![]() |
Herkes ona, o Satriani?ye hayran Muhteşem vokaliyle mest eden Şebnem Ferah?ı en çok Joe Satriani etkiliyor. Müzikte ?zirve? denilen yerde geçen, hatta Volvox dönemini de sayarsak 19 yıl söz konusu. Bu süre içinde sadece yaptığınız işle yani müzikle gündeme gelebilmeyi nasıl başardınız? Sanki etrafınızda görünmez duvarlar var ve işin en ilginç yönü bu duvarların kimseyi rahatsız etmemesi, herkesin saygı göstermesi? Ben hep sadece iyi müzik yapmayı ve iyi bir şarkıcı, müzisyen olmaya gayret ettim. Bunun için her zaman çalışmaya ve kendimi geliştirmeye devam edeceğim. Kendinize seçtiğiniz yol bu olunca sanırım zamanla bazı şeyler yerine oturuyor. Etrafımda duvar ya da benzeri bir şey yok, sadece işimi doğru bildiğim, sevdiğim şekillerde yapmaya çalışıyorum. Bir şey yapmak istemiyorsam bütün dürüstlüğümle karşı tarafı bilgilendirip yapmıyorum. Çünkü kendi müziğinizi yapmaya çalışmak zaten çok enerji isteyen, vakit isteyen bir şey ve başka şeylere pek fırsat da kalmıyor. Genel ezbere göre hareket etmek için bir sebep görmüyorum. Nasıl daha verimli ve üretken olabilirim, bunun peşindeyim ve bu da her an her yerde olmaktan değil, düşünmekten, emekten, çalışmaktan geçiyor. Kişiliğime de en uygun olanı bu. Çevrinize de bu sebepleri doğal yollarla hissettirdiğiniz zaman sanırım saygı gösterebiliyorlar. Tabii bu mesafeli görüntünün ardında hayranlarıyla en iyi ilişkiyi kuran müzisyensiniz. Bu ilişkinin sırrı nedir? Günlük hayatımda mesafeli biri olduğum söylenebilir sanırım. Ama dinleyici arkadaşlarımla aramda kurduğumuz ilişki benim de üstümde; şarkıların zemin oluşturduğu ana fikrin ve temelin müzik olduğu, kendiliğinden zamanla derinleşmiş, kimyasına kavuşmuş bir ilişki. Müzik de; paylaşılarak daha da güzelleşen bir şey. Odamda yaptığım şarkıları konserlerde binlerce kişinin ağzından duyduğum zaman bunun benim için ne ifade ettiğini izah edemem. Aslında doğrusunu söylemek gerekirse insan düşündükçe bir takım mesafeler koyar; oysa müzik benim düşünmeden, rahatça, tamamen içimden geldiği gibi hareket ettiğim bir alan sanırım. Diğer taraftan albüm çıkardığım ilk günden bu yana dinleyici arkadaşlarım hayatıma o kadar özel anılar hediye ettiler ki? Bunu kelimelerle ifade edemem, bazı durumlarda konuşmak yerine ?hissedebilmek? en doğrusu? 3 Aralık 1988 Bursa ilk konser. Teoman?ın grubu Mirage ile birlikte konser verdiniz. Şimdi sizi Bostancı?da Senfoni orkestrası ile birlikte izledik. Bir kıyaslama yapmak mümkün mü? O konser Volvox olarak çaldığımız ilk konserdi. Ama daha öncesi de var. Bir taraftan çok şey değişti, diğer taraftan pek bir şey değişmedi. Bir müzisyen olarak o gün de aynı şeylerin peşindeydim bugün de? Ama sanırım sorumluluklarım o dönemlere göre çok arttı. Açıkçası bazen bunların ağır geldiği de oluyor ama böyle dönemleri çabuk atlatıyorum. Çünkü biliyorum ki ben evimde, kimseye dinletemeyeceğim bir şeyi bile kaydederken de çok titizim. Yani bu aslında kendime karşı olan sorumluluk duygumla da alakalı bir şey, genlerimde var. En güzel farksa, küçük bir çember içinde daha sınırlı olanaklarla müzik yapıyorken şimdi hayal gücümü zorlayabileceğim standartlarda çalışabiliyor olmak ve bunu çok daha fazla insanla paylaşabilmek. Tek bir şey hiç değişmedi hala her konser öncesi kalp atışlarım çok hızlanıyor, heyecanlanıyorum. Konsere gelmiş bu kadar insanı buradan hoş duygularla gönderebilecek miyim diye düşünüyorum. Şarkı söylemeye başlayınca ise tüm düşüncelerim minik kaygılarım yok oluyor, kendimi müziğe bırakıyorum. |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 02:11 PM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.