Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri

Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/index.php)
-   Sınavlara Hazırlık Klubü (http://www.hayatimdegisti.com/forum/forumdisplay.php?f=129)
-   -   sınavlara hazırlanırken (http://www.hayatimdegisti.com/forum/showthread.php?t=5949)

cent 15-04-2008 09:20 AM

sınavlara hazırlanırken
 
MOTİVASYON – 1

Bir sınava hazırlık dönemine başlıyorsunuz. Kiminiz ilk defa sınava yönelik hazırlanacak, kiminiz ise tekrardan sınava hazırlanacaksınız. Her biriniz farklı heyecanlar içerisindesiniz. Kiminiz, sınava yabancı olmanın acabalarını yaşarken, kiminiz ise tekrar aynı hayal kırıklığına uğramamanın planlarını yapmaktasınız.Peki, bu süreçte kendinizi sınava motive etme adına neler yapabilir,
başarılı bir çalışma süreci oluşturmak için kendinizi daimadinamik ve heyecanlı nasıl tutabilirsiniz? Bununla ilgili olarak Eğitim Bilimin yaptığı çalışmaları sizinle paylaşmak istiyorum. Aşağıda anlatacaklarım, yüz yılı aşkındır etkin öğrenme metotları üzerine çalışan bu bilim dalının verilerine dayanmaktadır.
Şu anda sahip olduğunuz bilgi ve birikim yetersiz olabilir, değişim için çok uzun zamanınız var. Bir çok öğrenci sahip olduğu bilgi ve birikimin yetersizliğinden dolayı oldukça kaygılıdır. Bu kaygı deneme sınavlarındaki düşük puanlarla birleştiğinde oldukça olumsuz duygular oluşturur. Halbuki, dershane de dersler belirli bir birikime dayandırılarak değil en baştan itibaren anlatılmaya başlanır. O halde, sınav için gerekli bilgileri öğrenmek için yeterli zaman mevcuttur.
Eğer ister ve gerektiği gibi çalışırsanız 8-9 aylık sürede çok ciddi başarılara ulaşabilirsiniz.
Ders çalışma sisteminizi bazı alışkanlıklar üzerine kurgulayınız.
Başarılı sonuçlar, başarılı planlamaların ürünüdür. Eğer plan ve programsız, sadece çalışıyorsanız, sonuçta alacağınız verim asla sizi yansıtmayacaktır. Öncelikle ders çalışma biçiminiz, hedefleriniz, hedeflediğiniz yerler için gerekli başarı düzeyi üzerine, gerekirse bir gün ayırarak, düşününüz. Ne tür bir çalışma alışkanlığı gerektiği konusunda rehberlik yayınlarından da faydalanarak programlı bir çalışma düzeneği oluşturunuz.Bununla ilgili olarak:Ders çalışma programı hazırlayınız. Ders çalışma programı, santim santim ölçülmüş kağıt üzeri program olmamalıdır. Özellikle, rehberlik servislerince hazırlanan herkes için aynı sistemin önerildiği program örneklerinden uzak durun. Bu tür ezbere programları uygulayan öğrenci yok denecek kadar azdır.Sizin yapmanız gereken, örnek program tiplerini inceleyerek kendinize ve yaşantınıza uygun programlar hazırlamaktır.Bu programlar katı saat sınırlarından ziyade, ders çalışma ihtiyacını giderecek, anlama ve öğrenme gücünüze uygun süreçler içeren nitelikte olmalıdır.Uyku düzenine dikkat.Düzenli uyku, öğrenme etkinliğinde çok önemlidir. Erken yatmaya ve erken kalkmaya dikkat edin. Çalışma adına uykusuz geçirilen geceler,ertesi günkü öğrenmelerin katilidir.Gıda önemli.Yediğiniz yiyecekler, performansınıza direk yansır. Unutmayın, en pahalı arabayı dahi yakıtsız hareket ettiremezsiniz. Özellikle kahvaltınıza dikkat edin ve kahvaltı yapmaksızın derse katılmayın.Dersi derste öğrenin. Derslerde elden geldikçe dinamik ve etkin olmaya çalışın.Anlamadığınız yerleri geçiştirmeyin, sorgulamadığınız noktalar ilerde büyük problemlere dönüşebilir. Bir derste başka derslerle uğraşmayın,hayallerle boğuşmayın; başarılı öğrencilerin hepsinin ders dinleme alışkanlıklarındaki yüksek performans bir rastlantı değildir.Tekrar yapın. Bilgilerin en büyük kısmı ertesi güne kadar bizleri terk eder; yani,en hızlı unutma ilk gün yaşanır. Tekrar bunun önündeki en önemli engeldir.Öğrendiklerinizi 5 dakika da olsa mutlaka gününde tekrar ediniz.Yeterince soru çözün. Sayıya göre değil, anlama düzeyinize göre soru çözün. Günlük derslerinizle ilgili sorulara öncelik tanıyın, bu konuları anlayana ve algılayana kadar soru çözmeye devam edin. Sınav nitelikli olup çözmekte sıkıntı yaşadığınız soruları mutlaka öğretmeninize çözdürün.Yukarıdaki altı alt başlıkla ilgili yeterli özeni gösterirseniz, seviyeniz ne olursa olsun, başarılı olmakta zorlanmazsınız.
Kurduğunuz cümlelere dikkat edin, kendinizi nasıl görüyorsanız öyle bir sonuca ulaşırsınız. Duygu ve düşüncelerinizde negatif olmayın. Bir kişinin sık sık kendine yönelik söylemleri telkin etkisi yapar. Hatta bununla ilgili Türkçe’mizdeki “kırk kere deli de, deli olursun” sözü meşhurdur. Evde, okulda, dershanede, her nerede olursanız olun asla kendinizi kötüleyen cümleler kurmayın, sınavı kaybetme üzerine konuşmalar yapmayın. Her sıkıntılı zamanınızda, sizden önceki milyonlarca kişinin bu işin altından çalışarak başarıyla kalktığını, sizin de,çalıştığınız için onlar gibi başarılı olacağınızı telkin edin.
Çalışma sürenizi düzenlerken aşırı yüklenmelerden kaçının. Bir çok öğrenci, ilk başlarda yoğun ve ağır çalışmaların içine girer. İlk zamanlardaki isteklilikten dolayı bu ağırlık pek hissedilmez; fakat zamanla ilk istekliliğin doğal olarak kaybolmasıyla birlikte bu yoğunluk dayanılmaz hale gelir ve çalışma adına geri adımlar atılmaya başlanır. Geri adımlar atmak öz güveni yıkar ve bir süre sonra çok çalışan öğrenci hiç çalışmayan öğrenciye döner. Unutmayın 100 m. değil maraton koşacaksınız; enerjinizi uzun zamana yayarak kullanmalısınız.
Bu açıdan, geçmiş deneyimlerinizi de dikkate alarak, çalışma sürenizi belirleyin.Sınavda başarı, kısa süreli çok çalışmayla değil, devamlılık gösteren çalışmayla sağlanabilir.
Başkalarıyla kendinizi kıyaslamaktan uzak durun, her öğrenci aynı düzeyde potansiyele sahip değildir. Çevrenizdeki bazı öğrenciler sizden daha başarılı sonuçlar alacaktır; tabii ki bazı öğrenciler de sizden düşük puanlar almaktadır. Bu duruma bakarak, “ben neden şu öğrencinin başarısına ulaşamıyorum?” türünden komplekslere kapılmayın.Başlangıçta her öğrenci aynı konumda, aynı birikimde değildir; fakat bu zamanla onları yakalayamazsınız anlamına da gelmez; yeter ki gerekli sabrı gösteresiniz. Zaten böyle olmasaydı, sınavda 1. olan öğrenci kadar çalışan herkes aynı puanı alırdı.
Çıkmış sınav sorularına özellikle dikkat edin, onları ezberleyecek kadar tekrar tekrar çözün. Kullandığınız dokümanlarda (deneme,test vs) karşınıza sınav sisteminin yapısına uymayan soru tiplemeleri çıkabilir. Bunlara takılıp kalmayın. Önemli olan gerçek sınav soru tiplemelerindeki performansınızdır. Bu soru tiplerini de, ancak geçmiş yıllarda çıkmış soruları çözerek kavrayabilirsiniz. Ayrıca, her yıl çıkan sınav sorularının benzer nitelikte olduğunu unutmayın. Geçmiş yıllarda çıkmış soruları çözerek,bu soru tiplerine alışkanlık kazanabilirsiniz.
Sınav kaygısı, belirli düzeyde fayda sağlayıcıdır. Çoğu öğrenci sınav kaygısının çok kötü bir durum olduğu düşüncesini taşır. Bu kaygının sınavdaki netlerini olumsuz etkilediğine inanır.Oysa, saatlerce oturup çalışabilmeyi bu duyguya borçlusunuzdur. Sınav kaygısı (çok olmamak kaydıyla) çalışma istekliliğinizi artırır ve sizi motive eder. Bu yüzden, kaygı duygusundan korkmak yerine onun çok şiddetli oluşmamasına dikkat edin. Şiddetli kaygı durumunda gevşeme terapilerinden yararlanabilirsiniz.
Yeterince çalışıyorsanız,yeterince de dinlenmelisiniz. Başarılı olmak için, çalışmak tek başına yeterli değildir. Yoruluyorsanız, dinlenerek fiziki ve ruhi enerjinizi şarj etmelisiniz. Bunun için sosyal aktivitelerde bulunmak en akıllıca yoldur.Arkadaş buluşmaları, sinema, spor, tiyatro, hobi tarzı faaliyetler çalışmayla yoğunlaşıp yorulmuş insanın nefes aldığı faaliyetlerdir. Zaman sıkıntısı yaşasanız dahi, haftada en az bir kez, bu tür faaliyetlerden biri için zaman ayırınız; derse daha istekli ve dinamik başladığınızı göreceksiniz.
Sınavlar ne zor, ne de kolaydır; onu siz zorlaştırır ve kolaylaştırırsınız. Gireceğiniz sınavı hayatın tek gayesi olarak görme eğiliminde olmayın; ya da hiç önemi olmayan bir duruma da indirgemeyin.
Bu sınav neticesinde muhakkak, belki sevinç ve belki de üzüntü yaşayacaksınız; fakat sonuç ne olursa olsun siz, siz olarak kalacaksınız. Gireceğiniz bu sınav sizin karşınıza çıkacak ne ilk ne de son sınavdır; hayatınız boyunca sizi bekleyen daha bir çok sınavın olduğunu unutmayınız.

MOTİVASYON – 2

Çalışmaya motive olma, sınava hazırlanan çoğu öğrencinin başaramadığı ve buna dayalı olarak öz güveninin yıkıldığı bir konudur. Sene başındaki ilk istekliliklerini kaybeden öğrenciler zamanla
“başaramayacağım” duygusunun etkisine girerler. Bu duygu daha az çalışmayı,daha az çalışma denemelerde başarısızlığı beraberinde getirir. Öğrenci, zamanla daha az çalışmaya ve bunun sonucunda gittikçe derslerden ve çalışmadan kopmaya başlar. Başarısızlık duygusu iyice etkinleşir ve kazanma hayalleri bir sonraki yıla ertelenir.Henüz motivasyonunu kaybetmemiş öğrenciler ve bu duygunun yıkıcı
etkisine girmiş öğrencilerin, sınava yaklaşık beş aylık bir süre kala, neler yapması gerektiği konusu üzerinde durmak istiyorum.
Ders çalışma sisteminizi günlük yaşantınızı göz önüne alarak uygulanabilir kılınız. Eğer uyguladığınız bir ders çalışma programı var ise bunu tekrardan gözden geçiriniz. Özellikle zorlandığınız kısımlarını akla uygun ve uygulanabilir kılınız. Ders çalışma programında, uygulamada başarılı olamadığınız bölümler bir süre sonra kendinize olan inancınızı kaybetmenize yol açacaktır. Bu bölümlerde uygulama eksikliğinize yol açan nedenleri tespit edip, eksiklikleri gideriniz. Eğer eksikleri gidermede başarılı olamıyorsanız mutlaka programınızı değiştiriniz. Bu aşama çok önemlidir; çünkü bu kısmi başarısızlık zamanla bütün programı çepeçevre saracaktır.
Başlangıçtaki çalışma istekliliğinizi kaybettiyseniz, yeni bir çalışma düzeneği kurunuz. Eğer program yapmadınız veya yaptığınız programı artık kullanamıyorsanız; ya da çalışma azminizi yitirdi iseniz
etkili ve verimli bir çalışma için sanki ilk defa başlıyormuşcasına yeni bir sistem kurunuz. Bunu şu şekilde yapmanızda fayda vardır:Yavaştan hızlıya giden bir çalışma düzeneği kurun.Mesela ilk hafta günlük 3 tane yarım saatlik periyotlarla çalışın. İlk yarım saat günlük derslerinizin 5-10 dakikalık (dersin zorluk derecesine göre) tekrarı olsun. Sonraki iki yarım saati de bu konularla ilgili soru çözümlerine ayırın.İkinci hafta, çalışma programınıza günlük bir yarım saat daha ekleyin ve günde 4 yarım saatlik periyotlarla çalışın. Eklediğiniz yarım saatlik süreyi soru çözmede kullanın (İlk yarım saat her zaman günlük tekrar için kullanılacaktır).Üçüncü hafta bir yarım saat daha ekleyin ve böylece gelecek haftalarda da artırarak devam edin. Göreceksiniz ki, bir ay zarfında sıkı bir programın içine girmişsiniz. Tabii ki bu artışın bir sınırı da var. Bu sınır sizin dayanma gücünüzce belirlenecek. Mesela 8 yarım saatlik periyodu uygulamakta zorlanıyorsanız, sizin için sınır 7 yarım saatlik periyottur.Buradaki yarım saatlik periyotlar 45’er dakika, 60’ar dakika olarak da uygulanabilir; ama bu sizin derste oturabilme, konsantre olabilme
kapasitenizle (alışkanlıklarınızla) ilgilidir. Bu konuda kesin sınırlar çizmek bizi, her öğrenciyi aynı özelliklere sahip kabul etme yanlışlığına düşürür. Bu yüzden, her öğrenci kendi çalışma alışkanlıklarını düşünerek bu süreyi ayarlamalıdır.
Kendinize ödül ve ceza uygulayın. Çalışma davranışını etkinleştirmede kullanılan yöntemlerden birisi de, öğrenci tarafından ya da öğrenciye uygulanan, ödül-ceza metodudur.Eğer öğrenci çalışma davranışını belirli koşullara dayandırırsa daha başarılı ve etkin çalışır. Ders çalışmaktan sıkılan ya da çalışmak istediği halde bir türlü dersin başına oturamayan öğrenci, çalışmalarını ödüllendirir veya tembelliğini cezaya bağlarsa kendini çalışmaya daha kolay motive eder. Örneğin; 100 Matematik çözersem televizyonda takip ettiğim spor programını izleyeceğim,yoksa izlemeyeceğim. Burada dikkat edilmesi
gereken, öğrencinin söz verdiği şekilde ödül ve cezayı uygulamasıdır; yani çalışırsa ödülü uygulaması ve çalışmama durumunda cezayı uygulamasıdır. Bu sistemle bir süre sonra, sadece ödülü elde etmek için
dahi çalışma davranışı ortaya çıkacaktır.
Odanıza girmek istediğiniz üniversite(ler)in resimlerini asınız. Her öğrenci belirli bir üniversitede okumayı hayal eder; bu hayal onun çalışmasında bire bir etkilidir. Eğer çalışma istekliliğiniz kaybolduysa, masanıza, odanızın çeşitli yerlerine hedeflediğiniz üniversite(ler)in resimlerini asınız. Ders çalışmak istemediğiniz zamanlar bu resimlere bakarak gelecek seneyi düşününüz. Gelecek yıl ya bu okul(lar)da okuyacaksınız ya da tekrar aynı çalışmaları yapmak zorunda kalacaksınız.Kazandığınızda, kendinizi oralarda derse girerken, kantininde otururken,bahçesinde gezerkenki şekliyle; kaybettiğinizde ise bunlardan mahrum kalacak,tekrar hazırlık yapacak, dershaneye gidecek şekliyle düşleyin. Bu düşünce sonucunda ders çalışmaya daha sıcak baktığınızı göreceksiniz.
Şu anki deneme sınavı sonuçlarınız, Haziran’da gireceğiniz sınavın sonucuna dair sadece ipucu vermektedir. Bir çok öğrenci, Haziran’daki sınava daha aylar varken sanki sınav olmuş bitmişcesine halihazırdaki durumuyla kendisini değerlendirir. Bu düşünce ciddi bir yanılgıdır. Çünkü öğrenme süreci hala devam etmektedir ve eksiklerin tamamlanması için hala çok uzun bir süre vardır. Bu düşünceleri kafanızdan silin, oynamadığınız bir maçı kaybedilmiş olarak görme fikrinden sıyrılın. Örneğin, 3 ay sürede hiç araba kullanmayı bilmeyen bir kişi rahatlıkla araba kullanır duruma gelebilmektedir; yine aynı sürede on parmak daktilo kullanma öğrenilebilmektedir. Hatta, televizyondaki “şans kapıyı çalınca” adlı programı izlediyseniz çok iyi bileceksiniz ki, bir haftada insanlar nice beceriler kazanılabilmektedir. O halde “olmayacak” cümlesini şimdiden kullanmak oldukça yanlış ve anlamsızdır.
Şu ana kadar çalışmalarınızda yaptığınız yanlışlıkları tespit edin. Verimli ders çalışma ve etkin öğrenmede sizi engelleyen bazı faktörleri bu zamana kadar sanırım tespit etmişsinizdir. Çoğu öğrenci, bu
engelleyici faktörlerin farkında olmakla birlikte düzeltmek için hiçbir adım atmaz; siz de bunlardan biri olmayınız.Sadece yapmak veya çalışmış olmak için çalışmayınız; önce o günkü hedefiniz üzerine kısaca düşünün ve varsa engelleri nasıl ortadan kaldıracağınızı planlayınız. Yoksa, aklı televizyondaki yarışmada, bedeni ders başında çalışmada olan bir öğrencinin verimsiz yorgunluğunu yaşarsınız. Arkadaşlar, başarılı olmak için hala yeterli süreye sahipsiniz. Zor olanı kolaya çevirmek, iradenizi etkinleştirerek kolaylıkla başaracağınız bir şeyken asla mazeretlerin arkasına sığınmayınız.Siz istediğiniz ve vazgeçmediğiniz sürece bu iş asla başarısızlıkla sonuçlanmayacaktır. Birçok sıkıntının içerisinden geçerek, yokluklarla mücadele ederek ÖSS de başarılı olmuş nice insanın hayat öyküsü bunun en güzel delillerindendir.


alıntı


WEZ Format +3. Şuan Saat: 09:35 AM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.