![]() |
Cevap: 'SÖZ' den...'ÖZ'e... Alıntı:
|
Cevap: 'SÖZ' den...'ÖZ'e... Oldukça motive edici olan bu yazıyı günlüğüme almak istedim. Sheaksspeare'e saygılarımla... Alıntı:
|
Cevap: 'SÖZ' den...'ÖZ'e... Alıntı:
Zamanlardan bir zaman, yerlerden bir yerde, bir insan krallığı varmış. Kral, çok geniş olan ülke halkını yönetmekte zorlanırmış. Çünkü insanoğlu, kimi ak kimi kara, kimi esnek kimi katı, kimi uysal kimi asi, kimi sesli kimi sessiz, kimi duru kimi bulanık, kendi var oluşunca çok sesli, çok renkli, çok çeşitli formlarda düşünmeye devam edermiş. Kralsa bunlarla baş edemez, kral olmaklığından gelen iktidarı için bu çeşitliliği tehdit olarak düşünürmüş. Günlerden bir gün, kralın adamları bu düşünce formlarından en dayanıklı olanını doğasından koparmanın bir yolunu bulmuşlar. Çok çalışmışlar çok zorlanmışlar ama bir kısmını koparmayı başarmışlar. Yontmuşlar, parçalamışlar, kendilerince şekil vermişler. Sonra da tekdüzeleştirilmiş ve kalıplaştırılmış bu formları birbiriyle düzgün hatlarla birleşecek ve arasından sızıntı olmayacak şekilde yerleştirmişler. Doğayla uyumlu görünsün diye de yüzeyde belli belirsiz çağrışımlar bırakmışlar ve bir güzel de cilalamışlar ki, bakanın gözü kamaşmış. Derken ünü ülkenin sınırlarını aşmış, başka diyarlara başka krallıklara da bu form yayılmış. Çocuklar bu forma doğmuş, bu formla büyümüş. Nesiller geçmiş… Doğal olanın bu olduğuna inanmış insanoğlu… Artık kitleler halinde bu formun benzerleri üretilmekteymiş… … Gel zaman git zaman, tam da insanoğlunun yüzeyde bıraktığı doğal çağrışımların izinden çatlama başlamış. Gerçi arada bir cilalamaya devam edermiş krallıklar. Ama formun içten çatlayıp kabuğun kırılmasına engel olunamamakta, çatlağın altından özün görüntüsü fark edilmekteymiş. Şaşırmış insanoğlu! Öfkelenmiş hatta!..Bu nasıl olabilirmiş? Olsa olsa bu bir deformasyon olmalı imiş!.. Oysa evrende başka yasalar da işlemekteymiş… Ve her şey aslına rücu etmekteymiş … Ve onca katılığın, sıkılığın ve tekdüzeliğin arasında taptaze, dipdiri formlar filizlenmekteymiş!.. “Hain!” demiş biri… “Direnç” demiş öteki… “Umut” demiş beriki… … |
Cevap: 'SÖZ' den...'ÖZ'e... Sevdiğim bu şiir geldi aklıma... HİÇBİR AĞAÇ BÖYLE HARİKULADE BİR YEMİŞ VERMEMİŞTİR Topraktan ateşten ve denizden doğanların en mükemmeli doğacak bizden... ....................................... ....................................... ....................................... ve insanlar ellerini korkmadan düşünmeden birbirlerinin ellerine bırakarak yıldızlara bakarak: - "Yaşamak ne güzel şey!" diyecekler; bir insan gözü gibi derin bir salkım üzüm gibi serin bir ferah bir rahat bir işitilmemiş şarkı söyliyecekler... Hiçbir ağaç böyle harikulâde bir yemiş vermemiş olacaktır Ve en vadedici bir yaz gecesi bile böyle sesler böyle inanılmaz renklerle sabaha ermemiş olacaktır. Topraktan ateşten ve denizden doğanların en mükemmeli doğacak bizden... Nâzım HİKMET |
Cevap: 'SÖZ' den...'ÖZ'e... :) Çok güzel yazmışsın. |
Cevap: 'SÖZ' den...'ÖZ'e... Alıntı:
Bunları yazarken bir yandan da "Ama o bir aslan" diyordu içimden bir ses... "Kartal ile aslanın uçuşu nasıl olurdu acaba?.." diye de bir soru... Evrende hiç bir soru cevapsız kalmıyor, bir kez daha anladımy789 |
Cevap: 'SÖZ' den...'ÖZ'e... Kartal ve Aslan'ın yekvücut uçuşu... Böyle bir şey mi mesela?... khkh56khkh56 http://www.kaliteliresimler.com/data..._hayvanlar.jpg |
Cevap: 'SÖZ' den...'ÖZ'e... |
Cevap: 'SÖZ' den...'ÖZ'e... |
Cevap: 'SÖZ' den...'ÖZ'e... Uğurböceği ararken ne buldum bak İsmira'cım.senin günlüğüne konsun dedim bu güzel uğurböceği üzerindeki çiğ damlalarıyla. http://img263.imageshack.us/img263/4...cs27555yu6.jpg |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 08:01 PM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.