![]() |
Dalgalanma Hissi Değişim kişiden kişiye farklılık gösteren bir süreçtir.Bu süreçte telkin dinlemek aslında olumsuz düşünceleri onlar bile farkına varmadan dışarı atmaktır. Olumsuz düşüncelere güle güle hismiley Telkinleri dinlerken sadece müzik sesi duysanızda telkinler algılandığı için kısa bir sürede olumsuz düşünceler kendilerini dışarıda bulurlar. Bu öyle olur ki olumsuz düşünceler ki ben onlara "40 haramiler" diyorum bir sabah uyandıklarında kendilerini yağmur altında soğukta yani dışarıda bulurlar neseli56 Bu durumun farkına vardıklarında elbette senelerdir alıştıkları yerden dışarı kovulsuklarını görünce geri dönmek isterler... Tekrar kapınıza dayanırlar.. Ancak artık kapı kapalıdır... İşte bu süreçte telkin dinleyen kişi geçici bir süre için kendini kötü hissedebilir. -Acaba ne oluyor eskiye mi dönüyorum endişesi yaşayabilir.. Oysa olan bir şey yoktur.Bu gayet doğal bir süreçtir.. Senelerin birikimi olan olumsuz düşünceler elbette değişimi kabul etmeyecek ve sizi rahatsız edeceklerdir.. Bu süreci yaşayanlar dalgalanma hisleri sonrası tekrar kendilerini iyi hissettkilerini zaten belirtiyorlar.. Dalgalanma hissettiginiz zaman şunu biliniz ki.. Bu asla bir geri dönüş değildir.Sadece yola devam ediyorsunuz... Olayın kimyasal boyutuna gelirsek... Depresyondn çıkış sürecinde kişi kendisini bir iyi bir kötü hisseder.Ve bu süreç 5-6 ay sürebilir. Özetle geri dönüş diye bir şey yoktur.Olan sadece değişime karşı direnç olmasıdır ki bu normaldir... Herkesde böyle olacak diye bir şey yok..Elbette bu süreci tamamen iyi hissederek yada çok nadir günlerde kötü hissederek geçirenlerde vardır... Dalgalanma hisleri gelişimin ve değişimin belirtisidir.Bu konu hakkında ki görüşlerinizi burada paylaşabilirsiniz. |
Ynt: Dalgalanma Hissi İnsanlar için değişim zor bir süreçtir. İnsanın doğumundan –hatta öncesi- itibaren aldığı birçok veri vardır. Bunların bir kısmı özellikle çocuklu çağı sonuna kadar olanlar genetik temele dayanır. Bu içgüdüsel diye tarif edilen bir süreçtir ve bir organizma olarak insanın varlığının idame ettirmesi için gereken yeme, içme, kendini koruma, refleks gibi bilinçsizce yapılan hareketlerdir. Yaş ilerledikçe çevreden gelen çeşitli uyarı ve alışkanlıklar neticesinde çeşitli şartlanmalar oluşmaya başlar. Burada bizi özellikle ilgilendiren bu şartlanmaların oluştuğu “Beyin” dir Bugünün bilimi, daha beynin ne olduğunu çözememiştir. Beyin hakkında bildiklerimizle, okyanus kıyısında dizine kadar denize giren insanın konumundan farklı değiliz. Nöronların ya da DNA’ların değişik veri tabanları oluşturduklarını, Beynin biyokimyasının, biyoelektrik yapı tarafından yönlendirildiğini, yeni yeni fark ediyoruz. Beynin temel yapısını oluşturan nöronlar, üstlendikleri göreve göre sonsuz kapasiteli Bilgi yumağı haline gelmektedir. İşin ilginç yanı ise yeni öğrenilen her şeyin beyindeki nöronlar arası bağlantıları artırdığı ve/veya % 90–95 lif atıl durumdaki nöronların faaliyete geçirmesidir. Nöronlardaki bilgi veya her şey bir neyi bir bilgisayardaki programlar gibidir. Öğrenilen, okunan, gözlemlenen kısaca beş duyu yolu ile gelen her şey programın bir parçasını oluşturur. Kişide oluşmuş idrak düzeyi veya “kişiliği” bunları değerlendirerek kullanılmak üzere depolar ve/veya hemen kullanır. Aslında bizi biz yapan bu programdaki verileri değerlendirme biçimimizdir ve davranışımızın temelini oluşturur. Kişide oluşmuş alışkanlıkların değiştirilmesi mevcut çalışan programlara ters düşen bir durumdur. Çünkü benimsenmiş alışkanlıklar ile çatışma vardır. Bir alışkanlık değiştirilecek ise beyinde ne olmaktadır? Örneğin sigara alışkanlığı. Beyinde o ana kadar olumlu-olumsuz kayıtlı bulunan tüm veriler taranır ve yeni alışkanlık modeli üzerine monte edilmeye çalışılır. Bunun için nöronlar arası yeni bağlantıların ve/veya yeni nöronların aktive edilmesi gerekmektedir. Bu da zaman alan bir süreçtir. Daha doğru bir ifade ile yeterli düzeyde enerji birikimi oluşturmalıdır ki bu “yeni”, eşik seviyesi denilen sınırı aşıp bağlantılar ve nöronlar aktive edilebilsin. Kişinin isteğinin kuvveti, içsel konuşmanın gücü süreyi belirler. Eşik seviyesi aşıldığında kişide alışkanlık oluşmaya başlar ama bu da yeterli değildir; çünkü mevcut alışkanlık hala faaliyettedir ve enerjisi çok kuvvetli olduğu ve bağlantıları sağlam yapılandığı için bu “yeni” yi engellemektedir. İşte kişide bu süreçte dalgalanma diye ifade edilebilen olay baş gösterir. Karmaşık mekanizmalar devreye girerek “yeni”ye karşı eski alışkanlık elinde ne varsa kullanır. Kişi kendini kötü hisseder bir an, sinirli bir yapı kazanır, hatta daha ileri safha olarak hastalık durumu bile oluşturur eski alışkanlık. Bir nevi Berlin duvarının yıkılması gibi çok zor bir işlemdir. İşin iyi yanı ise bunun mümkün olması ve yeterince istekli veya içsel konuşması güçlü ise kişi “yeni”nin oluşturduğu enerji eski alışkanlıktan fazla olduğunda olaya bitmiş demektir. Zaman zaman bu “yeni” enerjinin azalması eski alışkanlığa dönüşe sebep olur. Bu enerjiyi oluşturan ise kişinin içsel konuşmasının doğru biçimde yapması, çevreden bu enerjiyi destekler verilerin gelmesi vs. gibi birçok faktör olmasına karşın asıl olan Doğru içsel konuşmayı yapabilmektir. Bir tanıdığım rahatsızlığını şu şekilde tarif etmişti: “bu hastalık beni öldürecek benimle uğraşmayın” Bir kişi eğer ben öleceğim derse ve buna inanırsa (olumsuz içsel konuşma) bu kişinin yaşamasını hiç kimse sağlayamaz. Nitekim bu tanığınım çok değil 3 ay gibi bir sürede vefat etti. Dalgalanma diye tarif edilen gel-gitler muhakkak ki olur ve süresi ile şiddeti kişiden kişiye değişiklik gösterir. Kuvvetli inanç ile bu dalgalanma olmayanının aşılmaması mümkün değildir. Eskilerin tabiri ile biraz SABIR… Sevgi ve saygı ile….. |
Ynt: Dalgalanma Hissi Açıklama için çok teşekkürler.Gerçekten bu konu güncel ve gündemde tutulması gereken bir konu.... Özellikle uzun süre depresonda kalma süreci beyin kimyasını olumsuz yönde etkiler... Bu durumu tersine çeviren telkinler sayesinde ise bozulan denge tekrar düzene girmeye başlar...Bu süreçte kişi kendisini ilk etapta iyi hissetsede ara sıra kendisini kötü hissettiği olur ki bu geri dönüş değildir.Normal bir süreçtir...Zaten sonunda bu dalgalanmalar sona erer... Bu nedenle sabır çok önemlidir.. Konu ile ilgili ingilizce metinden bir çeviri.. Evrendeki herkesi etkileyen bu planda, doğal âfetler dışında, bütün çöküntüler depresyonlar bilinçaltının kendi kendini cezalandirma bicimidir. İşte bu ikinci noktadır. Bütün depresyonlar çöküntüler bilinçaltında kendi kendini cezalandırman sonucu oluşur. zihnin bütün duygulanmaları beynin elektro-kimyasal dengesi olarak yansımaktadır. Uzun süren depresyon hissi kimyasal dengeyi bozar. Bu denge kendi kendine düzelebilir. . Birkaç dakikada ya da birkaç saat kendini iyi hissedersin, sonra bu depresyon geri gelebilir,. Bütün belirtiler yok olana kadar altı yedi kez bu tür iniş çıkışlar olabilir. |
Ynt: Dalgalanma Hissi gerçektende atakan bey, bu telkinler bana güç verdi hatta dün akşam baya iyiydim, piyango vurmuş gibi gülüp konuşuyordum, drama grubuna yazılmayı dansa gitmeyi istiyordum, herneyse telkinleri gece de dinledim, aslında gece pek uyuyamadım ve sabah da uyumuşum gibi zinde ve yorgunluktan uzak bi sekilde kalktım..fakat tüm bunlara karşın gece ve sabah kalktıgımda can sıkıntısı vardı inanılmaz bi sekilde hemde, eskiden de yasadıgım duygulardı bunlar, özellikle kendi gücüme güvenmeye calıstıgım kendi kendime güven kazanmaya calıstıgım kısacası degismeye calıstıgım zamanlarda oluyordu bu can sıkıntıları..simdi telkinleri dinlerken gene oldu..yalnız bir farkla..ozamanlar kendine güvenmekten vazgecip baskalarına sıgındıgım ve hayaller kurup kendimi kandırdıgım zaman bu bana keyif veriyordu ve vazgeciyordum kendimi degistirmeye calısıp ic sıkıntıları yasamaya ve ozaman geciyordu hepsi...simdi ise o hayaller bile beni rahatlatamıyor, sırat köprüsü gibi ortada kaldım ne o taraftayım ne bu tarafta...biraz uzun oldu ama bu durumu anlayabildiyseniz biraz yorum yapabilirmisiniz bu konu hakkında...herseye ragmen size güvenmeye ve dinlemeye devam ediyorum, kesinlikle smiliyface |
Ynt: Dalgalanma Hissi Dediğim gibi bu normal bir süreçtir.Hatta ben geçen sene 365 günde toplam 3-4 gün bu hissi yaşadım.Nasıl bir his olduğunu bilirim. Bunu bir savaşa benzetiyorum.İyi düşünceler ile kötü düşünceler savaşmış ve kazanan iyi düşünceler olmuş. Ancak kötü düşüncelerin meydandan temizlenmesi gerekiyor.Bu yapılırkende farklı bir his beliriveriyor.Bekleme hissi gibi... Sizde bunu iyi ifade etmişsiniz... Bu değişim sürecini bazı arkadaşlarımız geriye dönüş olarak nitelendiriyorlar.Oysa bu geri dönüş değildir.Sadece bir dinlenme ve toparlanma dönemidir. |
Ynt: Dalgalanma Hissi isinize karismak istemem ama her zaman mutlu, iyi, sansli, tam kapasite calisan biri olmak mumkun mu? arada bir kac gun mutsuz olmak, depresyon hirkasi giymek kabul edilebilir seyler. bizler insaniz yetkinliklerimiz sinirli. bunları asmak, ilerlemek icin mutlaka gerekli ama her zaman ayni hizda, ivmelenmeksizin yasamak mumkun degil ve olmamali da. o zamanlari da o sekilde kabul edip, red etmemek onlarla yasamayi ogrenmeliyiz. (tabi suresi ve siddeti de onemli, hastalik derecesinde olmamali.) |
Ynt: Dalgalanma Hissi O da konunun bir başka boyutu tabii ki...Zaten kötüyü bilmeyip hissetmesek iyinin bir kıymeti olmazdı... Ancak mümkün olduğunca kolayca depresif hisseden bir yapıya sahip olmamak her zaman için daha avantajdır. |
Ynt: Dalgalanma Hissi evet atakan bey ben de aynen bunu kastediyorum..kolayca depresif hissetmeyen bir yapıya sahip olmaya calısıyorum :) gecmiste bir depresyon yasadım ve hayal kurmadan yataktan bile kalkamıyordum, oyüzden hislerimin sadece bir ic sıkıntısı olmadıgını anlatmak istedim ve zaten siz de ne demek istedigimi anlamıssınız :)) hicbirsey düsünmeden de yataktan kalkıp hayatın en azından "yasanılabilir" birsey oldugunu hissetmek sanırım saglıklı olanı..biraz takıntılı bir yapım var en ufak olayda durgunlasıyorum ve bir sonraki isimi bile yapamıyorum, anlayacagınız takıntılıyım biraz 88 ben artık sırtımı kimseye dayamadan, duygusal acıdan ayaklarımın üzerinde durmak istiyorum, is güc vs. zaten zamanla oluyor, yeterki o gücü ve devam etme istegini bulabileyim, bütün cabam bu, gercekten yardımcı oluyorsunuz 956k |
Ynt: Dalgalanma Hissi Ego güçlendirici telkin kolay depresif hissetmeyi engelliyor.Bunu bir çok üyemiz belirtti.Zaten içeriğinde geçer kolayca depresif hissetmeyeceksiniz diye... Bu kolay demoralize olma kendini bırakma hali genel bir sorun.Ancak zamanla bunun tersine döneceğini göreceksiniz.Önceden kolayca depresif hissettiğiniz durumlarda sanki bir şey engel olacak...Sırtınızı bilinçaltınıza dayayın.O görevini yaptıktan sonra bir çok sorun ortadan kalkıyor. |
Ynt: Dalgalanma Hissi periprensesi arkadasım, ilgin icin sana da cok tesekkür ederim, haklısın saglıklı ve hayatını sürdüren bir insanın arada sırada sıkıntılı üzgün hatta cok cok bıkkın olması mümkündür..mükemmelliyetcide olmamak gerekiyor, ancak benimki bir miktar özel bir durum wink77 sosyal fobim ve takıntılarım var, bir de gecmis depresyon deneyimim. terli345 can sıkıntılarımın nedeni de gayet belli aslında, kendime güvenmem gerekiyor, güvenmeyince aklıma birsürü sey takılıyor ve farkında olmadan sıkıntı cöküyor üzerime..bu sitedeki insanlardan da cok memnunum, herkes cok ilgili ve bende cok umutluyum buara smiliyface |
Ynt: Dalgalanma Hissi Bizde sizler gibi katılımcı üyelerimizden razıyız actionsmile art56art56 |
Ynt: Dalgalanma Hissi merhabalar bende ilk önce ego,ve suçluluk duygusu telkinini dinledim.5 gün sonunda rahatsızlıgım hat safadaydı.ne oluyor dedim geri mi döndü yoksa sil bastan mı dedim.sonra telkinlere kendine güven ve depresyon dünde kaldıyı ekledim 2 gün oldu onları dinleyeli.yüzüm gülüyor konusuyorum.hastalık tetikliyor beni ama aldırmıyorum.içimde bir güç olustu sanki.son demlerini yasıyor hastalık ve var gücüyle saldırıyor.eskiden silahım yoktu hemen esir alıyordu ve bununiçin de hiç zorlanmıyor du.ama simdi güçlüğüm elimde silah var.ve bu yüzden o da direniyor.ama biliyorum bu savası bu kez ben kazanacagım.atakan bey tesekkürler 25889 |
Ynt: Dalgalanma Hissi Önceden olumlu içsel konuşmalar yoktu.Olumsuz düşünceler rahatça hakimiyetlerini sürdürebiliyorlardı.Ancak bir süre sonra iç dünyanız olumlu düşünceye alıştığında olumsuz düşünceler kendilerine yer bulamyacaklar. Ben kendimden örnek verirsem artık kendimi kötü hissetmek için baya bir uğraşmam gerekiyor.İçimde bir güç kendimi kötü hissetmeme izin vermiyor. Bir önerimde kendinin kötü hissetme egzersizi yapmanız.Kötü hissetme halini korkulan bir dev halinden çıkartacaktır bu egzersiz. İşte o zaman savaşı tamamenm kazanmış olacaksınız. Kendinizi kötü hissetmek için bilinçli olarak uğraşın.O duyguyu bilinçli olarak çağırın. Göreceksiniz kendiniz kötü hissetmekte zorlanacaksınız.Hatta bunu başaramayacaksınız. |
Dalgalanma Hissi ben yeni iç sıkıntıları yasamıyorum ama asırı tepkiler veriyorum bazen. daha once sakin karsilayıp kafya takmayacagım bazı kucuk seylere parlıyorum. bunun da normal olduğunu anladım. deişimin getirdiği bişi deil mi :) |
Beynimizin Kullandığımız Bölümleri Gelişir İngiltere'de taksi şoforu olmak son derece zordur.Yapılan sınavda tüm sokakları bilmek zorundasınızdır. Yani burada olduğu gibi bir taksiye bindiğinizde "Ben bilmiyorum sen abi /abla sen tarif et" durumu yoktur. Bir belgeselde izledim bu zor sınava giren kişilerin girmeden önce ve girdikten sonra beyin görüntüleri çekilmiş..Sonuçta bu sınava çalışan kişilerin beyinlerinin bir bölgesinin daha büyük olduğunu görmüşler.Bu bölge adresleri akılda tutmak ile ilgili bölge. Yani beynimizin hangi bölgesini kullanırsak o bölge gelişmeye başlıyor. Bu aslında kimseye ayrıcalık tanınmayan bir yönetim şekli... Kendimizi iyi ve mutlu hissetmek ile ilgili bir bölümde var beynimizde.Biz iyiyim mutluyum komutunu verdiğimizde orada ki çalışanlar koşturarak hemen mutluluk ile ilgili hormonların salgılanmasını sağlarlar. blissy Kendilerini senelerce mutsuz hisseden yada bu bölgeyi gerekli sıklıkta kullanmayanlarda için ise bu mutluluk üreten fabrika'da çalışan işci sayısı azaltılır. Fabrika küçülür. neutrali5 Telkin dinleyen kişilerin bazıları belki senelerce bu mutluluk üreten fabrikayı kullanmamışlardır.Telkinler ile birlikte atıl olan fabrikadan tekrar mutluluk hormonu istersiniz.Hemen size istediğiniz mutluluk hormonu hazırlanır blissy Ancak bir süre sonra o eski fabrika yetmemeye başlar size.Orada ki işci sayısı ve fabrikanın büyüklüğü sizin ihtiyaçlarınızı karşılamaz. İşte bu gibi durumlarda zaman zaman dalgalanma olur.Fabrika bir süre istediğiniz mutluluk hormonu için gerekli hammaddeyi bulamaz. Bu kısa süreli dönemler yeni büyük fabrika kurulana kadar devam eder. Ondan sonra yani yeni fabrika kurulduğunda ise kendini iyi hissetme halini içsel konuşmalarınız ile sürekli hale getirebilirsiniz. Yağmur yada kar sonrası güneş çıktığında kar topluyor deriz ya... Bu da öyle bir süreçtir.... Bu taksi şoforleri ile ilgili bilgiyi Belgesel'de izlemiştim... Beyinin kullanılan bölgelerinin geliştiği ile ilgili olarak Portal Doktoru'muz Turgut Bey'inde ekleyecekleri vardır mutlaka. |
Dalgalanma Hissi İnsan Beyni.... Bir sır olmaya devam ediyor hala. İnsan beyni ile diğer canlıların beyni kıyaslandığında ene gelişmiş yapı insandadır. 100 milyar hücre ve bu hücreler arası sayısız bağlantı. İnsan beyninin "cortex" adı verilen bölgesinde hemen hemen vüzudumuzun her organına ait bir projeksiyonu mevcuttur. Bu projeksiyonlardan biri de motor cortex denilen insanın hareket sistemini oluşturan yerdir. Resimde buna ait bir görünüm vardır. Burada dikkat çekici birkaç nokta bulunmaktadır. İnce, detay vb. gerektiren hareketlerin yapıldığı organlar motor korteks de büyük alan kaplamaktadır. Örneğin dil, yüz,gırtlak ve el-özellikle başparmak. Peki bunun nedeni ne olabilir? Bebeklik ve çocukluk döneminde de her nekadar bu alan olsa da zaman içerisinde yaş ilerledikçe bu şekli alır. Çünkü burada sinir hücreleri ve arası bağlantılar fazlalaşır. Peki bu alan yetmez ise ne olacak? İşte o zaman beynin diğer bölgeleri devreye girmektedir. Yani pre- ve post- motor alan. Tabii olarak olay bu kadar basit değildir. Bunun yanında daha nice bağlantı ve merkezlerle de alkalıdır bu alan. Bu grafiksel çizim bize şunu göstermektedir: Sık kullanılan organların beyindeki projeksiyonu geniş olmaktadır. İnsan beyninin %90-95 lik bir kısmı atıl durumda olduğu düşünülürse yeni merkezlerin oluşması hiçte zor olmasa gerek. Kişinin hayatı boyunca edindiği tüm bilgi, deneyim vb. şeylerin hepsi beyinde depolanmaktadır. Hatta ömründe bir defa duyduğu veya gördüğü birşey bile. Sadece buna ulaşması güç olmakta. İnsan beyninde 100 milyar sinir hücresi olduğu düşünülürse Atakan Bey'in ifadesi ile beyinde yeni fabrikaların açılması hayli kolaydır. Fakat bu fabrikalrın açılması biraz da kişiye bağlıdır. Yeterli çalışma ve istek olmalıdır. Akan suyun önüne set yapılırsa belli süre sonra biriken su seti aşarak akmaya devam edecektir. İşte insan beyninde de yeterli sinirsel uyarı olmadan yeni alankarın açılması çok zordur. "Yapıyorum-çalışıyorum olmuyor" ifadesi hemen hemen hepimizin hayatında kullandığı kelimelerden biridir. Kişiden kişiye değişmek üzere bu süre çok farklılık gösterir. Yeterli elektriksel uyarı alan atıl durumdaki beyin bölümleri belli eşik değeri geçtikten sonra kullanıma açılır. Hiç kamyon yada tır kullanmayı denediniz mi? Çok zor bir olay aslında. Upuzun bir kasa enli bir araç. Tır şöförlerine baktığımızda sanki elindeki küçük araba ile oynuyormuş gibi kullanır. Hatta daha ileri götürürsek Dar ve uçurum dolu yollarda çift lastikli arka terleğin dışta olanını uçuruma getirerek yol alacak biçimde araç kullanır. Nasıl olmakta bu. Şöförün beyninde bir kamyon modeli bulunmaktadır. Tüm dışsal ileti araçları ile bu modelin her noktası denetlenmekte ve bu değerlendirme neticesi araca yön verilmektedir. Hani derler ya gözüm kapalı giderim diye. Aslında bir bakıma bu doğrudur; çünkü şöförün beyninde kamyon ve yolun modeli mevcuttur. Konu çok detaylı. Kısa ve anlaşılır tutmaya çalıştım.. Sevgi ve saygı ile .... |
Dalgalanma Hissi Öncelikle herkese merhaba ben yeni üyeyim bu site ve çalışmalar için teşekkür etmek istiyorum. smiliyface 3. günümdeyim dinlemeye başlayalı ama bende dalgalanma hissi oluşmadı arkadaşlar .Ben ego güven güçlendirici suçluluk kendine güven ve depresyon dünde kaldıyı ilk günden beri birlikte dinlediğimden mi acaba bilemiyorum belki ilk ikisini dinleyip sonra öbürlerine geçmem doğru olacaktı ne dersiniz.Ama inanın arkadaşlar çok iyiyim 96 Çok teşekkürler herşey için benim depresif bir kişiliğim var ve yıllardır reiki vs denemediğim yöntem kalmamıştı hatta birara Nil Günün de böyle subliminal kasetleri var ama hiç faydasını görememiştim sizin çalışmanız çok başarılı art56art56 sitenizi herkese tavsiye edeceğim |
Dalgalanma Hissi Ben teşekkür ederim.Zaten dalgalanma herkesde olmuyor.Bende olmadı mesela.Ama olursa normal ve geçici olduğunu bilin diye böyle bir başlık açtık. Bundan sonra ki hayatınız çok daha mutlu gececektir.Bir süre sonra mutlu olma haline alısacaksınız.Ben gecen seneden beri en mutlu senemi yasiyiroum. Bu arada smiley kullanirken bir boşluk birakin.Aksi takidrde yazi ile karisiyor ve smiley gozukmuyor.Yazinizi bu nedenle düzelttim... hismiley |
Ynt: Dalgalanma Hissi Alıntı:
|
Dalgalanma Hissi valla ben çalışmadığım için evde sürekli dinliyorum gündüz, gece de sesi kısmadan normal düzeyde dinliyorum..ne yaparsam yapayım çalıyor arka planda telkinler...sonuçta değişseniz de kendinizsiniz, kendinizi kabullenmek ve beklentilerinizi küçültmek ve kendinize gülebilmek çok önemli, bunları deneyin ve telkinleri de sürekli dinleyin..ben kendimi kesinlikle daha güçlü hissediyorum, hani ne derler "taş" gibi "kaya" gibi sağlam..ama abartılı hedeflere takılıp da ben süper sosyal umursamaz pervasız bir kişilik olacağım da demeyin, herkesin kendi kişiliği var, umarım yardımcı olabilmişimdir..gene sorularınız olursa ben hergün uğruyorum sitedeyim görüşmek üzere :)))) |
Dalgalanma Hissi Zaten adı üzerinde Burdayim :)) Size soru sormasak pek yazacağınız yok.Anlaşıldı bol bol sormak lazım :)) |
Dalgalanma Hissi y789 atakan bey bana mı dediniz sormasak yazacagınız yok diye..ben de çok yazdıgımı sanıyordum kendimce music45 aklıma gelen her soruyu yazıyorum valla s456 ama siteyi de benimsedim hani, artık bizim de yardımcı olmak görevimiz 956k evet adı üstünde ben burdayım arkadaşlar kahvesmiley |
Dalgalanma Hissi Ben bunu dün demişim ondan sonra yazmaya başlamışsınız :)) |
Dalgalanma Hissi pozitif olmak çok güzel bir duyguymuş, gelip gidiyor ama neyse f678h |
Dalgalanma Hissi derty arasıra birşeyler oluyor sanki olumsuz düşünceler ve karamsarlık gibi ama eskisi kadar yoğun ve kötü değil ve hemen geçiyor sanki bişey beni koruyor onlardan |
Dalgalanma Hissi Ego Güçlendirici telkin içeriğinde artık kolayca kendinizi depresif hissedemeyeceğiniz söyleniyor.Bu nedenle daha önce kolayca kendinizi bıraktığınız kötü hissetiğiniz durumlarda sanki sırtınızda bir destek var gibi kendinizi istesenizde bırakamıyorsunuz |
Dalgalanma Hissi Bugün hiç bir nedeni yokken kendimi hiç mutlu ve güçlü hissetmiyorum,dalgalanma hissi denen bu olmalı sanırım.Bu durumu yazarken aslında düşünmemem gerektiğini biliiyorum secret'da söylenildiği gibi ama.... Bu durum umarım çabuk geçer,secretta söylenildiği gibi olumluya çevirmeye çalışıyorum,bakalım ne derece uygulayabileceğim=(( |
Dalgalanma Hissi smiliyface smiliyface smiliyface smiliyface smiliyface smiliyface gulensmiley dalgalanma var ama eskiye dönmüyorum en azından eskisi kadar kötü değilim düzeleceğine inanıyorum |
Dalgalanma Hissi Arkadaşlar bu dalgalanma süreci kişiden kişiye değişmekle birlikte çok üzün sürmüyor.Bir gün kendinizi kötü hissetsenizde ertesi günü iyi hissediyorsunuz. Bu gibi durumlarda suçluluk telkinine bir gün için ara verebilirsiniz.Ego güçlendirici telkine ağırlık verebilirsiniz.Koruma kalkanı kendine güven gibi telkinlerede ağırlık verilebilir.Depresyon dünde kaldıyıda unutmamak lazım... Bu kötü hissetiğiniz anlarda moraliniz bozulmasın.Kar toplar ya güneş.Yağmurdan önce bir toparlanma süreci vardır.Öğrenilenlerin özümsendiği süreç.Bunu öyle kabul edelim... Kendi kendinize "Güç topluyorum öğrendiklerimi özümsüyorum" diye düşünün.. Bu sürec dediğim gibi çokda uzun sürmüyor.Yani 1 hafta üst üste kendinizi kötü hissetmiyorsunuz zaten. |
Dalgalanma Hissi Kendini kötü hissettiğini söyleyen arkadaşlara... Kendi deneyimlerime ve denediğim bilgilere dayanarak söylemek istediğim bazı şeyler olacak nacizane, Daha önce başka başlık altında tartışıp paylaştığımız alışkın olma durumu ve yeniye tepki konuları bu durumlarda kendini gösteriyor. Değişim insanı korkutan birşeydir, çünkü bilinmeyen tanınmayandır. İnsan bildik durum ne kadar kötüde olsa, onda kendini daha güvende hisseder. Beyin alışkanlıkları sever. Zaman zaman yaşanan kendini tekrar sıkıntılı yada huzursuz hissetme hali gelişimin, en azından değişimin müjdecisidir aslında. Bu gibi durumlarda durumu içsel olarak kabullenmek iyidir çünkü direnci bırakmış olursunuz. İçinde bulunduğunuz depresif yada sıkıntılı yada anlamsız mutsuzluk halini hissedip, bunun sizin için ne kadar gereksiz ve engelleyici olduğunu görebilir ve aksi olan mutlu ve neşeli hali seçme olanağınız olduğunu anlarsınız. Evet mutluluk ve huzur seçilerek yaşanabilir...denemesi bedava :)) Birde paylaşımlarda yada diğer insanlara kendini ifade ederken olumsuz kelimeler yerine olumlu destekleyici kelimeler kullanarak, bu sıkıntılı halden daha kolay çıkabiliriz. Kötü ve güçsüz hissediyorum yerine Her geçen gün ve gece ile daha güçlü ve daha mutlu hissediyorum, kendime güveniyorum, gelişiyorum vb... gibi ifadelerle olumlamalar yaparak bilinçaltına yön verebiliriz. Bilinçaltı, gelen mesajları yargılamaz...Ancak biz kelimelere duygular katarak sıkça tekrarlarsak, bunları bizim hayatımıza çeker. Zaten duyguların yoğun olduğu bir dönemde birde kelimelerle desteklemeyelim olumsuzluğu. Olumlu içsel konuşmalara devam...Gerçeklikle çatışmayacak, yukarıdaki gibi olumlu içsel konuşmalar bularak bu dalgalanma dönemi atlatılabilir. Forumda böyle bir başlık var zaten. Güçsüzlük ve sıkıntıyı ifade etmek yerine oraya olumlu içsel konuşmalarımızı yazarak bu durumu daha rahat atlatabiliriz. Herkeze sevgiler....Son durumları paylaşın lütfen.... |
Dalgalanma Hissi Aşağıda depresyondan çıkış süreci ve ilaç tedavisi anlatılmış. Telkin dinlemek bir tedavi olmamakla birlikte düşünce gücü olduğu için süreç aşağıda anlatılana benzer.Ancak düşünce gücü yani telkinde dalgalanmalar ara arada olsa uzun sürmez.Yani ilaçta olduğu gibi kendinizi 1 hafta kötü hissetmessiniz. Hastalığın seyri Depresyonun nasıl seyreden bir hastalık olduğunu açıklayan Doç. Dr.Kültegin Ögel, hastalığın şiddeti ve zaman ilişkisini açıkladı: “İlaç tedavisine başladığımızı farzedelim. Zaten ilaç 15-20 günden önce istemeyecek. Ama ilk başladığı zaman kendisine iyi hissetmeye başlar. Bu tamamen psikolojik bir iyileşmedir. Aslında bunun rahatlığı şudur: bir hastalık varmış bende, demek ki bu düzelecekmiş, düzelmeyecek bir şey değilmiş duygusu. Bir kere o da düzelmeye yolaçıyor. 15-20 gün sonra ilaç içilmeye başlayınca bu sefer gerçek iyiliğin farkına varıyor. Özellikle 6. hafta civarında filan hasta tamam ben iyileşiyorum, çok iyi, herşey düzeldi, havasına girer ve hatta öyle olur ki, tamam artık herşeyi ben çözdüm. Depresyonu da aştım. Kötü günler geride kaldı. İlacı da kesebilirim. Hayatımda önemli değişikliklere gidebilirim.” “Aslında bunu şöyle düşünmek lazım” diyen Doç. Dr.Kültegin Ögel, konu ile ilgili olarak şöyle devam etti: “Cezaevi’nde insan, iki yıl kaldı farzedelim. İki yıl sonra dışarı çıktığında çok büyük bir mutluluk yaşar. Ama bu mutluluk aslında hayatını düzene koymamıştır. Daha bir iş bulamamıştır. Bu mutluluk, aslında depresyonda bu mutluluğa benziyor. Dolayısıyla önümüzde yapacak daha çok şey var. Depresyona girmemek için yapmamız gerekenler var. Depresyonun tekrarlamaması için ilacı daha uzun kullanmamız gerekiyor. Depresyonu iyileştirmek için en az üç ay gerekli. Dolayısıyla böyle bir aşırı mutluluk dönemi oluyor. Ondan sonra düşüşler dönemi oluyor. Ve iki-üç gün süren ya da bir hafta süren, tekrar depresyon hali yaşıyor insanlar. O zaman da bir karamsarlık ortaya çıkıyor. İşte bak iyileşiyordum ama herşey yeniden başladı. Hiçbir şey değişmeyecek düşünceleri başlıyor. Bu düşünceye kapıldığı zaman tekrar geri dönebiliyor, kişi. Halbuki o dönemde biz uyarıyoruz. Bu geçici bir düşüş, arkasından tekrar yükselmeye devam edecek. Dalgalı bir düzelmeden bahsediyorum. Düşüş ve çıkışlarla devam eden bir durum bu.. Üçüncü ayın civarında stabil hale gelir kişi... Düzelmeye başlar. O dönemde yalnız yine herşey bitti düşüncesine kapılır. Halbuki herşey bitmiyor. O zaman koruyucu döneme geçiyoruz. Yani, depresyonun tekrarlama riski çok yüksek çünkü... Bazı depresyonlar tekrarlayıcı tip depresyonlar.. Bunlar açısından tedaviyi biraz daha sürekli ve düzenli kullanmamız gerekiyor.” |
Dalgalanma Hissi neyse geçti çok şükür telkinler sayesinde tabiiki ben biraz yangına körükle gidiyorum galiba ama şu bir gerçek bu telkinler çok işime yaradı eskiden 15 gün sürerdi bu sıkıntılar iki günde geçti ve yavaş yavaş düzeliyorum galiba |
Dalgalanma Hissi Haklısınız Merto Bey,teşekkür ederim ilginiz için,zaten karamsar değildim asla geçici olduğunu bilincindeydim ama yazdıklarınız çok doğru.Teşekkür ederim smiliyface |
Dalgalanma Hissi yaklaşık telkinleri 10 gündür dinliyorum suçluluk ve ego telkinlerini, zannedersem 4 cü günüydü içimden çok değişik duygularla birlikte kendini affet diye bir şey duydum ve irkildim o an hissettiğim korkuyla karışık aşırı derecede bir rahatlamaydı o anı hiç unutamam biraz geç yazdım ama kusura bakmayın şimdi aklıma geldi smiliyface smiliyface smiliyface smiliyface |
Dalgalanma Hissi ben telkinleri dinlemeye baslayalı 10 12 gün arası oldu ama bu aralar eskisi kadar dinleme fırsatım olmuyo ve sabahları okulda kendimi kötü hissetiğim zamanlar oluyor ve birden iyi hissediyorum kendimi bu gün icinde sürekli bi iyi bi kötü olarak devam ediyor bu belirtiler dalgalanma hissi belirtisimidir yani bunlar gecer mi? cvp bekliyorum atakan abi |
Dalgalanma Hissi Dalgalanma hissi tam olarak böyle oluyor.Geçici bir durumdur.Dalgalanma olduğunda suçluluk telkinine ara verip ego güçlendiric kendine güven gibi telkinlere ağırlık verebilirsiniz |
Dalgalanma Hissi 5-6 farklı telkini aynı gün dinlemenin bir zararı olur mu? veya telkinlerin etkisi azalır mı? |
Dalgalanma Hissi Alıntı:
Özellikle koruma kalkanı sosyallik topluluk k.k gibi telkinlerde oldukça verimli telkinlerdir. |
Dalgalanma Hissi Atakan Bey; Biliyorsunuz 4-5 aydır telkinleri düzenli Olarak gündüz 6-7 saat çok nadir olarakta geceleri dinliyorum.Süper sonuçlar aldım.Suçluluk ve ego güçlendiriciyi 2 hafta dinledikten sonra yavaş yavaş diğer telkinleri ekledim.Şu an 14 telkin dinliyorum.fakat son zamanlarda bende dalgalnama başladı .Daha evvel 1 kez daha olmuştu.Bu 2.cisi.Suçluluğa ara verdim.Merak ettiğim benim gibi uzun süre düzenli dinleyenlerde.İlerleyen aylarda dalgalanma olması normal mi? Selam ve saygılar. |
Dalgalanma Hissi Uzun süre dinleyenlerde bu tür dalgalanmalar olabilir.Bu gibi durumlarda listenizde ki 14 telkini azaltabilirsiniz. Ego kendine güven koruma kalkanı gibi belli başlı 3 script dinlenilebilir. |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 06:39 PM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.