çok fazla yazı ve kaynak okuyunca haliyle sindirmesi ve tecrübeyle pekiştirmesi belirli bir zaman gerektiriyor.Stormguard arkadaşımın bahsettiği vipassana meditasyonuyla ilgili çok güzel bir yazı buldum ve bana çok yardımcı oldu.foruma ekledim okumak isteyen olursa linki http://www.hayatimdegisti.com/forum/...tml#post312182 sevgiler kiss3 |
Vipassana yazısını aktardığın bölümede yazdım ama burayada kopyalamak istiyorum cevabımı, okuyanlara belki biraz daha faydası olur ya da kızanlarda olabilir tabi :) Vipassana olarak geçen çalışma bütün gerçek mistik ekollerde olan bir çalışmadır. Mesela; Özben'i gözlemlemek tasavvufta "Murakabe" ismiyle yapılır, çoğu kişi tasavvufta bu çalışmanın olduğunu bilmez. Demek ki kişi ancak Gözlemleyen bilinç, Gözlemleyeni de Gözlemleyen, Farkedeni farkeden bilinç durumuna geçtiğinde, Kişi "Kendini" bilir ve bütün arzu ve isteklerden özgürleşir. Bu çalışmanın haricinde "meditasyon" adı altında geçen "yönlendirmeli meditasyon" vs. gibi kavramlar sonradan peydah olan şeylerdir ve meditasyonla ilgisi yoktur. Gevşemek ve kendini hipnotik hayale sokmakla ilgisi vardır.. Örneğin: "Şimdi bir şelalenin altında yıkanırken kendini hayal ediyorsun, her nefes alış verişinde bütün sıkıntıların akıp gidiyor" şeklindeki bir çalışmaya meditasyon demek büyük yanlıştır. Fakat bu çalışmalarında zihinsel açılardan belli faydaları vardır ama bu hayal kurduran çalışmalara meditasyon demek gerçek meditasyona haksızlık olur. Esas meditasyon yukarıda yazan vipassana tarzındaki çalışmadır ve bu yapılmadan gerçek mutluluk ve huzura ulaşmak söz konusu değildir, çekim yasası ile elde edilmeye çalışılan şeyler (olur da elde edilirse) geçici haz ile birlikte içsel bir kirlilik yaratmaktan başka işe yaramayacaktır. Ve eğer olurda çekmeye çalıştığı şeyi elde edemezse, kişi sadece kirlendiğiyle kalacaktır. Bu kirliliğin bedelini ödeyecek olanda kişinin yine kendisidir. Çekmek için hırsla yanıp tutuştuğu ve sonunda elde ettiği kırmızı renkli spor arabasına kurulurken, hayatından neleri bedel olarak vereceğini henüz idrak edememiştir. Çekmek için hırsla yanıp tutuştuğu eve sahip olamadığında, bütün bu yaptığı arzu dolu çalışmaların bedelinin ne olduğunu farkedememiştir. Sevgiler. |
| WEZ Format +3. Şuan Saat: 08:43 PM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.