[GMA]

7.ÇAKRA: TAÇ ÇAKRA (Tepe çarka-Sahasrara)

Renk: Mor, Beyaz, Altın

Element: Yönetici

Arzu: Evrensel anlayış-saf oluş

Davranış Biçimi: Bilgi ve bilgeliği arttırma


Anahtar Sözcük: Tinsellik

İç salgı bezi: Epifiz

Bedenle ilgili bölge: Beyin

Sahasrara ya da Taç çarka sonsuzluğu temsil eden bin yapraklı bir nilüfer çiçeği ile temsil edilir. Sanskritçe'de sahasrara sözcüğünün anlamı “binlerce” demektir. Taç çarka başın tepe noktasında yer alır ve bedenin en güçlü enerji titreşimlerini kontrol eder. Bu çarka doğamızın iç ve dış yanlarını temsil eder. Ayrıca insanların tm canlılar arasındaki bağların farkına vardığı mistik, tinsel düzeyimi de yönetir. İnsanın bireysellik kavramını göz ardı ederek evrenin bir parçası olması diye bir şey olamaz. Evrenin parçası olduğumuz zaman daha ilkel ve temel olan doğamızı bir yana bırakır, gerçek anlamda yaşamaya başlarız. Bu çarka fazla uyarıldığında hayal kırıklığı içinde yıkıcı ve depresif tavırlar gözlenir. Ayrıca ağır migren ağrıları oluşur. Az uyarıldığında ise içimize kapanır, iletişim kuramaz ve yaşama sevinci duyamayız.

Amaç ve İşlevi;

Bu çarka diğer tüm çakraların enerjisini içinde barındırır. Burada kendimizi evimizde hissederiz. Yolculuk burada başladı ve tekrar buraya dönülecektir. Burada artık algı nesneden ayrı değildir. Bu çarka açıldığı zaman tüm tıkanıklıklar çözülür.

Uyumlu Çalışırsa;

Bilinç tamamen sakin ve açık olur. Benliğin saf oluşun bir parçası olduğu görülür. Taç çakrası açıldığı

zaman uzun bir rüyadan uyanılır ve gerçek yaşam başlar. İlahi sevgi içimize dolar. Çakraların farkına varmaya başladıkça, hepsinin eşit boyda ya da uzunlukta olmadığını keşfedeceksiniz. Birisinin geniş titreşimli, canlı, hızlı hareket eden boğaz çakrası varken, bir başksının küçük, renksiz ve yavaş bir boğaz çakrası olabilir. Bunun nedeni birinci kişinin boğaz çakrasını pozitif kullanması, ikincinin ise bu alandaki potansiyelini yeterince değerlendirmemesidir. Kişi bu sorunu kendisi çözemiyorsa bir uzman tarafından aura dengeleme yaptırabilir. Ama dengelendikten sonra kendisinin de çalışmalara devam etmesi gerekir çünkü olumsuz davranışlarla çarka yine eski pozisyona dönebilir. Çakraları açmak ve dengelemek, vücutta yumuşak ve kesintisiz enerji akımının sağlanması için Reiki etkili olarak kullanılmaktadır. Reiki ulu kaynaktan gelen canlandırıcı, şifa verici bir enerjidir. Enerj kanallarında oluşan bu blokları temizleyen Reiki, birçok hastalığın fiziksel bedende başlamadan önce aurada yok edilmesine ya da başladıktan sonra iyileşmesine yardım eder.

7. Çakrayı temizleme ve harekete geçirmenin yolları

Doğayı Yaşamak: Çok yüksek bir dağın tepesinde uzunca süre kalmak veya imgelemek taç çakramızı açar. Bu durum boşluğu ve sınırsızlığı yaşamamızı sağlar.

Ses Terapisi:

Müzik: En iyi müzik sessizliğin sesidir.

Ses: “m” sesi Si'den söylenmelidir. Saf, şekilsiz ve sınırsız bilince ulaşmanın yoludur.

Renk Terapisi:

Mor: Zihin ve ruhun dönüşümünü sağlar ve oluşun ruhsal boyutlarına açar. Tıkanıklıkları çözer ve kozmik birliği yaşamamızı sağlar.

Beyaz: tüm renkleri içerdiğinden ruhumuzu ilahi ışığa, bilgiye ve tedaviye açar.

Doğal Taş Terapisi:

Ametist: Korkuyu ve uyumsuzluğu ortadan kaldırarak evrendeki enerjilere güven duymamızı sağlar. Zihnimizi sonsuzluğa yönlendirir, meditasyon ve esini canlandırır. İlham perisi taşıdır.

Kaya Kristali: Zihnimize ve ruhumuza berraklık kazandırır. Ruhumuzun evrensel ruhla birleşmesine yardım eder. Tıkanıklıkları çözerek bize yeni enerji ve koruma sağlar.

Aroma Terapisi:

Günlük: Kokusu zihinde ve ruhta canlandırıcı bir etki yapar. Ortamın enerjisini temizler.
Gezegeni: Ay
Lotus: Işık, uyum, sevgi, bilgelik verir.



Sahasrara Çakra - Taç Çakrası

Sahasrara başımızın üstünde yer almaktadır. Bütün bu çakralar ve deytiler Sahasra çakrasında temsil edilmektedir.

Kundalini Sahasraraya gelince, lotus yaprakları açılır ve aydınlanma olur. Başınızın üstünde kuvvetli bir atma hissi duyabilirsiniz ve sonrada başınızın üstünde serin esintiler çıkar. İşte bu zaman yeniden doğduğunuzu bilin.

Burda vibrasyonları hissetme duygumuz çalışmaya başlar. Kundalini bireysel idrakımızı evrensel idrak ile birleştirdiğinde biz birdenbire vibrasyonların dalgalarına ayarlanırız. Bu vibrasyonlar evrenin her yerinde vardır fakat onları biz sadece Kundalini yumurtanın kabugunu kırıp Tanrının diyarına gectiğimiz zaman hissetmeye başlarız. Fakat şüphelerimiz varsa ayınlanmamız mümkün degildir.

Tanrısal güç ile insan birleştiginde, biz farkedilmeyen bir komünikasyon mertebesine ulaşırız, kolektif idrak konumuna geliriz. Bir insanın gerçek derinliğini ve güzelliğini vibrasyonlar ile hissedebiliriz. Doganın güzelliği artık vibrasyonlar ile hissedilir. Sadece bir soru sorun ve pozitif cevabı serin vibrasyonlar ile size gelir. Meditasyon konumunda olun ve soru sorun.

Sahasrara çakranın Deytisi Shri Kalki'dir. Onun tek istediği şeytanı durdurmaktır. Kundaliniye göre biz ya yükseliriz ya da düşeriz. Bizim gerçegi anlamamıza sadece o karar verir. Dogruyu ve yanlışı sadece vibrasyonlarımız ile anlarız.

Aydınlanma Kundalini başımızdan geçtiginde spontane bir şekilde olur. Dikkatimiz Sahasradayken bütün benligimizle irtibat halinde oluruz, bu Ruhumuzdur.

Kundalini yükseldiğinde dikkati ilk önce geçmişte ve gelecekte arar ve sonrada bizi şu ana getirir. Bundan sonra kendiliğinden çalışmaya başlar çünkü o Ruhumuzun saf isteğidir. Böylece şayet tıkanıklıklar varsa onları temizler. O bir hayat pınarı gibidir, akarken yavaş, yavaş birikmiş pislikleri temizler ve okyanusa dogru alır. Bizim yapmamız gereken tek şey şu anda olup böyle içimizdeki yaşayan gücü hisetmektir. Şöyle olsun veya böyle olsun veya böyle olsun diye istemeyin, bırakın spontane bir şekilde olsun doğal olarak ve onun yükselişini hissettiginiz zaman o size gerçek bilgisini verir. Bu içinizde olması gereken bir olaydır ve olur çünkü çok basit bir hadisedir. Dün bildiğinizi düne bırakın. Aklınız ile hiçbirşeyin olmasına sebeb olmuyorsunuz. Sadece kundalinin uyanıp aydınlanmayı sağlamasına karar veriyorsunuz.

"Cahil olan, inancı olmayan, şüpheci bir karekteri olan, yok olur. Şüpheci bir ruh ne bu hayat vardır nede gelecekteki hayat, ne de mutluluk. Hayat için pozitif düşüncelerimizin olması lazım ve sağlam bir inanç, ancak bu şekilde hayatın imtehanlarından sonra gerçeğe ulaşabiliriz."

Bhagavad Gita IV:4

Kalbimizde barınan Ruhumuzun bu merkezde başımızın üstünde tam ortada yeri vardır. Bu kundalinin delip geçtiği yerdir, dikkatin ruh ile ile birleştiği birleşme veya Yoga'nın yeri. Kundalini uyanmadan evvel çakralardaki enerji sınırlı idi fakat, birleşmeden sonra bu bu sınırsız olur. Kundalinin altın iplikleri orta kanaldan geçerken bütün çakraları kolye gibi ipliklerine dizer. Mesala bir depoda olan su bozulur ve ya biter fakat kaynak suyu bitmeyen bir kaynaktan birleştiginde devamlı taze kalır ve hicbir zaman bitmez.

Kaynak ruhumuzdur. Kundalini insan beynini uyandırır ve onun bilinmeyen mertebelere gelmesini saglar. Beyin kollektif idraka bir bilgisayar gibi bağlanır artık sadece evren vardır ve biz onun bir parçası oluruz. Hiç bir çaba sarfetmeden spontane bir şekilde vibrasyonlarımız ile komunikasyona başlarız. Her şey bir oyun olur.

Shri Mataji aydınlanmayı böyle anlatır:

"Beynin sınırlı kapasitesi Tanrının varlığını farketmeye gelince sınırsız olur. Sen hem güneş ve güneşin ışınlarıysan, sen hem ay ve ayın ışınlarıysan burda ikilik nerdedir? Sadece ayrılma olunca ikilik olur ve bu ayrılma yüzünden sen bağımlılık hissedersin ....seni sevdiğin kişilerden ayıran mesafe; işte onun için onlara bağımlı oluyorsun. Herşey bizsek öteki kimdir? Beyin kimliğini kaybettiği zaman sınırlı dediğimiz beyin sınırsız bir ruha dönüşür."

Kontrol ettigi organlar
Beyin

Nitelikleri

Vibrasyonlar Serin esinti
Kollektif idrak konumu
Sessizlik
Düşüncesiz idrak konumu

Temsil Edildigi yerler
Ellerde avuç içi
Ayakta taban içi