kaliteli yazar

[bluemoon24]

öyle bir tanımdır ki anlam kaymasının doruklarında fink atarak apayrı bir anlam edinmiştir litaratürümüzde. sözlük içerisinde kaliteli yazar tanımlarının hepsini yarak yazar olarak değiştirin, hiç bir anlam değişikliği olmadığını göreceksiniz. bu derece fantastik, bu derece gizemli ve o denli kaliteli.

kaliteli yazar. gel gör ki kalitenin nesnel bir ölçütü yoktur.

sözlükte başarıyla filme alınan bir melodramın önemli karakterlerinden biri.



sözlükte kol gezen hoşa gitmeyen birileri mi var örneğin, kendisinden şikayet edilirken hemen sahneye sakin adımlarla giriyor, narrator'un puslu sesinden bunca kaliteli yazarın da sözlükten kopup gitmesine sebep oldu repliğini dinlerken sözlüğe kattığı binlerce eserini bavuluna tıkan kaliteli yazarı görüyoruz.



sahnenin sonunda bize kalan yalnız bir grup ibiş oluyor. jenerikteyse emekleriniz boşa gitti, sözlük kaybetti diye bir yazı görünüp kayboluyor.



sanane halbuki?)

kaliteli yazarlarda genel olarak sessiz olamama rahatsızlığı da mevcuttur. sözlükte olan olaylara karşı bir tane bile yapıcı fikir getirmeden ortalığı yaygaraya vermek kalitenin önkoşuludur.



kaliteli yazar sol köşedeki çarpı işaretine basıp kimseyi rahatsız etmeden çekilmek yerine ortalıkta megafonla yayın yapar, eşi dostu da artık onsuz buraların tadı yok şeklinde şak şaklarına devam ederse 3. kişilere ne gibi bir eğlence kaynağı, ne gibi bir çekirdek çitleme malzemesi oluştururlar bunu olayların yakın bir şahidi olarak biliyorum.

kaliteli yazarların sözlükten karşılığını hiçbir zaman alamadıkları beklentileri vardır.



bu beklentiler kendi sözlerine göre entelektüel birikim, sınırsız bilgi, seviyeli tartışma gibi modern hayatın beraberinde getirdiği kavramlardır.



kaliteli yazarların bu beklentilerine aldıkları karşılıksa olsa olsa sözlüğün kaotik ortamında internet'i basan köylüler ordusunun sözlüğe sızabilenlerinin verdiği rahatsızlıktır. kaliteli yazarın o kafatasının çatlaklarından sızan sınırlı kaliteyi bizlerle paylaşabilmeleri için bu tür negatif etmenler olmamalıdır.

kaliteli yazar, bir yazara ilk mesajı atan, ilk nick altı giren kişidir aynı zamanda. kalitesi bazıları tarafından kolayca görülemez. taaa ki uçup da diğer yazarların girdiği nick altı girileri okumaya başlayana kadar. bu da bizlerin önüne kaliteli yazar deşifratörlüğü nü koyuyor.



kaliteli yazar, arkasındaki yazar ordusuyla tanınır. isyankar, sert bakışlı ve ele avuca gelemz bir yapısı vardır. senle benle muhattap olmaz. özel mesajlara argumanlarınız bu giriyi eleştirebilmek için yeterli değil. diye otomatik mesaj yollayabilendir. eleştirmenliğini her yerde gösterir. kalemini sakınmaz, yönetici bile olsa yaptığı yanlışı ortaya koyar. ha bunu özel mesajla bildirmez. giri girer, 48 yerden bakınız vererek olayı tüm kitleye duyurur. çünkü o kaliteli yazardır ve kitleleri aydınlatmak için vardır.

statüsü yerlerde sürünen, girileri genelde kötülenen ve bazen hiç oylanmayan girilere sahip nevi şahsına münhasır kişilik.. itü sözlük 2200'lerde değerleri anlaşılacaktır bunların..



kaliteli yazar nedir? sürekli artı oy alan mıdır? hayır! kaliteli yazar popülizme köle olmayandır. beğenilmezlik kaygısıyla düşüncelerine kelimelerine yaşam felsefesine sansür koymaz. başkalarının değil kendi içine sinmesidir eserini başarılı kılan. ilginçtir... saniyede artı oya boğulan girilerinin yanında eksi oya boğulan girileri de vardır onları da en az diğerleri kadar sever. yorumlar yoğurur süzer. imaj hiç bir şeydir susuzluk her şey!!
başkasının otuna bokuna kalitesine laf söylemek, ayar üstüne cila çekmek yerine evvela kendini eleştirmeyi bilen, kendini dev aynasında görmeyen yazardır. budur.



ek: bir de şunu söyleyeyim evvela iyi insan olmak gerek. kaliteli yazarlık zurnanın son deliği, sapındaki püskülüdür.





aklıma bir fıkrayı getiriyor bu. temel hastaneye hastasını götürmüş. oydu buydu, doktorlar, hemşireler koştururken hoparlörden anons yapılır: kanamalı bir hasta için acil a rh+ kan gerekmektedir.



temel düşünür. yahu der. bu kanama neresidir ki oranın insanı böyle anonslar yapılıyor?



ben de merak ediyorum. neresidir bu kalite? burdur'un ilçesi midir? sözlükte hemşericilik mi yapılıyor?

buradan düzceli yazarlara selam ederim.

sözlükteki son dönem küskün kaliteli yazarların bir kısmıyla görüştüm, sorunlarını dinledim ve genel olarak yanıldıkları bir nokta olduğunu gördüm.



aydınlatmak, bir kez daha üstünden geçmek isterim:



sözlükteki yazarlar kişisel çıkarım için değil, amiyane tabirle babamın hayrı için değil tamamen kendi iradeleri dahilinde, bir karşılık veya sözlükteki diğer yazarlardan ayrı olarak bir kolaylık beklemeden sözlükte yazıyor olmalıdır.



bazılarının ağzına bal çalıp bazılarıyla doyasıya taşak geçiyorsun, hiç adil değilsin diyorlar.



bu intibanın oluşabilmesine hak veriyorum. zira bu intiba oluşumunda emeği olan bir faktör de insanlar gönlünce flama açarken, açık mektuplar kaleme alırken buna sesimi çıkarmayan bizzat kendimdir. ben bir yazar olsam, sözlüğü bir dönem ölesiye sikertip, götümüze şişe sokabilecek onlarca giriyi hiç bıkmadan sözlüğe kazandırıp en sonunda sabrın da bir sonu olduğundan hareketle sözlükten uçsam, üstüne bir mektup kaleme alıp uçmamdan sorumlu kimse ahmet'tir hasan'dır, hepsi puşttur yazıp arkadaşıma ricayla nick altıma kopyalatsam eminim benim için de abi bu hasan büyük orospu çocuğuymuş, zamanında wondrous'u da uçurtmuş şeklinde urban legend'ler yazılır, itinayla inanılırdı.



bunun gibi birçok olayda da sözlüğe derdini ilk paste eden de facto haklı kabul edilmekte, açıkçası ne zamanımı ne atp'lerimi karşılığında laf yetiştirmek için kullanmayınca da suçlu adam olarak yine ben, yine sözlük kabul edilmektedir.



son günlerin popüler konusu kaliteli yazarlar için de kanımca bir kendi edip kendi bulma durumu söz konusudur. yukarıda bahsettiğim gibi kaliteli olduğunu, sözlükte geyik yapmadığını iddia eden yazarların kendilerini diğer kimselerden ayrı bir yere koymak istemeleri, özel bir muamele istemeleri söz konusudur.



küskün kalitelilerden biriyle yaptığım konuşmada geçen kimse için özel ışık, toz ve gürültü ortamını sağlayacak değilim sözü sanırım bu isteğe olan bakış açımı yeterince belli ediyordur. kaldı ki kimse bir şeylerden hey heylenmediği sürece, sözlükte genel anlamda bir problem, bir çöküntü, bir kırıntı olduğunu da düşünmüyorum. sözlük şundan 1.5 sene öncesinin kaotik ortamına nazaran çok daha çekilir haldedir.



yine aynı sohbette tarafıma kaliteli yazarlar kolay yetişmiyor, bunların gidişi hakkında bir şey yapılmayacak mı? kabilinden bir soru soruldu. kaliteli yazarların kolay yetişmediği doğrudur. kaliteli yazarların zamanında sözlüğe kattıkları kaliteli eserler itü sözlük müzesi'nde ufak bir araştırmayla bulunup bunlarla bolca dalga geçilecek şekilde muhafaza edilmektedir. ayrıca kaliteli yazarların yetişmesinin zorluğuna bir örnek de copy-paste yapılacak internet adreslerini google'dan arayıp bunları ctrl-c, ctrl-v marifetiyle sözlüğe taşımanın, anlaşılması zor olsun diye kelimelerin yerlerini değiştirmenin ne kadar zor olduğudur. kaliteli yazar diye ortada gezenlerle terbiye sınırlarını kimi zaman geçerek dalga geçmemizin sebebi, kaliteli yazarlardan kiminin uzun süredir terbiye sınırını çoktan geçmiş olması, onlarca insanı kaliteliyim diye uyutmasından ötürü olabilir.



kaliteli yazarların problemlerinden biri de kaliteli yaşamlarına devam etmekteyken sözlükte açılan kimi başlıkları görüp bunları kendilerine hakaret addetmeleri olmuştur. sözlük mantığının sonsuz spektrumda dağılan binlerce başlığın huşu içinde sol frame'de kaymasına dayandığını kaçıran kaliteli yazarlar sözlükte binlerce başka konu incelenmişken bu başlıklara takılmış, bunları üreten kimsenin bir provokasyon çalışması içinde olduğunu iddia etmiş, bana gelip bu adam provoke ediyor bizi rahatsızız bir şeyler yap demiş, doğal olarak verdiğim hayır cevabına karşı da adaletsiz, sözlüğün sorumluluğunu kaldıramayan bir insan olduğumu çeşitli mecralarda duyurmaya başlamıştır.



şu an adaletsiz wondrous çığırtkanlığı yaparken savunduğumu düşündüğünüz kimsenin zamanında sözlükten apar topar uçmuşluğu bile olan biri olduğunu hatırlatmak isterim.



burada insanların davranışlarını sorgularken, işini öğretmeye çalışırken, bence biraz da geçmişte yaşanan şeyleri de düşünmeliyiz. eğer bu olayları bilmeyecek kadar sözlükte yeniysek, öğrenmeye çalışmalıyız.



yoksa böyle seri halde saçmalarsınız, sağda solda dalga konusu olursunuz.



kaliteli mamullerinizi taşıdığınız mecralarda burada bizim gösteremediğimiz saygıyı bulmanızı dilerim.



vaya con dios!





Kaynak: İtüSözlük