![]() |
aşamıyorum selam herkeze, öncelikle herkeze selamlar.Benim sorunum eşimi inanılmaz kafama takmak 12 senelik evli,2 çocuk sahibi bir bayanım.Evine ve çocuklarıma çok bağlıyım.Yalnız geçmişte yaşadığım problemlerden dolayı eşime hiç güvenmiyorum.Sanki bana hep yalan söylüyor gibi geliyor.Ama bu duygularımı hep içimde saklıyorum.Birkaç kez dile getirdim tabiki. Ben yıllarca onu değiştirmek için uğraştım durdum.Evet iyi yönde çok değişti tabi.Ama bende değiştim,HERŞEYİ KAFAMA TAKAN biri oldum çıktım.Eşimi çok seviyorum.Ama artık onu kafama takmak istemiyorum.Düşüncelerimden uzaklaşıp huzurlu olmak istiyorum.agl34 |
Cevap: aşamıyorum Merhaba Bende senin gibi aynı dertteyim 12 yıllık evliyim,bir çocuğum var,yasadığım problemler benide dipsiz kuyuya itti,Bir kere güven kırılınca emin ol eskisi gibi olmuyor,sürekli kafanda takıntılar ve kurgular oluyor,seni mutsuz ediyor,hayatın kalitesiz oluyor,bunu aslında güveni kıran insanlar düşünmeli,2 kat daha ilgi ve sevgi ile yaklaşmalı ama malesef suçluluk duyguları besledikleri için,bizim istediğimiz gibi olamıyorlar,çünkü kendilerini suçlu hissetmek istemiyorlar,bilinçaltı savunma mekanizması,bizim değil onların değişmesi lazım. Ben bu duyguları bazen aşıyorum,bazen ise bunalıyorum,EFT Tekniği ve Ho'ponopo yu dene Biraz olsun seni Huzursuzluktan arındırır.Bizler Bu Duyguyu Aşmamız için Karşı Tarfın Herzamanki olduğundan Daha çok değer,daha çok sevgi,vermesi lazım. |
Cevap: aşamıyorum ',bizim değil onların değişmesi lazım.' Tüm yük bir kişinin üzerinde olamaz. Siz aile olmak, birarada yaşamak, hayatı acısıyla tatlisıyla paylaşmak için biraraya geldiniz. 12 yıl az bir zaman değil, ne de çok şeyler paylaşmışsınızdır... Tabii, bu doğal. Ama bu süre içinde içinize attığınız, üzüldüğünüz ve kendinizi ifade edemediğiniz birçok şey de olmuştur, siz de suçluluk duyup bunu itiraf edememişsinizdir emin olun... Diyeceğim o ki, tüm suçu karşı tarafa atmayın. Ama tüm suçu kendi üstünüze de almayın. Eğer ortada bir sorun, suç varsa eşiniz ile birlikte siz de bunun failisiniz, yani ortaklaşa sebep oluyorsunuz. Her insanın bir dili vardır. Her insan bir kapıdır; alarmları olan bir kapıdır üstelik. Siz üstünde alarmlar olan bir kapıyı levyeyle kırarak ya da balyozla parçalayarak açmaya çalışırsanız o kapı alarmlar vermeye başlar. Yine aynı şekilde, kale gibi ağır ve sert bir kapıyı da basit bir biçimde dokunarak açamazsınız. 12 yıllık aile hayatınızı bir düşünün. İnsanın 20 30 yıllık alışkanlıklarını değiştirmesi hiç kolay değil, bunu biliyoruz. Ama 12 yılınızı bir ömür birlikte geçirmek için harcadığınız eşinizle paylastiniz. Ve hayatın geri kalanında da onunla birlikte, elele bir değişim süreci başlatabilirsiniz. Ama dedigim gibi, önce eşinizin; sonra kendinizin nasıl birer kapı olduğunu düşünüp bunu anlayabilmeniz lazım. Eşiniz nasıl davranırsanız ona yaptırmak istediğiniz şeyleri kabul eder? Nasıl hareket ederseniz, nasıl iletişim kurarsaniz size samimi, güzel bir şekilde yaklaşır..? Bunları 12 yıl boyunca bir şekilde çözmüş olmanız gerekir. Bunu düşünün ve bu şekillerde hareket edin. Siz onlara değer veriyorsunuz; onlar da size değer veriyorlar. 12 yıl kolay geçebilecek bir süre değil; dile kolay 12 yıl. Bir diğer önemli nokta da, onlara karşı dürüst olmanız. Dürüst olmak patavatsız olmak değil. Her doğru her yerde söylenmez. Önüne geçemediğiniz hisleriniz, düşünceleriniz sizi yorar. Ki, bundan muzdaripsiniz zaten. Eşinizin olumsuz karsilamayacagi bir dille, onun anahtari olan bir üslupla bu durumu ona açıklayın. Oturun, konuşun, muhabbet edin.. Sizin güveninizi Oldukça fazla hak ediyorlar emin olun. 12 yılda bir iki kez söyledim demişsiniz.. Halbuki 12 yılda 365×12 gün var. 4 bini aşkın gün var... 4 bin günde sadece bir iki kez sizi rahatsız eden şeyleri ona karşı açıkça ifade edebilmişsiniz... Bu sorun olur demeyeceğim ama bunun artması lazım... |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 08:44 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.