|
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları siyahça ben seni okudummmmm.....girlhahagirlhaha hem okudum hem yazdım.. sen çoçuklarla çalışıyorsun ya hayatına en güzeli çekmişsin zaten.. k8908ne güzel enerjileri oluyor çocukların.. tekrar çocuk olsam deriz ya .. eminim sen gün içinde tekrar tekrar çocuk oluyorsundur.. boş ver büyükleri onlar kendi menfaatçi dünyalarında yaşayıp dursunlar..en büyük ceza onları unutmak.. hayatımızda kalmasınlar.. zaten balık hafızam var demişsin... senin beyazın ne güzel seni anlıyor.. benimki bırak mantar panoyu yemeye bile mantar almaz...sevincli |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları teşekkür ederim günlüğü yasaklı arkadaşım...ben seni sinirli biri sandığımdan fazla bulaşamadım, artık bundan sonra telafi ederiz...uy897 canım günlük; ben iyiyim de, biri kötü...dostun kötü olunca nasıl iyi hissedersin ki? bir anda tüm 'bunda da vardır bir hayır, kısmet böyleymiş, iyi tarafından bakalım' vs. dediğim herşey gözüme kötü görünmeye başladı! mesela nohut gitti akşam...gönderdik...çok ağladı giderken...bilseniz, daha küçücüktü o...zaten bebecikken gelmişti öksüz, beni annesi sanıyordu, beni ne zaman yatar vaziyette görse (yani 24 saat!) mırlayarak sokulup boynumu vampir gibi emmeye çalışıyordu deli! önce zapınk sandım korktum ama Beyaz, 'seni annesi sanıyor, süt arıyor' deyince katlandım mecburen... bulutun aksine nohut sürekli üşürdü, bulutun uzun kabarık tüyleri vardı, nohutsa bencileyin keldi! (Allahım ağız tadıyla bi üzüleyim yaw, gıdıklamayın artık!) cinsleri farklıydı bulutla nohutun...huyları da...bulut evimizin özgür delikanlısıdır, canı isteyince kapı önüne yatar, anlarız ki gitmek istiyor, kapıyı açarız gider, gezer, gelir...bazen bir-iki gün uğramaz nankör! büyüdü artık tabi... nohutsa tüm gün oynamak, tırmalamak, sokulup uyumak bilir sadece...en son bacağımıza ağaç muamelesi yaparak tırmanmayı öğrenmişti...çok temizdi, haylaz...daha ilk günden kumun yerini keşfetmişti...(balkondan gelen kesif kokuyu takip etmiş olsa gerenk!) işte, biz dört bebişimiz var diyorduk, iki kedi oğlan, bir kız bir erkek insan... sonra geçen gün bizim kedi cinsiyet uzmanı babamız, 'aaaa bu nohut, erkek değil dişiymiş!' demez mi?! sonra da tam bir koç disipliniyle seçeneklerimizi sıraladı beyimiz: ya kısırlaştırılacak, ya evden gönderilecek, ya da ev müebbet hapsi! (Allahtan idam midam demedi!) büyüyüp, yaşlanıncaya kadar onu hapsetmeye hakkımız yoktu, kısırlaştırma şeysini de ben sevmiyorum, hayvanceğizin en doğal içgüdüsünü elinden almak bu... mecburen vedalaştık...büyüyünce ayrılmak daha zor olurdu...Beyaz, neden üzülmediğimi, onu öperek göndermediğimi sordu, cevap vermedim...veremedim...bunun yerine bininci kez izlediğimiz 'babam ve oğlum'u açıp bir güzel göz ve burun sıvılarımı saldım ortaya! eskiden olsa erkeklerin neden bizlerden daha şanslı yaşadığını düşünüp, sinir olurdum! bulut efendi yine, kafasına esince gelip yemek menüsünden memnun olduğu sürece kalacak, canı sıkılınca da gidecek...(ciğerden başka şey de yemez pis!) nohut da sosis severdi en çok...ağla2 (gerçi o ne bulsa yerdi, haşlanmış papatesi yemeyince epey bir şaşırmıştık!) hüfff bak nasıl çenem düştü yine günlük, canım sıkılıyor! dostu merak ediyorum...dönünce konuşacağız, ben onu gıdıklarım, güldürürüm belki, o da ölmekten vazgeçer sonra...hayat ölünecek kadar da ciddi değilmiş be dost...gülüverince geçiyor...valla bak...defalarca gidip gelmiş biri söylüyor bunu sana... hayat gerçekten komik...ben çocukken bile Tanrının yukarıdan bizi izleyip kahkahalarla güldüğünü sanırdım! (tövbe haşa, gülme çarpılırsın uzayan teoman!) sonra sonra yakınımdakiler, Tanrının gülmekten çok öfkelendiğini, suratı asık, bol gökgürültülü, sıfırcı...olduğunu öğretti sağolsunlar! yine de ben arada bir de olsa teee yukarıdan halime bakıp gülen biri olduğunu hayal ediyorum... *saçmalama kapasitem doldu, malzeme bitti, daaalıınn! |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları yaşadığım son dört sene bana feci bir gerçek öğretti: kendimi düşüyor hissediyorsam, biliyorum ki ayağımı en dibe vurmadan tekrar yukarı çıkamam! yani her umudun bittiğini, dibe vurduğunu hissettiğin anda aslında, yükselmeye o kadar yakınsın demektir... (benim hayat macerası trambolin gibi az biraz!) ben şimdi gidem, şu aptal kutusundan aptal suç kanalımı izliyem, depresyona girem girem çıkem, koltukta uyuyakalem, sonra tv den gelen çığlık-cinayet-vahşet sesleri arasında günlük kabus şifamı alem, sonra buraya gelem bi bakem, the dezırt şeysi dönmüş mü? dönmemişse bir ara kafasını kırem, rahatlayem...tamem? |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları ne kadar güzel ifade etmişsin yasadıklarını aglasammı gülsemmi pek bilemedim umarım nohut iyidir ve hep mutlu olur ... :) |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları Alıntı:
|
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları teşekkür ederim arkadaşım, iyisin demişsin ya, aslında bilsen ne kadar günahkar ne fena bir insanım! gerçi çoğu belayı başıma, kendi salaklığımdan, hayır diyemememden çektim ama yine de galiba yerim cehennemin en dibi! onca günahın üzerine bir de gittim kendi dinimden olmayan biriyle evlendim..yani inancıma göre cehennemdeki yerimi iyice garantiledim! eşimi seviyorum ve o da beni...çocuklarıma gerçek baba olabilmek için elinden geleni yapıyor...ve evimizde farklı dinlerden olmamızın en küçük negatif etkisi hissedilmiyor...yine de islama göre ben yanlış yaptım... üfff her neyse, aklım karıştı... meditasyonu hiç denemedim, eğer benim durumumda işe yarayacağına inanıyorsanız tabiki hemen öğrenir yaparım...yalnız...annemin beni 1,5 yaşındayken bırakması...aslında annemi anlıyorum sayılır, yine evlat sevgisiyle yaptı bunu, çocuğu olmayan ablama verdi beni...belki ben de yapardım...yapar mıydım? vermesi sorun değil de ablamın çocukları olunca geri gönderilmek üzücüydü...ve karşımda annem olduğunu söyleyen yaşlı, farklı birini bulmak... affettim sanıyordum ama hala azıcık kırgınlık var içimde... off eşşek kadar kadın oldum hala şu saçma anıyı silemedim kafamdan! babamsa...onu affetmek biraz daha zor gibi...babayla ilgili ilk anılarım annemin dayak yediği, gürültülü kavgaların, hakaretlerin, iftiraların olduğu kareler... hatta çok utanç verici ama....rahmetli baba, sinirlendiği zamanlarda (genellikle herzaman!) benim, onun öz çocuğu olmadığımı söylerdi anneme! Bu bir iftiraydı tabi...ama yine de küçük bir çocuğa sürekli üç harfli o iğrenç kelimeyle hitap edilmesi birazcık yıkıcı olabiliyor! ve annemin ilk öğütleri: sakın evlenme, erkeklere güven olmaz! babamın ilk öğütleri: sakın kimsenin gözlerinin içine bakma, seni kandırırlar, kötü yola düşürürler... ve anneme güvenemezdim hiç...koca yaz boyu, evden babadan kaçıp istanbula ablalarımın yanına yerleşmek için gizli gizli para biriktirir, sırdaşlık yapardık...sonra bir bakardım yazın sonunda annem babamla barışmış ve güç bela biriktirdiğimiz parayı da babama hediye etmiş! bunları epeydir hiçkimseyle paylaşmamıştım, pek anlatmam hayatımın o kesitini...utanç verici, incitici, aşağılayıcı yığınla anı... şimdi biri bana söylesin; nasıl affedeceğim bu insanları ve kendimi?! |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları herkesin bir derdi var herkesin derdi kendine büyük allah yardimcin olsun |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları nohut bu sabah döndü...ağlayarak merdivenleri çıkıyormuş, kızım da sesini duyup alıp gelmiş... sabahtan beri uyuyor, neşesiz gibi...insanlara güvenini kaybetmiş gibi görünüyor! (valla öyle bir hali var, hissettim) Düşünsenize beni azbuçuk annesi sanıyordu, ve ben onu evden attım! terkettim! ama bilse...mecburdum... acaba benim annem de böyle mi...?! ağla2 -hişştt saçmalama kendine gel, siyahça insanı! yeter artık bu kadar bebeklik! kurtul şu 5 yaş psikolojisinden! biliyorsun ki sen muhteşemötesisin! (tövbe tövbe!) |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları çok tatlısın siyahça okuduklarım üzdü senin adına üzüldün hepimizin hayatında tıkanık yerler yaşanmış sıkıntılarımız var bunlar pisikolojimizi alt üst etmiş ailemiz akrabalarımız arkadaşlarımız,eşimiz eşimizin ailesi vs. vs....... devam eder gider bazen öyle hataları afediyoruz ki ki bende şuan anneme çok kızgınım beni terk etmedi belki ama hiç saçımı taramadı hiç sevgiyle kucaklamadı belki hiç birşeyde düşünmedi hep bencildi ama yinede her seferinde afediyorum çünkü o beni dokuz ay karnında taşıdı kanıyla canıyla bende bir anneyim ne olursa olsun annne gibisi yok yinede afet anneni kaybetiğin gün yada sonrası çok üzüleceksin yaşarken böyle düşündüğün için suçlayacaksın kendini bırak dünyüdayken affet sonra yine üzülen sen olma sevgiyle kal |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları Alıntı:
siyahça merhaba, çoçukluk çağında yaşadıkların ve biliçaltına yerleşen anılar baba anne modeli sana bıraktığı derin izler seni çok ii anlıyorum benimde çocukluktan itaberen yaşananları bilinçaltıma çokgüsel yazmışım ve o kadar derin izler ki bunlar bunlardan kurtulmak kolay değil ama kurtulma şansın çok fazla.ben yendim bunu babamı affetim onu affetmem onun için değildi kendi huzurum içindi evet bu zmn aldı çok hemde ama kendime sevmeye başladıktan sonra çocukluğumda bende iz bırakan ne anılar varsa kimler varsa affettim bunu nasıl mı yaptım.bir yıldır terapi görüyordum ve günde 3 farklı ilaç alıyordum beni uyuşturuyordu resmen düşünme kabileyetimi bile kaybetmiştim üzülmek istiyorum bir konuya odaklanmak istyrm beceremiyorum bu iş hayatıma bile çok yansıdı kararlar alamamaya başlamıştım öyle bir noktaya gelmiştim ki o ilaçlardan ben eski ben bunalımlı ben acı çeken ben olmak isityorum isyan etmiştim o adama tekrar nefret duygularımı yani babama hissetmek istiyorum demişdi.o gece bnm için dönüm noktası oldu belkide inan ne dr ne ilaç hiçbiri bunu yapamadı ama ben başardım ne yaptım biliyomsun odama çekildim mumları yaktım bi şişe kocaman şarap aldım bolca kağıt mendil aldım hafif sözsüz bir müzik açtım masama geçtim defterime yazmaya başladım aklıma ne geliyorsa yazdım kendimle ilgili bütün olumsuzlukları babamın ailemize yaptıklarını çevreme takındığım maskelerimi ama herşeyi ve yazarken resmen rahatlıyordum ve ağlamaya başladım ilaçlardan hisleri alınmış ben ağlıyordum yazdım yazdım ve ağladım ağladım ve bi an durdum yazdıklarıma baktım seni şimdi herşeyi yaşananları yakıyorum dedim duman olup uçup gideceksin dedim hayatımdan dedim yaktım yazdıkları öylece izledim alevleri yanarken içime huzur çöktü hatta kendimden geçmişim bi an farkında olmadan kendime hipnoz yaptım farkında bile değilim birden uyandım defteri tekrar aldım elime ve teşekkür ettim kendime herkesi bağışlıyorum dedim bi işık hissettim muma bakarken o ışığın içinde yeni beni yarattım kendimi seviyorum dedim babam çocuklukta yaşadığım tüm anılar sevgiyle kucaklıyorum dedim ve bedenimde bir elektrik hissettim öyle bir güç ki hayatım boyunca yaşamadığım bı duyguydu bu...elimi ateşe götürüdüm hiçbişey artık beni acıtamıcak dedim ve mumun ateşi elimi yakmadı ve bu bir mucize dedim ateşe tutuyorum elimi ve elim yanmıyor çoşkum daha da artıyor ve dedim ki evet bende sonsuz bir güç var ben herşeyin üstesinde gelecek güçlü bir kişiliğe sahibim dedim huzurlu bir şekilde uyudum uyandığımda yeni bir ben vardı ilaçları bırakan çoçukluğuma duyduğum güsel yeni bir çocuk vardı başarmıştım bunu babamı affetmeyi bunu hemde tek gecede.... şükret sen harikasın ve evren sana çok güsel bir akıl vermiş.hayatınıı simsiyaha da boyabilirsin ya da rengarek gökkuşağında bunu sana bırakmış hayatını sen çiz demiş sen boya demiş al işte elinde fırçan ve boyalara günü nası yaşamak isityorsan o renklere boya demiş baksana ne güsel herşeye senin hakimiyetinde ve senin seçiminde seçimlerimiz hayatımız belirler tablonun her gökkuşağı içinde olması dileğiyle güsel insan senliğinde özünde kal gerçek kendini bul peki ben bunu yapabiliyorsam sen neden yapamayasın ben yapıoyorsam başkaları yapıyorsa başarıyorsa demekki sende yapabilirsin bunu... kendi sevmekle başla güne her saatte her saniye kendi sevmekle başla bak gör mucizeyi şükret varlığın için önce bu hayatta olduğun için şükret güsel başarılı olduğun birişin olduğu için şükret dinlerin farklı olsanda muhteşem bir eşe sahipsin din değil aşk sevgi huzur paylaşım ve ortak dil sizi bir araya getirmişim sen tanrının en güsel kulusun onun sevgisinden yaratılmışsın böyle muhteşem eşe sahip olduğun için tanrı sana sevgilerini yolluyor hep şükret güsel bir ablan var kimi zmn senin annen kimi zaman sırdaşın kimi zmn dostun herşeyden öenmlisi yalnız değilsin şükret sen muhteşemsin ii ki annen baban seni bu muhteşem evrene seni getirmiş yoksa düşünsene bir kahvenin bile keyfini bile alabilecekmiyidin:) |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları Alıntı:
|
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları sudem; bana önce sen, sonra r.şanala gitmek için para, sonra da r.şanal lazım...ağla2 realblues...(uff çok karışık yazamadım); sen buralarda mıydın? teşekkür ederim samimiyetin ve ilgin için...sağol... naz; çok teşekkürler arkadaşım..dediklerini dikkate alacağım... blue jaloon; teşekkür ederim güzel duan için... |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları Alıntı:
|
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları Alıntı:
|
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları Alıntı:
|
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları hüfff hepiniz bir oldunuz ağlattınız beni kızlar! meleklerle mi yarışıyorsunuz anlamadım ki!... bu kadar çok iyi insanı bir arada görmemiştim hiç... bana bunu görme fırsatı verdiğiniz için çoookkk teşekkür ederim..minnetimi ifade edecek kelime bulamıyorum! esos; söylediğini hemen yarın denemeye başlıyorum, söz... içimde biri, sürekli kirli, günahkar olduğumu söylese de....(belki de artık susması gerek!) |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları Alıntı:
|
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları seni seviyorum esos insanı! bugün yatmadan önce hepinize dua edeceğim! sizi hep kendiniz gibilerle karşılaştırsın diye!... |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları Alıntı:
|
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları yine harika birgün! sabah kalkar kalkmaz esosun dediği gibi aynaya koştum ve değerli olduğumu söyledim kendime... sonra okula giderken günün huzurlu geçmesi için iki nokta yapmaya çalıştım...henüz olmuyor gibi, ama eminim ki yapacağım çok yakında! şöyle düşündüm; madem Tanrı bu yolu karşıma çıkardı, ve madem içime bunu yapmayı isteme duygusunu koydu, e demek ki yapabileceğim! bugün müfettiş insanı girmedi dersime, olsun en güzel, en uygun vakitte gireceğini biliyorum...bir ara koridorda gözgöze geldik tonton bir müfettişle...gülümseyiverdim..(bu gülümseme şeysi bende reflex olarak çalışıyor nedense!) adamceğiz baktı baktı, ısrarlı gülümsememe gülümsemeyle yanıt vermek zorunda kaldı...görseniz ne şeker bişeyyy! eve alıp besleyesim geldi, köşeye sıkıştırıp mıncıklamayı düşünürken çalışanlar zor zapdetti beni! sevincli |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları Alıntı:
|
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları Sevgili Siyahça, Öncelikle günlüğünün hayırlı olmasını dilerim biraz gecikmeli de olsa. Seni, yazdıklarını izlemek benim için çok keyifli oluyor inan. Öyle biri enerjin var ki içimdeki neşeyi kıpır kıpır hareketlendiriyor. Çoğu kez kahkalarla okuyorum. En güzel şifayı dağıtıyorsun bence herkese...(Ama bir tehlike de var: Derler ya bir kahkaha, bir pirzola...) Alıntı:
Madem ki Allah bir arzuyu, bir dileği içime verdi, o halde bu O'nun dileğidir, O'nun iradesidir ve bana lütfudur. Ben engel çıkarmayı bırakıp kendimi açıyorum ve bu iradenin benim vasıtamla gerçekleşmesini kabul ediyorum. İçimde bunun gerçekleşmesini engelleyen, sınırlayan duygu, düşünce, inanç her türlü hafıza kaydını Allah'a teslim ediyorum. O bizi arındırır ve dileğimiz gerçekleşir. "Allah kendi dilemediği şeyi kuluna diletmez" derler. O halde "Senin iraden gerçekleşsin!" diyorum. Bu sabah da bir arkadaşımla telefonda paylaştım bu düşüncemi. Üstüne senin yazdığını okudumsevincli Sevgiler |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları ne kadar güzel bir noktayı yakalamışsınız sevgili siyahça ve ismira.. super benimde aklıma mevlana nın bir sözü geldi satırlarınızı okurken; vermeyi istemeseydi.. istemeyi vermezdi.. yine benzer bir sözüde; kuru duayı bırak.. ağaç isteyen tohum eker.. bu iki cümle çoğu zaman kulaklarımda çınlar.. düşüncelerimiz sürekli ettiğimiz dualar gibidir.. hepsi gerçekleşir.. bunun için ne düşündüğümüze yaşam denen toprağımıza hangi tohumları ektiğimize dikkat etmemiz gerekir.. ne mutlu bizlere ki daha dikkatli tohumlar ekip hem kendi hemde sevdiklerimizin yaşamlarını güzelleştirmeye çalışıyoruz.. günlerinizin daima mutlulıkla şekillenmesi dileklerimle... http://img364.imageshack.us/img364/1...02cm5tgwy5.gifsevgiler... |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları [quote=Siyahça;464736]hüfff hepiniz bir oldunuz ağlattınız beni kızlar! meleklerle mi yarışıyorsunuz anlamadım ki!... bu kadar çok iyi insanı bir arada görmemiştim hiç... bana bunu görme fırsatı verdiğiniz için çoookkk teşekkür ederim..minnetimi ifade edecek kelime bulamıyorum! esos; söylediğini hemen yarın denemeye başlıyorum, söz... içimde biri, sürekli kirli, günahkar olduğumu söylese de....(belki de artık susması gerek!)[/quote ağlamaaaa...sen ağlama...siyahçaaaa.... dayanamam...bunları sana Yaratan bizler aracılığıyle sana iletiyor.artık senin uyanma zamanın.ya bir kitap, ya bir televizyon programı birileri aracılığıyla mesajlar veriyor.bunları iyi değerlendir.değişmeyi seçiyorum mutlu olmaya izin verirsen hayatın değişir.güzellikler akmaya başlar.ilk olumlama cümlem sürekli tekrar ettiğim.sahip olduğum gücü kullanmayı seçiyorum.Allah bize o gücü vermiş ama biz kullanmasını bilmiyoruz.artık düğmeye bastın çekim yasası devreye girdi.sen olumsuz düşündüğün anda hemen değiştir.böyle yaptıkça temizlersin,bilinçaltını....kolay gelsin herzaman yanındayım...blissy |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları yirim hepinizi! sevincli |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları slm siyahça,biryerde Amasyalı olduğunu yazmışsın,Amasyayı çok severim,dört yılım orda geçti benim,ne günlerdi bee...sevincliayrıca bu yarıyıl tatilindede Amasya'daydım,senin deyiminlee benim abim insanı orda yaşamaktadırsevincli |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları oranın havasından suyundan nasiplendiğin belliydi zaten arkideşim! nerdeyse benim kadar zekisin! uy897 |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları Alıntı:
|
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları Alıntı:
|
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları huzuru içinde taşıdıkça her yer cennet geliyor insana...geliyordur yani...sad456 |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları maddi olarak bir milyonuncu kez dibe vurduk! birinin bedduasını mı aldım nedir? (ona şüphe yok da..) bugün bankadan 2.kere aradılar...utanç verici, incitici! neden bankacıların duyguları olmaz? (the desertın var bi tek) bir yerde koca bir yanlışlık var, ve artık ben onu görebiliyorum...en azından elimde bu var...ne zaman zengin olmakla ilgili hayal kursam şöyle oluyor; bi dolu paramız var, kendimize ait küçük bir ev, ıııııı, eeee, kem küm! gerisi yok! arabam olsun bile isteyemiyorum! oysa mantığım, canım mantığım istiyor, bir arabamız olması ne iyi olurdu...mesela ikinci bir ev, ya da bir yazlık...yok...aslında zengin olmak istemediğim gerçeği gözüme gözüme giriyor! ahh be bilinçaltım ben seni nasıl temizleyeceğim? bir hikayecik daha hatırladım bak, adamın biri sahip olduğu tek şey olan bir parça ipiyle gömülüyor ve günlerce bu ipin hesabını veremiyor meleklere! sonra ya malım mülküm olsaydı hesabını nasıl verirdim diye düşünüyor! Allahın cezası ipli adam karakteri! ne olurdu yaşamasaydın şu hikayeyi, ben de seni bilmeseydim! bak senin yüzünden sürünüyorum! sürünüyoruZ! üstelik ben senin gibi cenneti de garantileyemedim! ne cennet var elimde, ne bu dünyanın sefası! insan zengin olmaktan korkar mı behey idiot bilinçaltı! her zengin olan kendinden mi geçiyor, her zengin azıyor kuduruyor mu?! bak mantığım ne güzel söylüyor: param olsaydı fakir insanların kapılarına geceleri gizli gizli para, hediyeler bırakırdım! hem bir sürü seminere gider, r. şanal insanını bulur kendimi tedavi ettirirdim! kilo sorunum bile kalmazdı! önce aburcubur ne bulursam, kolalar, cipsler, çaklıtlar, ıvır zıvır tıkıştırırdım mideye, sonra zayıflamak için en gözde spor salonlarına(yok vazgeçtim spor yorucu!) lüks güzellik merkezlerine gider yatar yatar masajla, spayla felam zayıflar gelirdim...bugün ne giysem derdi olmazdı mesela...(üff bak düşündükçe çok fazla giysiyi de istemiyor Allahın safı bilinçaltım!) önceden bilmiyordum neden param olmadığını neden hep sefalet sınırında yaşadığımı...sonra günahlarımdan dolayı cezalandırıldığıma inandım, ama yaratıcı adaletli olmalıydı, benim yüzümden çocuklarıma sefalet çektirmezdi...şimdi de görüyorum ki körolasıca ilkel bilinçaltım zengin olmamam için elinden geleni yapıyor lanet! ben de burda debeleniyorum yok iki nokta yok altı nokta, yok anneanneyi özgürleştir, yok hooloolop vs! replik hala aynı benim için: hani eskiden fakir ama gururlu bir genç vardı ya, o hala hem fakir, hem kısa hem kel, üstelik bilinçaltı da tam dayaklık! |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları Sankı benı yazmıssın aynısı bendede var.Bunu cozmemıze yardım edecek bırseyler bılen bılerı varmı bıze yardım edecek somut bısıler.Bende cok korkuyorum zengın olmaktan zengın olursam kontrolu saglayamam degısırım yalnız kalırım nerde nasıl haraket ederım bılemem dıye korkuyorum nasıl degsıcez bunu..Hıc bır yere yetısemem rahat haraket edemem dıyorum ne sacma degılmı |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları Alıntı:
|
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları aaa bak tam bunu yazdım gittim facebook şeysinde bana gelen mesajda ne demiş adam: GÜNAYDIN ARKADAŞLAR, VÜCUT AYNAMIZDIR. NEFES ALIŞKANLIĞIMIZ DA RUHUMUZUN AYNASIDIR. KITLIĞIMIZIN ZİHİNDE OLDUĞU EN ÇOK VERİLENİ VE BEDAVA OLANI AZ KULLANMAMIZDAN BELLİ OLUYOR. NEFES ALMA KAPASİTENİ ARTTIR DAHA MÜKEMMEL BİR HAYATA GEÇ FORMÜL I SAYFA 148 A.KANSU |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları bende tam gidip siyahçayı bir ziyaret edeyim ... şöyle adile naşit gibi göbeğimi hoplata hoplata güleyim... diye geldim ki... birde ne göreyim... gam kasvet sarmış burayı... üfleyin dağıtın şu gri karanlık dumanları lütfen.... hem parada neymiş... zümrüt elmas yakut isteyin arkadaşlar.. yükte hafif olsun .. tak takıştır istersen... parada neymiş takamıyorsunda bir yerine ..( ya sünnet ya gelin olacan başka yolu yok ) |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları hem ben siyahçaya beni hep güldürdüğü için teşekkür edecektim.. ALLAHTA ONU GÜLDÜRSÜN.. bak benim dualarım kabul olur hep.. o yüzden dua ederkende bencil olma diye uyarırım hep kendimi...sanki diğer insanlara haksızlık ediyormuş gibi hissederim.. sonra dualarımda isteyecelerimde utanır başlarım ihtiyacı olanlar için dua etmeye.. birde özür dilerim bu halimle kendim için bir şeyler istiyorum diye.. benim dua girişimimde böyle sonuçlanır...sadece şükrederim.. teşekkür ederim... birde sahip olduklarımı (sevdiğim insanları ) kaybetmemeyi dilerim... |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları akınyıldız birader, senin durum benden de kötüymüş beyaa! ama düzelecek bak, hep dipte kalmaz insan, en dibe vurduğunda ayağını, yükselir tekrar...dua ederim senin için... nilsoy kardeş, ben iki kere evlendim ama ikisinde de gelinlik giymek kısmet olmadı ki...gerçi ikincisinde ayıp kaçardı zaten...amaaaannnn benim hayat da böyleymiş işte... canım sıkılıyor iyice...evimi temizlemek bile gelmiyor içimden...böyle gitmemesi lazım, böyle olmaz...her tarafı yama yama bir hayat, neresinden tutup düzelteyim şimdi?!! |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları gidip yatayım artık...uyanık kalmamın dünyaya bir faydası yok nasılsa...hem belki güzel bir rüya bile görerim belli mi olur?!... başımı yastığa huzurla koyduğum günleri özledim...gerçekten vardı değil mi öyle günlerim?! |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları bir merhaba diyim dedim, siyahça.. çok renkli sayfalar bunlar,, ne güzel :) sevgiler, sam |
Cevap: Siyahça'nın Beyaz Sayfaları teşekkür ederim sam arkadaşım... bugün çok komik birşey oldu, dinleyin bakın; ben eski zamanda geçen bir osmanlı oyununa üyeyim...her oyuncunun bir karakteri var ve amaç yedirerek içirerek ticaretle felam karakteri geliştirmek...buraya kadar sorun yok, geçen aylarda bir grup üyeden bir mesaj ve teklif aldım, bir çete kuracak, zaman zaman isyan çıkarıp hem oyuna hareket katacak hem para vs kazanacaktık...(oyundaki sahte para tabi) neyse uzatmayayım, birkaç isyan oldu şimdiye kadar, birkaç da göç oldu...ben bu iller arası göçte soyuldum, açlıktan öldüm, isyanlara geç kaldım vs...hatta bir keresinde oyunun içindeki meyhanede uluorta çeteden olduğumu ağzımdan kaçırdım! neyse, komutan her seferinde affetti devam ettik... yalnız komutanlar gerçekten askeri disiplin isteyen oyunu gerçek sanan veletler...hatta eşim de aynı bunların kafada, durmadan 'isyanlardan elde ettiğin ganimetleri ne zaman alacaksın, bak dolandırmasınlar!' deyip duruyordu...akıllım, para sahte, oyun sahte, ganimet sahte, ciddiye almaya ne gerek var değil mi? biraz daha sabrederseniz size işin komik tarafını göstereceğim... şimdi, en son isyan bugündü...ve çetenin birbiriyle haberleştiği sitedeki mesajlara bir bakın bakalım, isyanın sonucu ne olmuş??!! (siyahça kişisi benim) komutan insanı: Arkadaşlar,cuma günü tavşanlıda isyan olacaktır. İnegölde bulunanlar,perçembe günü işe girmesin,grup halinde gideceğiz. Sizlere isyandan bir gün önce yine oyun içi msj atılacaktır. Emri alanlar,emri aldıklarını belirtsinler lütfen.. ben: emri oyun içinde aldım...bugün işe girmiyorum..(zaten kafama göre iş yok!) saat kaçta isyan etmek gerekiyor? bir de ayrıntılar lütfen...unuttum da... yine komutan: Saat önemli değil,isyan yarın olacak.Yarın istediğiniz zaman isyan butonuna tıklayabilirsiniz. ben:(perşembeyi cumaya sımsıkı bağlayan gece): birim birimm! ilk ben isyan ettim, hadi hayırlısı... bugün bana oyundan gelen mesaj: bu ne şimdi???!!!! küstüm ama!!! partysmiley 05-06-2009 04:14 : İsyanınız başarısızlıkla sonuçlandı. Yalnız kaldınız. Ufak bir grup korkak askere karşı. en büyük komutan: (bugün öğle saatleri): Tavşanlı isyanı ikinci bir emre kadar iptal edilmiştir. İPTAL SEBEPLERİ : Cuma günü isyan edileceği bilgisini yanlış anlayan bir sevgili kardeşimizin, Perşembe günü (aslanlar gibi tek başına) isyan etmesi sebebiyle, Tavşanlı alarm durumuna geçmiştir. Alınan istihbari bilgilere göre, Tavşanlı Kasabası a) Aseslerce b) Kasabadaki işbirlikçilerce Korumaya alınmıştır. Ayrıca, belediye reisi (Lalefem) Kasaba'da isyan ederek yönetimi her gün almaktadır. Bu kişinin karizması yüksektir. Bu veriler değerlendirilerek liderlikçe yapılan istişare neticesinde TAVŞANLI İSYANI İKİNCİ BİR EMRE KADAR İPTAL EDİLMİŞ olup, şu ana kadar isyan tuşuna basmayan askerlerimiz, kesinlikle isyan etmeyeceklerdir. 05/06/2009 saat :15:02 Baba_İlyas ve benim cevap: tuhhh! o aslanı napmalı bilmem! ama o aslan parçası perşembe gece yarısını geçince otomatikman cumaya girildi diye düşünmüş sanırsam... hüfff ayrıca aynı aslan parçası; 'dur bu olmadı, tekrar yapiim!' deyip bugün öğle saatlerinde tekrar tek başına aslanlar gibi isyan etmiştir! ruhuna el-fatiha artık!... başka bir maydanozumsu üye: Komutanlardan emir gelmedikçe Hiç. bi asker Başına buyruk iş yapmamalı Bunu bir kez Daha anladık ve gördük bir daha böyle bişi yaşanmaz Umarım en son benim cevap!: komutanlardan emir gelmişti canım! bir yerimizden uydurmadık değil mi?! |
| WEZ Format +3. Şuan Saat: 12:05 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.