baharın hatırlattıkları
 

Birdenbire baharın nasıl geldiğini fark etmemişim' İçimde yine bana rağmen bir şeyler uyanıyor.









Hep sanki lisedeymişim gibi' İki çocuk yapmamış, bu iki çocuk bana fazladan iki beden vermemiş gibi? Sanki hala Attila İlhan yaşıyor. Onun şiirleriyle birileri bizden hoşlanıyor. Yeni dalga filmleri seyredip Fransız usülü aşklar yaşamak istiyoruz. Maço erkek flörtlerimiz önce evet diyor ama sonra verdikleri sözü tutmuyorlar. İki erkek bir kadın düşümüz suya düşüyor her seferinde' Jules ve Jim yani Ahmet ve Ali aynı anda elimi tutamıyorlar. Kavga ediyor da ediyorlar.

Çareyi bu rüyada vazgeçmekte buluyorum. Lise son sınıfta Topağacışnda bir evde partiye davetliyim. Ihlamur Kasrışnın biraz yukarısındaş Bütün ağaçların kokusunu, her birini teker teker duyabiliyorum. Elimde denizci amcamın son sekiz aylık yolculuğundan bana getirdiği plaklardan biri var. Partide çalabilirim diye umut ediyorum. Üzerimde limon sarısı bir elbise. Külotlu çorabı henüz çıkarmamışım. Ama beynimden çıkarmışım. O kadar umutluyum ki? Parti sahibi işte ünlü ruh hastalıkları uzmanı, anneannemin doktorunun oğlu, Valium Kemal Sıtkı Bey'in oğlu Selim' Lambrilerle kaplı bir ev' Salonda her bir yerden rengarenk Tiffany avizeler sarkıyor. Lambrilere gömülmüş kitaplıkta Valium Kemal Bey'in Freud çevirileri'

Tanrım neler anlatıyorum?

Bu bahar neler hatırlatıyor insana?

Kayınpederimin evinin dekorasyonu bizim ilişkimizde bu kadar belirleyici olmuş olabilir mi?

O Tiffany avizeler mi bu evliliğin nedeni yoksa Adriano Celentano'nun Storia Dıamoreısini kulağıma fısıldaması mı?

Hemen partinin ertesi günü beni Modaşdaki evimden alıp Pendik'te bir balıkçıya götürdüğü turuncu renkteki Vosvos'u mu?

Ofisindeki Mies Van der Rohe koltuklar mı?

Bu bahar bana 1970'lere ilişkin her güzel şeyi, her anı berrak birer mutluluk anı gibi hatırlatıyor?

Evi, tamamen bu tip retro mobilyalarla döşesem? Aşk geri gelir mi?

Salonu lambri kaplatsam?

O plağı bulsam?

Adriano Celentano gibi kulağıma fısıldayabilir mi tekrar kocam bana?

Çocuklarım o evde mutlu olabilir mi?

Anneannemin lambaları nerede olabilir?

Kırılmış olmalılar?

Kırık dökük Tiffany avizeler hayatımı ne güzel anlatıyor.

Bahar bu kadar coşkulu ama ben nasıl bu kadar coşkumun sürüklediği yayları bozuk bir kanepede oturuyor olabilirim?

İhtiyacım olan IKEAşda yokş İhtiyacım olan Koçtaş'ta da yok? Horhor'a gidiyorum?

Önümüzdeki ay görüşmek üzere?









Kaynak:Evdergisi