mission impossible
 

bu diziyi izleyen zamane gençlerimize bir haller olurdu..özellikle kibritin yandığı sahneye özenen bir çok genç tüylerinden olmuştu.şahidim.

göreviniz,eğer kabul ederseniz, diye başlayan değişik değişik görevler içeren sonunda da kendini imha eden mesajlar içeren, güzel dizi

sonraları filmi de çevrilen ayrıca filminde çok efsane sahneler olan zamanının en güzel dizilerinden biri.

80'lerin sonuna gelirken bizi esir almış son dizi. jim, nicholas, max ve grant'tan oluşan takımımız her bölümde kendilerine bir ses kaydı olarak verilen görevlerini başarıyla yerine getirirlerdi. gülümseyerek hatırladığım birçok klişe vardı dizide. jim'in her bölümün başında şifreli sözlerle konuşarak görev tanımının yapılacağı ses bandını alması, ses bandının arkasında dumanlar bırakarak kendi kendini yoketmesi, her bölümde kılık değiştirerek çocuk aklımla beni çok şaşırtan o maskeleri yapan nicholas, yine her bölümde en az birkaç kötü adam pataklayan max ve elektronik dehası grant. görev tamamlanıp başarıya ulaşılınca grubun bir araya toplanıp geride kalan kötü adama bir bakış atmaları vardır ki kurban oluruz size dedirttirirdi bize her bölüm sonunda. içlerinde en azmanı olan max'i canlandıran aktör 1995 yılında aids yüzünden ölmüş. güzel diziydi, izlettirirdi kendini...

başrolünde tom cruise un oynadığı film üçlüsü olmaz böyle misyon.



amerikalıların çaktırmadan üçüncü dünya ülkelerine bakın biz teknoloji ve casusluk olayını bitirdik ayanızı denk alın mesajı verdiği dizisi . hastasıydık ama ayrı konu...



Kaynak: İtüSözlük