Çeşitli Sözlerim...

[uyguner]

BİRKAÇ SÖZ YAZALIM
1.Hakiki özgürlük, özgür olmamaktadır. Özgürüm diye haykıran bir kimse aslında kendine bağımlıdır. Kendine bağımlı olmayan insan özgürdür. Peki nasıl? MİSYON ile!
2.Benliğine mahkum olmuşların isteğidir özgürlük. Hem de sahte benliğine köle olmuşların. Hakiki benlik ise tektir. Vahdeti anlayan kesretin sultanı olmuştur.
3.Senin hoşuna en çok hangisi gidiyorsa, ama dosdoğru bir şekilde, insani bir şekilde hangisi hoşuna gidiyorsa onu vermelisin. Bak, başkalarına şunu vermek hoşuma gidiyor, diyorsun. Ama ben sana diyorum ki sen başkalarının sana vermesini istediğin en iyi şeyleri vereceksin. Yok ki, deme sakın. Çünkü fazlası var.
4.Vahdeti anlamak başlı başına bir sanattır.
5.Takva yani korunma aslında Allah'ı sevmek ve Allah'tan korkmaktır. Takva malikel mülk olan Allah'a teslimiyetten ibarettir. Getirilenlere tam iman takvadır.
6.Cennet korunanlarındır, deniliyor. Burada “Allah tarafından korunanlar” kastedilmektedir. Yoksa insanın kendini koruması değil. Muttaki yani korunan olmak Allah'ın en büyük ikramlarındandır. En büyük ikramı ise cennet ehline şöyle bildirecektir: “Ey kullarım, üzerinize rızamı indirdim, artık size hiç gazap etmeyeceğim” Düşünsene ne kadar rahatlarsın. Alabildiğine özgürlük!
7.Ahirette sorgunun uzun olması Allah'ın rahmetindendir. Çünkü Hz.Musa bile Allah'ın huzurunda daha fazla kalabilmek için Allah onun asasıyla neler yaptığını bildiği halde uzun uzun anlatmıştır. Aynı şekilde Allah hesap gününde bir kuluna uzun uzun anlattırıyorsa bu ister cehennemlik olsun ister cennetlik olsun her ikisine de çok büyük bir hediyedir. Allah rahim sıfatıyla kafirleri huzurunda uzun süre tutma merhametini ve lütfunu gösterecek. Elhamdülillah. Allah erhamurrahimindir.
8.Avama gerektir iman, havassa gerektir ihsan. Avamındır taklid, havassındır tahkik. Yani avama “bunu yap” dersin yapar. Ama havassa bunu söylemezsin. O zatlar neyi neden, nasıl yapacaklarını bilirler, yapmaları gerektiğini de bilirler. Onlar en başta “ihsanı” anlayan insanlardır. İhsanı bildin miydi işte o anda namazı kılmaktan çıkıp ikame etmeye başlarsın. Evet namazın kılınması avama, ikame edilmesi havassadır.
9.Burada anlattığımız çoğu şey Allah'a karşı duyulan irfan duygusuyla yapılır. İrfan duygusu pek çok şeyin kapısıdır.
10.Bir kudsi hadiste Allah: “Gizli hazine idim. Zatıma irfan duygusu taşınması istedim. Halkı bunun için yarattım.” demiştir. Heralde boşuna dememişler “kendini bilen rabbini bilir” diye. Ve boşuna dememişler “tüm ilimlerin başı Allah'ı bilmektir, bundan gayrısı boşa ermektir.” diye. Tüm bunlarda saklı olan manayı inşaAllah biliyoruz. Bilinenle bir bilen olduğunu gösterdi. Bilen bununla kendi bilinirliğini bildi. Yani Allah'ın zatına irfan duygusu taşımak isteğinden maksadı, kendisinin “kıyam bi nefsihi” olmasıyla ilgilidir. Bilen aslında bilinendir. Bilinen aslında bilendir.
11.Allah ilk önce sonucu daha sonra nedenleri yaratır. Yaratılan her neden kendi başına bütündür. Yani zerre küllün aynasıdır. Yani bir nokta evrendir. Evren tek bir noktadır. Allah'ın yaratması buna göre bu evrende görülen herşeyden çok daha üstün ve büyük bir şeydir. Hani bir hadis vardır: “Allah'ın 100 rahmeti vardır, onlardan birini yeryüzüne indirmiştir” şeklinde bir hadistir bu. Bugün bilimsel gelişmeler bunu ispat edecek yönde pek çok bulguya sahip! Yani elinizdeki elmanın 100 kat daha güzel versiyonu, kokladığınız güzel bir çiçeğin 100 kat daha güzel versiyonu ahirettedir.



(UYGUNER)