[phantomm]

Abdullahgökhan Nickli Üyeden Alıntı

Hepinize çok teşekkür ediyorum.
Sayın phantomm
Yine bu sitede dolanırken şöyle bir yazıyla karşılaştım:
"sariok2. teknikte aynı telkinler tersten okunmuştur.Bilinçaltı dünyanın en mükemmel bilgisayarlarından daha kuvvetli bir bilgisayardır.Tersten okunan kelimeleri anında anlar ama bilinç bunu anlayamaz bu teknikle bilinç 2. kez aşılmış olur."
yazının tamamı için:
http://www.hayatimdegisti.com/forum/...elkinleri.html

Burdaki tersten okuma olayını kastetmiştim.

Ayrıca cevaplarınızı okurken aklıma yeni sorularda takılmadı değil.
Mesela bilinçaltımız tersten okumayı çok rahat çözebiliyorsa bilinç neden yapamıyor?
Bilinç, bilinçaltını kullanmıyormu?
Bilinç, bilinçaltını kullandığına göre ona emir verip tersten okuma özelliğinden çok rahat faydalanıyor olması gerekmez mi?
İşte böyle arkadaşlar.
Bukadar sorunun oluşması elbette konu hakkında fazla bilgimiz olmamasından kaynaklanıyor.
Nekadar güzelki bunuda fikir alışverişi yaparak bilgilerimizi arttırabiliyoruz.
İyiki varsınız. Hepinize TEŞEKKÜRLER.

Anladım, işte bilinç bilinçaltını bloke ettiği için onu aşıp direkmen bilinçaltına inmek adına çeşitli yöntemler geliştirilmiş.

Dediğim gibi bu konuda derin bilgilere sahip değilim:)Bugüne kadar edindiğim şeyleri yorumlayarak onlara dayalı düşünüyorum sadece ben de.

Şimdi yine sorularınıza bilgilerim dahilinde,zihnimin elverdiği kadarıyla yanıtlamaya çalışayım, sitemizin bu konuda derin bilgisi olan değerli üyeleri lütfen beni düzeltsin yanlışım varsa.

Şİmdi bilinçaltı çok büyük bir havuz gibi.Pek çok anlayışa göre atalarımızdan gelen bilgiler burda saklı.Yani bizim bilinçli zihnimizle bilmediğimiz pek çok bilgi,deneyim hepsi burda mevcut.Dünya üzerindeki herşeyden haberdar.Ayrıca ortak bilinç diye bir kavram da var.Bütün insanlar olarak birbirimize bağlıyız,ve herkese herşeye dair bilgiler bilinçaltımıza akıyor.Telepati denen olayda da işte bu bağı kullanıyoruz.
Aynı şekilde maruz kaldığımız fakat unuttuğumuz şeylerin de bilinçaltında bulunduğu,yani unutulmadığı orada depolandığı gibi bir bilgi var.
(Mesela çekim yasası,teklik yasası vb. gibi evrenin yasaları bilinçaltımızda vardı ve bilinçaltımız bunları bir şekilde kullanıyordu.Fakat biz böyle yasalardan haberdar olana kadar onları kullandığımızı farketmedik bile.)
Tüm bunlar bilinçli zihne çıkmadan orda bekliyor.Yeri geldiğinde doğru şekilde bilinçaltımızla bağlantıya geçebilirsek tüm bu bilgelikten faydalanabiliyoruz.




Bilinçli zihnimiz bunların farkında değil.O yüzden yeni bir durumla karşılaştığımızda bilinçli zihnimizle çözmeye çalışmak kar etmiyor.Çünkü burdaki bilgiler sınırlı,çözüm yeteneği kısıtlı o yüzden.


Olsa bile bilinçli zihin o kadar çok yargı,önyargı,eleştiri üretiyor ki hangi yol doğru bilemiyoruz,karar almakta zorlanıyoruz.


Halbuki, bir karar almada zorlanırken,sabah çözümü elde etmiş olarak uyanmaya niyet ederiz ve kimi zaman bize direk doğru yolu gösteren bir içgörü ile uyanırız.İşte bu bilinçaltının bilgeliğidir diye düşünüyorum.Dingin zihne doğan güneş.

Şimdi, aslında tüm gerçek bilinçaltı.Çünkü bizim burda yaptığımız çalışmalarda geçerli olan,söz sahibi olan kısım bilinçaltıdır.Önceden yazdığım gibi yaşantımızı yönlendiren asıl etmen burası.

Mesela ben bilinçli zihnimle değerli olduğumu düşünüyor olabilir.Bu cümleyi dille kurmak çok kolaydır.Herkese de diyebilirim ben çok değerli bir insanım diye.Gördüğümüz gibi bilinçli zihin ile birazcık yargılama yaparım,düşünürüm olması gerekeni bulup cümleye dökebilirim.

Fakat, geçmiş yaşantılarım süresince ailemden gereken saygı ve sevgiyi görememişsem,girdiğim ortamlarda insanlar varlığımı bile farkedememişlerse vs. bilinçaltım bunu "Ben değersizim" olarak kaydetmiştir.Onların o davranışları sonucunda ne hissedebilirim ki başka? Bilinçaltı mantıkla değil duygularla çalışır.Mesela bu gibi bir durumda bilinçli zihnimizle düşünsek,başkalarının hakkımızda düşündüğü şeylerin ya da bize karşı olan tutumlarının bizim değerimizden birşey çalamayacağını ya da üstüne birşey koyamayacağını biliriz.Fakat bu aşamada bilinçaltı devrededir ve o an hissedilen değersizliği kişinin genelgeçer doğrusu olarak kaydeder.Sorgulamadan.Bu açıdan bilincin bilinçaltına değil,bilinçaltının bilince hakim olduğunu söylemek çok yanlış olmaz diye düşünüyorum.Ona hükmedemiyor,yapabildiği ölçüde kullanıyor sadece.


İşte böyle çelişkili bir durumda yaşamım hangi söyleme göre düzenlenir?Tabi ki bilinçaltının haykırdığı cümleye göre.Yani "Ben değersizim" kalıbına göre şekillenen bir hayat.


Bu durumda bilinçli zihninizle istediğiniz kadar değerli olduğunuzu düşünün hiç bir fayda sağlamaz.Pek çok olayda ve kişide "değersizliğiniz"in kanıtlarını görmeye ve yaşamaya devam edersiniz.


İşte bu aşamada bilinci(sorgulayan kısmı) devreden çıkarabilecek teknikler kullanılarak, yeni doğrular bilinçaltına yerleştiriliyor.Bilinçaltına ulaştınız mı tamamdır artık ne verirseniz kabul ediyor zaten.Önemli olan bilinci devreden çıkarmak.Ondan sonra bilinçaltı yeni bilgileri kullanmaya başlıyor ve bilinçli zihninizle de daha farklı düşünmeye konuşmaya başlıyorsunuz.Köklü bir değişim olmuş oluyor yani.


İşte böyle.

Bu konuda çok fazla bilgi mevcut.Çözülebildiği kadarıyla:) bilinçaltının gerçeklerini ortaya koyan kitaplar var.Şİmdilik onları okuyabilirsiniz belki.


Burası gerçekten bir hazine gibi.Sahip olduğu bilgi birikiimi ve insanları sebebiyle:)
Paylaşımlarımızın artmasını diliyorum.
Sevgiler..