![]() |
Cevap: fgceker'in günlüğü :) HAMD İÇİN OLUMLAMA Şimdi şükrediyorum.Yaşadığım her şey için. Özellikle de başlangıçta kötü sandığım her şey için. Gözyaşlarım korkularım için. Onların benim tarafımdan yaratıldığını kabul ediyorum. Onları kucaklıyorum. Onlar benim gelişmem ve kendimi fark etmem için kullandığım araçlardı. Yanlışlarımı ve doğrularımı kucaklıyorum. Yaptıklarımı ve yapmadıklarımı. Onlardan gerekli dersi çıkardım. Şimdi ancak beni gerçekten iyi hissettirecek duygu ve düşünceleri seçiyorum. Bütün o yaşadıklarım arasından deneyimin özünü ve anlamını alıyor bilgeliği alıyor ve ağırlıklarımı bırakıyorum. Yaşadığım her anı kutsuyorum.Bunlar için kendimi kutluyorum. O beni her zaman en iyi yerde barındırdı ve en iyi şekilde korudu. Şimdi ben özümdeki o olağanüstü parlaklığı fark ediyorum. Gücümü fark ediyorum.Kullanıyorum. Onlar sayesinde.Geçmişte yaptığım yanlışlar ve deneyimler sayesinde bu anlayışa erdim. Tanrıya şükrediyorum bana bu imkanı verdiği için. Seçtim özgürce ve seçilerimin sorumluluğunu yaşadım kahramanca. İnsan olmanın onurunu yaşadım. Hayatı yalnız başıma doğru ve yanlışın açık ve net olarak orada olmadığı bir yerde denedim. Düşe kalka öğrendim. Ağlaya güle. Kah korktum yerimde çakılı kaldım kah birilerinden medet umdum kah başkalarının dümen suyunda yaşadım. Olsun.Onlar benim hayatımdı. Bütün bunları denemeye hakkım vardı ben de denedim. Hiçbir bahanenin ve mazeretin arkasına saklanmadan ortaya çıkıp sorumluluğu kabul ediyorum. Kimseyi kınamıyor suçlamıyor ve kızmıyorum. Kucaklıyorum bütün deneyimlerimi. Keşke demiyorum ama demiyorum. Sadece EVET diyorum..... |
Cevap: fgceker'in günlüğü :) Bir imtihandır aşk; kalbi sınayan Ne kadar sevdiysen doğru cevap... İhanet 3 yanlız; Kural bukadar Ve sen sınıfta kaldın hoşçakal Yine bana kaldı aşkı sessizce göğsümde uyutmak Bu defa zor;zor olacak seni unutmak Bugüne kadar bir bilsen kimlerden geçti bu kalp Bu defa son Senin sızın hep kalacak Bir imtihandır aşk; Kalbi sınayan kiss3 Ne kadar sevdiysen;doğru cevap kiss3 İhanet 3 yanlış Kural bu kadar Ve sen sınıfta kaldın Hoşçakal Belki sonunda gözyaşlarım kuruyacak Senden kalan anılar dokunmayacak Sen kaybettin kendi yolunu 3-5 yalan seni avutur mu? Yine bana kaldı aşkı sessizce göğsümde uyutmak.... (Keremcem-İmtihan) Bu parça bu gece üst üste 3 kere önüme çıktı ve belki birilerinin bu parçadan haberdar olmaya ihtiyacı vardır diye günlüğüme koymaya karar verdim.Çünkü ben hiç birşeyin rastlantı olmadığını öğreneli çok oldu |
Cevap: fgceker'in günlüğü :) girlhaha girlhaha girlhaha Koruyucu meleklerim girlhaha girlhaha girlhaha http://img119.imageshack.us/img119/6493/angelo5gz1.gifhttp://img171.imageshack.us/img171/2697/angelo6am2.gif http://img65.imageshack.us/img65/617/angelo4bgu5.gif |
Cevap: fgceker'in günlüğü :) ''Fırtınanın ortasında gemi terkedilseydi kimse okyanusu geçemezdi'' Charles F. Kettering |
Cevap: fgceker'in günlüğü :) KENDİNİZE SAYGI DUYUYOR MUSUNUZ? İnsan düşündüğünü olur. Şu anda içinde bulunduğunuz koşullara göre değil,olmak istediğiniz kişi gibi davranın. Perihan alçakgönüllü bir Kleopatra. O kocasıyla evliken bir hiç olduğuna inanıyor ve öyle davranıyordu. Kleopatra olduğuna inandığında ise,önemli ve değerli birymiş gibi davrandı...Ve oldu. Başkalarından,kendimize gösterdiğimiz kadar saygı görürüz. Kendinize inanırsanıziyeteneklerinize güvenir ve çaba gösterirseniz sizi hiçbir şey durduramaz. Kendinizi değerli ve yeterli bir insan olarak hissedin. O zaman yeterli ve değerli olduğunuzu da keşfedeceksiniz. Özgüven,kendimizi nasıl gördüğümüzle ilgilidir. Ne olmadığımıza değil ne olduğumuza yoğunlaşmakla ilgili. Hepimizin hem olumlu hem olumsuz özellikleri var. özgüvenimizi geliştirmek için olumlu özelliklerimize yoğunlaşmaya,olumsuz özelliklerimizi değiştirme azmine ihtiyacımız var. Haydi ruhunuzda bahar temizliği yapın.girlhaha girlhaha girlhaha http://www.hayatimdegisti.com/forum/...ari-sever.html |
Cevap: fgceker'in günlüğü :) Ertelemekten ertelememe telkinini dinleyemeyenler burayaJ Gün boyu boş beklemenin nedeni,yapacak iş bulamamak değil,çevrede gizlenen işleri gündeme almamaktır. Eğer bir işimi yapmadığım için mazerete sığınırsam,günler sonra yalancılığımı yüzüme vuruyorum: ‘Yalan söyledim,kendimden ve başkasından doğruları gizledim ’ diyorum. Çok önemli sır: Tecrübelerimden öğrendim ki,bir işi samimiyetle yapmak istiyorsanız evrenin Hakimi sizin için gerekirse zaman içerisinde zaman yaratır ve aradığınız fırsatı size sunar. Eğer gerçekten yapmak istediğiniz bir işinizi meşguliyetleriniz veya yorgunluklarınız engelliyorsa, engelleri aradan çıkarır ve sizi işinizle baş başa bırakır. Yapmak istemiyorsanız da, sorunlar yaratıp sizi o işi yapmak imkanından mahrum eder. Bu durumu defalarca yaşadım; herkesin de yaşadığını sanıyorum. Yeter ki nasıl yapacağınızı öğrenin,sonra işlerinizi yazarak planlayın,bir kenarından başlayın. Her gün sabah elinize planlarınızı alın ve işlerinizin başına gidin. Çözüm teknikleri Düzenli yürürse, karınca bile dağın zirvesine ulaşır. Yöneldiğiniz zirve sizi de bekliyor. Üç adım öneriyorum: İşlerini belirle, ajanda kullan ve kendini yüreklendir! Başlıyoruz: 1) İşlerinizi belirleyin; Yapmanız gereken işlerin listesini biliyor musunuz? ‘ Bu bir hafta içerisinde yapacağınız yüz tane işiniz nedir?’’ desem cevabınız hazır mı? Hemen yapma alışkanlığı geliştirmek için önce yaşama biçiminizde ciddi değişiklikler yapmaya başlamalısınız. Dinlenmek ve gerektiği ölçüde eğlenmek dışındaki zamanlarınızda, kendinizi bir işin ve çalışmanın üzerinde tutmalısınız. Yardıma ihtiyaç duyduğunuzda, boş oturanlara mı, yoksa arılar gibi çalışanlara mı başvururdunuz? Çok çalışanlar iş bitirenlerdir; onlar yapılacak işleri kendileri bulur. Zamanlarını yönetirler ve işlerini bitirirler. Oturanların da bekleyen işleri vardır; kaçarlar ve unutmaya çalışırlar. Denediğinizde şunu görürsünüz: Boş oturanlar,işinizi unutmanın;yoğun çalışanlarsa,saniyeleri arasına işinizi sığdırmanın bir yolunu bulur. Çevrenizde birçok iş yapılmayı bekliyor. Boş durmanın nedeni işsizlik değil, iş bilmemektir. Herkesin kendi sorunlarıyla boğuştuğu dünyada başkaları sizin hayatınızı geliştirmeye çalışmaz. Görevlerinizi siz bulacaksınız ve zamanınızı siz dolduracaksınız. Hedefleriniz varsa her biri için yapılacak binlerce görev çıkar. Her iş bitişindeki işin kapısını açar. Bir iş öbür işe sürükler. Her gün kısa ve uzun dönemli ve dinlendirici olmak üzere üç tür iş göreviniz olacak. Kısa dönemli görevler: Bunlar yüz metre koşan atletin görevi gibi kısa süreli işlerdir. Günlük rutinler, başlayıp bitirilebilecek türden basit ve kısa işlerdir. Bugün tamamlanmaları şarttır:’Elektronik postalara cevap ver, faturaları öde, mektupları oku,haftalık yazını geliştir,kitabından bir bölüm daha oku,çocukla akşam hangi davranışı çalışacağını düşün…’’ Uzun dönemli görevler: Bunlar bir maratoncunun yürüyüşü gibi, büyük hedefinizle ilgili çalışmalardır. Her gün bir miktar çalışma gerektirirler. Bu sayede onları bir yetenek olarak geliştirirsiniz. Uzun vadeli hedef ve yöntemlerinizin her güne düşen payları vardır. Bugün bütünün parçaları üzerinde çalışırsınız: ‘On parmak klavye çalış, cesaret telkinini hatırla, araştırmanı sürdür,yeni öğrendiklerini kaydet,bugün yeni birisiyle tanış,kitabın tanıtımıyla ilgili gelişmeleri öğren,öğrenme yeteneğine çalış,etkili iletişim egzersizi yap…’’ Dinlendirici görevler: Bu tür işlerde amacınız rahatlamak, dinlenmek ve çalışma gücünüzü arttırmaktır:’ Parkta gezinmek,piknik yapmak,bir etkinliğe katılmak,maç yapmak,çocuklarınızla oynamak…’’ Bugün yapacaklarınızı düşünerek keşfettiniz. Düşündükçe yeni işler buldunuz. Bazıları küçük lokma gibi hemen yenebilir türdendi. Bazılarıysa fil gibi büyüktü. Ancak parçalayabilirseniz üstesinden gelebilirsiniz. Bu durumda çok önem kazanan bir görevle karşılaşırsınız: Ajandaya yazmak… Görevleri yazmak ve planlamak sayesinde gücünüzü katlarsınız. 2)Ajanda Kullanın Başarılarından etkilendiğiniz birkaç insanı hatırlayabilir misiniz? Siyasetle, ticaretle,sanatla ilgilenen kişilerden bir liste aklınıza gelir mi? Onların gündemleri rastgele olabilir mi? Kendileri veya sekreterleri her günkü görevlerini planlamazsa günlerine o kadar büyük işler sığdırabilirler mi? Sizin bugün’ünüzü planladığınız bir ajandanız var mı? Bunu yapmanız için başarılı insanların makamına gelmeyi beklemeyin. Çünkü bunu yapmadan oraya gelemezsiniz. Onlar hayatlarını planlamak sayesinde bu kadar etkili oldular. Aynı yol hepimize açıktır. İşlerinizi günün sabahında yazabilirsiniz. Gün içerisinde listenize eklemeler yapabilir. Bugün ne yapacağınızı düşünerek harcayacağınız zaman bu gününüzü birkaç kat etkili kılar. Her sabah ilk işiniz o günkü işlerinizi yazmak olsun. Birer saatlik çalışma aralarında on beş dakikalık dinlenme, öğlen molası ve gece uykusu rahatlamanıza yeter. Beyninizin sekreterlik hizmetinden faydalanabilmek için ona görevinizi önceden bildirin. Günlük plan: Tarih:25/1/1999 3-a- Ödenmesi gereken faturaları yanına al. 3-b- Telefon faturasını öde. 4- X konusuyla ilgili hedef yazını yaz. 4- Kitabının xxxx bölümünü bilgisayarda yaz. 6- Kütüphaneden aldığın kitapları iade et. 6- bölüm müdürleriyle ve xxx danışmanlarıyla görüş, 1- Sağlık Bakanlığından x beyi arayıp y konusunu sor. 3- Kredi kartının borcunu öde. 2- ABD’deki N.A.’ya e-posta gönderip halini sor. 5-a- Kırılan sandalyeyi tamirciden al. 2- Bangladeşli A.U.’ya Bosnalı A.K.’nin e-postasını gönder. 2- Bosnalı A.K.’ye bu durumu e-posta ile bildir. 7- Randevu verdiğin E.T. ile saat 12.00’de yemeğe git. 1- B.D.’ye gönderdiği kart için teşekkür telefonu et. 2- Alman dostum H.S.’ye istediği bilgiyi e-posta ile gönder. 1- A.B.’yi yeniden ara,yine bulamazsan not bırak. 1- Kaymakam arkaşları H.C. ve Z’yi telefonla ara. 1- N.B.’nin hastalığını sor. 5-b. Arabanın arka sol lambasını tamir ettir. 1- İ.K.’yi tebrik için telefonla ara. 1- Seminer öğrencilerinden U.B.’yi cevaben ara. 8- Saat 19.30’daki vakıf toplantısına katıl. İşlerinizi ajandanıza yazarsanız uçağınızı rotasında tutarsınız.
Gruplandırın: İşlerin niteliğine dikkat ederseniz bazılarının ortak mekanlarla ilişkili olduğunu görürsünüz. Birkaç iş çarşıda, bir kaçı kütüphanede,bir kaçı telefonun başında yapılacak. Öyleyse işlerin yapılacağı yerlere ve şartlara göre gruplanması gerekir. Ben aynı ortamda birbiri ardına yapılabilecek işlere aynı numarayı vermeyi seçtim. Örneğin 1 numara verdiğim işlerin tümü telefon başında yapılacak işlerdir. Telefon işine başladığımda hepsini bitirmem mümkün olacak. Öncelik sıralaması yapın: Her numara bir gruptur ve her grup diğerine göre ve her gruptaki bir iş diğer işe göre daha acil ve öncelikli olabilir. En acil grupları ve her grubun en acil ve öncelikli işini en ön sıraya alın. Güne en acil ve en zor işi yaparak başlayın. İşlerinizden birisi diğerinden önce gelmek zorunda olabilir. Günlük planınız veya güzergahınız, bazı işleri diğerlerinden önce yapmanızı gerektirebilir. Öncelik sıralamasını harflerle göstermenizi öneriyorum. Bugün faturaları ödeyebilmem için, sabahleyin faturaları evden alıp çıkmalıydım. 3-a ve 3-b ilişkisine bakabilirsiniz. Size anlattığım gün, benim için verimli bir gün oldu. Eğer bu listeyi yazmasaydım, bu işlerin çoğu gözümden kaçardı. Örneğin çarşıya gittiğimde bir işi yapar, öbürünü unutabilirdim. E-postaların tümünü birlikte gönderemezdim; telefonları birbiri ardına açamazdım. Muhtemelen faturaları evde unuturdum. Oto tamircisine giderken, yol üzerindeki mobilyacıya uğrayıp onarılan sandalyeyi almazdım. İşaretleyin: Bir işinizi tamamladığınızda şükür hissiyle gülümseyerek,listenizdeki sırasının üzerini çizin. Böylece işlerinizin azalışını görür, o günkü başarınızı izleyebilirsiniz. 3)Kendinizi kutlayın Kendinizi yüreklendirin ki bir işiniz öbür işinizi tetiklesin. Her gün birkaç kez durun, dinlenin ve şükredin. Bu duraklar enerji depoladığınız, yeniden canlandığınız, silkelendiğiniz, harekete geçtiğiniz kutlama anlarınızdır. Sabahleyin yatağınızdan kalktıktan sonra balkonunuza çıkıp dünü ve bugünü düşünün: Dün onur duyacağınız neler yaptınız? Hangi işleri bitirdiniz ve bugün neleri yapmaya niyetleniyorsunuz? Öğlen vaktine ulaşınca da bir ara işlerinizden çekilin. Vereceğiniz ara, ibadet molasında,öğlen yemeğinde veya çay arasında olabilir. Kendinize sorun: Bu sabahtan beri neleri yaptığım için teşekkür etmeliyim? Kendinizi takdir etmek için uyumaya yattığınız dakikaları da kullanın: ‘Bugünüm verimli geçti, şunları yaptım ve yarın da inşallah şunları yapacağım çok şükür.’ deyin . Uykularınız, hedeflerinizle ilgili hayallerin kucağındayken bedeninizi teslim alsın. Başkalarının sizi ne kadar onurlandırdıklarına takılmamalısınız: Siz aileniz için ne kadar onurlu bir çocuksunuz, babasınız veya annesiniz? Siz değerinizi fark edin, kendinizi kutlayın ve sizi üstün kılan Yüce Yaradan’a şükredin. Rahatlar ve huzur duyarsınız. Bir sırrı buraya sıkıştırayım. Eğer manevi olarak çok ileri olsanız, tertemiz niyetlerle çalışsanız,meleklerin size duası tatlı bir rüzgar gibi kalbinize eser. Durduğunuz yerde uçacak gibi coşkulu olursunuz. Öyleyse çevreyi çekiştirmekle enerji yitirmeyin. Muhteşem bir gelecek sizi bekliyor. Bunun için temeliniz dolu ve sağlam olmalı. Bunun yolu da geçmişinize daha derin, çok,içten ve temiz işler sığdırmaktır Böylece siz Allah’ın Hz.Peygambere (asm) gönderdiği ‘Bir işten boşalınca hemen diğer işe koyul!’’ emrini yerine getirmeyi öğrendiniz. Gerçek ömrünüzü içinde bulunduğunuz gün bilmezseniz o günü bir ömür gibi yaşayabilir misiniz? Ya enerjiniz geçmişin ve geleceğin sorunlarıyla boğuşarak tükenirse? Öyleyse son derece önemli bir yeteneğe muhtacız: Şu anı dopdolu ve verimli yaşama sanatını öğrenmeliyiz.!!! (Düşün ve Başar /Muhemmed Bozdağ-alıntı) |
Cevap: fgceker'in günlüğü :) Muhammed Bozdağ bugüne kadar okuduğum yazarların içinde tüm kitaplarını bir haftada okuyup bitirdiğim daha çok özümsemek için her kitabını defalarca okuyup altını çizdiğim tek yazar. Bugüne kadar pek çok yazarın çoğu kitabını almışımdır ve okumuşumdur ama hiç birisi Muhammed beyin kitaplarındaki kadar beni etkileyip derinden sarsamamıştı,ve hiç bir yazar böylesine yazdığı tüm kitaplarını bir haftada okuyup bitirme,her yeni satırı okuduğumda içimde daha da büyük bir heyecan ve umut yaratma potansiyeline sahip olamamıştı. Kişisel gelişim kitaplarını yakından takip etmeye çalışan bir bireyim ve kütüphanem deki çoğu kitap ya 1.basımdır yada 2.basım fakat Muhemmed beyin kitaplarına denk geldiğimde kitaplar çoktan 250.basımlarını yapmıştı ve ben kendi kendime çok kızdım...Nasıl olmuştuda böylesine değerli bir yazarı bunca süre fark edememiştim. Demekki çok tembellik yapmıştım ve fuzili işlerle çok fazla oyalanmıştımgirlhaha girlhaha Sanırım kayıp ettiğim zamanı telafi etmek istercesine hızlı okuyup bitiriverdim kitaplarını.ilk okuduğum kitabi İstemenin Esrarı idi..Daha kitabı bitirmeden diğer tüm kitaplarının siparişini verdim ve geldikleri gibi kitaplara aç bir çocuğun yemeğe saldırması gibi büyük bir heyecanla saldırdım girlhaha girlhaha 5 kitabı birden bir hafta gibi bir sürede adete su içer gibi,bir süngermişcesine,okuduğum her satırı içime çekerek özümseyerek okuyup bitiriverdim ve bitirdiğim zaman onca satırı okumuş olmanın yorgunluğunu beklerken kendimi daha bir enerji dolu,heyecanlı ve hayatımdaki pek çok düzene koyamadığım şeyi düzene koyabilecek bilgi ve cesarete sahip bir şekilde buluverdim. Bugüne kadar başarı üzerine yazılmış ve best seller olmuş pek çok kitabı okudum,ama hiç biri Düşün ve Başarın bana yaşattığı bu duyguları yaşatamadı....Okuduğum çoğu bilgi okumuş olduğum kitabın satırları arasında öylece kalakaldı...ama bu sefer öyle olmadı girlhaha girlhaha girlhaha Kitapla ilgili yüzlerce satır yazabilirim buraya ama bildiğim hiç bir cümlenin kitabın insan ruhu üzerinde yaşattığı o çoşku ve güven duygusunu anlatmama yetebileceğini sanmıyorum... Keşke elimde olsada kitaptan binlerce satırı size burdan aktarabilsem işte o zaman belki ne demek istediğimi,neden bunca heyecan duyduğumu bir parçada olsun anlatabilirim... Yazarla ve çalışmalarıyla ilgili bilgilere bu linkten ulaşabilirsiniz.Neden bunca heyecanla tutkunu olduğumu sizde anlayacaksınız www.muhammedbozdag.com |
Cevap: fgceker'in günlüğü :) kizgin1 kizgin1 kizgin1 kizgin1 kizgin1 çoook sinirliyim hemde çooookk kizgin1 kizgin1 kizgin1 kizgin1 İnsanlar neden karşılığında maaş aldıkları işi doğru düzgün yapmazlar??? NEDENNNN?? Haziran ayında kapattığım telefon ve net hattım hala açık görünüyor ve hala faturalarım gelmeye devam ediyor,kendini bilmez o telekom görevlisi kadına defalarca gidip sorduğum halde hattımın kapalı olduğunu ve fatura gelmesinin imkanı olmadığını söyledi.oysa şimdi öğreniyorum ki hattım kapalı falan değilmiş.kizgin1 Kapamak için ödediğim onca faturaya mı yanayın,kaybettiğim onca zamana mı? Üstelik şimdi yarın gidip bir sürü form doldurup şikayetçi olmam gerektiğine mi,yoksa hala kullanmadığım halde sırf şikayet dilekçesi yazabilmek için ödemem gereken faturalara mı yanayımmm.... Çoook sinirliyim çooook....Sanırım yarın o işiyle ilgilenmesi gerekirken arkadaşlarıyla telefonda dedidoku yapan ve bu yüzden de insanların işini hakkıyla yapmayan o kadına yapacak çok kötü şeylerim var... kizgin1 kizgin1 Napalım herkes ektiğini biçermiş oda rüzgar ekti fırtına biçecek girlhaha girlhaha girlhaha dusun2 dusun2 dusun2 İyide ben ne ektimde bunca faturayı biçtim hala onu anlayabilmiş değilimdusun2 dusun2 dusun2 Anlayan varsa lütfen bana açıklasın girlhaha girlhaha Ohhh iyiki buraya yazdımda sinirimden kurtuldum girlhaha girlhaha Yoksa o kadına yarın çok daha kötü şeyler yapmayı planlıyor olabilirdim ve gazetelerin 3. sayfasında manşet haber de yer alıp ünlü olabilirdim girlhaha girlhaha |
Cevap: fgceker'in günlüğü :) Alıntı:
Eminim o kadında böyle olmasını istememiştir bide onun tarafından bak olaya |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 04:03 PM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.