[ECEM18]

Nefes ve Ruh İlişkisi

Ruh kelimesi genelde bir şeyin özü anlamında kullanılmıştır. Damıtılmış alkollü içeceklere ruh adı verilir. Örneğin şarabın damıtılarak kuvvetlenmiş şekli olan kanyak şarabın ruhu olarak kabul edilir. Konyakta yoğunlaşan şey şaraba bilinçliliği değiştirme gücünü veren yaşamsal özüdür. Biraz şarap ısıtılarak çıkan buhar içe çekildiğinde şaraba göre daha aktif, yoğun ve kuvvetli bir enerji duyumsarsınız. Çekilen buhar şarabın ruhu olarak adlandırılır. Bu anlamda ruh yaşamın ve gücü, kaynağı ve özü olarak anlam kazanır.

Kutsal kitaplarda sözü edilen "Tanrı suretinde yaratılmış olmak",
"Ruhundan üflemek" ve "Şah damarından yakın olmak" ruh ve nefes ilişkisinin en yüksek anlamda ifadeleridir. Tanrısal bağlantıyı belirten en önemli anlatım da "Ruhundan üfleme" dir.

Birçok mistik düşünür kendilerini ve var oluşu gözlediklerinde Nefesi ruhun bedenlerinde gözlemlenebilir şekli olarak yorumlamışlardır. Doğu öğretilerinde nefes bilinç ve madde arasında köprü olarak nitelendirilmiş, düşünce ve beden arasındaki bağlantının soluk alışlarla sağlandığı ortaya konmuştur. Ruhun doğasında hareket, ritm, değişkenlik vardır. Canlılığın kaynağı olan ruhun organizmalar üzerinde gözlenebir tarafıda nefes alış verişleridir.

Birçok dilde ruh ve nefes için aynı sözcükler kullanılır. Sanskritçede prana, Yunanca pneuma, İbranice ruach, Latince spritus, Arapça nefs, İngilizce soul, Osmanlıca soluk kelimeleri aynı anlamı taşıyan ortak sözcüklerdir.

Bazı kültürlerde yaşamın ilk nefesle başladığına ve son solukla bittiğine inanılarak nefes alma başlamadan ruh ve bedenin birleşmediği düşünülür. Hint mistisizminde Tanrının varlıkları belli sayıda nefes alış verişleri ile programladığına ve nefes sayıları bittiğinde varlığın yaşamının da biteceğine inanılır. Bu yüzden yavaş ve az sayıda nefes alıp vermek sağlık ve uzun ömürle ilişkilendirilir. Evrenin her fazında nefes alıp vermek anlamında daralma ve genişleme gözlenebilir. Mevsimsel büyüme ve küçülmelerde, gece ve gündüzde, uyku ve uyanıklıkta, kara delik ve big bengler de evren makro ve mikro ölçeklerde nefes alıp vermektedir.

Birçok otantik kültürün temel felsefesine göre eğer nefes alıp vermeyi bedendeki ruhun hareketi olarak alır ve bu hareketin evrenin nabzı ile birlikte hareket ettiğinin farkına varabilirseniz; evrenin nabzından ( nefes senkronizasyonundan ) kopan her varlığın yaşamını sonlandıracağı düşünülür. Bütünün nabzından kopan nefes alış verişleri, aynı zamanda ruh ile bağlantının kopması anlamını da taşır. Ruh ile bağlantının kopması varlığın bütünden/ kaynaktan/ özden düşünsel ve enerjisel olarak beslenmesini sonlandırır. Varlık nefes alış verişlerinin ritmini ve derinliğini bilinçli olarak değiştirmeyi öğrenebilirse zaman zaman, varlığında oluşan bütünden kopma ve ayrılma anlamında kaybettiği sağlığını tekrar
oluşturabilir.

Mustafa Kartal