Bir balık alsak, stres atsak

Başlangıçta basit bir hevesle başlar her çeşit ilgi. Bir akvaryumcuya gidip, küçük bir cam fanus ve minik bir balık satın alarak bu renkli dünyaya ilk dalışı kolayca yapabilirsin. Günümüzde çoğumuz şehirlerde, apartman dairelerinde yaşıyor ve doğal hayattan iyice uzaklaşıyoruz. Bütün bir gün şehrin gürültüsü, hava kirliliğinin grileştirdiği gökyüzü, yapay ışıklarla aydınlatılmış ortamlar ve dijital yaşam, hepimizi farkında olmadan strese sokmakta. Günlük hayatın bu streslerinden uzaklaşarak, rengarenk balıklarla ilgilenmek, hem moral yükselticidir, hem de rahatlatıcı.

Akvaryum hobisine yeni başlıyorsan en çok tanınan ve bakımı en kolay balıklardan birini seçmelisin. İşte sana başlangıç için önerilerimiz:


Japon balıkları: Japon balıkları dünyada en yaygın olarak beslenen ev hayvanlarıdır. Bu balıklar oldukça zeki olup, kendilerini besleyen kişiyi tanırlar. Japon balıkları oyunlar oynamayı severler ve iletişimden hoşlanırlar. Bu yüzden iki balık beslemek, tek balık beslemekten daha iyidir. Japon balıkları arasında çok çeşitli renklere sahip olanlar, tek kuyruklular, çift kuyruklular, çeşitli vücut ve kafa biçimlerine sahip olanlar bulunmakta. İşin üstadları der ki; “Bir japon balığını öldürmenin tek yolu, onu vurmaktır”. Bu da japon balığının diğerlerine göre çok daha kolay bakılacağını göstermekte.

Lepistes: Canlı Doğuran ailesinin en çok tanınan ve bakımı en kolay balık türlerinden biridir. Kolay bir tür olarak nitelendirilmesinin en önemli sebepleri, üremeleri için özel şartlar gerekmemesi, çok büyük akvaryuma ihtiyaç duymamaları, çok değişik renk ve desenlere sahip bulunmaları ve uygun fiyatta olmalarıdır.

Palyaço balığı: Tuzlu su akvaryumlarında en sık rastlanan “Finding Nemo”, şu bizim yakından tanıdığımız, “Kayıp Balık Nemo” dur... Gerek görüntüsü ve deseni, gerekse komik ve eğlendirici davranışlarıyla tam bir palyaçodur... Bakımı en kolay balıklardan olup, kolayca kuru yeme alıştırılabilir.



Daha ileri seviyelerde;

Sarı prenses: Sarı prenses olarak da bilinen bu dostumuz, Malavi Gölü' nün Mbuna Grubu' nun üyesidir. Sarı prenses, biraz sinirli bir yapıya sahiptir. Ortamda bir baskın erkek ve onun haremi olur. Diğer erkekler ise, onun korkusundan, renklerini dişi gibi göstererek, saldırılarından korunurlar.

Discus: Bu şirin, küçük canlı,hem Cichlidae familyasının, hem de tatlısu akvaryumlarının en güzel balıklarından biridir, kuşkusuz.. Gerek şekilleri, gerek renkleri dolayısıyla, birçok akvaryumseverin tutkusu haline gelmiştir. Bakımı süreklilik gerektirdiği için, amatör akvaryumseverleri biraz uğraştırabilir. Bu yüzden Discus akvaryumu kurmadan önce, bu balıkların doğal ortamları hakkında bilgi sahibi olmak gerekir.



Cichlid: Çok güzel renklere sahip olan bu yaramazlar, hem sosyal yaşamlarıyla , hem de sürü halindeki görüntülerinin çekiciliği ile, akvaryum dünyasının en beğenilen balıklarındandır.

Angel: Hem bu kadar şirin görüntüye sahip ol, hem de kavgacı ol... Angel yaramaz, kavgacı bir yapıya sahip olduğu için, akvaryuma birden fazla konacaksa, renkleri birbirinden farklı türlerin seçilmesi, daha doğru olur. En iyi huyları, yem konusunda seçici davranmamaları, bir çok pul ve granül yem yiyebilmeleri...

Tang: “Tang", Almanca'da deniz yosunu" anlamına gelir. Bu ismini beslenme şeklinden almıştır. Tang'ler otobur olup, kurutulmuş yosun veya yosun içerikli pul ya da granül yemlere bayılırlar... Tang'ler iyi huylu, çok sakin hayvanlardır. Bu yüzden, balık akvaryumunda rahatlıkla beslenebilirler.

Wrasse: Bu hiperaktif minikler, büyüyene kadar, birkaç evre geçirir ve bu yüzden bir bakarsın ki, aldığın balık bambaşka bir renk oluvermiş. En komik yanları, korktuklarında ve uyumak istediklerinde, kendileri kuma gömmeleri...