Cennet'ten Mektuplar
 

Hayalindeki Sen
Gloria Wendroff

Tanrı dedi ki:

Neden Yeryüzünde oldugunuzu hatırlayın. Ne için burada olmadıgınızı hatırlayın. Benim sevgimi ifade etmek ve yasamak için buradasınız. Bu yeterlidir.

Nelerin sizi mutsuz ettigini düsünmektense, size neyin yararlı oldugunu düsünün. O zaman Beni düsünün. Bir deste karta Beni düsünerek bakarken, tebrik kartını çekin. Size vermem için Beni düsünerek bir kart çekin.
Basardıgınız için sırtınızı sıvazladıgınız birçok seyi düsünün. Yapmıs olabileceginiz hataları düsünmektense güzel olayları daha çok düsünecek misiniz? Kendinizi kırmakta çok hızlısınız, baskaları tarafından kırıldıgınızı hissetmekte de aynı sekilde hızlısınız.

Sevgililer, sikayetler yerine etrafınızı sevgiyle saracak mısınız? Benim gördügüm ısıgı görmek için bakacak mısınız? Kendinize bir mola vermeniz gerektigini düsünüyorum. Bazı yüksek standartları karsılamazsanız ne olur ki? Ara sıra bocalasanız ne olur ki? Hatta yüz üstü yere kapaklansanız ne olur ki? Belki de yüzler bunun içindir. Belki de kendi üzerinize basıp geçip önemsememeniz gerekiyor.

Yürümeyi ögrenen çocuk gibi olun. O yere düsmekten keyif alır. Ebeveynleri de. Yoksa kusursuzca yürümeyi ögrenemezdi. Herkes yürümek için çabalamasından memnundur.

Ben de sizin için aynı seyi hissediyorum. Siz, yeryüzünde yürümeyi ögreniyorsunuz. Zemin düz degil. Size basbalerin olmanız gerektigini kim söyledi? Yasam uzmanı olmanız gerektigini size kim söyledi? Belki de çömez
olmanız gerekiyor. Belki de kendinize yardım etmeniz gerekiyor. Belki de gülmeniz gerekiyor. En azından gülümseyin.

Belki de kendinizin bir kuklasını yapıp üstüne igneler saplama alıskanlıgınız var. Düzgün olmayı arzuluyorsunuz ancak sınırlarınızı zorluyorsunuz. Bazı günler kendinizden uzaklasıyorsunuz. Gereksiz taleplerde bulunuyorsunuz. Sevgililer, artık hayalinizdeki kisi olma çabanızın üzerine çıkma zamanı gelmistir.
Belki de kendinize biraz masaj yapmanızın zamanıdır.

Kendinden hosnut olmamak egonuzun oyunudur. Bir an için bile sizi tenkit edenin egonuz olmadıgını düsünmeyin. Kesinlikle odur! Ego, kendini üzerinize damgalar ve alçak gönüllü olmak için degerinizi düsürmeniz gerektigini söyler. Ego, size kendiniz üzerinde atıs talimi yaptırır. O kadar mutludur ki, nese
içinde dans eder, dizlerine vurur, rahatsızlıgınızın verdigi tatmin ile ayakları yerden kesilir.

Bunun nasıl oldugunu size söyleyecegim. Artık kendinize, iyi bir dost olarak, sevdiginiz biri olarak ve birlikte olmayı sevdiginiz biri olarak saygı göstermelisiniz. Arkadaslarınızla aranızdaki sevgiye izin veriyorsunuz. Kendi
kendinizin en iyi arkadası olun. Kendinize bahsis verin.. Bugün uyandınız. Çoraplarınızı buldunuz.Ayakkabılarınızı bagladınız. Oh, tostu mu yaktınız? Önemli degil. Biraz daha yapın.

Bu sabah kendinizle ilk kez tanısıyorsunuz, kendinizi hos karsılamalısınız; dünyayla tanısıyorsunuz. Merhaba deyin. Cömert olun. Bugün, kendinizi bir ünlü olarak kabul edin ve kendinize her türlü önemi gösterin.Kırmızı halı serin. Bugün siz Benim sevgili çocugumsunuz, ve sizden kendinize karsı iyi olmanızı istiyorum.

Telif Hakkı © Heavenletters™
Heavenletters™ -- insanın Tanrı’ya ve Kendi Kalbine Yaklasmasına Yardımcı oluyor.
Gloria Wendroff

çok değerli bir paylaşım ışık. teşekkürler ttli3

kesinlikle alınması gereken çok önemli mesajlar içeriyor..

beni en çok sıcacık eden "benim sevgili çocuğumsunuz" cümlesi oldu..

halen içimde çocuk olma isteği var ondan mıdır nedir ice1aa34

Sanemciim çok teşekkürler.çok güzel yazılar gerçekten bana da çok iyi geliyor.ttli3 daha devam edicem yazmaya.ark5

bu arada bende o kelimeyi çok sevmiştimgirlhaha
sevgilerkiss3

Eski Hayaller
Gloria Wendroff

Tanrı dedi ki:

Baskalarının sizin istediginiz gibi olmalarını beklemekten vazgeçin. Belki bir zamanlar öyleydiler ama artık degiller.insanların oldukları gibi olmalarına izin verin. Baska yapmanız gereken bir sey yok. Baskaları üzerinde söz sahibi olmayın.Kendiniz üzerinde her zaman söz sahibi olmadıgınızı fark edeceksiniz. Etrafınızdakilere özgürlük tanıyın. Dünyaya özgürlük tanıyın. Siz kendi hayatınızı yasıyorsunuz, ve baskaları da kendilerininkini.

Yeni hayaller kurun, sevgililer, hayalleriniz baskalarının üzerine ise. Ömrünü tamamlamıs eski hayallere tutunmayın.Bırakın gitsinler. Bir zamanlar gerçek olabilirler, ancak bu, simdi öyle oldukları anlamına gelmez. Hayallerinizin
gerçeklesmesi gitmesine izin vermekte yatar. Balon misali bazı hayallerinizi bırakın gitsinler ki gerçek olabilsinler. Sadece özgür olunca hayalleriniz gerçek olur.

Baska birinin olmasını istediginiz o harika yaratık neden siz olmayasınız, buna odaklanın. Sevdiginizi çok sevin ve sevmek için bir bedel biçmeyin. Kimse sizinle evlenmek zorunda degil. Evlenmemek zorunda da degil. Sizden baska hiç kimsenin bir sey yapmasına gerek yok. Bırakarak huzura ermelisiniz. Sevmek bir seydir. Baglanmak baska bir sey. Benim hiçbir çocugum birbirine kilitlenmemeli. Benim çocuklarım serbest sürüste olmalı.

Sizin sevgi tanımınız bugüne kadar baglanmak oldu. Sevgiyi bagımlılıkla karıstırdınız. Kesinlikle. Kosullar koymaması
gereken siz, daima kosullar koydunuz. Baskalarından talepleriniz var. Özgürlük zilinin çalması gerekirken, siz sıkıca tutunuyorsunuz.

Size yakınlasmak isteyen herkesin yakınlasmasına izin verin. Gitmek isteyenler varsa, gezgin olmalarını kutsayın.

Yasamınızın temasının tutunmak yerine gitmesine izin vermek olmasına izin verin. Birbirine kenetlenmis parmaklarınızı çekin. Avuçlarınızın hayata açık olmasına izin verin. Mecburiyet ya da görev hissi ile veya sırf siz ısrar ettiniz diye kimsenin size hizmet etmesine ihtiyacınız yok. Bagları çözmek için ısrar edin, sıkılastırmak için degil.

Baskasına seslendigimi mi sanıyorsunuz? Sizinle konusuyorum. Gözlerime bakın, ve sizinle konustugumu görebilirsiniz.

Baskasının hareketlerinden rahatsız olursanız, o zaman bilin ki beklentiler üzerine tutunuyorsunuz. Biri sizi hayal
kırıklıgına ugrattıgı zaman, ona tutunuyorsunuzdur. Hayallerinize tutunun, ancak baskalarının çabasını gerektiren
hayalleriniz olmasın.

Bir isin hayalini kuruyorsanız, ardından gidin, ancak kalbinizde dahi, size verilmesini talep etmeyin. Hayaliniz bir kitap yazmak ise eger, tüm kalbinizle onu yazın. Ancak o ya da baska birinin onu okumasını veya bir yayımcının onu
yayınlamasını beklemeyin. Hayallerinizi gerçeklestirin, ve baskalarının da kendi hayallerine sahip olmalarına izin verin. Siz bir özgür kılansınız talep eden degil.



Cennetten Mektuplar (Heavenletters™) Cenneti Yeryüzüne getirmektedir.
CENNET yeryüzündeki bütün ruhlara erisip uyandırmak için buradadır:
* Tanrı ile aramızdaki baglantıya *
* Kendimize olan inancımıza *
* Tanrıya layık oldugumuzun ortak farkındalıgına *
* Yeryüzünde barısa *
Tanrı daima bizi kendine yaklastırmaktadır.
Telif Hakkı © 1999-2007 Heavenletters™
Heavenletters™ -- insanın Tanrı’ya ve Kendi Kalbine Yaklasmasına
Yardımcı oluyor.
Tercüme
© 2007 Semra EKMEKCi

http://i270.photobucket.com/albums/j...lowers/126.gif
çok çok çok teşekkürler canım.ttli3 bu kadar enerjiye mutlaka ermişizdir ki ben galiba erdim.gece yatmadan bi astral deneyim dedimy789 tam uyuşma olurken uyumuşum.rüyamda kuzenimi gördüm askerden izne gelmiş çok gerçekti.kalkarkalkmaz msn imi açtım kuzenim netteydi.naber dedim,izne geliyorum dediooo67blissy

Bu yazıda zamanında bana tokat gibi çarptı ve sevgi anlayışımı değiştirdi resmen. hele şu söz "siz bir özgür kılansınız, talep eden değil"956k

benden de sevgiler canım.

Sev ve Hizmet Et

Gloria Wendroff

Tanrı dedi ki:

Sizin ihtiyaçlarınız başkalarınınkinden daha önemli değil. İhtiyaçlarınız sadece algıladıklarınızdan ibaret. Kimse ihtiyaçlarınızı karşılamak için etrafınızda dört dönmek zorunda değil. Siz bebekken, evet, ama artık bebek değilsiniz.

Bir ihtiyaç gördüğünüz zaman, onu yerine getirin. Bu oldukça farklı bir şey. Siz ihtiyaçları karşılamak üzere dünyadasınız. Öyle olmanız başkalarını bu isten sorumlu tutmanız gerektiği anlamına gelmiyor. Kalbiniz ne kadar büyükse, yasam anlayışınız da o kadar büyük olur ve hizmet etme arzunuz da o kadar çok olur. Bu kadar basittir. Hizmet etmek için istekli olursunuz. Hizmet edilmek istemezsiniz. Birisi size hizmet etmek isterse, Teşekkür ederim dersiniz ve size hizmet etmeleri ricasında bulunmazsınız.

Herkese emirler verdiğimi mi sanıyorsunuz? Ben hizmet ediyorum. Ben size hizmet ediyorum. Tüm kalbimle hizmet ediyorum. Size içinde oynamanız için tüm evreni verdim. Bir çanta dolusu tas saçtım etrafa ve siz de istediklerinizi takip edebilirsiniz. Size tavsiyem, sevmeniz ve hizmet etmenizdir, ama sizi buna mecbur kılmıyorum. Ne yaptığınızdan ya da ne yapmadığınızdan bağımsız olarak sizi seviyorum. Sadece seviyorum. İşte siz de buna doğru gelişiyorsunuz – sadece sevmek için. Karmaşık şekilde değil basitçe. Basit sevgi, Sevginin Birliğidir. Ayrılığı değil. Harika vakit geçiren sevgidir, her yere konmaktadır, bir bedel istemez, hiçbir şey istemez, sadece verir, özgürlük verir. Ancak başkasına özgürlüğü veren siz değilsiniz, özgürlük kendisidir, siz sadece ona izin verirsiniz. Başkasının özgürlüğü ondan alabileceğiniz bir şey değildir. Sevgi vermek üzere sizindir ve özgürlük de müsaade etmeniz için. Sevgiyi sahiplendiğiniz gibi ya da sevdiğiniz kişileri sahiplendiğiniz gibi özgürlüğü artık sahiplenmiyorsunuz.

Sevgi, sahiplenmeye aykırıdır.

Yasamın kendi yolunu bulmasına izin verin. Bırakın sevgi olsun. Her şekilde. Sevginizi geri çekmeyin, zihninizin ne dediğine aldanıp da. Zihniniz, sizinle tartışacaktır. Kalbiniz sadece sevmekten hoşlanırken zihniniz tartışmadan hoşlanır.Kalbiniz sevgi ile münakasa etmez. Ona yükselir.

Zihniniz isini yapacaktır, ancak zihninizin dışarı akıttıklarına bu kadar çok uymak zorunda değilsiniz. Kalbinize daha çok saygı gösterin. Avucunun içine alan kalbiniz değildir. Kalbiniz verir. Avucuna alması ve sıkıca tutunması gerektiğini kalbinize söyleyen zihninizdir, sanki yasam değil de sevgi netice değilmiş gibi. Kalbiniz masumdur. Zihniniz akıllıdır, ancak akıllı bilge anlamına gelmez.

Sevgiyi olduğu gibi bırakmak bilgecedir. Sevgiyi kendi kalbinize demirlemek bilgecedir, başkasının kalbine değil. Kimse sizi sevmek zorunda değil, sevgililer. Kimse size zaman ayırmak zorunda değil. Size kimse bir şey borçlu değil. Kimse kimseye bir şey borçlu değil. Bu üzerinde çalışabileceğiniz güzel bir konudur çünkü sizi özgür kılar, herkesi özgür kılar.Kimse size bir şey borçlu değil. Sevginin bedel ödemekle bir alakası yoktur. O tahsil edilecek bir fatura değildir.

Sevgi gösteriş de değildir.

Sevgi sahip olduğunuz büyük özgürlüktür. Sevmekte özgürsünüz. Başkaları da aynı özgürlüğe sahipler. Sevmemekte de özgürler, sizi sevmemekte de özgürler. Ne kadar çok sevgi verdiğinizin bir önemi yok, kimse size karsı bir zorunluluk içinde değil.

Geçmişte birilerinin size borçlu olduğunu hissetmemiş miydiniz? Artık daha çok bilgilisiniz. Borç zihnin bir kavramıdır. Sevgi, farklı renge sahip bir attır ve sevgi nereye isterse oraya gitmekte özgür olan kalbe aittir. Bu özgürlüğü tasvip edin.

Telif Hakkı Heavenletters™

Büyük Vaat

Gloria Wendroff

Tanrı dedi ki:

İlk ve son olarak bilin ki ıstıraba ihtiyacınız yok. Istırap karnınızı ağrıtır. Ona ihtiyacınız olduğunu hissetmenizin bir nedeni var mı?Hayatınızın yolunda gitmedigini hissedebilirsiniz. Olan olmuştur. Bununla devam edebilir misiniz, az bile olsa, özellikle baska bir seçeneginiz yokken? Istırap bir protestodur, sevgililer. Olmuş olan bir şey için veya olabilecek bir şeyden korktuğunuz için gösterdiğiniz dirençtir. İşte tekrar başa dönüyoruz. Olumsuzluktan vazgeçin. Bırakın gitsin.

Kendiniz için yapamıyorsanız bile Benim için yapın. Bana yüksek titreşimler gönderin. Artık sizin için ıstırabı ve çesitli acıları geride bırakma zamanıdır. Benim için, sizden acı çekmemenizi istiyorum ki sizi mutlu görebileyim. istediğim budur, tüm ebeveynlerin istediği gibi, sizin kendiniz için isteyeceğiniz gibi.

Önünüzde duran yaşam. O size verdiğim harika bir armağandır. Şükran duymuyorsanız şükretmek zorunda değilsiniz, ancak yaşamın kendisi için, daima şükran duyabilirsiniz. Size yaşamın ne anlam ifade ettiğini ve size ne verdigini düşünün. Yaşamınız bir ayrıcalıktır. Size yaşam armağanını verdim ve yaşama da sizi bir armağan olarak verdim. Yaşamı sizinle ödüllendirdim. Birbirinizle arkadaş olmayacak mısınız?

Siz ve yaşam birbirinize kusurlu görünebilirsiniz. Ben, bu arada, sizin kusursuz olduğunuzu çok iyi biliyorum. Siz ve yaşam, zaaflarınızla ya da değil, muhteşemsiniz. Asla sizden başka bir tane daha olmadı, ve asla sizinki gibi bir yaşam da olmadı.

Sevgililer, yaşamınız büyük bir vaatte bulunmaktadır. Sadece gençler için büyük bir vaat değildir bu. Tam şu anda kendinize söz verin; bir daha ıstıraba kapılmayacaksınız. Neyin sebep olduğunu düşünürseniz düşünün, onu sebep olarak kabul eden sizsiniz. Artık neden olmayın. Kendiniz hakkında daha güzel seyler düsünün. Kendinize ıstırapla kötü davranmayın artık, en ufak bir ıstırapla dahi.

Ağzınıza çigneyebileceginizden daha büyük bir lokma alırsanız, tükürün. Istırap gevişi getiren bir inek degilsiniz. İnekler her halükarda hoşnutturlar. Sevgililer, sadece hazmedebileceğiniz düşünceleri çiğneyin. Yaşamı atıştırabilirsiniz ancak talihsizlik olarak gördüklerinizi degil. Bilin ki, ilk ve son defa, yasamınız bir kutsamadır. Simdi, yaşamınızı kutsayın. Kendinizi kutsayın. İhtişamlı bir dünyadaki deneyiminizi kutsayın. Yaşamınızın güneş ışığını yansıtmasına izin verin. Yaşamınızın Beni yansıtmasına izin verin.

Asla Benim canım sıkılmaz. Asla yapacak çok işim olmaz. Asla, bir an için bile, çok seye katlanmam gerektiğini düşünmem. Asla hayal kırıklığı hissetmem. Asla hata yaptığımı düşünmem. Asla geçmis için sızlanmam ve gelecek için korkmam. Daima bilirim ki Biz, sen ve ben, Harika bir Maceradayız. Daima bilirim ki Biz birlikte Harika bir Hikaye yazıyoruz. Bu bir cesaret ve nezaket ve iyi niyet ve yaşam ve tüm Yaratım için duyulan takdir enerjisinin hikayesidir. Artık Harika bir Minnettar haline geliyorsunuz. Her şeyin Harika Minnettarı olun.

Buda, İsa ve Digerleri Harika birer Minnettar değillerdi de neydiler? Yaşamınız için Bana şükredin, sevgililer. Asla yaşamı bir daha küçük görmeyin. Onu kınamayın. Yaşayın. Benden size verilmiş bir armağan olarak yaşayın.

Telif hakkı Heavenletters™
Heavenletters™ -- İnsanın Tanrı’ya ve Kendi Kalplerine
Yaklasmasına Yardımcı oluyor.
Gloria Wendroff

sevgiler

ışık bu yazılar harika her birini defalarca okudum.paylaştığın için teşekkürler.
kendimi çok iyi hisettiriyor bana özelliklede sev ve hizmet et başlıklı olanı beni çok etkiledi.
okudukça, böyle herkesi sarıp sarmalamak geldi içimden :)
hazır böyle içim kıpır kıpırken bu sitedeki herkesi çok sevdiğimi söylemek istiyorum iyiki varsınız:)
burda olduğum için çok şanslıyım.
sevgiler.

canımın içii, beğendiğin için ben teşekkür ederim.ttli3gerçekten her kelimesi insanın içine işliyor ve hitap ediyor demi wink77 ben de defalarca okuyorum.

Bende buradaki arkadaşlarımı çok sevdim, o elektiriği hissediyorum alıyorum resmen ve bu çok güzel bişey canım.iyi ki varlar iyi ki varsınız.teşekkür mesajın mesela beni çok mutlu etti çünkü sen mutlu olmuşsun,huzur bulmuşşun.f678hbundan güzel bişey var mı. bende buradaki herkesi çok seviyorum.daha koyucam bu mektuplardan.ark5
sevgiler.kiss3

devamının geleceğine çok sevindim sabırsızlıkla bekliyorum.
onlara gelene kadar bunları okumaya devam edeceğim.

Sevginin Özgürlügü

Gloria Wendroff

Tanrı dedi ki:

Özgürlük isteyen siz, baskalarına da özgürlük tanımalısınız. Bu, baskalarını kontrol etmemeniz anlamına geliyor. Kontrol, itaate zorlamaktır. Dileklerinizi baskalarına empoze etmek size göre degil. Sizinkilerle örtüssün örtüsmesin, baskalarına kendi seçimlerini yapmalarına izin vermelisiniz. Örnegin, hayatınızın askının sizi sevmek zorunda oldugunu söylemek size göre degil. Siz, baskasının hayatını belirleyen kisi degilsiniz.

Karaya giden rotayı bilmiyorsunuz, sevgililer. Baskasının kalpten menfaatini istiyor olabilirsiniz, ancak neyin onun en iyi menfaatine oldugunu bilemezsiniz. Kendiniz için kalpten menfaatinizi istiyor olmanız mümkündür, ancak, bir kez daha, her zaman onun ne oldugunu bilemezsiniz. Net bir sekilde size söylüyorum, mesele baska bir esir daha almamaktır.

Karısmamak en iyi tavsiyedir.

Musa dedi ki: 1nsanlarımın gitmesine izin ver. Ve ben de size aynısını söylüyorum.

Kimse avucunuzun içinde olmamalı. Herkes, dünyada kendi arzuları dogrultusunda yürümekte özgürdür. Bu da sizi digerleri gibi özgür kılar. Kimse borçlu olmak istemez. Kimse, kalplerinin nereye gitmesi gerektiginin söylenmesini istemez. Kalpler kendi seçimlerini yapmalıdır. Belki de baskasının kalbini zincirlemek istemiyorsunuzdur, kendinizinkine mani olmanın dısında.

Kalpler, baskalarının kalplerine boyun egmemelidir.

Kalbiniz sevsin, ve bırakın diger kalpler kendi ifadelerini bulsun.

Özellikle bir kisinin sevgisini istiyorsunuz diye, onlar sizi sevmek zorunda degildirler.Sevenin siz olmasına izin verin, sevdigini özgür bırakacak kadar çok seven olun. Sevgi, özgürlüktür, sevgililer. Tutsak etmek degildir. Sevgi etrafını çevirmek, sınırlamak degildir. Sevgi, kendi yolunu bulmalıdır.

Baskasının kalbinin sınırlarını belirlediginiz zaman, kement atan bir kovboy gibi olursunuz. Sevgisini istediginiz kisi, yakalamak istediginiz bir sey degildir. O da sizin kadar Benim çocugumdur. Siz ve Ben, ona özgür irade vermeliyiz. Kral Solomon’un ne kadar akıllı oldugunu hatırlayın. Gerçek sevgiye sahip annenin bebeginden vazgeçebilecegini görmüstü.

Baskalarının kalpleri, bebekler gibidir, ve onların gelismelerine izin vermelisiniz. Konu sevgi olunca, sahiplenmek yoktur. Sahiplenilmis sevgi, sevgi degildir. Sevgi mülk degildir. Bir armagandır, ancak mülk degildir. Birine tutundugunuz zaman, geçmise tutunuyorsunuzdur.Geçmisin devam etmesinde ısrar ediyorsunuzdur. Ve simdi, sevgililer, geçmisi salıverin ve böyle yaparak, geçmisteki kisileri de salıverin.Sevgi, her gün yeni bir seyler kesfetmektir. Ve sonra bahar gelir, sümbüller açar, ve Yeryüzü yenilenir.

Toprak islenir ki çiçekler büyüyebilsin. Toprak biçimlendirilebilir. O zaman sevginiz de yumusak toprak gibi olmalı ki çiçekler filizlensin, büyüsün; ilk kez açmak misali, evrenin ihtisamı için sevinç filizleri ortaya çıksın.

Elbette, çiçeklerin günese dogru büyümesini istiyorsunuz, ancak onları avucunuzda tutmuyorsunuz. Onları düsüncelerinizle besliyorsunuz, ve istedikleri gibi büyümelerine izin veriyorsunuz. Günes onlara ulasacaktır. Siz ulasmak zorunda degilsiniz. Çiçekleri fethetmek için çabalamanıza bile gerek yok.

Tutulması gereken yol, sevgililer, gitmesine izin vermektir. Aksi takdirde, bastırırsınız, ve baskasının kendini ifade etmesini asla engellemek istemezsiniz. Sevginizin, sevgiye çagrı olmasına izin verin, bir emir olmasına degil. Sevginin yönlendirmeye ihtiyacı yoktur,tek ihtiyacı izindir. Sevgi dünyayı bu sekilde saracaktır, öyle olması gerektigi için degil, öyle olmakta özgür oldugu için.

Yaşamın Akışı

Gloria Wendroff

Tanrı dedi ki:

Hayatta çok şey öğreniyorsunuz, ancak size dersler verdiğimi sanmayın. Kart misali ödev dağıtmıyorum. Lütfen anlayın ki ders planlarınızı kendiniz yazıyorsunuz. Takip ettiğiniz müfredat kendi tasarımınız. Size dersler empoze edilmiyor, ancak zaman zaman onlara karşı çıkıyorsunuz. Ve karşı çıktığınız dersler genellikle, kabul etmekte gönülsüz olduklarınız.

Bağımlı olmamak bunlardan biri. Yeryüzünde serbestçe yaşayan biri olmak istiyorsunuz, aynı zamanda da, sıkıca tutunmak istiyorsunuz. Sizin ikileminiz budur. Zahiri dünyada yaşam dualiteden meydana gelse de, dualite tam anlamıyla işe yaramıyor. Tutunmak işe yaramıyor. Serbest bırakmak yarıyor, ancak öncelikle uygulamanız gerekiyor, sevgililer.Serbest bırakmak zorundasınız.

Gerçek şu ki zahiri dünyada tutunabileceğiniz hiçbir şey yok. Zamana tutunamazsınız, ve mekana da tutunamazsınız.Fikirlere tutunamazsınız, çünkü onlar da her şey gibi uçucudur. İstediğiniz gibi sevebilirsiniz, ancak ona da tutunamazsınız. Başkalarından gelen sevgiye tutunsanız bile, daima sahip olamazsınız.

Sevmek sizin içindir, ancak umutsuzca değil.

Kendi gerçek sevginiz gerçek değil demek reddedildiğiniz anlamına gelmez. Karşınızdakinin sizinkinden farklı hayali var demektir. Serbestçe akan su gibi olun, sevgililer. Bir yerde kalmayın. Akın. Yaşamda akın. Yaşamın pınarında akın. Nehrin kenarındaki ağaç değilsiniz. Kıyıda bile değilsiniz. Akıntının ortasındasınız, ve yaşamın akıntısı sizi ele geçiriyor. Akıntıya karşı yüzmektense her şeyi akışına bırakmayı biliyorsunuz, ancak sürekli akışa direnç gösteriyorsunuz, ve başka zaman ve başka bir yerde size geri dönecektir.

Dirençsiz olun. Baştan kaybedilmis bir savaştasınız. Savaşmayın. Protesto etmeyin. Yaşamda size geleni kabul din. Onu kutsayın ve yolunuza devam edin. Zahiri dünyada aynı kalan hiçbir şey yoktur. Ve bununla başa çıkmanız oldukça zordur.Şimdiden bununla yüzleşin. Yaşam ellerinizden kayıp gittiginde şaşırmayın. Şaşırmayın, ve üzülmeyin. Hepsi bir illüzyon.

İllüzyonun kendi gerilimi vardır. Buluşmaları ve ayrılıkları vardır. Trenler daima zamanında kalkmaz. Her zaman doğru trene de binmezsiniz. Ve bazen, siz ve sevginiz karanlıkta geçip giden bir gemidir.

Bazen saatiniz doğru değildir, ve doğru saate bakmıyorsunuzdur. Olan her ne ise odur, illüzyon da olsa. Sayfaya yazılan silinemez. İsterseniz deneyin, yazılanı değiştiremezsiniz. Ama ayağa kalkıp onu geride bırakabilir ve bir sonraki sayfaya geçebilirsiniz.

Yaşam değişiyor diye bir şeylerin elinizden kayıp gittiğini sanmayın. Bir şeyler kazanılıyor. Yeni bir düzenleme var. Yaşam değişir, ancak her zaman sizin isteğiniz doğrultusunda değil, ne de Benim.

Yapabileceğiniz tek şey kendi hayatınızı yazmaktır ve sonra kurumaya bırakın.

Hayata karşı gelemezsiniz. Bunu herkes bilir. Yine de hep yaptığınız bu değil midir? Yaşam sizinkini değil de kendi iradesini takip ettiği için ayağını yere vuran siz degil miydiniz?

Düsünceler Arasındaki Güç
Gloria Wendroff

Tanrı dedi ki:

Yoruldugunu hissettiginiz zaman, kalbinizin bir süre dinlenmesine izin verin. Onu yalnız bırakın. Kalbiniz, bir cevabın gelmesini bekleyebilir. Kalbiniz her seyi çözümlemek zorunda degildir. Kesinlikle su anda olup bitenleri çözümlemek zorunda degildir. Gerçek su ki, sevgililer, her sey zaten çözümlenmistir. Yeryüzündeki devrimleri Bana bırakabiliyorsanız, zorlukları da Bana bırakamaz mısınız?

Kalbinizin Benimle dinlenmesine izin verin. Kalbinizin Benimle ikamet etmesine izin verin, böylece zihninizin baska bir seylere nail olmasına izin verin. Her seyi acele buluyorsunuz. Acele eden sizsiniz, aciliyeti bırakın gitsin ve size verdigim huzura geri dönün. Benim sevgime sırtınızı dayayın, sevgililer. Kalbinizi sıkıntılı
hissettiginiz zaman, Bana dönmekten baska yapılabilecek ne olabilir ki? 2sterseniz gögsünüzü yumruklayın.Kalp agrınızı dinleyen biri olursa tekrar tekrar anlatın. Bir hafta içinde unutacagınız bu devasa problemi zihninizden tekrar ve tekrar geçirin.

Kendinizi çözümsüz hissettiginiz bir problemin karsısında buldugunuz zaman, onu Bana bırakın. Fikirler kendilerini o zaman size sunacaklardır. Veya siz sırtınızı dönersiniz ve problem artık orada olmayacaktır.Nereye gitti? Nereden gelmisti ki, sevgililer?

Muhtemelen zihninizdeki düsüncelerden gelmisti. Ne gibi düsünceler? Korku dolu düsünceler, elbette.Korkunun kendisinden ortaya çıkmayan ne gibi sıkıntılı düsünceleriniz olabilir ki? Bir seyden korkuyorsunuz.Çözümleyememekten korkuyorsunuz. Bir sey yapmazsanız, sonuçlarından korkuyorsunuz. Sorumlu olmaktan korkuyorsunuz. Alt üst olmanızın sebebi olmaktan korkuyorsunuz aslında. Tüm sorunların sebebi olmaktan korkuyor da olabilirsiniz. Kesinlikle, altüst olmanızın sebebi sizsiniz.

Size ait olmayan kararların dinlenmesine izin vermeyi görmezlikten gelmeyin. Ekmek yaptıgınız zaman, hamuru dinlenmeye bırakırsınız ve o da kabarır. Aynı seyi sorunlar için de yapın. Baska ne yapacagınızı bilmiyorsanız, yapılacak tek sey budur – dinlenmeye bırakmak. Bunu bir çok defadır ögrenemediniz mi?

Yüz yüze geldiginiz kararlar büyük gibi görünebilir çünkü onlara çok yakınsınızdır. Kendinizi biraz uzaklastırın, ve sonra onları gerçek boyutları ile görün. Yakınlasmak bir seydir. Uzaklasmak baska bir seydir. Sorunlarınızı kutsayın, çünkü onlar kayıgın kürekleridir.

Büyük kesifler, zihin dinlenmeye bırakıldıgında meydana gelmistir. Büyük güç düsünceler arasında yatmaktadır. Düsüncelerin bini bir paradır. Düsünceler arasındaki sessizlik, elmaslar, zümrütler ve yakutlar ile gelir.

Bir gemi demir aldıgında, bir limandan ayrılır. Gemi, bir sonraki limana ulasana kadar bir süre seyreder. Bir sonraki limana ulasabilmek için seyreden bir gemi olması gerekmektedir. Yüz yüze geldiginiz kararlara gelince, temeldeki liman zorluktur, çözüm ise varıs noktanızdır. Gitmek istediginiz yönünüzü belirleyin ve
gemi o yöne gidecektir.

Gemiyi oraya kadar yarıstırmaya gerek yok. Yolculugu korkuya bogmaya gerek yok. Yol boyunca pruvada durmaya gerek yok. Gidin ve biraz sekerleme yapın, ve bırakın dünya devrimi yolunu alsın. Uyandıgınızda, vardıgınızı göreceksiniz, en azından, yaklastıgınızı göreceksiniz.

Çok doğru bir tespit bu.. Niyetimizi ve gerekeni yapıp sonra da düşüncemizi serbest bırakmak..

ışıkk paylaşımların için teşekkürler..super

evet Yeni bir hayat, serbest bırakmak en önemlisi gerçekten herşeyde.sorunlarda,niyetlerde,herşeyde.işte nasıllar evrenin işi deniyor ya bu bağlamda.dinginlik,huzuru hissetmek sadece taa içinde.hiçbirşey yokmuş gibi.. tam meditasyon modumdayım galiba:)
güzel mesajın için ben teşekkür ederim canım kiss3 sevgilerimle.

paylaşımların çok güzel, çok özel ışık'cım.

son yazını okuduğumda o kadar duygulandım ki, kendimden o kadar çok şey buldum ki, taa içimden birşeylere dokunduğu için duygularımı ifade edecek kelime bulamayışımdan çekinerek ifade etmedim..

şu anda da ifade etme cüretinde bulunmuyorum.. belki daha sonra..

teşekkürlerimi belirtmek istedim sadece..

sevgiler kiss3

canım benim Sanemce arkadaşım ben teşekkür ederim.benimde içimin en derinliklerindeki çözümsüz ve bulamadığım şeyleri buluyor bu yazılar.ve çözümlüyorum, sebebi bulunca sonucuda bulmak kolay oluyor.orda irkiliyorum kendime geliyorum sanki, evet diyorum bundan dolayı tabi ya:) bu yazıların özelliğide bu galiba.ilk önce ne yaptığımızı sonra onun doğurduğu sonuçları ve en sonda aslında ne yapmamız gerektiğini anlatıyor.o anda tüm hepsi film şeridi gibi gözümün önünden geçiyor benim.

içimden birşeylere dokundu demişsin, daha sonra paylaşırım belki demişsin,umarım bu yazı iyi hissettirmiştir canm.

Güzel kalbine sevgilerimle kiss3

Tüm Şarkılar

Gloria Wendroff


Tanrı dedi ki:
Endiselendiginiz zaman, sadece endiselenmis olmak için endiseleniyorsunuz. Endiselenmek size ne yarar saglıyor? Belki de verdigi rahatsızlık duygusundan keyif alıyorsunuz. Belki de cezalandırılmanız gerektigini hissediyorsunuz. Belki de simdi kendinizi cezalandırarak, yolun ilerleyen kısımlarında cezaları bertaraf edeceginizi hissediyorsunuz. Belki de su anda acı çekmenin, kötü bir sey olması durumunda, hissedilecek acıyı engelleyecegini hissediyorsunuz. Belki de daha alçak bir tepeden düsmenin daha az acıtacagını hissediyorsunuz! Belki de endisenin dostu olmaktan keyif alıyorsunuz. Belki de kötü bir sey olmayınca hissettiginiz rahatlamayı seviyorsunuz. Belki de gerçegin karsısında yasamaktan hoslanıyorsunuz. Belki de bedel ödemekten hoslanıyorsunuz. Endise, kendinizde barındırmanıza gerek olmayan diger alıskanlıklardan biridir.

Endise, tıpkı bir kurus bile ödemeden alabileceginiz pahalı bir ilacı satın almak gibidir. Balta vurulursa vurulur. Belki de olayı prova etmekten hoslanıyorsunuz. Belki de kaçısınız üzerinde alıstırma yapmak istiyorsunuz. Belki de sizi daha vahim bir sey için endiselenmekten alıkoyan baska bir sey için endiseleniyorsunuz.

Basınıza gelecekleri düsünmeniz gerekiyorsa, vuku bulabilecek güzel seyler üstünde kafa yorun. Olabilecek harika seyler ile düsüncelerinizi doldurun. Bu sizin gününüz olabilir. Bugün arzu ettiginiz her seyin size gelebilecegi bir gün olabilir. Bugün sürprizler günü olabilir. Bugün, yakanıza hiç beklenmedik bir dizi harika madalyanın takıldıgı gün olabilir.

Sizi rahatsız eden seylerden biri de yarının size ne getirecegini bilmemenizdir. Gerçekten bilmiyorsunuz. Bildiginizi düsündügünüzde dahi, emin olamazsınız. Öyleyse, olmaması muhtemel korkunç seyler düsünmek yerine neden olmasını isteyeceginiz güzel seyleri düsünmüyorsunuz? En çok arzu ettikleriniz ile ilgili düsünmenin neden keyfine varmayasınız? Neden ısık yerine karanlıgı imgeleyesiniz?

Düsünce yoluyla, istediginiz her seyi anında elde edebilirsiniz! Mutlulugu imgelediginiz zaman elde edersiniz. Mücadele imgelediginizde, onu deneyimlersiniz. Sevgiyi imgelediginizde, hayal ederken ondan fayda görürsünüz. Ne düsünürseniz, kesinlikle onunla ödüllendirilirsiniz.

Bir müzisyenseniz ve özellikle bir akor / nota üzerinde düsünüyorsanız, zihninizde o sesi duyarsınız. Açsanız, ve harika bir yemek aklınıza gelirse, agzınız sulanır. Önünüze yemek gelmezse de, ne kadar aç oldugunuzu düsünmek yerine güzel bir yemek hayal etmek daha iyidir.

Istırabı düsündügünüzde ıstırap çekersiniz. Korkuyu düsündügünüzde, içiniz korku dolar. Size saglık ve mutluluk getiren seyleri düsünmeye niyet edin. Bu yola yönelin. Düsünceler sizin istekleriniz içindir. Destekleyici düsünceler kurmak için kimsenin iznine ihtiyacınız yok.

İnsanlar size gerçekçi olmanızı söylediginde kulak asmayın. Onlar realizmi felaket ile bir tutuyorlar. Felaket uzmanları size hangi hastalıklara yakalanabileceginizi, basınıza ne gibi kazalar gelebilecegini söylerler. Realizm fıskırtanları dinlerseniz, istatistikler duyarsınız. Onları dinlerseniz, asla evlenemez, çocuk sahibi olamaz, evden dısarı çıkamazsınız. Tabi evde bile realizm pusu kurmus olabilir.

Realizmi dinlerseniz, baslamadan yenilirsiniz. Hiçbir sey ise yaramazken kim bir sey yapar ki! Hayaller gerçek olur. Umutlar gerçeklestirilir. Kötü haberler gerçeklestirilebiliyorsa, neden iyi haberler de gerçeklestirilmesin?

Tüm sarkılar onu söyledi – Yolun günesli tarafından yürü. Gökyüzünün semsiyen olmasına izin ver. Endiselenme, mutlu ol. (Don’t worry, be happy!)

Kalıplar

Gloria Wendroff

Tanrı dedi ki:
Kendinizden çok fazla sey beklerken aynı zamanda yeterince beklemiyorsunuz da. Kendinizi hayal kırıklıgına ugrattıgınız zaman, hayal kırıklıgınız dikkatinizi yanlıs yöne çekiyor. Dikkatiniz geçmise kayıyor. Geçmis kararlar size yük oluyor. Su anda karsınızda olan sey olması gereken, en uygun olandır..

Dün dahi olan her seyden kendinizi kurtarın. Kendinizi azarlamak için çok hızlı, degisiklik yapmak için ise çok yavas davranıyorsunuz.Geçmise dönüp bakmak belki sizi, agrıyan disinizi dilinizle bastırmak gibi rahatlatıyor. Su anda ne yapabiliyorsanız rahatı onda bulun.Yapacagınız sey, oturdugunuz yerde biraz yükselip dik oturarak önünüzdeki yeni engin manzarayı görmektir.

Hayatınızda kalıplarınız var, ve onları pek de hos karsılamıyorsunuz. Nedeni yasamınız boyunca, hayatın getirdiklerine karsı çok çabuk savunmaya geçmis olmanız olabilir. Belki de artık daha umursamaz olabilir ve pek ya da hiç direnç göstermeyebilirsiniz.

Bugün biri sizi bekletti. Gerçekten ayagınızı sinirle yere vurmak zorunda mısınız ya da yüksek sesle konusmak zorunda mısınız? Ya kendinize, böyle seyler olur, bunlar hayatın bir parçası diyerek sorunla baska sekilde basa çıksanız? Her seyden önce, olayı büyütmekten kurtulmus olursunuz. Bırakın sorun gitsin, tıpkı bir kitabı elinizden bırakmak gibi.

Hayatta istemediginiz her ne ile karsılasıyorsanız, onu kötü olarak algılamak zorunda degilsiniz. Belki de korkunç olarak algıladıgınız sey bir hayırdır çünkü dikkatinizi daha yüksek bir düzeye çekmektedir. Öfke patlaması yasamak zorunda degilsiniz. Öyle olmak zorunda oldugunu mu sanıyordunuz? Belki de bir seyleri kanıtlamanız gerektigini hissettiniz; ezilmediginizi, dimdik ayakta durup kedinizi savunabildiginizi kanıtlamanız gerektigini hissettiniz; o zaman, yaygara çıkarıp kendiniz olmaktan çıkmak için iyi bir nedeniniz var.

Kavga etmeden de kendinizi ifade edebilirsiniz. Her dönemeçte ya da her ters dönemeçte, kavga etmeden de hayatınızı yasayabilirsiniz.

Kendinizi onurlandırın ve birileri sizi onurlandırmadıgı zaman bunu önemsemezsiniz. Kendini düsünmektedir, sizi degil, tıpkı sizin kendinizi düsünmeniz, onu düsünmemeniz gibi. Hayatınızın odak noktasını degistirmek elinizdedir. Onu güzellestirin; istemez miydiniz?

Sadece bir daha öfkelenmeyin. Dünya sizinle aynı uyumla dans etmiyorsa, belki de siz farklı bir sarkı dinlemek istiyorsunuzdur.

Belki de dünyaya ültimatomlar veriyorsunuz, nasıl davranması gerektigini söylüyorsunuz. Simdi, dünyaya verebileceginiz karsılıgı nasıl zenginlestirebileceginizi düsünün. Genis bir repertuarınız olsun. Saldırıya ya da savunmaya geçmek geçmiste kalmalı. Çantanızdan yeni bir ok çıkarın. Hayırların pesinden gidin, savasın degil. Sevgi için her fırsatı degerlendirin.

Sevgi için en büyük fırsat tam su anda degildir de ne zamandır?

Sevginin yaratıcı oldugunu düsünün. Tırmanan sorun karsısında ne gibi yaratıcı çözümler üretebilirsiniz? Yeni bir yol denemeye ne dersiniz?

Hayat bir oyundur, ve siz de onda bir oyuncu. Yeni roller deneyebilirsiniz, sevgililer. Bugüne kadar kabadayı olduysanız, belki simdi barısçıl olabilirsiniz. Bugüne kadar ani saldırılara maruz kalıyor idiyseniz, artık belki geri adım atabilir ve biraz daha uzaktan bakıp, Tanrı’nın inayetini nazikçe etrafınıza dagıtabilirsiniz.

Canım benim sağolasın.evet tatil yaptım 15 gün kadar:) internette yoktu ama aklım hep burdaydı.bende çok özlemiştim sizleri,desteğinizi,yazılarınızı.
güzel sözlerin için teşekkürler canm.sevgiler kiss3

Kalbinizin Açık Kitabı

Gloria Wendroff

Tanrı dedi ki:

Kalbinizi, sevdiginiz bir kitabı açar gibi açın, bilançonuzu görmek istediginiz hesap kitabını açmak gibi degil. Sevgi bilançonuz dolu. Asla bir borç olamaz. Bunu bilmeniz gerekiyor. Kalbiniz sevgi ile dolu. Belki de kendinizinkinden önce baska kalplerde sevgi arıyorsunuz belki de. Baska insanların ne kadar çok ya da az sevdiginin bir önemi yok. Önemli olan sizin ne kadar çok sevdiginiz.Kendi kalbinizdeki sevgiyi canlandırın. Benim yapmaya çalıstıgım da bu – kendi kalbinizdeki sevgiyi uyandırmak ki dısarı aksın ve evreni ve tüm sakinlerini kendisinin olarak sahiplensin. Bahsettigim sizin kalbiniz. Kesfetmenizi ve içinde dogdugunuz sevgili evinizin kapısına giden yolu açmanızı istedigim sizin kalbiniz.

Çocuklugunuza açılan o kapıyı ne kadar sefkat ve merak ile açarsanız, kalbinize yürümenin ve sevgisinin yakınlıgını hissetmenin de yolu budur. Bu kalp sadece daha önce yasadıgınız ve sevdigini yer degil, su anda da yasadıgınız ve sevdiginiz bir yer. Kalpten baska bir yerde yasam yoktur. Ve kalbinizin gizli bir geçit olması gerekmiyor. İçeri girmek için sevginin sifresinden baska bir sifre yok, ve bu sayfaların kendiliginden çevrildigi açık bir kitap. Kalbinizin okunması kolay bir kitap olması gerekir, sizin ve herkes için.

Kalbinizi açın, cerrah gibi degil, ancak tam olarak seven biri gibi. Artık kalbinizde pıhtı yok, hayır, o güzel kalbinizde pıhtı yok. Kalbinizdeki sevgi serbestçe akıyor. Yasamınızı ele geçiriyor, dünyayı ele geçiriyor. Kalbiniz dünya için bir velinimet. Dünya onun varisi. Sevginizi miras bırakacak.

Sevginizi depolamanın bir faydası yok. Onu raflardan indirmeniz gerekiyor. Biriktirilmis sevgi, sevgi degildir. Verilen sevgi, sevgidir. Sevgi için asılacak dolaplar olmaması gerekiyor. Sevgi ifsa edilmelidir. Sevginiz baska kalplere girmeli ki baska kalpler zaten orada olan sevginin farkına varsın.

Kalbinizin bugün ilan-ı ask yapmasına izin verin. Niyetini belli etmesine ve ilerlemesine izin verin. Dogal egiliminiz sevmektir. Bir kalbi sevgiden ayırabilecek sey sadece yanlıs programlama olabilir. Kalbinizin yeniden programlanmaya ihtiyacı varsa, simdi yapın. Orijinal bütünlügüne geri döndürün. Bos kalp yoktur, sadece yanlıs yola sapmıs olanlar vardır. Kalbinize bir brifing verin.Durduysa, simdi atesleyin. Motoru hızlandırın. Vitesi degistirin. Bırakın gitsin. Baska kalplerle yarıssın ve onların gitmesine izin verin.

Kalbinizin sevgi etrafında gelismesine izin verin. Sevginin çarkı olmasına izin verin. Kalbinizin dünyadaki tüm sevgiyi sadece geri döndürmek için almasına izin verin. Bir kalpten digerine ne çok sevgi alısverisi olacak. Kalbiniz dolasır, dolasır.

Kalbinizi otomatige baglayın, sevgililer. Sanki baska yapacak bir seyi yokmus gibi sevmesine izin verin. Ve bu Gerçektir.Kalbinizin Yeryüzünde, sevgiyi saga sola dagıtıp tanıtmaktan baska yapacak neyi olabilir ki? Kalbinizin sevgi sarkısı söylemek ve de vızıldamaktan baska ne isi olabilir? Öyledir ki tüm kalpler sevgiyi mırıldanır ve söyler ve dur durak bilmezler. Sadece senlik vardır.

Canım Sanemcem beğenmene çok sevindim.ben sevgiyle ilgili konuları,yazıları okurken inanılmaz haz alıyorum.bu da çok hoşuma gitti.
sevgilerimle kiss3

süper bir paylaşımdı ışıkkcığım sende süpersin. Çok çok teşekkürler. kalbinden sevgi eksik olmasın hep sev ve sevil inşllah
sevgilerimle
kiss3

Tiriniti'cim mesajın, güzel dileklerin için çok çok teşekkürler.özellikle hep sev ve sevil sözün beni çok duygulandırdı canım.ttli3
sevgilerimlekiss3

Işık hanım, isminiz gibi paylaşımınızla bizlere ışık tuttunuz. Işığınız daim olsun, paylaşımlarınız aynı sıcaklık ve sadelıkle devamını beklıyoruz. Ismınız gibi yüreğimize aydınlattınız, içimi ısıttınız elinize ,kolunuza sağlık, yüreğinize bereket sevgıyle kalın. Güzellıklerde buluşmak üzere.......

Meliha'cım güzel,samimi,tatlı sözlerin için çok çok teşekkür ederim.ne güzel bir duygu fayda sağlamak.sen de güzel mesajınla benim içimi ısıttın Meliha'cım.
Birazdan yine beni derinden etkileyen bir yazıyı paylaşıcam.
sevgilerimle kiss3

Özgürsünüz

Gloria Wendroff

Tanrı dedi ki:

Herkesin sizinle her konuda hemfikir olması gerçekten bu kadar önemli mi?Kesinlikle haklı olsanız dahi, bunun ne önemi var? Herkesin size hak vermesi konusundaki bu ısrarınız da ne? Herkese serbest sürüş alanı tanıyın, kendinize de.

Birine şikayetlerinizi anlattığınız zaman, onların onaylamasını bekliyorsunuz. Onların size hak vermesi sizin bekleyeceğiniz kadar çok önemli mi? Bu onaylanma ihtiyacı da ne? Ve neden onaylanmaya ihtiyaç duyuyorsunuz? Başkalarına hizmet edin, ve fazlasını istemeyin.Fikir fikirdir, ve hepsi budur. Bugün buradalar ve yarın yoklar. Yarın kendinizle aynı fikirde dahi olmayabilirsiniz! Zihninizi değistirmek iyi bir şeydir. Sık sık yapın. Yeni düzeylere ulaşın.

Herkes Benimle hemfikir değil. Bu sizin özgür iradeniz. Onu size ben verdim. Artık başkalarına özgürlük tanıma sırası sizde. Teorik olarak, herkes için özgürlük istiyorsunuz. Gerçekte, pek de emin değilsiniz. Kimseye karşı geleceğinizden değil. hayır, siz sadece herkes sizinle aynı fikirde olsun istiyorsunuz. Başkalarını aydınlatmak istiyorsunuz, bilinçlenmelerini ve sizin gibi düşünmelerini istiyorsunuz.

Bu baştan kaybedilmis bir savaş, sevgililer. Kazanmak mümkün değil. Kazansanız dahi, kazandığınız hiçbir şey yok. Belki onaylayan bir baş hareketi ya da bir söz. Bir tartışmayı kazanmak bundan ibarettir. Tartışmaya girmeyin ve böylece ne kaybeder ne de kazanırsınız, tehlikede olan hiçbir sey olmaz.

Hayatınıza bakın. Hayat, sanki bir çıktığınız, bir yürüyüş gibidir. Birisi sizinle birlikte yürümek isterse, memnun olursunuz. Farklı bir yoldan yürümek isterlerse, onda da bir sorun yoktur. Yol üzerinde, bir köşede karşılasabilirsiniz. Belki de hiç karşılaşmazsınız.

Başkasının onayına ya da hemfikir olmasına ihtiyaç duymadığınız zaman, bu harika bir şey olacak. Başkalarını serbest bıraktığınızda, kendinizi de serbest bırakırsınız. Kimse kimsenin düşüncelerine uymak zorunda değil.

Bir iş veren dahi olsanız, zihnini değistirmesi gereken belki de sizsiniz. Ancak bunun için önce dinlemelisiniz. Bir çalışan iseniz eğer,dinlemek ve boyun eğmek mecburiyetindesiniz, size hiç de mantıklı gelmese bile.

Bahsettigim uzlaşmak değil. Sadece, her şey istediğiniz gibi olmayabilir, ya da olması gerektiği gibi de. Ve anlaşmazlık, ayağınızın takıldığı bir taş olsa gerek. Bunun için telaşlanmanıza gerek yok. Gücenmenize de gerek yok. Elbette, ötesine adım atmayacağınız kesin bir çizgi var ve bu size kalmış. Bu sizin seçme özgürlüğünüz. Daima başka bir seçeneğiniz var, sevgililer. Ancak her zaman bir seçim yaptıgınızın farkında değilsiniz. Bazen her şeyin üstünde egonuzu seçiyorsunuz.

Çabuk olmakta özgürsünüz, yavaştan almakta da özgürsünüz.

İhtilaf içinde olmakta özgürsünüz, ve bundan vazgeçmekte de özgürsünüz.

Ne isterseniz o olmakta özgürsünüz.

Ağlamakta özgürsünüz, ve gülmekte de özgürsünüz.

Gerginlik yaratmakta özgürsünüz ve barış yapmakta da özgürsünüz.

Hak ettiğiniz her şeyi vermekte özgürsünüz ve hiçbir şey vermemekte de özgürsünüz.

Seçimleriniz üstünde durduğunuz basamağa göre karşınıza çıkacaktır. Daha yükseğe tırmanırsanız daha ötesini göreceksiniz, ve her şey söylendigi zaman, her seviyede, herkes için en iyi seçimleri yapacaksınız.

çok çok güzel bir konu Işık'çım çok teşekkür ederim paylaşan yüreğine sağlık ark5

özgürlüğün bendeki görseli sahilde yelelerini savurarak ağır çekim koşan bir at..



nezaman oldu, neden oldu bilmiyorum ama özgürlük ifadesinin altına bu görüntüyü kodlamışım.. ( üstteki resim değil tabii, benimkisinden bulamadım girlhaha )
Bilimsel bir açıklaması olup olmadığınıda sorgulamadım açıkçası y789
tekrar teşekkürler bitanemm

sevgilerimle kiss3

Canım seninde güzel yüreğine sağlık.evet sahilde dört nala koşan, zaman zaman şaha kalkan beyaz at,çok mükemmel simgeliyor ben de imgeledim senin anlatımından,çok güzel gerçekten.huzur verici.
Ben de teşekkür ederim varlığın için Sanemce'cim, sevgilerimle canımcım.kiss3

Cennet'ten Mektuplar:Büyük Farkındalık
 

Büyük Farkındalık

Gloria Wendroff

Tanrı dedi ki:

Bazen, zahiri dünyadan zevk almamanız gerektiğini ya da aldığınız kadar çok zevk almamanız gerektiğini hissediyor musunuz? Sevgili, zahiri olanın zevkine var çünkü hepiniz bunu hak ediyorsunuz. Size izin veriyorum. Dünyadan zevk almaktan sakınmanız ve sadece ruhsal ya da daha çok ruhsal olmanız gerektiğini hissetmeyin. Sevdiğinizi sevin. Zevk aldığınız ne ise zevkine varın. Kimi isterseniz sevin.

Gelin yüzleşelim. Maddi dünyayı seviyorsunuz. Hislerinizi seviyorsunuz. Çiçekleri ve birinin size çiçek vermesini seviyorsunuz. Nihayetinde, size çiçek veren Benim, size her şeyi veren Benim. Bazen sizin için. İsa, Buda ve Diğerleri ile bağ kurmak daha kolaydır çünkü onların bir şekilleri var. Hikâyeleri seviyorsunuz, sevgililer ve resimleri seviyorsunuz. Aksiyon kahramanlarını seviyorsunuz. Mitolojiyi seviyorsunuz, o zaman sevin. Krisna’yı seviyorsunuz, o zaman sevin. Herkes Benim cemalimden yaratılmıştır. Herkes Benim cemalimdir. Onlar Benim cemalime biçim ve sekil verir. .İnsanlığı sevmenin sizin için zor olduğunu düşünmüş olabilirsiniz, ancak gerçek su ki insanlığı tüm kalbinizle seviyorsunuz. Onunla büyülenmişsiniz. Ben Yaratıcıyım. Ve benim yarattığımı sevmek sizin için iyidir, güzeldir.

Sizden, tüm gün, her an, Beni düşünmenizi istemiyorum. Beni düşünün ama mecbur olduğunuz için değil. Ben daima buradayım. Farkındalığınızda Benimle olun, yaşamınıza nasıl dahil oluyorsam. Sanki bu bir yarışmaymış gibi Beni herkesin üstünde sevmeniz Gerektiğini ya da herkesi hariç tutarak Beni sevmeniz gerektiğini düşünmeyin. Ben sizin Tek Tanrınızım, ancak. İnsanları tüm kalbinizle Sevin.

Elbette, yaşamın zahiri alanına çekiliyorsunuz. Onun için var. Onun içinde oyununuzu oynamanız gerekiyor. Benimle Sessizlikte etkileşim içinde olmak harikadır, tavsiye ederim. Evet, o her şeydir, ancak tek şey değildir. Bütündür ve Bütün içinde oynanacak bir alan içerir. Kendinizi Benimle olmak için zorlamayın. Biz, her şekilde beraberiz.

Oruç tutmanızı istemiyorum. Dünyayı terk etmenizi istemiyorum. Daha fazla zevk almanızı istiyorum. Bana, zevk yoluyla hizmet edersiniz, sevgililer, zorlanmış itina ile değil.

Ben, gitmeniz gereken bir okul değilim. Ardınızdan (okul kaçaklarını takip eden) bir memur göndermiyorum. Ne uzaklaştırma cezası alırsınız ne de kovulursunuz. Kalbimdeki yerinizi korursunuz.

Hayatınızın temel amacı Ben olsam dahi, beni okul sonrası bir aktivite olarak görmenizin Benim için bir sakıncası yok. Ben 24-saatlik bir aktiviteyim, ya da aktivitesizliğim. Ben 24-saat Varım, siz de öyle.

İki nehir birbirinden ayrılır ve sonra Okyanusta tekrar kavuşur. Okyanusu onurlandırmak için akışlarını kurban etmezler. Kendilerini suçlamazlar: “Oh, bu kadar mutlu bir şekilde, kuşları dinleyerek, dalgalarımdan zevk alarak akmamalıyım. Sadece Okyanusu düşünmeliyim.”

Evet, Beni düşünün, ama aynı zamanda, Beni düşünmek zorunda olmadan düşünün. Beni düşünmek bırakın bir zevk olsun. Benim çırağımsınız, ancak sözleşmeli değilsiniz. Kim olduğunuzu bileceğiniz zamanlar yaklaşmaktadır ve gerçek kadar, farkındalığınızda ayrılmaz olacağız. Büyük Farkındalık doğal olarak gerçekleşecek, zorlanmasına gerek olmadan..

Cevap: Cennet'ten Mektuplar
 

Cevap: Cennet'ten Mektuplar
 

benm ksinliklle böle yazılar okumam gerekiyo.çok iyi geliyo.değerli olduğumu hissediyorum.

Cevap: Cennet'ten Mektuplar
 

Tanrıyı Bilmek

Gloria Wendroff

Tanrı dedi ki:

Kutsal kaplar, sizinle Kendimi dısarı akıtıyorum. Siz Benim içinden aktıgım testisiniz. Nasıl iseniz öyle akarım, asla bos degilsiniz. Sonsuzum Ben, sonsuzsunuz siz, ve sonsuzdur benim kaynagım, sizinki de öyledir. Tanrı için kıtlık yoktur. Sizin için de kıtlık yoktur. Bereket boldur. Sonsuz bereket boldur. Siz Benim içinden aktıgım testisiniz, ve siz Benim testinin içindekileri akıttıgım kapsınız. Siz Benim sınırsız Benligimsiniz. Bukendinizden saklamıs oldugunuz bir sırdır.

Benim sınırsız Benligim oldugunuzu duymus olabilirsiniz. Bu sözleri kendinize tekrarlamıs da olabilirsiniz.Kalbinizin kuyusundan farkındalık yükselene kadar, bu sadece bir sözdür, ve siz de dudaklarınızla ona hizmet etmis olursunuz. Bu Gerçegi Bilmenin anlamıdır, çünkü Gerçek sizi özgür kılacaktır. Yazılı gerçek, dogru olabilir, ancak sizin Gerçeginiz olmayabilir. Çünkü sizden çıkmadı. Kulaklarınızla duydunuz, ya da gözlerinizle okudunuz, ve dudaklarınızla tekrar ettiniz. 1kinci-el gerçek, ikinci-el gerçektir. Siz birinci-el gerçege sahip
olabilirsiniz. Birinci-el Gerçege sahip olmanız gerekiyor. Birinci-el gerçege sahip olmanızı niyet ediyorum.

Su içmek için kuyuya gidin. Kuyudan doldurulmus bir sise su, sise sudur. Sınırları vardır. Kapagı vardır. Sisesi sekillendirilmis, tartılmıs ve ölçülmüstür. Artık su serbestçe akmamaktadır.

Su içmek için Kalbimin pınarına gelin. O daima akmaktadır. Taze su her zaman en iyisidir. Bu su tazedir çünkü daima akmaktadır. Sevgim daima size akmaktadır. Üzerinize yagmaktadır. Ondan yararlanın.Ellerimden için. Burada, nasıl yapacagınızı gösterecegim. Elden ele aktarılan su, elden ele aktarılmıs sudur.En iyisi herkesi kuyuya getirmektir. Onlara nerede oldugunu gösterin. Kendilerinin görmelerine izin verin.Tüm yasamın aktıgı pınara avuçlarını açmalarına izin verin.

Yasam suyunun üzerinde günes parlamaktadır. Daglar onu soguk tutmaktadır. Bu su sizin içmeniz için degilse,ben neden buradayım? Üzerinize akıttıgım Cennetten gelen suyu içmeyecekseniz, neden Yeryüzüne geldiniz?1zin mi istiyorsunuz? Kimin iznine ihtiyacınız var? Sadece kendinizin. Benim askımın girisine gelmek ve onu nereye giderseniz beraberinizde götürmek için kendinize izin verin. Benim bilgim, dagdan gelen sudur ve sizi kendinize getirir. Benim askımla okyanustan yükselen sisi dagıtırsınız.

Tanrı’nın bilgisinin varoldugu pınarın yönüne isaret edin. Bu pınarı nerede kendilerine ait kılabileceklerini onlara gösterin. Benim vermem ve onların almaları gereken suyu süzgeçten geçirmeyin. Siseleme fabrikası olmayın. Sevgi dagıtın. Çocuklarımı Bana getirin, kendinize degil. Siz Benim yol göstericimsiniz. Onları alıkoymayın. Sizin için oldugum kadar Ben onlar için de varım. Borulara gerek yok. Borular, sarabın akmasına izin vermeden önce daralır. Benim bilgimin Benden akmasına izin verin.

Cennetin girisi büyüktür. Herkes için yer var. Beni isaret edin. Cenneti isaret edin. Konusmam basittir. Beni herkes duyabilir. Herkes benim için özeldir. Arkadaslarınıza beni tanıtın. Beni kendilerinin bilmelerine tesvik edin. Benim bir tercümana ihtiyacım yok. Ben tüm dilleri konusurum.

Cevap: Cennet'ten Mektuplar
 

Tanrı’ya Ne Kadar Yakınız

Gloria Wendroff

Tanrı dedi ki:

Kendinizi çok yalnız hissetseniz bile, yalnız degilsiniz. Asla yalnız degilsiniz, çünkü Ben daima sizinleyim. Asla Benim görüsümün, isitme alanımın dısında, erisimimin dısında, Kalbimin dısında, Temasımın dısında degilsiniz, çünkü kalbiniz daima Benimkinin içinde atıyor. Her hareketiniz Benim farkındalıgım dahilindedir. Ben sizin farkındayım. Benim tarafımdan bilinmeyen hiç bir hissiniz yoktur.

Daima tetikte olan bir Denetmen degilim Ben. Ben daha çok Büyülenmis bir Dostunuz gibiyim. Ben bildiginiz bir mektup yazarıyım,ancak nerede ve ne zaman tanıstıgımızı unutmussunuz. Adımı ve yakın münasebetimizi unutmussunuz. Öyle yakınız ki Benim varlıgımı tamamen unutabilirsiniz, ancak Ben sizinkini asla unutmam. Her daim aklımdasınız. Sürekli Benim radarımdasınız.

Benim güçlerim çok büyük ancak Ben Yeryüzünde kendi oyununuzu oynamanıza izin veriyorum. Yoldan çıkmanız gerekiyorsa, çıkın. Yoldan çıktıgınız sadece sizin düsüncenizdir, sevgililer, çünkü asla, hangi sartlar altında olursa olsun, Benden uzak degilsiniz, bir adım dahi; kendi tasavvurlarınız ya da kayıtsızlıgınız hariç. Sizi her yerde takip ediyorum.Kendi basınıza bir yere gitmenize izin veremem. Sizden ayrı, baska olmak Benim için imkansızdır. İste bu kadar yakınız Biz.

Benim sevgim böyledir. Onu atlatamazsınız. Ondan kaçamazsınız. Sakınamazsınız. Onsuz olmanız mümkün degildir.Sadece, çok sıklıkla, baska seyler düsünüyorsunuz. Beni düsünmeye geri dönün. O zaman uyum içinde oluruz, çünkü Benim düsüncelerim daima sizinle.

Evrenin kurulu düzeni var. İzlemem gerekmiyor. Gözümü üzerinde tutmam gereken sizsiniz. Gözlerimi asla sizden ayırmam. Benim sevgimin sizi çevreledigini hayal edin, ve sizi saran, koruyan, yükselten, aydınlatan ve yakalayan sevgiye dair ufak bir fikre sahip olursunuz. Size kol kanat geriyorum. Dokunulamayan Ben, sizden asla vazgeçmem,düsmenize asla izin vermem.

Dünyada olmaktan rahatsız oldugunuz zaman, Kollarımın arasında rahatlarsınız. Kimin kolları arasında oldugunuzu bilin.Kimin gögsünde dinlendiginizi bilin. Kimin gözlerinin karsınızda oldugunu bilin. İstediginiz her an Benim gözlerime bakabilirsiniz. Evet, önünüzde dans eden Benim gözlerim. Gözlerim sizin görüs alanınızda olmaktan dolayı nese ile dolar.Gözlerim asla yasla dolmaz, sadece sevgi ile dolar, sadece ısık ile, size duydugum sevgi, ısık ve hayranlık ile dolar. Size olan sevgim bir nehir gibi akar. Size duydugum sevginin nehrini durdurabilecek hiçbir sey yok.

Benim sevgimde eksik olan tek sey, ondan bihaber olmanız ve sizin olarak kabul etmemenizdir. Onu size veriyorum, o zaman, onu fark edemeyecek kadar yogun olmanızın haricinde neden sizin olmasın ki? Belki de oradan oraya kosusturuyorsunuz ve bakmayı unutuyorsunuz. Yıldızlara bakmayı unutuyorsunuz, ve Bana bakmayı unutuyorsunuz. Bir an ayırın simdi, sevgililer, her nerede olursanız olun, günün hangi saati oldugunun bir önemi olmaksızın, ve Gökten /Cennetten basınıza akıttıgım sevgimin bir parçasını yakalayabiliyor musunuz bakın. İste Benim sevgim, üzerinizde parlıyor. Hiçbir sey ugruna onu kaçırmayın.

Cevap: Cennet'ten Mektuplar
 

ışıkk astral seyahatle ilgili mutlaka konuşalım bebeğim....

Cevap: Cennet'ten Mektuplar
 

Dünyadaki Tüm Kristal Samdanlar

Tanrı dedi ki:


Tüm hayalleriniz gerçekleşseydi eğer, ya sonra? Yasam hissiniz ne kadar farklı olurdu sanıyorsunuz? Mutluluğunuz ne kadar sürerdi? Yeni Bir arabanın mutluluğu ne kadar sürüyor? İste o kadar sürerdi mutluluğunuz. Dışarıdan gelen mutluluk, bir ömre sahip. İçsel mutluluk ise asla kesintiye uğramaz. İste böyledir, sevgililer.

Oyuncaklar sadece oyuncaktır. Oyuncakların çok olması size daha fazla mutluluk vermez. Çabuk sönen bir mutluluk belki, daha fazlası degil. Er ya da geç, tüm oyuncaklar eskir, ya da parlaklıkları söner, ya da onlardan aldığınız keyif azalır, hala parlaklıklarını korusalar
bile.

Tekrar ve tekrar, maddi hazinelere odaklanıyorsunuz.

Beni yanlış anlamayın. Sizi dünyanın hazinelerinin tadını çıkarmanız için teşvik ediyorum. Neden olmasın? Ancak mutlu olmak için onlara dayanmayın. Onlara sahip olun. Keyfini çıkarın. Paylasın. Tüketin. Giyin. Kullanın. Harcayın. Hazinelerinizi ne kadar çok severseniz
sevin, yeterli olmazlar.

Parlak kırmızı bir araba arzu etmek aslında ona sahip olmaktan çok daha eğlencelidir. Keyif gerçekten sahip olmakta değil.

Kırk çift pahalı ayakkabı? Bir yeni çift ayakkabı bir kişi için daha çok mutluluk verebilir. Güzel bir ev? Bir süre sonra, yaşamınızın kalitesi sizin için pek farklı olmayacak. Siz hala oradasınız, ve hala birlikte yasadığınız insanlar ve ilişkileriniz var.

Bankada bir milyon dolar? Çok güzel, ancak, her şeyden önce, o sadece bankadaki para. Sevgi değil. Ve hatta sevgiyi satın da alamaz.Sevgi için ödeyebileceğiniz bir bedel yok. Kalbinizden gelen sevgi, bir milyon dolarınız da olsa, beş milyon da olsa aynıdır.

Dünyanın tüm hazinelerine sahip de olsanız, zihniniz daha önce olduğu gibi yine onlarda olur. Dünyanın hazineleri öyle ya da böyle bir tasadır.

Ancak sevgi, ki o hiç yer kaplamaz, kalbinizi doldurur, dünyayı doldurur. Sevginin küçük bir kıvılcımı dahi, hayatınızı öyle bir aydınlatır ki dünyanın tüm kristal şamdanları yansa dahi o parlaklığa erişemez.

Sizin için yasamdan aldığınız küçük zevkler nelerdir? Onları simdi yapın. Onlardan simdi keyif alın. Zengin oluncaya kadar beklemeyin. Ne seviyorsunuz? Yeni sulanmış çim kokusu? Karda botlarınızın çıkardığı çıtırtı mı? Kayak mı? Kar topu yapmak mı? Kumsalda yürümek mi?Kumu ayak parmaklarınızın arasında hissetmek mi? Dalgalarla sörf yapmak mı? Çocuklarla birlikte olmak mı? Yalnızlık? Size ne zevk veriyorsa, simdi kendinizi onun için müsait kılın.

Size zevk veren her şeyi hayal edin, ve kendiniz için onları simdi tahsis edin. Bekleyecek bir şey yok. Keyfinizi başka bir zamana ertelemeyin. Simdi zamanıdır. Simdi keyif yapmanın tam zamanıdır. Keyif yapmanın sezonu tam su andır. Bir şeylere kapılmanız gerekiyorsa, neşeye kapılın.

Bu sabah ise yürüyün. Bu sabah ise gitmeyin. İşe erken gidin. Mesaiye kalın. Başka bir is bulun.

Rutininizi çeşitlendirin. Size gerçekten zevk veren şeyler için yer açın. Yapabilirsiniz. Bunu bir tek siz yapabilirsiniz. Kimse size hakettiğiniz zevki veremez. Sadece siz verebilirsiniz.

Mutluluğun dışınızdan geleceği fikrine bir son verin. Kendinizi mutluluk için simdi restore edin. Ayakkabılarınızda delik dahi olsa, mutlu olabilirsiniz. Ayakkabınız olmasa bile mutlu olabilirsiniz. Ne zaman ne kadar mutlu olabileceğinize sınırlar koyan sizsiniz.