Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri

Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/index.php)
-   Öğretici Bilgiler (http://www.hayatimdegisti.com/forum/forumdisplay.php?f=487)
-   -   Unutma ve Nedenleri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/showthread.php?t=26434)

bluemoon24 29-12-2008 12:00 PM

Unutma ve Nedenleri
 
Fizyolojik temellere dayanan kuramlara göre, unutma öğrenilenlerin ya da

anıların beyindeki izlerinin zamanla aşınıp silinmesi sonucu olur. Koşullanma yoluyla öğrenme kuramına göre; pekiştirilmeyen,

ödüllendirilmeyen tekrarlar; uyaranlarla tepkiler arasındaki bağı zayıflatır,

unutma ya da diğer bir deyişle, sönme olur. Bir çok öğrenilen şey ve anılar bellekte saklı olmalarına karşın, unutulmuş

gibi görünebilir. Freud ve diğer psikanalistler bunu baskı kavramıyla

açıklarlar. Onlara göre, kişiye acı veren anılar bilinçten uzaklaştırılarak

bilinç dışına atılır. Daha önce de belirtildiği gibi, öğrenilen malzemenin ne derece öğrenildiği,

öğrenilen malzemenin anlamlılığı, öğrenmeyi yapan kişinin öğrenmeye ne ölçüde

güdülendiği, öğrenmeden sonraki etkenler de öğrenilenin belekte tutulmasını,

saklanmasını ve hatırlanmasını etkiler. Deneysel ruh bilimi araştırmalarında denekler herhangi bir öğrenme

malzemesini hatasız olarak tekrarlayana dek öğrenmeyi sürdürürler. Araştırmacı,

olabilecek en iyi hatırlamayı araştırıyorsa, deneklere tam öğrenme yaptırır.

Yapılan araştırmalarda, tam öğrenmenin hatırda tutmayı kolaylaştırdığı,

unutmanın daha az olduğu görülmüştür. Öğrenilen malzeme anlamlıysa, anlamsız malzemeye kıyasla daha kolay

hatırlanır. H. Ebbinghaus 1885´te yaptığı çalışmalarda, anlamsıza heceleri (

örneğin; TIC, PUV, GIB, vb. ) öğrenme malzemesi olarak kulanmış ve öğrenilen

malzemenin anlamsız olmasının öğrenmeyi zorlaştırdığını saptamıştır. Araştırmada

anlamsız hecelerden oluşan bir liste kusursuz bir şekilde iki kez

tekrarlandığında, yani tam öğrenme olduğu belirlendikten sonra, bir zaman

aralığı konmuştur. Kusursuz hatırlama için ilk denemede 1000 saniye

kullanılmışken, ikinci denemede 600 saniye kullanılmış, 400 saniye tasarruf

edilmiştir. Bu süre, bellekte tutulan malzemenin miktarının bir göstergesidir.

Bu yönden tam bir öğrenme için çok elverişlidir. Daha önceden bir malzemeyi

gören, öğrenen kişi ikinci kez aynı malzemeyi öğrenmesi gerektiğinde daha kısa

sürede yeniden öğrenebilmektedir. Ebbinghaus, öğrenme ve yeniden öğrenme

arasında yirmi dakikadan otuz bir güne kadar değişen çeşitli zaman aralıklarını

kullanarak araştırmalarını sürdürmüştür. Ebbinghaus bu araştırmaları sırasında

bir unutma eğrisi oluşturmuştur .Şekilde de görüldüğü gibi, başlangıçta unutma çok hızlıdır. Sonra

yavaşlamakta, en sonunda da aynı düzeyde sürmektedir. Başka bir deyişle,

öğrenmenin hemen ardından hızlı bir unutma olur, daha sonra unutma azalır ve

belirli bir düzeyde sabit kalır,Hatırlama ve Unutma İlişkisi Unutmada önemli olan bir diğer etken, bir öğrenmeyi yapmaya kişinin ne

ölçüde güdülendiğidir. Kişi için belirli bir öğrenmeyi yapmak önemliyse bunu

yapmak için istekliyse, daha bir öğrenme gerçekleştirir ve bunun sonucunda

unutma daha az, hatırlama daha çok olur. Öğrenme sırasında öğrenme işlemi yarıda kesildiğinde, tamamlanan

öğrenmelere kıyasla daha fazla hatırlama olur. Buna Zeigarnik olgusu denir.

Bu konuyla ilgili deneysel araştırmalarda deneklere bir dizi öğrenme görevi

verilmiştir. Bunların bazısı deneyci tarafından yarıda kesilmiş, bir bölümü de

tamamlatılmıştır. Aradan zaman geçtiğinde yarıda kesilen öğrenmelerin,

tamamlananlardan daha iyi hatırlandığı görülmüştür. Zeigarnik, deneyin yarıda

kesilmeyi başarısızlık olarak yorumlandığını, bunun denekte gerginlik

yarattığını, bir öğrenmeden başka bir öğrenmeye geçince bu gerginliğin sürdüğünü

ve unutmayı azalttığını ileri sürmüştür. Bir lokantada yapılan bir araştırmada,

garsonların hesabı henüz ödenmeyen yemek siparişlerinin hepsini hatırladıkları,

hesapları ödenen siparişleri hatırlamadıkları saptanmıştır. Genellikle doğrulanan Zeigarnik olgusu, öğrenme durumunda kişilerin kişilik

özelliklerine göre bazen doğrulanmayabilir. Örneğin; kendini her zaman başarılı

olmaya güdüleyen, kusursuzluğu kendine amaç edinen bir kişi öğrenimin yarıda

kesilmesini başarısızlık olarak yorumladığında, unutması da fazlalaşabilir.

Ayrıca eğer tamamlanmayan iş çok zorsa ya da kişiyi çok fazla tedirgin ediyorsa,

kişi bilinçsiz olarak unutma eğiliminde olabilir. Öğrenmeyle hatırlama arasındaki geçen zaman aralığında kişinin neler

yaptığı, hatırlama miktarını etkiler. Örneğin; bir öğrenme malzemesi %100

öğrenildikten sonra kişinin uyuması ya da başka işlerle uğraşması hatırlanan

miktarı değişir. Kişi uyanık kaldığında hiç bir işle uğraşmasa bile, etrafında

olup bitenler onu etkiler. Bu da hatırlama anında olumsuz etki yaratır. Bu

konuda yapılan çalışmalarda, öğrenmeden sonra uyuyan kişilerin uyumayanlara göre

daha çok hatırladıkları görülmüştür. a) Unutma Nedenleri Unutmanın nedenleri de kuramların açıklamalarına bağlıdır. Bazı

psikologlara göre unutmanın nedeni engelleyici etkidir. Bu etki iki şekilde

olur: 1. Geriye doğru engelleyici etki (geriye ket vurma ) 2. İleriye doğru engelleyici etki ( ileriye ket vurma ) Öğrenmeden önce ya da sonra yer alan başka bir öğrenme, hatırlama ve geri

getirmeyi olumsuz yönde etkileyebilir. Söz konusu öğrenmeden önce yapılmış bir

öğrenmeden kaynaklanan etkiye ileriye doğru, sonra yapılmış bir öğrenmeden

kaynaklanana geriye doğru engelleyici etki denilir. Örnek olarak 30-40 kişinin

bulunduğu bir sınıfa giren öğretmen öğrencilerin ismini sorup öğrenir. Daha

sonra başka bir sınıfta aynı şeyi yapar. İlk sınıfta öğrenilen isimleri

hatırlama gücü daha sonraki sınıfta öğrenilenlerin etkisi altında bozulur. Bu

geriye doğru engelleyici etkidir. Bunun tersi de olabilir, o zaman ileriye doğru

engelleyici etki söz konusudur. Yani, önce öğrenilenler sonra öğrenilenlerin

hatırlanmasını güçleştirebilir. Öğrenmeyle hatırlama arasındaki geçen süre içinde yeni bir öğrenmenin

gerçekleşmesi, ilk öğrenilenlerin bellekte saklanmasına olumsuz bir etki yapar

ve ilk öğrenilenleri hatırlama miktarı düşer. Buna geriye doğru engelleyici

ya da geriye ket vurma denir. Bu olgu aşağıdaki gibi bir deney düzeniyle

araştırılarak saptanmıştır. Böyle bir çalışmada iki gruba da ( A ) öğrenmesi

yaptırılmış, daha sonra deney grubuna ( B ) öğrenmesi yaptırılırken,kontrol

grubu dinlenmeye bırakılmış, yeni bir öğrenme yapmamıştır. Bir süre sonra

uygulanan hatırlama testi sonucunda deney grubunun, kontrol grubuna göre daha az

şeyi hatırladığı görülmüştür. Diğer bir deyişle, sonraki öğrenme önceki

öğrenmenin hatırlamasına ket vurmuştur. İleriye ket vurma ya da ileriye doğru engelleyici etki olarak

tanımlanan durumdaki deney düzeni ise aşağıda görüldüğü şekilde hazırlanır.

Burada deney grubu ( A ) öğrenmesini yaparken, kontrol grubu dinlenir.

Sonra her iki gruba da ( B )öğrenmesini yapar. ( A ) öğrenmesini yapan deney

grubu, yalnızca ( B ) öğrenmesini yapan kontrol grubuna göre ( B ) öğrenmesini

daha az hatırlar. Başka bir deyişle, önceki öğrenme sonraki öğrenmenin

hatırlanmasını bozmuş, ket vurmuştur. İleriye ve geriye ket vurma ya da bozucu etkini olup olmaması, iki öğrenme

işlemi arasındaki benzerliğe bağlıdır. Eğer iki öğrenme malzemesi birbirine çok

benziyorsa, bozucu etki çok az olur ya da olumlu aktarma olur; öğrenilen

malzemeler hem daha kolay öğrenilir hem de daha kolay hatırlanır. Bunun tersine,

iki öğrenme malzemesi birbirinden çok farklıysa bozucu etki, ket vurma çok az

olur. Çünkü birbirine benzemeyen iki öğrenme arsında olumlu ya da olumsuz

aktarma çok az olur. Freud´ un kuramına göre bastırma mekanizması da unutma nedenidir. Birey,

kendini rahatsız eden konuları bilinçaltına iterek bu kaygıdan kurtulmak ister.

Bilinçaltına itilen olayların hatırlanması oldukça güçtür. Bazı kuramlara göre; öğrenilenlerin kullanılmaması unutma denir. Uygulamaya

giren bilgiler zaman zaman tekrarlandığı veya alışkanlık haline geldiği zaman

unutulmaz. Kullanılmayan bilgilerin kayıtlı olduğu sinir hücrelerinin sinaptik

bağları zayıftır. Bu nedenle hatırlamak oldukça güçtür. Öğrenmeyi koşullanmayla açıklayan görüşlere göre de koşullanmanın sönmesi

bir unutmadır. Organizma, koşullu uyarıcı ile koşullu tepki arasındaki bağı

unutur. Artık beklenen tepkiyi göstermez. Bu nedenlerin yanı sıra bazı bellek bozuklukları unutma nedenidir. Bellek yitimi (amnezi) çeşitli organik veya psikolojik nedenlerle hatırlama

gücünün yitirilmesidir. Bellek yitimi kısmi veya genel olabileceği gibi, kısa

süreli veya süresiz de olabilir. Diğer bir unutma nedeni, beyin hücrelerinin yıpranmasına bağlı olarak

gelişen organik bozulmalardır. Organik bozulmalar yaşla ilgili yıpranmalar,

beynin bazı bölgelerine yeterli kan gitmemesi bağlı yıpranmalar olarak ortaya

çıkar. Bunun yanında yeterli protein sentezinin yapılmaması bilgilerin

kodlanmasını engeller. Kodlanmayan bilgiler kısa zamanda tamamen unutulur.

Kaynak: popüler bilim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 10:04 AM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.