[gunesim]

Umut-suz hoşgeldin. hayatını değiştirmek için önce nickini değiştirmeni öneririm. sonunda ki ek negatif enerjileri çağırıyor.

[zümrütü anka zen]

HER ŞEY SENDE GİZLİ

Yerin seni çektiği kadar ağırsın
Kanatların çırpındığı kadar hafif..

Kalbinin attığı kadar canlısın
Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç...

Sevdiklerin kadar iyisin
Nefret ettiklerin kadar kötü..

Ne renk olursa olsun kaşın gözün
Karşındakinin gördüğüdür rengin..

Yaşadıklarını kâr sayma:
Yaşadığın kadar yakınsın sonuna;
Ne kadar yaşarsan yaşa,Sevdiğin kadardır ömrün..

Gülebildiğin kadar mutlusun
Üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin
Sakın bitti sanma her şeyi,
Sevdiğin kadar sevileceksin.

Güneşin doğuşundadır doğanın sana verdiği değer
Ve karşındakine değer verdiğin kadar insansın

Bir gün yalan söyleyeceksen eğer
Bırak karşındaki sana güvendiği kadar inansın.

Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret
Ve sevgiline hasret kaldığın kadar ona yakınsın
Unutma yağmurun yağdığı kadar ıslaksın

Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak.
Kendini yalnız hissettiğin kadar yalnızsın
Ve güçlü hissettiğin kadar güçlü.

Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin..
İşte budur hayat!

İşte budur yaşamak, bunu hatırladığın kadar yaşarsın
Bunu unuttuğunda aldığın her nefes kadar üşürsün
Ve karşındakini unuttuğun kadar çabuk unutulursun

Çiçek sulandığı kadar güzeldir
Kuşlar ötebildiği kadar sevimli
Bebek ağladığı kadar bebektir

Ve her şeyi öğrendiğin kadar bilirsin bunu da öğren,
Sevdiğin kadar sevilirsin...

Can YÜCEL

alıntı.

her bi cümlesi ayrı güzel..


Bu yazı esra 90 dan alıntıdır..
sevgilerimi gönderiyorum esra 90 'na..
umarım beni affeder yazıdan alıntı yaptığım için ,inan o kadar etkili ve güzel öz bir şekilde yazılmışki etkilenmemek mümkün değil..
umut sende ve bu kadar umut,,suz olma..
sevgiler

[zonerz]

umut-suz Nickli Üyeden Alıntı

biri küçükken küçük odasında bir hayal kurdu her şeyden uzak kendi ve istediği her şey o artık herkes olabilirdi oldu da ve evdeki tüm huzursuzluklardan kurtuldu 10 sn 10 dk 10 saat artık ne kadar ihtiyacı olursa ve bir gün o küçük çocuk artık hayalsiz yaşayamaz oldu büyüdü okudu okulu bitirdi o artık büyük biriydi ama hayalleri kadar değil o hayallerinin içinde küçüçük biriydi aslında onlar ne isterlerse o oluyordu ve buna alışmıştı ve bundan vazgeçemiyordu artık odasına kapanıyor müzğini son ses açıyor ve saatlerve ne olmak istiyorsa nerede mutlu oluyorsa hayalinde canlandırıyordu en çok onu seven hayranları hayal ederdi onlara şarkı söylerdi ya da ödül alırken ya da önemli herhangi bir şeyi başarmış biri olurdu bunu yıllarca yaptı ve şimdi 30 lu yaşlarda hala yaşıyor bu hayellerini ve hayatının tüm fırsatlarını bu dipsiz kuyuda yaşadığı için tepti bu kuyuda güvenliydi bu kuyuda kıymetliydi bu kuyu onun eviydi korunaklı ve kendine özeldi ama her dakika onu içine çekti uyuşturdu ve gerçek dünyadan kopardı o ise sahibinin her istediğini yapan bir köle gibi güçsüz ve umutsuzdu.
şimdi düşünüyor da hayatı o kadar çabuk değişir miydi onca gittiği doktor ilaç vs değişmedi yalnızlığını iyileştirmedi.
şimdi düşünüyor da ölse mi yoksa böyle yaşaması ölmekle eşdeğer mi?
bilmiyor... ve YOKETTİM KENDİMİ diyor her sabah her akşam ve her an...

Bende senin gibiyim, hatta aynı beni tarif ettin yazında. Kötü bişey yaşamayan anlayamaz. Ben böyle olmamı ailemle olan kötü ilişkilere bağlıyorum.Benim annem çok kötü davranırdı bana ve bolca hep özgüvenimi sarsıcak telkinlerde bulundu çocukluğumda , ölmeyi çok düşündüm ama anladımki ölmek bile tatmin etmicek beni .Bu hayat çok tatsız geliyor bana. Sana tavsiyem seni gerçek hayata bağlıyacak bir amaç bul. Kendini amaçsız hissettiğine eminim.

[papatyagibiyaşamak]

Umutsuz hoşgeldin, iyimserliğini kaybetmişsin ne yazık ki oyüzden de böyle hissetmen normal, ilk önce şunu söylemek istiyorum ki hayal kurmak kötü birşey deildir; iyi yönde kullanırsan hayal gücü çok faydalıdır, sen sanki hayal kurmayı kötülemişsin.
Elbette fazlasıda zarar, insanın gerçeklerden kopması kötü seni anlıyorum ama sonuçta bu durumu değiştirmekte senin elinde olan birşey. Şu an kendini güçsüz hissediyor olabilirsin ama sen istersen değişirsin, eroini bırakabilirsin, kendin için iy iolan şeyler yapabilirsin... Sevgilerimle...

[Katze]

Acaba gerçekten uyuşturucu kullanan kim asıl sorum bu. Hayatın kötülüğüne göz yumarak herşeyin kendi elimizde olduğunu söyleyen ve herşeyi basite alan zihin mi, yoksa hayatın aslında ne kadar umutsuz ve tiyatro sahnesinden ibaret bir yalanlar sinsilesinden oluştuğunu bir şekilde anlayan ya da böyle hisseden ve kendi istediği dünyaya yani hayal dünyasına kapanan zihin mi ?

Hayal dünyasına kapanan zihin eğer mutsuzsa demekki hala gerçekliğin kötü yanlarının farkında ve hala bu yanları görebilmekte ama diğer düşünce zihniyeti bunun o kadar farkında değil ki herşey çok güzel herşey senin elinde diyebiliyor.

[sweeet]

Hayat çok güzel sadece bakış açını değiştirebilirsen bunu görebilirsin.

Biz hayal dünyasında yaşamıyoruz. Siz hayatı kötü görerek kendinize bir ilizyon yaratıyorsunuz biz de hayatın güzel olduğunu görüyoruz. Aslında temelde aynı şeyi farklı bakış açıları ve düşüncelerle yapıyoruz.

Siz farkında olmadan hayatın kötü olduğunu düşünüyorsunuz. Bir kere deneyin kötü yerine iyi olduğunu veya olacağını düşünün. Ne kaybedersiniz, zaman mı?

Şimdi bu olumsuz düşüncelerle neye sahipsiniz? Ne kazandırıyor bu düşünceler?

Deneseniz belki siz de hayatınızı değiştirebileceğinizi farkedeceksiniz. Bir kere sorun kendinize neden burdasınız. Sizi buraya ilk çeken şey(en azından beni) hayatınızı değiştirme isteğiniz değil mi? Sitenin adına bir bakın bu açık değil mi? Denemek için burdayız.

Hayal kurmak harikadır ama o hayallerin peşinden gidebileceğiniz sürece. Sadece hayal kurmak bizi hedeflerime ulaştırmaz ama yakınlaştırır. Sonraki adım "Harekete geç". Siz hiç bir çaba göstermeden çekim yasası size istediklerinizi getirmez ve hayallerinize ulaştırmaz.

Evet ben şuna katılıyorum mutlu olmak gerçekten mutlu olmak insanı sarhoş eder. Bu çok sağlıklı bir haldir: İçten gülebilmek(hatta kahkaha atabilmek), mutluluğu yakalaybilmek. Çünkü gerçekten mutlu olduğunuz zaman herşeyi başaracak gücün de elimizde olduğunu göreceksiniz.

[papatyagibiyaşamak]

Teşekkür ederim sweet...

[japongülü]

kendimi öpüyor darısı başınıza diyorumsorunlu ve hiç onay alamadığım bir ailede yetiştim..yıllarca (sanırım 35 yaşına kadar)üst mevkilerde çok sevilen çok güzel vs konumlarda olduğumu hayal ettim hep...tabi hep hayal dünyasında kalınca ben de bir baltaya sap olamadım...

taaki aşağılık ve yetersizlik duygularımdan kaçmak için bu hayalleri kurduğumu anlayıncaya kadar..sonra şimdi de kalma çalışmaları yaptım...başlangıçta çok zorlandım..şuan 42 yaşındayım yazınızı okuyunca bu sorundan tamamen kurtulduğumu fark ettim...arada sırada öfke eleştiri gibi şeylere aklım gidiyor onu da affetme çalışmaları ve yine anda kalmayla çözebiliyorum...

neler yaptın diye soracak olursanız: sırasıyla hooponopono, çeşitli dualar ve zikirler, bilinçaltı telkinleri, eft, şifa çalışmaları ve reiki...

gördüğünüz gibi çok uğraştım, vazgeçtiğim dönemler çok oldu, ama her seferinde tekrar başladım..dileklerim için hayal kuruyorum ama bütün gün değil, sabah uyandığımda yada uykuya dalmadan önce
eğer anda kalma konusunda bir fikriniz yoksa ŞİMDİ'NİN GÜCÜ ECKHART TOLLE kitabını öneririm...rabbim tez zamanda sizi de aydınlığa çıkarır inşallah, sevgiler...

[BRUCE06]

21 yasındayım yaklasık 13 yasından beridir hayalperest bir insanım. sürekli hayal kurup zamanın boşa geçtiğini, yapabilceğim şeyleri yapmayıp hayalde yaşayıp kendime zarar verdiğimi farkettiğimde yaşım 20ydi. 1 yıldır bunlardan kurtulmak kafamda oluşturduğum dünyayı silip atmak için çaba veriyorum. ama her seferinde güçlü olan hayal dünyam,kafamda oluşturduklarım beni esir alıyor yine oraya dönüyorum. 1 yıldır neden gerçek dünya varken sürekli hayal kurduğumu, araştırdım. sonra gördüm ki tarihde bütün insanlar bununla savaşmak için uğraşmış teknikler çabalar geliştirmiş, hepsinin ortak bir amacı var; beynindeki sesi kontrol altına almak veya susturmak. çünkü o ses bize hayal kurduruyor. osho meditasyon ile , mevlana mesnevi bakış açısı ve namaz ile. Allah kainatı yaratırken bu şekilde yaratmış. kendi yorumum nefs veya şeytan denilen şey beynimzdeki sestir. bizi gerçeklerden alıp kendi alemine götüren o ses. Allah bu sesi yenmemiz ve konrtol altına almamaız için bizlere namazı göndermiştir. günde 5 vakit namaz kılarak her daim Rabbimizle gerçeklerle iç içe olmamız içn namız farz kılmıştır. bunlar benim kendi görüşlerim. Çünkü bu dünyaya hareket geçmeden sadece düşünürek hiç birşey başarılmıyor. beynimzdeki o sesi kontrol altına almak için veya susturmak için namazı kılalım arkadaslar. ben yararını gördüm bu sorunu olanlarda göreceklerdir namazın gücünü..

[acemisirine]

hayal ile gercekleri ayirt emek en ince cizgidir.. hayal bir insanin hedefinin olusmasi icin gerekli n aractir fakat eylem ise o gerekli araci yürürlüge sokan mekanizmadir..

hayal kurmak güzel, insani farkli alemlere götürür fakat eylem icine katilmadigi zaman insani tembellesitren bir etkendir..

hayal ve eylem bir arada yasayabilmenin gücünü güzelligini ve basarisini hayatimizda görmek ümidi ile...