![]() |
Avrupa Yakası ‘Dizi, 200. bölümde bitecek! Diziyi ne zaman ve kaçıncı bölümle bitirmeyi planlıyorsunuz? Evet iki senedir “bu son sezon” diyorum ama kanal, seyirci, oyuncular, yapım şirketi bir araya geliyor, dizi bitmiyor. Şu anki kararım diziyi haziranda, 200. bölümde bitirmek. “İfo”nun durumu ne olacak? “İfo”, “Tahsin Bey”le Ayvalık’taki yazlıkta hayatının kavgasını yapıp Bursa’ya kız kardeşine taşınıyor. Ama kavganın nasıl geliştiği sürprizli. 24 Eylül’de seyredeceksiniz. “Avrupa Yakası”nı bitirdikten sonra ne yapmayı planlıyorsunuz? Bir uzun metraj film var . Tiyatro da yapmak istiyorum. Dizi bittikten sonra en az bir yıl televizyon olmasın diye planlıyorum. ‘Kendime torpil yaptım!’ Senaryo yazmak için en ideal ortam nedir size göre? Çalışma odası, masa, kendi bilgisayarım ve kahve olacak. Bir de hava kararmadan pek yazamıyorum. Bir bölümün senaryosu ne kadar sürede çıkar elinizden? Bazen iki günde yazdığım oluyor sabahlayarak. Ama ideali dört gün. Diziyi yazarken kendinize, “Bu hafta kendimi iyi hissetmiyorum, rolümü biraz azaltayım” türünden ayrıcalıklı davrandığınız oluyor mu? İtiraf edeyim geçen sene oldu. 100 dakika dizi yapılıyor, senaryo sabah dokuzda bitmiş, öğlen üçte setim var filan... Baktım olmuyor, ya oynadığım sahneleri yorgunluktan düşüreceğim, ya senaryo aceleye gelecek, birkaç bölümde kendimi az mekâna yazmaya çalıştım. Mesela ofiste Aslı yok, e röportajı varmış! Aslı’nın o sahnede hayati bir rolü, önemi yoksa, sahneden çıkardığım, kendime kıyak yaptığım oldu. Ama sadece birkaç bölüm! ‘RTÜK yüzünden kitap yazamıyorum!’ “Gayet Ciddiyim” 2003’te, “Hâlâ Ciddiyim” 2004’te, “Yolculuk Nereye Hemşerim” ise 2005’te yayımlandı... Her yıl bir kitap yazan Gülse Birsel’den üç yıldır niye ses soluk çıkmıyor... RTÜK yüzünden! Yirmi dakikada bir reklam kuşağına girilecek kuralından sonra, dört kuşak reklam alma amacıyla diziler, 90 dakikaya çıkarıldı. Haftada yedi günüm doldu. O günden beri kitap da çıkmıyor. Keşke yapmasaydım dediğiniz neler var? Büyük bir utancım, hatam yok. Pişmanlık faydalı bir duygu değil. İyi ki yapmışım dedikleriniz? Bir gün dergi editörü olarak otururken ATV’nin tanıtım bölümünden gelen telefona cevap vermiş ve aşağıya inip onlarla görüşmüş olmam. “İlgilenmiyorum” deseydim, “GAG”la başlayan dönem hiç olmazdı. Mutlaka yapmalıyım dediğiniz şeyler? Çok. Hem hayatla, seyahatlerle, hem tiyatroyla, sinemayla, televizyonla, kitaplarla ilgili uzun bir liste. Dizideki karakterlerin kaderi senarist olarak sizin elinizde. Sete gittiğinizde bu gücü elinizde tuttuğunuzu hissediyor musunuz? Bu, güçten çok, berbat ve çok ağır bir sorumluluk. Herkese iyi bir performans alanı, güzel replikler, iyi espriler yazmaya çalışırım. Ama oyuncu var, az yazdığında küser, çok yazdığında, “Beni yoruyorsun, malzememi tüketiyorsun” diye kızar. Neyse ki bizim dizinin çoğu oyuncusu, az ya da çok, yazılan rolün mümkün olduğu kadar tadını çıkartan, rolü hakkıyla oynayan, yükselten oyuncular. Gıcık kaptığınız için diziden yok etmek, rolünü azaltmak istedikleriniz oluyor mu? Hiç olmadı. Öyle kişisel dertlerim olmaz. 10 ismin çağrıştırdıkları Murat Birsel: Özel hayat Sinan Çetin: Film adam! Ata Demirer: Kardeş Levent Üzümcü: Jön komik, dost Gazanfer Özcan: Büyük usta, efsane Engin Günaydın: Datlum Hümeyra: Çok değerli Özkan Uğur: Yeni rol arkadaşım Tolga Çevik: Teknik oyuncu Evrim Akın: Tatlı kız" Kaynak:H2 |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 10:48 PM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.