hayalayaz

estağfurulah ablam özür dileme..ben sadece bi hatırlatma yaptım..neyse boşverelim.. biz birbirmizi anladık..
gökhan isteksizlik oluyor..entelektüel zihnimizin oyunu bu..ben dinlerken kendime hedefler koymuştum..yapamadığım şeyleri yapmak için..mesela havanın güzel olduğu bir gün..deniz kenarına gidip oturcam kahvemi orada içicem diye..tam o gün geldi..entellektüel zihnim başladı konuşmaya..ya birisi gelir yanına oturursa..ya şöyle oursa..ya böyle olursa...bak işte ev ne kadar rahat..şimdi kalk giyin git..eşofmanlar ne kadar rahat vs...dinlemedim içsel kavgaları çıktım..ama kendime hep açık bir kapı bırakarak...iç ses vazgeçirmeye uğraşırken ben bilinçaltımı rahatlattım..eğer rahat edemezsem döner gelirim...bir hafta ablam davet etti gece yatısına gittim..o hafta hedefim buydu..seneler sonra geceyi başka yerde geçirmek..o, gün uyandım..iç ses başladı yine ..şimdi oraya gideceksin..yatak rahat değildir..yastıklarını götüremezsin..( laf aramızda ben çok yastıkla yatıyorum..) ablan şimdi bir yığın yemek yapar yemen için ısrar eder.vs..kendi kendime şunu söyledim..rahat edemezsem döner evime gelirim...kalabalıkların beni rahatsız edip etmeyeceğini test etmek için cumhuriyet mitingine katılmaya karar verdim ki bu benim için öss kadar büyük bir imtihan olacaktı, öncesinde iki hafta önceden pazara gittim..çarşıya çıktım..en son mitinge katılacağım gün, erkenden yatağın içinde dikildim zobuduk gibi içses başladı yine..ne luzum var, ya provakasyon olursa..ya ezilirsen..ya kalabalığa dayanamayıp bayılırsan...dinlemedim bu içsesi..bastıracak cevaplar buldum..provakasyon olmayacağını..olursa kaçabileceğimi, bayılırsam..oralarda mutlaka ambulans olacağını.falan telkin ettim kendime ve beş kuruş verdiler çıkardılar..şimdi on kuruş veriyorlar içeri sokamıyorlar..insan olmanın güzelliğini,her şeyin insanlarla ne kadar daha değerlendiğini hatırladım..kendi içsel güzelliğimi ortaya dökme imkanının insanlarla daha hoş bir şekilde yapıldığını hatırladım...sende böyle hedefler koy kendine ama, kendini zorlamamak adına önceleri daima geri çekileceğin bir kapı bırak..sorununun ne olduğunu bilmiyorum tam olarak..sorun neyden kaynaklanıyorsa odur..sonuçta psikiyatr değiliz hiç birimiz, ama telkinlerle önce bir uçuyoruz..sonra farkında olmaya başladığımızda isteksizlik, dalgalanma dediğimiz şeyler ortaya çıkıyor...üstüne gitmek lazım..bak sana bir şey anlatayım.bir hafta önce ,.kendime, içsel ve dışsal tüm sıkıntılarımdan kurtulmak için, hipnoz hazırladım..hipnozda bir dere var, akan suya ayaklarımı sokuyorum, su ayaklarımın üzerinden aktıkça bütün sıkıntılarım gidiyor..yatarak yapıyorum hipnozu..telkinde kendi sesim, su ayaklarının üzerinden aktıkça sıkıntıların gidiyor, dediği anda ben dizlerimi kırıp ayaklarımı yukarı çektim...kimbilir o, sıkıntılar bana nasıl bir avantaj sağlıyor..artık içsel olarak kendimemi acıyorum..sıkıntılarımın arkasına gizlenerek ne yaşıyorsam..bunlar hipnoza girdikçe orataya çıkar şu anda bilmiyorum..şu anda yaşadığımız her şey, bilinçaltında oluşturduğumuz inançların yarattığı dirençler...bunları aşmak için ne olursa olsun..telkinlere devam etmek lazım..çok konuştum ama, sorulara örnekler vererek daha iyi cevaplar bulunabileceğini düşünüyorum..başını ağrıttıysa özür dilerim saygılı sevgiler..