![]() |
RUHSAL ZEKADA ANLAM ANALİZLERİ Anlam Analizleri Yaratıcımızın bizden ne istediğini anlam analizleriyle çözümleyebiliriz. Şans neden yüzünüze gülüyor veya neden hep kaybediyorsunuz? Neden engelleniyoruz? Aslında engelleniyor muyuz? Neden başarmakta zorlanıyoruz? Aslında zorlanıyor muyuz? Koruyucu Kader Müdahaleleri Bazı amaçlarımıza ulaşamamamız korunmamızdan kaynaklanabilir. Başarsaydık çok aleyhimize olacaktı: Satın aldığımız ev başımıza yıkılacaktı, seçilseydik milletimize ihanet edecektik. Eseflendiğimiz kimi engeller bizi kuşatan koruyucu meleklerden ibarettir. Musa Peygamber (as) Tur dağına ibadete giderken, vücudunu kumlarla gizleyen bir adamla karşılaşır. Fakir adam, Musa(as)’dan Allah’ın kendisine elbise vermesi için dua etmesini ister. Peygamber(as) geri döndüğünde aldığı ilahi cevabı aktarır: “Haline şükret.” Adam, iyilik isteyen bir kişidir; ama aynı anda bozgunculuğa eğilimli bir kişilik geliştirmiştir. Kendini tanıyıp bozgunculuğuyla savaşsaydı, toplum içine çıkacak elbise alabilirdi. Kaderinin onu elbisesiz bırakarak bozgunculuktan alıkoyduğunun farkında değil… Cevaba öfkelenen adam, “Allah bana elbise vermiş mi de şükredeyim!” der. Oracıkta şiddetli bir fırtına kopar; kumlar savrulur ve uzak tepelerdeki kayaların ardına kaçmak zorunda kalır. Bazıları kaderin amacını anlayamıyorlar; meydan okumaya kalkıyorlar. İntikam almak uğrunda öldürüp ......r ediyorlar. Onlar ruhlarını sonsuza kadar kahretmeyi seçtiler. Onların ruhsal zekaları sıfırdır. İyi olmayı hak eden insanın içindeki kötülük eğiliminin açığa çıkması, gerekirse zorla engellenir. Kaderin bileğini bükemeyiz. Anlamak yerine isyan edenler kendi başlarını kırarlar. Ruhsal zekası yüksek, yakışıklı bir genç tanırım. Karşı cinse eğilimi kendisini evlilik dışı ilişkilere zorluyor; fiziği bu tuzağa düşüşünü kolaylaştırıyordu. Zayıf yönünü fark eden genç, iradesini kaybetme korkusu içerisinde dua ediyordu. Bir sabah cildinin estetiğinin sivilcelere kurban gittiğini gördü. Beş yıl mücadele ettiği bir hastalık, cildini ve psikolojisini mahvetmişti. Artık eskisi gibi çekici değildi; güzel bayanlar kendisinden hoşlanmaz olmuşlardı. Kendisi de durumu kabullenmiş; böyle şeyleri düşünmekten kurtulmuştu. Şöyle anlatıyor: “Kaderin sırrını ve ilahi hikmeti öğrendim. Tehlikeli bir zaafıma karşı bu şekilde korunduğumu fark ettim. Hastalığımla uğraşmayı terk ettim; asıl düşmanım olan zaafımla mücadeleye giriştim. İlginç şekilde kısa sürede hastalığımdan kurtuldum.” Pahalı ayakkabısıyla komşusunu kıskandırmaya çalışan kadının ayak bileği, bastığı çukurda kırıldı. Babasının otosuyla caka satmak için Bağdat caddesinde hız yapan genç kaza yaptı. Herkes, niyetinin karşılığını yaşayacaktır. Bu seçimi hep kaybediyorum: Kazansaydım, neyi kötüye kullanabilirdim? Fakirlikten çıkamıyorum: Çıkabilseydim, neleri yanlış yapabilirdim? Sürekli hastayım: İyileşseydim neleri ihmal ederdim? Keşfedin ve asıl onunla savaşın. Geleceğinizi değiştirecek ruhsal zeka budur. Uyarıcı Kader Müdahaleleri Yaşayacağımız bazı sorunlar Yaratıcımızın uyarıcılarıdır; bizi korumak istemesi nedeniyle vurduğu “şefkat tokatlarıdır.” Hedefe meşru olmayan bir yolla kestirmeden varmaya çalışanlar… temel hedeflerini unutanlar “şefkat tokadı” yiyebilirler. “Şefkat tokadı” yerseniz, amacınızdan mahrum kalırsınız, ama telafi etme fırsatına da sahipsiniz: Adam tatil yolculuğunda, doğduğu şehirden geçerken, zaman kaybetmemek için annesini ziyaret etmeyi ihmal ediyor; şehrin çıkışında lastikleri patlıyor. Hatasını anlıyor ve geri dönüp annesini ziyaret ediyor. Okul arkadaşı bilmediği konuda yardım ister; aşırı işleri olduğunu uydurarak kabul etmez; oysa uzanıp TV izleyecektir. Gece su kesilir ve evi sular basar. Üşendiği için yardım etmemenin bedeli, uydurduğu gerekçeye uygun bir problem olmuştur. Kurtulmanın yolu, uyarıcıyı anlamak ve “ilahi iradenin reddettiği hatayı” düzeltmektir. Ruhsal zekamız “şefkat tokadını” çözümlememize yetmezse, tokat şiddetlenerek felakete dönüşecektir: Adamın arabasına çarpıp kayboldular. Sonra evine hırsız girdi. Sonra da dükkanı yandı. Ardından boşandı ve sonra da ......r etti. Radikal gazetesinde bir yüzbaşının 1999 yılında yaşadığı dramı okudum. Ailesini şiddetle rencide edecek bir yanlışa girişti. Ukraynalı bir revü kadınıyla birlikte oldu ve onun uğrunda ailesini terk etmeye hazırlandı: Önce askeri lojmandan atıldı. Vazgeçmedi, ardından ordudan atıldı. Yine vazgeçmedi, başka musibetler takip etti. Ukrayna’ya gidip o kadınla evlendi. İki ay sonra birlikte Türkiye’ye dönerken, son darbeye takıldı: Trafik kazası geçirdiler ve ikisi de ölümün soğuk yüzüyle yüzleşti. Doğru hedefe yanlış yöntemlerle gidemezsiniz. Ruhsal zekanızla bakarsanız, tüm tarihin ardında, Kaderin Sahibinden gelen uyarıcılar okuyacaksınız. |
Cevap: RUHSAL ZEKADA ANLAM ANALİZLERİ bir çok gelişim cd si var ve onunla alakadar telkinler vesaire vesaire bu yazıyı okuyan hatta ne demek isteninlidğini anlayana giğer konular teferruat gelir ben onlara iyi değil demek istemiorum temel budur demek istiorum tabbiki tıbbın kabul ettiği ölçüde onlarda faydalıdır |
Cevap: RUHSAL ZEKADA ANLAM ANALİZLERİ herşeyde bi hayır vardır sözü boşuna söylenmemiş.. |
Cevap: RUHSAL ZEKADA ANLAM ANALİZLERİ Kusura bakmayın ama bana çok saçma geldi bu yazı. Bir Video izlemiştim. Eklemeyi bilmediğim için ekleyemeyeceğim. Kişisel gelişim ile ilgili kısa bir Video idi. Şöyleki; 5 Maymunu içinde üzeri muzlarla dolu bir ağaç ve etrafı camlarla dolu bir odaya kapatırlar ve sonra da izlemeye koyulurlar. 5 Maymun haliyle muzlarla dolu ağaca tırmanmak ister. Ama maymunlar tırmanmaya başladıklarında muzlara yaklaştıkları anda üzerlerine hortumla su fışkırtılır. Tabiiki suyun tazyiki nedeni ile maymunlar ağaçtan inmek zorunda kalırlar. Her atakta maymunlara aynı işlem yapılır. Sonunda maymunlar ağaç muzlarla dolu olduğu halde su tacizine uğramamak için ağaca tırmanmaktan vazgeçerler. Bir iki hafta sonra beş maymundan bir tanesi yeni bir maymunla değiştirilir. Odaya gelen yeni maymun muzların cazibesine kapılıp ağaca tırmanmak ister. Bu kez diğer maymunlar ağaca çıktığında suyla taciz edilmesini önlemek için yeni maymunu aşağıya inmesi için hırpalar ve döverler. Yeni maymun bir kaç kez dener ve aynı tepkiyle karşılaşınca denemekten vazgeçer. O haftanın sonunda ikinci maymun değişimi yapılır. Her hafta başka bir yeni maymunla değiştirilir eski maymunlar ve her gelen yeni maymun aynı tepkiyle karşılaştığı için muz ağacına çıkmaktan vazgeçerler. Tüm eski maymunlar değiştiğinde yeni maymunlar ağaca çıktıklarında suyla karşılaşacaklarını değil, yukarı çıkmaya çalıştıklarında arkadaşları tarafından dövüleceklerini öğrenirler. Bu şekilde devam eder gider. BU TAMAMIYLA ÖĞRENİLMİŞ ÇARESİZLİKTİR. gayet masumane ve eski alışkanlıklarınızla bilinçaltınıza ve genlerinize nesilden nesile işlemiş Öğrenilmiş Çaresizliğin doğruluğunu kanıtı olarak EGO nuz karşınıza bu hikayeyi getirmiş. Sizde Öğrenilmiş Çaresizliğinizin geçerli olduğunu onaylatmak için bizlerle paylaşıyorsunuz. Bu nedenle tüm burada yazılan Kuantum ve Bilinçaltı Çalışmaları Geçerli değil Kader ve Alın yazgısı diye diye gelişmenizi engellemek için dayatılan Batıl İnançlarla dolu bu yazıyı Genel Geçer Kural olarak bizlere dayatmışsınız.. Bu yazının ve buradaki öğretilerin yanlışlığını bir kez daha anımsattığınız için teşekkür ediyorum.. Korkular bir illüzyondur |
Cevap: RUHSAL ZEKADA ANLAM ANALİZLERİ Alıntı:
|
Cevap: RUHSAL ZEKADA ANLAM ANALİZLERİ Sayın Hayathan ve Mocha arkadaşımm, gözardı ettiğiniz belki ufak; belki de ufak sayılamayacak kadar önemli birkaç ayrıntı var. . İnsan bir fil, yahut da maymun değil. İnsan denen varlıkta akıl var, duygu var, düşünce var. . Hayvanlar içgüdülerine göre hareket ederlerken insan iradesi doğrultusunda düşünerek, ölçüp tartarak hareket ediyor. Tabii, verdiğiniz örneklerde olduğu gibi; insanda da var, öğrenilmiş çaresizlik; yok demiyorum, ama ondan daha üstün akıl var ::) |
Cevap: RUHSAL ZEKADA ANLAM ANALİZLERİ hayvanlardan örnekler hep daha çarpıcıdır oyuzden öyle bir örnek verdim tabiki bizler insanlarız bizlerinde bir çok kelepçesi var. o yazıda seni rahatsız eden bir şeyler yok mu?? kader denilen şey bu kadar da tanrının çizdiği katı sınırlardan olsaydı ve ıstemedığı noktalarda oyunu bıtırıyor olsaydı( hikayeler genelde ölümle bitiyor) bizim nefsimizin ne önemi olurdu ki??? ukraynalı revü kızı diye belirtilirken çok merak ettiğim bir şey var hani bizim insana insan olduğu için verdiğimiz değer? işi ve ülkesi nasıl da damgalıyor orda hikayeyi. revü kızlarıda aşık olabilir, insanlar evliliklerini bitirebilir, başka biri olduğu için ya da artık tatmin edici bir birliktelik olmadığı için, ailesini mağdur durumda bırakan ınsanlarda olabilir. bizim yapıcagımız şey bu insanların yaşadıklarını kişiselleştirmemek. niye kocam beni terk etmiş gibi sinirleneyim ki. tam aksine bunlar uzerinde durmazsam düşünmezsem kafa patlatmazsam benım hayatımda terk edilişler vb.ler olmaz. bir hikaye uzerinden yazdım yazımı ama genel olarak ben bu durumu böyle görmüyorum göremiyorum |
| WEZ Format +3. Şuan Saat: 08:23 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.