hayalayaz

serkan
sana bir şey sorucam..zehrayı bu kadar sevdin..ben buna inanıyorum..ama sevdiğine, sevgine nasıl sahip çıktın?..bu memlekette kızlar..karşılarında güçlü adam ister...( aslında benim gezdiğim tüm memleketlerde hep böyledir) sen bu sevginin arkasında ne kadar durabildin? anladığım kadarıyla..zehranın aile yapısı törelere bağlı olarak yaşıyor ( yoksa kim kızını kardeşinin oğluna verir ben bu töre işinide anlayabilmiş değilim ya neyse ) sen bu kadar geleneklerine..törelerine bağlı bir ailenin kızını alabilmek için toplumda nasıl bir yer edindin..burada yazıyorsun..komşuların bile sen geçerken kapıları, pencereleri kapatıyor..çocukları..içeri alıyor...bunu bir kişi yapsa..diycem ki densize bak..boşver serkan.diycem .ama hepsi yapıyorsa..yanlışlık sende..kendine hakaret etmeden..kendini asıp kesmeden bir özeleştiri yap..yaptığın yanlışların dökümünü yap ve artık..bırak bu kara bahtım kem talihim muhabbetini..hatalarından ders çıkar ve geleceğini şekillendir..yeniden başlamak için asla geç değildir..geçmişte yaptığın hatalar..bu gününü şekillendirmiş..ama bu hatalara devam edersen geleceğininde bu günden farkı olmayacak...vede üzülerek söylüyorum.bizler, yani hayatım değişti milleti hepimiz çok iyiyiz..çok saygılı ve sevgi dolu insanlarız..ama çözüm odaklı yaşarız...şöyle anlatayım..hepimizin derdi, problemi var..zaten burada buluşmamızın en önemli nedeni bu problemlerimiz..ama dahada önemlisi problemlerimize çare bulmak için buradayız..önce telkinlerle başlarız..sonra bakarız telkinleri destekleyen bir çok çalışmada var..vakit geçirmeden onlarıda yaparız..daha sonra başka çalışma, daha sonra bir başkası..burada dertlerimizi anlatırız ama, bize çözüm öneren arkadaşlarımızında önerilerini değerlendiririz...buraya sürekli dertleşmek için gelmeyiz.gelişmek dertlerimizden kurtulmak için geliriz....hatta ilk yazdığımız mesajları bir kaç ay sonra okuduğumuzda ben böylemiydim yaa deriz...çünkü insanoğlu iyiyi ve güzeli sever bunda çok kolay alışır..bizleri sevindiren ilgi..gelişmelerimize, iyi olmak için gösterdiğimiz gayrete gösterilen ilgi ve takdirdir.dertlerimize ağlamalarımıza gösterilen ilgiye sevinsekte..bu ilgiye sevgiye karşılık olarak..kısa zamanda toparlanmaya çalışırız....ben nedense çocuğumdan daha küçük olduğun için sana kıyamıyorum...ama sana acıyamıyorum, acımıyorum...hiç uzağa gitmeden hayatını tanıdığım bir gençten bahsedeyim sana..varlık içinde yokluk yaşadı..hayatını topluma, ailesine.ve kendisine faydalı olmak için harcadı..bırak kendine ve çevresine zarar vermeyi, ağzından tek bir isyan kelimesi çıkmadı..peki bu kadar isyan ediyorsun..sen ne yaptın..isyan etmeyi kendine hak görecek..serkanımızı mıçıkırık bir kız terketmiş... serkanımızda hayatına küsmüş..dedimya sana acımıyorum...hatta kusura bakma..seni birazda şükürsüz görüyorum..ablandan bahsettin..senin bu konuları benden daha iyi bildiğini düşünüyorum.bana senin yaptığın, yazdığın herşey şımarıklık geliyor..hastamısın..okey..doğrudur..ilaçlarını alacaksın..adam gibi tedavini olacaksın..haa ilaçların yan etkisimi var..dozu azalıncaya kadar sabır edeceksin..dayanamıyormusun.gideceksin doktoruna..kendini sakin bir şekilde ifade edeceksin oda başka ilaç verecek..yokmu diyor doktorun..yoktur, kabulleneceksin....git bakalım bir hastanenin onkoloji servisine..minicik bebeler toz zerresinden korunmak için dört duvar arasından çıkmıyor...yaaa onlar minicik bedenlerine kemoterapi denen illeti kurtarıcı olarak alıyor..ve birde onun verdiği, rahatsızlık ekleniyor hastalıklarının üstüne...gık demiyorlar..şimdi ben bunları bilirken..zehra seni terk etti diye, illet bir takım alışkanlıklar edindin diye vs sana acırmıyım..aman serkanın başına neler gelmiş dermiyim..sana sorarım..bir hata yaptın gençtin..iki hata yaptın yine gençtin..kardeşim aklını başına neden toplamıyorsun demezmiyim....bilinçaltı konusuna baktınmı bilmiyorum..ama...eğer okumadıysan oku..sürekli söylenen sözlerin, cümlelerin bilinçaltına nasıl yerleştiğini ve hayatımızda nasıl gerçekleştiğine bir bak..sen kendini düşünmüyor olabilirsin..bu konuda herkes gibi sende özgürsün..ama bizede zararın dokunuyor...senin yanında olmak seni desteklemek amacıyla..yazdıklarını okuyoruz..ve tabiiki bizim bilinçaltlarıda etkileniyor aynı senin gibi...bizimde bilinçaltımızda yakın geçmişte tüm bu söylediklerin vardı..hatırlaması hiç zor değil..hatta yeniden benimsemesi..e şimdi biz ne yapalım..sana destek olabilmek için okuduğumuz her satırın için..kendimize yeni telkinlermi yazalım..şimdi bu andan itibaren kendini topla iyileşmen için ne gerekiyorsa yap..telkinlerimi dinlersin...müzikleri beğenmiyorsunda ..beyendiğin müzikle telkin yaptırıp...onumu dinlersin..telkinle işe başlıyorsun..ilaçlarını doktorunun verdiği dozda alıyorsun..sitede işine yarayacak bir yığın çalışma var..onlardan birini uygulamaya başlıyorsun..yoksa..sana verdiğim saygıyı geri alırım..sevgiyi vermek kişinin kendi özgürlüğüdür...ama saygı zaruridir..çünkü tüm insanlar yaradanın özenerek yarattığına saygı duymakla yükümlüdür..ama alırım..saygımı geriye..şu andan itibaren kendine iyileşme planı yapmanı bekliyorum yapabileceğini..başarabileceğini..tüm bunları kotarabileceğini biliyorum.ve bundan sonra seni iyileşmen adına yaptıkların nelerdir diye takip ediyorum...saygılı sevgiler