Geri git   Hayatimdegisti.com kiþisel geliþim ritmotrans telkinli Cd'leri > Hayatým Deðiþti Klubü > Serbest Kürsü > Yurtdýþý Firmalar

Uyarýlar

Yurtdýþý Firmalar Yurtdýþý firmalarýn telefonlarý adresleri rehber

Hollywood'un Tanrısı

Serbest Kürsü ve Yurtdýþý Firmalar Hollywood'un Tanrısı Konusunu hayatimdegisti.com Konuðumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaþamýnýzý hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanýz mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD týklayýnýz Sinemanın dinle olan münasebeti, kendi tarihiyle eÅŸ deÄŸer bir konudur. Hatta bu konuda çekilmiÅŸ en eski film olarak 1916 tarihli Intolerance isimli, Ä°sa’nın Çilesi’nin neredeyse ilk sürümü olan bir film dahi mevcut kaynaklarda. Bu tarihten baÅŸlayarak çekilmiÅŸ olan sayısız film, ...

ayrýca bu konularda arama yapan konuklarýmýz var Yurtdýþý Firmalar telkin cd indir izle Ýstanbul Yurtdýþý Firmalar nerededir kimdir Yurtdýþý Firmalar çekirdek inanç temizliði Ýzmir bursa Yurtdýþý Firmalar hipnoz Yurtdýþý Firmalar olumlama seminerleri eðitimi çaresi tedavisi Yurtdýþý Firmalar hakkýnda bilgi bilinçaltý telkin cd telkin mp3 Yurtdýþý Firmalar kuantum düþünce kitap haberi

Hollywood'un Tanrısı

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 15-04-2010, 06:32 PM   #1 (permalink)
Albay
 
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 145,988
Tesekkür: 45
92 Mesajinýza toplam 143 kez Ýyi ki varsýn demiþler.Ýyi ki varsýnýz iyi ki varýz.
Bluesky24 will become famous soon enoughBluesky24 will become famous soon enough
Standart Hollywood'un Tanrısı

Sinemanın dinle olan münasebeti, kendi tarihiyle eÅŸ deÄŸer bir konudur. Hatta bu konuda çekilmiÅŸ en eski film olarak 1916 tarihli Intolerance isimli, Ä°sa’nın Çilesi’nin neredeyse ilk sürümü olan bir film dahi mevcut kaynaklarda. Bu tarihten baÅŸlayarak çekilmiÅŸ olan sayısız film, bazen kendi dinini yaratarak, bazen mevcut dinlerdeki kaynaklardan faydalanarak beyaz perdede, dinler, inanç, kader, varlık, yokluk, zaman ve gerçeklik gibi öğeleri sorguladı. Dünya sinemasının pastadaki en büyük dilimi olan Hollywood’un ise dinlerle olan iliÅŸkisi de asla sıradan deÄŸildi.



Peki, Hollywood sineması neden din kaynaklı birçok hikâyeyi senaryolaÅŸtırmakta veya sorgulayıcı tutumunu sürdürmekte? Amaç kuvvetli bir propaganda mı? Yoksa dini hassasiyetleri olan veya olmayan insanların beyaz perde önünde kendilerini sorgulamasından maddi bir menfaat elde etmek mi? Sanırım bu konuda ki en güzel cevabı Türk Sinema Tarihçisi Giovanni Scognamillo’nun Hollywood din iliÅŸkisi ile ilgili bulduÄŸum ÅŸu cümlesi veriyor. “Hollywood oluÅŸturduÄŸu endüstri kuralları içerisinde dini ticari bir faktör olarak kullanıyor. Bu bilinçli tercihe propaganda, tanıtım veya sömürü diyebiliriz.” Bu konuda ki, en ilginç iddialardan biri de misyonerlik amacıyla bu yola baÅŸvurulduÄŸudur. Tabii ki, bu iddia doÄŸruysa bile, bu propagandalar her zaman, doÄŸrudan seyirciye yöneltilmemekte, dolaylı yoldan seyircinin beyninde yer etmesi yoluna daha çok baÅŸvurulmaktadır. Bu konuya en çarpıcı örnek birçoÄŸumuzun severek izlediÄŸi Terminatör 2 filminde önümüze sürülüyordu. Arnold Schwarzeneger’in oynadığı T–800 isimli robot, Hıristiyan mitlerinde yer aldığı gibi kendisini feda ediyor, ancak sonra geri geliyordu. Yaralanma ÅŸekli tıpkı çarmıhta yaralanan Ä°sa’ya benzetiliyor hatta Ä°sa’nın dirildiÄŸine inanmayan havarisi gibi, John Connor’da tıpkı Hıristiyan mitlerindeki gibi, T-800’ün yara deliklerine parmaklarını sokuyordu. Tabii bizim için çok ÅŸey ifade etmeyen bu ayrıntılar, çocukluÄŸu bu hikâyelerle geçen Hıristiyan gençlerin beyninde benzer iliÅŸkiyi fark ettirmeden kuruyordu. Elbette salt amacı, Hrıstiyan MisyonerliÄŸi olarak algılayamayız. Zira Hollywood sinemasında, kiliseyi ve yaptıklarını eleÅŸtiren, hatta temel olarak alınan Hıristiyan misyonerliÄŸi suçlamalarının tersine gidecek ÅŸekilde, Hıristiyanlıkla dalga geçen yüzlerce film de mevcut bulunmakta. Fakat giÅŸe baÅŸarısına sahip olan filmler çoÄŸunlukla bu dolaylı propagandanın mevcut olduÄŸu filmler olunca, altta aranan amaç daha çok dikkati çekiyor.



Günümüzde, birçok öğe sinemanın gözüyle ameliyat masasına yatırılıp incelenmektedir. Bunlara keskin örnekler verecek olursak, kader konusunu esas alan Truman Show ile kader denilen ÅŸeyin, bir televizyon stüdyosunda kapalı kalmaya benzetildiÄŸi ve çoÄŸunlukla kaderimize yön veremediÄŸimiz konusu alt mesajlarıyla seyircinin yüzüne çarpılıyordu. Aman Tanrım(Evan Almighty) filminin bir önceki halkası Aman Tanrım (Bruce Almighty) filminde ise bütün duaların kabul olmaması sorgulanıyor ve Ä°ncil’den yaptığı alıntılarla orta sınıfı bir Amerikan vatandaşının mizah eksenli olarak Tanrı’nın yerine geçiÅŸi anlatılıyordu. Mizahi yönünün tam merkezinde oturan dini tartışmayla film giÅŸeden baÅŸarıyla ayrılıyordu. Benzeri bir örnekte ünlü yönetmen Tarantino’nun unutulmaz filmi olan Pulp Fiction’da, dolaylı propaganda çok iyi bir ÅŸekilde filmin içerisine sızdırılmıştı. Ana karakter cinayetlerinden önce Ä°ncil okuyor, kendisini ıskalayan kurÅŸunları Allah’ın lütfu olarak deÄŸerlendiriyor ve onun müdahalesinden bahsediyordu. Sinemanın efsanevi serilerinden olan Star Wars serisi ise kendi yarattığı Jedi dini felsefelerini ve tanrı yerine güç(force) denilen öğeye tapan Jedi Şövalyelerini izleyiciye öyle bir ÅŸekilde nakÅŸediyordu ki, 2001 yılında Avustralya, Yeni Zelanda, Ä°ngiltere ve Kanada’da kütüklere kaydedilmiÅŸ bir Jedi Şövalyeleri dini ortaya çıkıyordu. Ãœstelik azımsanacak bir rakamda deÄŸil: sayıları yetmiÅŸ bini aşıyordu. Tabii bu ÅŸekilde sorgulamaların ve yeni din oluÅŸumlarının yanı sıra, sinemanın dine diÄŸer bir müdahalesi dışarıdan, dinin sorguladığı ÅŸeyleri kendi yöntemiyle cevaplayarak oluyordu.



Sorgulanan ÅŸeyler özellikle her dinin kendi kuralları ile cevaplamaya çalıştığı, “kimsin? Nasıl var oldun? Ne yapmalısın? Ä°yi ve kötü nedir?” gibi sorular. Bu konuda sinemanın müdahalesi ile oluÅŸturulmuÅŸ biraz felsefeyi harmanlayarak, birazda sıra dışı yorum katarak oluÅŸturulmuÅŸ birçok film mevcut. Bu konudaki en bilindik örnek elbette ünlü Matrix serisi. Gündemdeyken çok tartışılmış hatta Matrix felsefesi diye kitapları çıkmış bu filmde, dindar bir hrıstiyan izleyiciyi her karesinde Ä°sevi sembolizmin ve dini hikâyelerin uyarlanmasıyla yapılan göndermelerle neredeyse boÄŸmuÅŸ, bununla da kalmayıp Budizm dahil birçok dine sayısız gönderme yapılmıştır. Jodie Foster’ın baÅŸrolünde oynadığı Mesaj(Contact) filmi ile evrenin büyüklüğü ve uzaylılardan gelen veriler üzerine bilimsel tekniklerle yapılmış bir aracın pilotluÄŸunu yapmak için verilen mücadelede, bilim ve din iliÅŸkisinin yoÄŸunca sorgulanışı önümüze koyuluyordu. Sorgulanan sorulardan biri olan “iyi ve kötü” karşıtlığı ise Konstantine, BeÅŸinci element ve Bağımsızlık Günü gibi filmlerle cevaplanmaya çalışılıyordu. Bu filmlerin çoÄŸunda iyi ile kötü arasında nihai bir savaÅŸ yaÅŸanıyor ve iyiler(kiÅŸiye göre deÄŸiÅŸir) kazanıyordu. Bununla beraber, Yarından Sonra, Armageddon, Derin Darbe gibi filmlerle, kıyamet senaryoları hayata geçiriliyor ve Hollywood bakış açısıyla kıyametler olup bitiyor ve sonrası hakkında kafa karıştırıcı sorularla izleyici baÅŸ baÅŸa bırakılıyordu. Bütün bunları bir tarafa bırakırsak, sinemanın bu sorgulama hakkını nereden bulduÄŸunu sorarsak, buna en iyi cevap batı dünyasının sinemayı temel bir mitoloji fabrikası olarak görmesinden ileri gelir olacaktır.



Tabii Hollywood, sadece mitoloji üretmekte deÄŸil, mevcut dini tarihi, dini bilgileri ve inançları farklı anlatmakta da oldukça usta. Hollywood’un bu yüzü ise dini sorgulamak yerine, yeni bir din yaratmadan, sorulan soruları cevaplıyor. ÖrneÄŸin Mel Gibson’ın Ä°sa’nın Çilesi filmi ile uzun süredir sessiz olan Hrıstiyan anti-semitizmi hortladı ve Ä°sa’ya ihanet eden Yahudiler sinemaları dolduran kilise müdavimleri tarafından nefretle anılmaya baÅŸlandı. Stigmata filmi ise sinemayı geleneksel olarak dinin alanı gören akımın zirvesiydi. Stigmata Ä°sevi teolojiye göre, Ä°sa’nın çarmıhta aldığı yaraların benzerini taşıyan insanların özel olduÄŸunu gösteren iÅŸaretin adıydı ve bu hikayeden yola çıkan Hollywood büyük bir gerilim filmiyle karşımıza çıkıyordu. Farklı bir duruÅŸta, Cennetin Krallığı filminde ortaya çıkarılacaktı. Burada konu direk inancın özüne bakış deÄŸildi. Sorgulanan din deÄŸildi, filmdeki malzeme kutsal kaynaklardan deÄŸil tarih kitaplarından alınmıştı ve Hollywood ilk defa bir filmde karşısında savaÅŸtığı Ä°slam toplumunu rencide etmiyor, aÅŸağılamıyordu. Eyyubi ile Balian’ın diyalogları bunu çok iyi vurgulamakla beraber, bu rencide edilmeyiÅŸin tarihi sebepleri arasında, Hıristiyan tarihçilerin Selahaddin Eyyubi’den her zaman saygıyla bahsetmesi de yer alıyordu. Son dönemin giÅŸe baÅŸarısına odaklanmış yapımı Da Vinci Åžifresinde ise Vatikan’a göre teslis inancı sorgulanıyor, Katolik kilise zor durumda bırakılıyordu. Temel olarak bakıldığında, sinema kilise için mükemmel bir propaganda yöntemi olmakla birlikte, aynı zamanda büyük bir baÅŸ belası da olabiliyordu. ÖrneÄŸin Papa 2. John Paul’un Ä°sa’nın Çilesi filmini seyrettikten sonra, filmin senaryosunu onaylaması ve aynen gerçekleÅŸtiÄŸine dair beyanat vermesi ile Hıristiyan medyası filmi tamamıyla sahiplenmiÅŸti. Bundan güç alan Gibson, Papa ölür ölmez, onun hayatını film yapma kararını açıklayacaktı.



Ä°slam dininin sinemayla tanışması ise 1976 yılında ÇaÄŸrı filmiyle olacak, yönetmen Mustafa Akad’ın filmi beyazperdeden çok videokasetlerle Müslüman dünyada büyük bir pazar elde edecekti. Ãœstelik ÇaÄŸrı filmi yapıldığında Müslümanların sinema pazarında hemen hemen hiç yeri olmadığını bilmekte de fayda var. Bu filmin devamında, Ömer Muhtar filminin çekilmesi ve benzeri yapımların devamı sonucunda, iÅŸin nihai noktası Hollywood’a sipariÅŸle yaptırılan Son Peygamber isimli animasyon filmine kadar gidecek, bu filmde ÇaÄŸrı’nın çizgi kopyası olmaktan öteye geçemeyecekti. Tabii, dini senaryolaÅŸtırma da peygamber kıssalarının büyük önemi olması ve dinimizin peygamberi suret olarak göstermeme kuralı da, yapımcı ve yönetmenleri daha çok peygamberlik sonrası dönemin hikâyelerine yöneltiyordu. Ä°ÅŸin ilginç yönü, sinemada diÄŸer dinler kadar çok eleÅŸtiriye maruz olmayan tek tanrılı dinlerin ilki Musevilik nerdeyse sinemada çok az yer buluyordu. Buna sebep olarak birçok teori üretilirken ünlü reklâmcı Alinur VelidedeoÄŸlu’nun Hollywood’a götürdüğü senaryoların baÅŸarıya ulaÅŸmaması ile ilgili bir televizyon programında sarf ettiÄŸi söz çok dikkat çekici idi: “Hollywood yapımcıları ya Yahudi veya eÅŸcinsel; ya da her ikisi birden. Aralarına kendilerine benzeyenlerden baÅŸkasını almıyorlar.” Hollywood sinemasını kuranların Musevi kökenli olması da bu torpili açıklar ÅŸekildeydi. Elbette ki bir kiÅŸinin görüşü bu konuda kesin ve hâkim bir kanaate ulaÅŸmamıza yardımcı olmuyor. Fakat kesin olan ÅŸu ki; sinema dini propaganda yapma da, yeni dinler yaratmada, dini sorgulamakta ki etkinliÄŸini hiçbir zaman kaybetmiyor.



Sinemanın bu etkinliÄŸi temel anlamda yaÅŸanılan âlemin dışında gerçeklik dışı birçok âlem olduÄŸunu vurgularken seyircinin zihni de yeni inanışlara gebe oluyor. Peki, bu durumun bir sakıncası var mı? Yahut Hollywood’un baÅŸka bir Tanrısı mı var? Olmasında bir art niyet var mı? Din ve sinemanın bu iç içe iliÅŸkisi dini ve sinemayı nasıl etkiliyor.



Öncelikle, yedinci sanat olarak bilinen sinemanın perdelerinde kendi kimlikleri olan insanlara, baÅŸka kimliklerin anlatılmasından ziyade benimsetilmeye çalışılması sanatın iÅŸlevi olan toplumu düzen ve kültürü himaye iÅŸlevini yok ediyor. Zira Hollywood sinema yoluyla dünyaya sadece kendi istediÄŸi mesajları vermekte diretiyor. Sanat ve sinemanın daha çok heyecanlandırmaya, duygulandırmaya veya eÄŸlendirmeye yönelik amacı çiÄŸneniyor. Çünkü ÅŸu ya da bu ÅŸekilde ülkemizdeki çoÄŸu insanın çoÄŸunlukla rahatlama ve bilgilenme aracı olarak gördüğü sinemada, objektif bilgi verilmediÄŸi gibi, filmde neyin veya hangi dinin propagandası yapılıyorsa zıttı fikre sahip olan ÅŸahsın, dünyadan kopma ve ruhunu tatmin etme anları o an, o karanlık sinema salonunda gasp ediliyor. Hollywood’un tanrısı konusuna gelince, baÅŸtaki tarihçimizin görüşü ve izlediklerimiz doÄŸrultusunda, biraz eski ve neÅŸeli bir deyimle, “Hollywood’un dini imanı para” diyebiliriz. Yani ilk etapta Hollywood’un umursadığı yegâne ÅŸey ticari kaygıdır. Propaganda konusunda ki art niyete gelince, iÅŸte burada yeni çıkan Aman Tanrım filmi niyetin ne olduÄŸunu gösterir durumda. Benzer konuda çekilmiÅŸ bir filmin, sadece devam filmi denilerek neredeyse aynı konu üzerine çekilmesi, ortada yeni bir konu yerine güncellenmiÅŸ bir eski konunun önümüze tekrar sunulması filmin izlenebilirliÄŸini kaybettiriyor. Bununla birlikte yeni bir ÅŸey sunmadığı ve ÅŸu ya da bu ÅŸekilde dünyanın %95 inin inanmış olduÄŸu bir varlığı ısrarla aynı tabuya sokmasının sonucunda da arkasında bir art niyet aranmalı diye düşünüyorum.



Son olarak din ve sinema bu konudan nasıl etkileniyor onun cevabını vermek gerek. Sinema toplumun kendi inançlarını kabullenme şeklini değiştirerek, dinin fonksiyonunu üstleniyor. Bu durumda dinin sinemayı kendi yanına çekmesi halinde, dinlerin kuralları beyaz perdeden insanlara aktarılır hale gelir ki, bu inanç özgürlüğünü zedeler. Öbür yandan sinema bazen öyle filmler sunuyor ki, kendisinin kontrol edemeyeceği şekilde yeni dinler türetiyor. Bu da kontrol edilemeyecek kadar yıkıcı sonuçlara sebep olabilir. Sinema dini araç olarak değil amaç olarak kullanmaya başlarsa o zaman durumun tahlili basit. Sinema-din arasında ki bu inorganik ilişki din bilginlerini daha fazla sorumluluğa sürüklerken, sinemacılarında dini daha iyi bilmeleri gereken dayatılmış bir geleceğin habercisi olacak, orası işin görülen kısmı. Görülmeyen kısmı ise, sinemadan doyumsuz zevk alan biz izleyicileri kalbimizden vurmaktan fazlasını yapacak.





Devami...

 

 

Buraya ilk defa geliyorsanýz ismim Atakan Sönmez ve burasý hayatimdegisti.com.Boðaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanýyým.týklayýn

Bir site olsa onu bulanlarýn uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatlarý deðiþse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarýný deðiþtirseler. Bu fikir 1995 yýlýnda yani 25 yýl önce çýkmýþtý. 15 yýl önce ise bu mp3 lerin kiþiye engel olan çekirdek inançlara göre hazýrlanmasý yani cekirdekinanc.com fikri oluþtu

Hipnoz gibi bir þey mi subliminal mp3 nedir?

Tam olarak deðil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaþ arasý oluþan bilinçaltý kayýtlarýnýz yani çekirdek inançlarýnýz bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarýnýzýn pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziðin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanýkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alýrsýnýz. Çocukluðunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediðiniz kayýtlarla binlerce kez bilinçaltýnýza yerleþtirmiþ oluruz.

Çekirdek inançlarýn hayatýmda engellere neden olduðunu nasýl anlarým?

Hayatýnýzda hep ayný þeyler tekrar ediyorsa. Ýliþkilerde hep ayný þeyleri yaþýyorsanýz... Aþýrý fedakar bir yapýnýz varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalýþýyorsanýz. Paranýzýn bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çýkýyorsa birikim yapamýyorsanýz. Hayýr demekte zorlanýyorsanýz. Odaklanmakta bir þeyleri devam ettirmekte sorun yaþýyorsanýz. Ýliþkilerde mýknatýs gibi sorunlu kiþileri çekiyorsanýz. Ýþ hayatýnda iniþ çýkýþlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aþýrý kontrolcü ve garantici bir yapýnýz varsa kaygý düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düþünüyorsanýz ve þanssýzlýklarý sorunlu olaylarý ve sorunlu kiþileri hayatýnýza çekiyorsanýz çocuk yaþta oluþan çekirdek inançlar hayatýnýzý yönetiyor olabilir.

25. yýla özel þimdi arayanlara 5 dakikalýk çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneði verilir. Atakan Sönmez tarafýndan yapýlýr ve bilgi amaçlýdýr. +90 5424475050 Türkiye dýþýndakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz.

Bluesky24 isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajýnýzý Deðiþtirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Hollywood'un Tanrısı

Serbest Kürsü ve Yurtdýþý Firmalar Hollywood'un Tanrısı Konusunu hayatimdegisti.com Konuðumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaþamýnýzý hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanýz mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD týklayýnýz Sinemanın dinle olan münasebeti, kendi tarihiyle eÅŸ deÄŸer bir konudur. Hatta bu konuda çekilmiÅŸ en eski film olarak 1916 tarihli Intolerance isimli, Ä°sa’nın Çilesi’nin neredeyse ilk sürümü olan bir film dahi mevcut kaynaklarda. Bu tarihten baÅŸlayarak çekilmiÅŸ olan sayısız film, ...

ayrýca bu konularda arama yapan konuklarýmýz var Yurtdýþý Firmalar telkin cd indir izle Ýstanbul Yurtdýþý Firmalar nerededir kimdir Yurtdýþý Firmalar çekirdek inanç temizliði Ýzmir bursa Yurtdýþý Firmalar hipnoz Yurtdýþý Firmalar olumlama seminerleri eðitimi çaresi tedavisi Yurtdýþý Firmalar hakkýnda bilgi bilinçaltý telkin cd telkin mp3 Yurtdýþý Firmalar kuantum düþünce kitap haberi


WEZ Format +3. Þuan Saat: 04:18 PM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.