![]() |
Hayatın Özü Renklerin ustası olarak anılan büyük bir ressamın öğrencisi eğitimini tamamlamış. Büyük usta öğrencisini uğurlarken, yaptığı resmi şehrin en kalabalık meydanına koymasını ve yanına da kırmızı bir kalem bırakmasını, halktan beğenmedikleri yerlere çarpı koymalarını rica eden bir yazı iliştirmesini istemiş. Öğrenci birkaç gün sonra resme bakmaya gittiğinde resmin çarpılar içinde olduğunu görmüş. Üzüntüyle ustasına gitmiş. Usta ressama üzülmemesini ve yeniden resme devam etmesini önermiş. Öğrenci resmi yeniden yapmış. Usta yine resmi şehrin en kalabalık meydanına bırakmasını istemiş fakat bu kez yanına bir palet dolusu çeşitli renklerde boya ile birkaç fırça koymasını ve yanına da insanlardan beğenmedikleri yerleri düzeltmesini rica eden bir yazı ile bırakmasını önermiş. Öğrenci denileni yapmış.. Birkaç gün sonra bakmış ki resmine hiç dokunulmamış. Sevinçle ustasına koşmuş.Usta ressam şöyle demiş: "İlkinde insanlara fırsat verildiğinde ne kadar acımasız bir eleştiri sağanağı ile karşılaşılabileceğini gördün. Hayatında resim yapmamış insanlar dahi gelip senin resmini karaladı. İkincisinde onlardan yapıcı olmalarını istedin. Yapıcı olmak eğitim gerektirir. Hiç kimse bilmediği bir konuyu düzeltmeye cesaret edemedi. Emeğinin karşılığını, ne yaptığından haberi olmayan insanlardan alamazsın. Sakın emeğini bilmeyenlere sunma ve asla bilmeyenler ile tartışma." smileydance Kigem |
Hayatın Özü Bu hikaye bilindik gibi olsada tekrar etmekte fayda vardır.Onay arayışını bir tarafa bırakıp içsel yönelimli olmanın gereğini çok güzel bir şekilde anlatmış. Hayat.. Bir zamanlar 1 oglu ve 1 esegi olan fakir bir kari-koca varmış Imkanlarini daha iyiye götürmek ve dünyayi tanimak için sehir -sehir dolasmaya karar vermisler ve küçük ogullarini eseklerinin sirtina bindirip yola koyulmuslar. Ilk geldikleri köyde insanlarin arkalarindan '' þu terbiyesiz çocuða da bakin! Kendisi esegin sirtinda Rahatça yolculuk ederken, zavalli anne ve babasi kanter içinde yürüyorlar! '' dediklerini duymuslar. Baba esine dönmüs ve ' ' biricik oglumuzun terbiyesizlikle suçlanmasina izin veremeyiz, en yasli ben olduguma göre esege ben bineyim siz ana-ogul yürüyün '' demis. Ve böylece giderken baska bir köye gelmisler. 2. Köyde ilerlerken insanlarin : ''su ahlaksiz adama da bakin, kendisi esegin sirtinda seyahat ederken zavalli oglu ve karisi yürümek zorunda kalmis! '' dediklerini duymuslar. Ahlaksiz biri olmayi kendine yakistirmak istemeyen baba karisini esegin sirtina bindirmis ve baba-oðul yanlarinda yürürken 3. köye gelmisler! 3. Köyde insanlarýn arkalarýndan : ''zavallý yasli adam, hem bütün gün esek gibi çalisiyor kendisini prenses sanan karisi da hem kocasinin üvey evlattir ''dediklerini duymuslar. Bunun üzerine tüm aile eseðin üstüne binmisler ve 4.köye ulasmislar. 4.Köyde insanlarin: ''su canavar insanlara da bakin! Zavalli eseðin belini kiracaklar ''dediklerini duymuslar. Esekten inip üçü de hayvanin yaninda yürüyerek 5. köye varmislar. Bu kez duyduklarýna inanamamislar : Köylüler gülerek : "su üç salaða bakin, kendilerini tasiyacak bir esekleri olduðu halde yürüyerek yolculuk yapiyorlar ''!!! SONUÇ : GENELLIKLE INSANLAR SENI KRITIK ETMEK VE SENINLE ALAY ETMEK IÇIN HER ZAMAN BIR EKSIGINÝ BULACAK VE KIMSE SENI OLDUGUN GIBI KABUL ETMEYECEKTIR. ONUN IÇIN DOGRU BILDIGIN SEKILDE YASA VE KALBININ SENI YÖNLENDIRDIGI YERE GIT. HAYAT ÖN PROVASI YAPILMAMIS BIR TIYATRO GÖSTERISIDIR. BU ALKISI OLMAYAN TIYATRONUN PERDESI KAPANMADAN ; GÜL,SARKI SÖYLE,DANS ET VE ASIK OL....HAYATININ HER ANINI DEGERLENDIR wave blissy hpm1 12389 y789 http://images.google.com.tr/images?q...eddinhodja.jpg |
Hayatın Özü Çooook güldüm atakan abi çok güzelmiş bu hikaye thumbsanim ve çok da doğru,insanlara göre hareket edersek hem boş bir hayat yaşarız mutlu olamayız hem dene kadar çaba göstersek eksik bulunmak istedikten sonra bulunur.Bence hepimiz kendi mutlu olduğumuz gibi yaşamayı öğrenmeliyiz bu hayat bizim ,neden başkaları için yaşayalımki....... hismiley |
Nasrettin Hoca Hikayesi ve Site Gelişimi Tarih tekerrürden ibarettir.Nasreddin Hoca nasıl ne yaparsa yapsın eleştirilmişse benzer durumlar benim başıma geldi. Ben ilk olarak hazırladığım mp3 leri ücretsiz basit bir blog sitede paylaşıyordum geçen sene... Bunun üzerine -Bu ne biçim basit bir site madem bir şeyler paylaşıyorsun doğru düzgün bir site yap diye eleştirenler oldu... Bende tasarımcı buldum parasını ödedim site yaptırdım hosting aldım.Daha fazla vaktimi ayırdım bu konuya yurtdışından script metinleri satın aldım. Doğal olarak mp3 'lerin bir kısmını ücretli yaptım. Bu seferde... -Bu nedir kardeşim olayı ticarete dökmüşsün Diyerek saldıranlar oldu... Ücretsiz bir çok script yaptım hatta mecbur olmadığım halde sosyal sorumluluk gereği en popüler konuları ücretsiz yaptım .Ücretli olanlara 1 seneye kadar iade garantisi verdim.Puan ile sadece katkı ile cd alınabilir yeter ki sizde katkıda bulunun dedim. Bunu görenler -Ne var bu ücretsiz scriptlerin ardında acaba başka şey mi var neden ücretsiz? dusun Dediler... Yani işin özeti budur ki Nasrettin Hoca misali eğer kişilerin niyeti ille bir şeyleri eleştirmekse mutlaka bulurlar bir şeyler y789 Hayatınız boyunca unutmayınız ki her zaman yaptıklarınızı beğenmeyenler olacaktır. Nasrettin Hoca misali s456 SONUÇ : GENELLIKLE INSANLAR SENI KRITIK ETMEK VE SENINLE ALAY ETMEK IÇIN HER ZAMAN BIR EKSIGINI; BULACAK VE KIMSE SENI OLDUGUN GIBI KABUL ETMEYECEKTIR. Kim ne derse desin doğru bildiğini yapanlara selamlar t678 http://images.google.com.tr/images?q...dja_donkey.jpg |
Ynt: Hayatın Özü hey dostum, sana söylüyorum; gülümse! tatlı bir kahkaha ile kalk yatağından aynada gördüğün yüze, bir öpücük at aç perdelerini sonuna kadar çek içine uyanan günü çıplak ayak ile dolaş bir kere belki de bilmediğin bir evdesin belki de “evim” dediğin yerde, sadece “misafirsin” ! dokun sana ait olan her ne varsa bırakma hiçi bir düşü yarınlara yıkarken yüzünü, suya iyi bak unutma, okyanuslar gizlidir o bir tek damlada yeter ki , yüreğinde tutuşsun bulutlar hey, dostum ! hiçbir ölü, ödeyemedi borcunu, hiçbir ölü doğurmadı, bir çocuğu, hiçbir çölde yetişmedi, düşen bir tohum, yaşamın içindeysen içinde ol ! yaşıyorsan eğer, adam gibi yaşa, kitaplarda yazan gibi değil veya “o dedi”, “bu demiş” gibi değil el için değil, âlem için değil kendin için, doya doya… hey dostum, sana söylüyorum gülümse! bak güneş ve ay, hiç beklemedi seni, her gün ne olacaksa oluyor, ve her gün, ya senle ya da sensiz doğuyor o zaman, doldur ciğerini ve haykır “ben diriyim” diye yaşam benim ve bana ait, özgürüm diye bırak “mışlar” ve “mişler”, korkular ve endişeler kaybolsun sen yeter ki, yeşert düşlerini… isterse saksıda bir tek ot olsun, senin olsun ! ama, istediğin olsun… pişmanlıklara değil, umutlara aç seni dimdik tutan kalbini ! kullanılmadık hiçbir eşyanı bırakma söylenmemiş bir sözde seninle yürüyenler olacaktır, önüne dikilenler olduğu kadar onlara sıkı sarıl çünkü hiçbir el boşlukta, asılıp kalmamalıdır! bir hayatı kucaklamak ne güzel ne güzel,bir hayale sahip olmak hey dostum,sana söylüyorum kafesinin içinde çırpınan, serçe değil küllerinden dirilen “zümrüt-ü anka” ol yaşamın kıyısında dolanma, taa içinde ol hadi dostum, gülümse ! ne olmak için doğdunsa onu ol ! ergun acehan sevgilerle.. |
Ynt: Hayatın Özü hayatta bazende elestiri cok onemli bence, bizler hayatin icinde ilerlerkene cogu seyi gormuyoruz ama karsimizdaki bazen gorebiliyor ve sunu soyle yapsan daha iyi olur deginde haketendende dogru diyebiliyoruz. elestiriler bence cok onemli. bende cok elestirldim hayata ama sunu hep tekrarladim ben evde ac susuzikene bana kimse ekmek vermiyor. ben 2ci evligimi yaptigimda cok dedikodu duydum ve sunlari soyledim 6ti sene evde yalnizdim kimsecikler gelip isimin ucundan tutmadilar yada bana sen yalnizsin gel beraber yemek yiyelim demdiler yada nasilsin bir zorlugun varmi hayata yalnizliktan bunlairsan buyur gel demdiler. bunlari demdiler diye evlenmedim ben tabiki ese ihtiyac duydum yalnizlik iyi birsey degil hayat arkadasi lazim diye evlendim iyide ettim. budefa cocuk istegi gundeme geldi yasim genc degil budefada yok bu yasta cocuk istiyorsunuz napcan cocgu cocgu olanlarin basi gogemi erdigibi elestiriler duydum soyle dusundum belki hakilar buyuturkene zorluklar cekecegim ama diger taraftan ben gzmelerimi gezdim diskolara gitim istegim sehirleri kentleri gezdim. hayat tecrubem var cocgum olunca onu birakip gezmek ihtiyaci duyamam onunla vakit geciririm egitimi verikene zewkli eglenceli olur mecburiyeten degil istedigim icin onu yetistirim. kimsenin demeleri beni irgalamayor sonucda ben insanlari cok iyi taniyorum. cikarlari varsa kapini calarlar yoksa sen oldunmu kaldinmi ilgilenmezler. ama umrumdada degiler. |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 10:55 PM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.