siyah bir kediden gelebilecek aslında çok basit öneriler

[bluemoon24]

Mutfağınız size küçük geliyor. Bence ya çok yiyorsunuz; ya da evinizi kurarken yanıldınız. Yatak odasına sığamıyorsunuz. Yatağınız sığıyor mu? O zaman çok giyiyorsunuz! Ayşegül ile konuşuyoruz da; sorunun ne olduğunu bile anlayamadan, çözümler içinkendinizi parçalıyorsunuz. Şaşırıyoruz!

Gerçekten insanları anlamak zor. Benim gözümden kendinizi görseniz; siz bile hak verirsiniz bana. Belki eksik kalan yanınız da bu: Yaptıklarınıza başka bir sistemden bakmaya alışık olmamanız. Sözünü ettiğim sistem üstelik çok da uzaklarda değil; sizin dışınızda her canlının rahat edindiği bir yaşama sistemi bu. Siyah bir kedi olarak benim görevlerim arasında bu da var: Hatırlatmaya çabalamak.

Kendinden ve kendisini çevreleyen doğadan başka hiç bir gereksinimi olmayan bir canlıya, bana, yakıştırdığınız evcil rütbesi bile, aslında, benden sonra gelip benim üstüme evinizi kondurmanızdan. Tasarruf diye bir kavrama sahip olmanız, gereksiz harcamalarınızdan. Gelecek kaygısına sahip olmanız, öteki canlılardan farklı olduğunuzu düşündüren bir diğer yanınız; aklı evvel hatalarınızdan. Alet kullanabilme farkınız, kaza tutkunuzdan. Dilinizin karmaşası, yalan merakınızdan. Üzgünsünüz, başka türlü mutlu olamadığınızdan. Yaratıcısınız, sorun yaratıyorsunuz.

Ayşegül ile konuşuyoruz da; sorunun ne olduğunu bile anlayamadan, çözümler için kendinizi parçalıyorsunuz. şaşırıyoruz. Çok ciddi felsefe sorununa dönüştürdüklerinize şaşırıyoruz. Keşke şimdi aklınızı okuyabilsem ve size çözüm aradığınız sorununuzun basit yanıtını şu an verebilsem.

Mutfağınız size küçük geliyor. Bence çok yiyorsunuz; ya da evinizi kurarken yanıldınız. Krediniz buna yetti veya size evi değil adresini sattılar, siz de kandınız.

Yatak odasına sığamıyorsunuz. Yatağınız sığıyor mu? O zaman çok giyiyorsunuz. Yatağınız zor sığıyor. O zaman yatağınız çok büyük ya da orası yatak odası değil.



Salonunuzun rengini sevmiyorsunuz: Beyazı denediniz mi? Tavan? Neden tavan ve duvarların farklı renk olması gerektiğini düşünüyorsunuz? Derin Hanım'ın evinde gördünüz. Siz tamamını beyaza boyadığınızda belki o da aynısını yapacak, nereden biliyorsunuz.



Balkonu kapattırdınız; ama su giriyor. Açın; her gördüğünüz zemin parçasının etrafını çevirip eve dahil etmeniz gerekmiyor zaten. O haliyle de sizin.

Yürüme bandını nereye koyacaksınız? Az yiyin, sokakta yürüyün.



Salona yerleşemiyorsunuz. Mumlara ve odunlara yataklık etmek dışında kullanmadığınız şöminenizi kaldırın. Kırk yılda bir kocanızla keyfini süremeyecek misiniz? Hemen bu akşam bu işi yapın; kırk yıl o kadar da çabuk geçmiyor. Plazma televizyonun olduğu duvara tablonuzu yerleştiremiyorsunuz. Yerleştiremezsiniz, çok normal. Başka bir duvarınız yok mu? İkisine de çok para verdiniz ön plana çıkmasını istiyorsunuz. Yaşamınızı tek bir plana sığdırmayın. Girişe mi asacaksınız yani? Ne olur ki? Her gün girip çıkmıyor musunuz?









''Mutfakta sizi rahatsız eden bir şey var. Neden buzdolabının kapağına o kadar çok fotoğraf mıknatısladınız kiş Nişan resimlerinizin olduğu albümün sayfalarının arasına salam koyuyor musunuz?''



















Yemek masasının etrafına birbirinden farklı antika sandalyeler koydunuz; ancak istediğiniz etkiyi sağlayamadınız. Onlar antika değil, sadece eski. Eviniz sadece ev; house yani. The House Café değil. Nasıl onlar sizin gibi tuvalete çirkin halı parçaları koymuyorlar; siz de onların yaptıklarından uzak durun. Taş yerinde ağırdır.

Ferforje ve ahşap kullandınız; ama yine de sıcak bir ortam yakalayamadınız. Nasıl her ateş çorba kaynatmaz, kimi de tüm mahalleyi yakar; sizinki de buna benzemiştir. Her eğilmiş demir, evi ısıtacak, diye bir kural yok. Ayşegül'ün gittiği demircinin de atölyesinin çok sıcak bir duygu verdiğini söyleyemem. Kullandığınız fazla ahşabı yakarak ısıtmaya çalışın mekanınızı.



Banyoda yeterince rahat hareket edemiyorsunuz. şimdi dikkatli bakın, göreceksiniz; köşede 140'a 140, içinde bir takım krom üfleme uçları ve spotlar olan bir nesne var. Hidromasajlı küvet deniyor ona. Onu söktürün, çok rahatlayacaksınız. Hatırladınız değil miş Evet, evet o beyaz olan şey. Eee, para tabii; ama zararın neresinden dönerseniz kârdır. Bunu unutmayın.



Mutfakta sizi rahatsız eden bir şey var. Neden buzdolabının kapağına o kadar çok fotoğraf mıknatısladınız ki? Nişan resimlerinizin olduğu albümün sayfalarının arasına salam koyuyor musunuzş Nedir bu eşyalarla alıp veremediğiniz; rahat bırakın, kavga etmeyin onlarla.

Eşiniz aslında sadece bir diz üstü bilgisayarla çalışmasına rağmen; ki ona da çalışmak denmez, www.xxx.com denir, yine de çalışma odası adı altında evde 10 metrekareye yakın yer kaplıyor. Halbuki siz orayı bir giyinme odası olarak değerlendirebilirsiniz. Eşinizin sürekli daralttığınız alanının son kalan bölümünün de en az yarısında da gözünüz varsa; boşanın. Bakın ne kadar çok yer açılacak. İstediğiniz gibi giyinip soyunursunuz.

Silivri'de bir sitede çiftlik eviniz var ve modern tarzda döşemek istiyorsunuz. Ne yapacağınızı, nereden başlayacağınızı bilemiyorsunuz. Google adresini ziyaret edin; en son teknoloji ürünleri bulabileceğiniz tarım ve hayvancılık fuarları ile ilgili bilgileri toplayın. Bu anlamda absürd karşıtlıklardan hoşlanıyorsanız, Galata'da da bir yer kiralayıp kendinize hafta-sonu-ay-üssü-alfası da yapabilirsiniz.

Güneş ışığından daha fazla yararlanmak istiyorsunuzş Her şeyden önce perdeleri açabilirsiniz, inanılmaz fark ettiriyor. Yazın tatile çıkabilirsiniz. En fazla kutuplarda yararlanabilirsiniz kendisinden. Üzgünüm yazın koruyup, kışın faydalanmanızı sağlayacak her hangi bir icat yok.

Güneşle birlikte hareket eden ev ve bazı ayna sistemlerine komşularınız karşı çıkabilir. Lütfen evinizin orasını burasını da yıkmaya kalkışmayın; dışarıdan, sizin içeriden gördüğünüz gibi zevkli olmuyor.





Tüm bunları denediniz olmadı. Siyah bir kediden gelebilecek son bir öneri daha: Tüm bağlantıların doğru olduğundan emin olun ve tekrar başlatın.









Kaynak:Evdergisi