[vasko]

Nezaketiniz için teşekkür ederim hepinize.

Sitenizi şöyle bir gezdim. Röpörtajlarada baktım. Video yada memnun kalanların yazıları umrumda değil; Reklamlarda da şu aleti kullandım çok güzel oldum, şunu şeyyetim manyak oldum gibi ezberden çok şey zırvalanıyor...
Müziklerin içeriğine bakmadan asla dinlemicem. Dediğim gibi içeriklerine bakıcaz, ama tehdit olarak algılamayın lütfen.. Bir şey yapabileceğimden değil, sadece güvenmek istiyorum.
Subliminal ile ilgili zamanında baya bir ilgilenmiştim. Kazaa Ares gibi programlardan indirdiğimiz mp3lerin içinde gizli mesajlarda olabiliyormuş. İster sapıkça, psikopatça amaçlar için olsun, ister parti reklamı...

Sitenizi gezerken kendimi alacakaranlık kuşağı dizisinden bir bölümde gibi hissettim.
Bir kasabada herkez garip bir şekilde çok mutlu, herşey toz pembe, hiç bir sorun yok. Fazla iyi...
Bölümün sonunda da tam hatırlayamıyorum ama kasabanın halkını uyuşturan, mutlu birer zombiye çeviren bir adam çıkıyordu. Tabi bölüm kahramanlarımızda bir gariplik olduğunu anlayıp kaçmak istiyor ama yakalanıp onlardan biri olup çıkıyordu.
Alınmayın sadece sadece benziyor. Pranoyakça ama öyle :)

[yeni bir hayat]

Merhaba vasko;

Gerçi Co Adminlerin üzerine yorum yapmak bana düşmez. Seni inandırmak gibi bir niyetim de yok.Sadece bu siteye ilk üye olup telkinleri dinlediğim zamanki tereddütlerimi yazmak istiyorum...
Dediğin gibi, subliminal konusu çok ince bir konu. Kötü amaçlarla da kullanılabiliyor. Nitekim Amerika'da bunun bir örneği var.siteyle tanıştığım günlerde idi sanırım, bir televizyon programında görmüştüm. Bir tarikat kurulmuş,adı Syntoloji tarikatı. Diğer adıyla Hollywood tarikatı.. Üyeleri bu yöntemle ve hipnozla kendilerine bağlıyorlar.Hedefledikleri insanlar da başarılı iş adamları, ünlü ve zengin insanlar.Amaçları, kısa sürede insanları bu yöntemle etkileyip istedikleri gibi yönetmeleri ve tüm dünyaya hakim olmak istemeleri..
İçinde ünlü Hollywood yıldızları da var.En büyük reklam taşeronu da Tom Cruise.Buraya üye olan insanlarla röportajlar yapılmış, onlar da şiddetli baş ağrıları ve mide bulantısından bahsetmişler.Fakat onlarda bu sürekli artarak devam etmiş vs..Almanya'da yaşayan bir Türk işadamı da bu kişilere katılıyor.Amaçlarını anlayınca da ayrılmak istiyor.Fakat başına olmadık olaylar geliyor, ölümle tehdit ediliyor falan..

Ben ilk üye olduğum gün, siteyi gezerken birkaç telkin dinlemiştim. Fakat suçluluk telkini başladığında ağlama nöbeti geliyordu.Meğer etkilerinden biriymiş.Üstte yazdığım haber aklıma gelince doğal olarak telkinin hemen etki etmesinden endişelendim..Bir daha dinlemedim. Emin oluncaya kadar... Araştırmaya başladım.Telkin içerikleri yazıldığı gibi mi diye. Siteyi ve sakinlerini tanımaya çalıştım.Araştırmalarım endişelerimin yersiz olduğunu gösterdi.Bu tespiti yapan yerler var.Sen de araştırmanı yaparsın.. Ayrıca burası sadece zenginlere değil, her kesime hitap ediyor. Eleştirilere de açık,yoksa bu mesajın yayınlanmayadabilirdi.

Bana karşı çıkanlar var. Senin gibi düşünenler. Ben bu kadar olumlu sonuçlar aldıktan sonra,faydasını işimde, özelimde gördükten sonra başkalarının ne dediği hiç umrumda olmaz açıkçası...
Ama seni takdir ettim.Düşündüklerini hemen ifade ettin .Benim de bunları dile getirme fırsatım oldu.

Umarım araştırdıktan sonra aramıza katılırsın.Yine de güvenmiyorum dersen paşa gönlün bilir..

Sevgiler...

[Belgin ∞]

vasko Nickli Üyeden Alıntı

Sitenizi gezerken kendimi alacakaranlık kuşağı dizisinden bir bölümde gibi hissettim.
Bir kasabada herkez garip bir şekilde çok mutlu, herşey toz pembe, hiç bir sorun yok. Fazla iyi...
Bölümün sonunda da tam hatırlayamıyorum ama kasabanın halkını uyuşturan, mutlu birer zombiye çeviren bir adam çıkıyordu. Tabi bölüm kahramanlarımızda bir gariplik olduğunu anlayıp kaçmak istiyor ama yakalanıp onlardan biri olup çıkıyordu.
Alınmayın sadece sadece benziyor. Pranoyakça ama öyle :)

Mesajın bu bölümünde kendimi tutamayıp bir kahkaha attım.Ne kadar orjinal bir benzetme.40 yıl düşünseydim bu forumla,yıllarca korkarak ve severek izlediğim alacakaranlık kuşağı arasında bir bağ kuramazdım.

Çok şükür hiç birimiz zombi değiliz.Ha ama sonsuz mutluluk vad ediliyorsa ben zombi olmaya da razıyım onu da belirtiyim

Burada kimse kimseye sonsuz mutluluk vad etmiyor,hiç birimizin elinde sihirli değnekler yok. (ne yazık ki yok) Burada sadece mutluluğu arayanların başka yerlerde değil kendi içlerinde aramaları nasihat ediliyor naçizane.

Telkin dinlemeden de sitemizde hala varlığını sürdüren üyelerimiz var.Kimse onlara hey bu şart bunu dinleyeceksin demiyor. Araştırman,şüpheci olman güzel bir özellik seni bu konuda takdir ettim.Dilerim kısa zamanda içindeki yersiz şüphelerine doğru cevaplar bulabilirsin.

Sevgiler.

[AZARRATH]

vasko Nickli Üyeden Alıntı

Nezaketiniz için teşekkür ederim hepinize.

Sitenizi şöyle bir gezdim. Röpörtajlarada baktım. Video yada memnun kalanların yazıları umrumda değil; Reklamlarda da şu aleti kullandım çok güzel oldum, şunu şeyyetim manyak oldum gibi ezberden çok şey zırvalanıyor...
Müziklerin içeriğine bakmadan asla dinlemicem. Dediğim gibi içeriklerine bakıcaz, ama tehdit olarak algılamayın lütfen.. Bir şey yapabileceğimden değil, sadece güvenmek istiyorum.
Subliminal ile ilgili zamanında baya bir ilgilenmiştim. Kazaa Ares gibi programlardan indirdiğimiz mp3lerin içinde gizli mesajlarda olabiliyormuş. İster sapıkça, psikopatça amaçlar için olsun, ister parti reklamı...

Sitenizi gezerken kendimi alacakaranlık kuşağı dizisinden bir bölümde gibi hissettim.
Bir kasabada herkez garip bir şekilde çok mutlu, herşey toz pembe, hiç bir sorun yok. Fazla iyi...
Bölümün sonunda da tam hatırlayamıyorum ama kasabanın halkını uyuşturan, mutlu birer zombiye çeviren bir adam çıkıyordu. Tabi bölüm kahramanlarımızda bir gariplik olduğunu anlayıp kaçmak istiyor ama yakalanıp onlardan biri olup çıkıyordu.
Alınmayın sadece sadece benziyor. Pranoyakça ama öyle :)

mp3lerdeki sublime mesajları bulan ripper yada subliminal power pack programı var

Torrentten falan indirdim ama askliğe bakın power pack'de ripper bozuk çıktı :) Sizde varsa özelden bana gönderebilirsiniz,merak işte

Aslında İngilizce şarkılardaingilizce anadilimiz gibi değilse bence no problemo

Türkler de bu işi bilmez,bu olaydan haberleri bile yoktur

Telkinlerde ise bir sefer kulaklıkla dinleyip sesi çok açtığımda iki erkek sesi duyduğumu yazmıştım, bir arkadaş bende de oluyor yazdı,Atakan Bey youtbe'da bir videosu var 10-11 ay önce kendisi demiş,bu işi yapan, kasdettiğiniz şeyleri neden yapsın ki,maksatları ne olabilir,"hadi bizim ücretli telkinlerimizi satın alın" falan mı diyorlar acaba dusun


Bir sonraki mesajınızı sabırsızlıkla bekliyorum

[shamanic]

merhabalar..

sevgili vasko aşağıda yazacağım linkleri vermek benim için çok kolay bir işti..

ilk mesajımda vurgulamak istediğim mesaj,
kendine bize ve hayatımız için gerçekten önemli olan subliminal mesajlara bir şans ver..
bunuda forumun farklı farklı başlıklarında yer alan binlerce üyenin yazdıklarınıdan değerlendir istedim..
bu farklı başlıklar sadece telkinler ile ilgili değil.. gerek değişim süreçlerinde tutmuş oldukları günlükler
gerek diğer konularda yapmış oldukları yorumlar senin bizim arka penceremize tanımanı sağlayacaktı diye üşünmüştüm..


içinde yaşadığın duygu yoğunluğunu ve güvenlik arayışını anlayabiliyorum..
duygular ruhumuzun mesajlarıdır ve hissettirdikleride önemlidir..

korku duygusu en doğal duygumuzdur.. korku duygusuna verdiğimiz tepki ise;
bizi ya özgürleştirir ya tutsak kılar..

kendin için en doğru kararı vermen temennisiyle..

müsait olabilirsen eğer aşağıda vereceğim linkleri incelemeni öneriyorum..
ama baştan sona tüm verdiklerimi oku lütfen..

sevgiler..

**shamanic** Nickli Üyeden Alıntı

[font=Monotype Corsiva]merhabalar sorularına elimden geldiğince yanıt vermeye çalışayım...

öncelikle burada yayınlanan tüm telkinlerin içerikleri ilgili konu başlıklarında telkin içeriği yada script olarak yayınlanmaktadır..

burası bir kişisel gelişim ve sağlıklı mutlu huzurlu yaşamak için deneyimlerimizi öğrendiklerimizi paylaştığımız bir platform..

site kurucumuz olan atakan beyde bizler gibi kişisel gelişim yolunda en iyi ve daha iyi neler yapabiliriz düşüncesiyle
öğrendiklerini bu adres aracılığla bizlerle paylaşan bir kişi..

özellikle genel olarak toplumda baş gösteren ve kişilerin sorunlarının ne olduklarının bile farkında olmadıkları yada
farketseler bile doktora gitmeye çekindikleri gitseler bile çözüm bulamadıkları veya doktora gidecek maddi imkana sahip olamadıkları
konular ile ilgili olan iyileştirici özelliği olan alternatif tıp ya da destekleyici tıp olarak tabir ettiğimiz kategoride yer alan
telkinleri ücretsiz olarak paylaştığı bu adreste haklı olarak merak ettiğiniz konulara da elinden geldiğince yanıt vermekte..

yanıtları ararken sorduğumuz konu ile ilgili olarak belli bir bilgi birikimide gerekmekte..

elbette subliminal kayıtlar iyi amaç için kullanılabileceği gibi art niyetli beyinlerin elinde farklı amaçlar doğrultusundada kullanılabilir..

nitekim kullanılmıştır.. kullanılmayada devam edilmektedir..

gerek reklamlarda gerekse filmlerde markaların bu yollara başvurduğu ile ilgili ayrıntılı bilgileri web üzerinden yapacağınız
araştırmalarla okuyabilrisiniz...

bu forum hiç bir partiye.. burada bizi rahatsızlandırıp arkasından kendi markasını satacağı ilaç firmasına ...
ya da aklınıza gelebilecek her hangi bir kuruluşa bağlı değildir...

her birimiz farklı şehirlerden.. farklı yollarda yürüyen insanlarız...
bizi birleştiren ortak amacımız ise.. zihinsel.. ruhsal.. fiziksel olarak daha sağlıklı.. huzurlu.. mutlu.. insanların yaşayacağı bir toplum..

hepimizin bunu hakettiğine inanarak.. hepimiz hepimiz için bilgilerimizi ortaya koyuyoruz..

atakan bey in burada ücretsiz olarak sunmuş olduğu çalışmaların örnekleri yurt dışında çok daha yaygındır..
aynı şekilde son günlerde yurt içindeki yaygınlığıda dikkat çekmekte...

ve her iki örnektede talep edilen fiyatlar burada kişiye özel yapılan çalışmaların bile çok çok yukarısındadır..
ki buradaki kadar etkili olup olmadığıda tartışılacak bir diğer konudur..

subliminal olarak kayıt edilmiş ses mp3 lerini çözümleyen programlar vardır.. yada ses kayıt stüdyolarında da bu ayrımı yaptırabilirsiniz..
buradaki telkin içerikleri ile birebir aynı olduğunu göreceksiniz..

bu tarz çalışma yapan gerek yurt içi gerek yurt dışı forumlarda ve kaynaklarda telkin içeriklerini %90 oranında yayımlamazlar..
asıl şüphe ile yaklaşılması gereken adreslerin oralar olduğunu düşünüyorum..

nitekim sesleri ayırt ederek geriye dönük bildirimleri olan katılımcı dostlarımızda teşekkürlerini sunmuşlardır..

bununla ilgili olarak forum içerisinde daha öncedende yanıtlarımız olmuştur..
incelemeniz için;



http://www.hayatimdegisti.com/portal...sk=view&id=350

http://www.hayatimdegisti.com/forum/...j-t4476.0.html

http://www.hayatimdegisti.com/forum/...uvenli-b269.0/

http://www.hayatimdegisti.com/forum/...21419#msg21419

http://www.hayatimdegisti.com/forum/..._mi_var-b12.0/


keopsunda dediği dibi telkinler ilaç değil ki sağlık bakanlığıdan onaylansın..

kaldı ki alternatif tıp yöntemlerinin onaylanmasını daha çook uzun bir süre beklemeniz gerekecek..
ilaç.. sağlık.. v.b gibi sektörlerde kazanılan rantlar göz önüne alınırsa bu tarz onaylanma çalışmalarının yapılması
sadece eldeki bilginin kanıtlanmasından çok daha fazlasına ihtiyaç olduğunun göstergesidir..

bunu bir örnek ile açıklamaya çalışayım...

biyopsikiyatrinin duyguları tedavi yöntemi ile ilgili olarak pazarlama stratejileri konusunda ufak bir misal;

psikiyatrinin kutsal kitabı sayılan akıl hastalıkları teşhis kitabı (dsm - diagnostic statistical manual for mental disorders )
her basımında bir çok yeni hastalık ejlendiğini biliyor musunuz ?

önce ilaç üretiliyor..
sonra ilacı pazarlamak için için ona uygun hastalık yaratılıyor..

mesela şu anda kullanılan dsm-IV kataloğunda 374 akıl hastalığı kategorisi var..

1925 yılında basılan dsm-I 'de 112
1968'de 163
1980'de 224 akıl hastalığı vardı..

yani 1952 yılından beri 262 yeni hastalık türetilmiş..

utangaçlık bile ilaç ile tedavi edilmesi gereken bir akıl hastalığı..

dsm-V 2010 yılında çıkacak..
taze yaratılan bir çok yeni hastalık bu kitap sayfalarında çoktan yerlerini aldılar.. yeni arkadaşlarını bekliyorlar..

hastalıklar kitapta yer aldıkça.. ilaç .. tıp.. sigorta şirketleri bu konu ile ilgili çalışma alanlarını genişletebilmiş oluyorlar...

yeni olan hastalıklardan bir örnek hepimize..
ilişki bozukluğu hastalığı.. (hayırlı olsun .. )
böylelikle ilişkilerimizi düzgün yürütememizin sebebini hastalığımıza bağlayarak;
sorumluluklarımızdan kurtulmuş olup suçluluk duygusundan kurtulacağız..

2010 yılından sonra ilişkilerimizi dert etmemize gerek kalmayacak.. iki ilaç yutacağız.. ilişkilerimiz olası gerektiği kadar olacak..


yada başka bir örnek vereyim.. otomobilleri su ile çalıştıracak sistemin icat edildiğini aramızdan kaç kişi biliyor..

bu sistemin çevreye ve sağlığımıza kazandıracaklarını hayal edebiliyormusunuz..

ama bu sistemi hayata kolayca geçirmem mümkün mü..

elbette değil..

eğer bu kadar kolay olsaydı petrol devleri ne yaparlar..
onca savaş ne için yapılır..
savaşlar durursa silah sektörü ne yapar..

tüm bunlar sağlıklı yaşamdan önemlimidir..

evet önemlidir.. (??!!)

gelelim duygusal zihinsel fiziksel bütünlüğümüze..

sağlıklı olmak bunların her üçünün denge ve uyum içerisinde olmasının sonucudur..
her ne kadar tıpta birbirlerinden ayrı olarak ele alınsada bir çok çalışmanın da kanıtladığı üzre üçü bir aradadır..

duygularımızın hayatımıza etkileri zannettiğimizden çok daha fazladır..

duyguları bastırmaktansa ifade etmek sağlıklıdır..
ifade etmekten daha sağlıklı olan ise duygularımızı kanalize edebilmektir...

örneğin kızgınlık duygusunu bastırmak kendimize zarar verir..
ifade edersek başakalarını incitebiliriz..
kanalize edersek; kendimize yapılan saldıradan kendimizi koruyabilir .. haksızlıklara dur deme gücümüzü yapıcı olarak kullanırız..

bilinçaltı hem değerli hazinemiz hem çöplüğümüzdür ...
ne ekerseniz onu biçeceğiniz gibi artık olarak attığını her şey zamanla kokuşur bu kokukuyu duymamazlıktan gelmeye devam ettikçe
kokular yaşamımıza bulduğu kaynaklardan akarlar..

en kolay çıkış kaynağıda rüyalarımızdır...
rüyalarımız daima bizlerin en iyi yol göstericileri iç dünyamızın ne durumda olduğunu gösteren aynalarımızdır..

telkinler ile bilinçaltımızdaki çöpleri dışarı çıkartmak geri dönüştürüp yararlı hale getirmek için en büyük adım atılır..
bu çok yararlı bir çalışma olsada kişi bu temizlenme ve doğru programlanma sürecinde geriye ittiği bastırdığı öfke kızgınlık suçluluk gibi
kötü kokulu duygularının havasını solumuş olur.. yinede en sağlıklı yoldan karşımıza çıkarlar ve bizi uyarırlar..
(bu çalışmalar illa subliminal tekniklerle telkin yoluylada olmaz.. daha uzun bir yol olan doğru olumlama çalışmalrı yaparakta
aynı yolardan geçer benzer etkileri yaşarsınız.. )

rüyalarımızla.. aynı ürkütücülüklerin yaşamımızda olduğunu düşünebiliyor musunuz ..
ki bu durumumuzu düzeltmez içimizdeki sinyalleri duymazlıktan gelirsek yaşamımızda kötüye gitmeye başlar..

sağlık problemlerimiz.. ilişki problemlerimiz.. maddi manevi nir çok problemimiz olur..
tüm bunlar yanlış bilinçaltı birikimlerimiz ve duygularımızı bastırmamızdan kaynaklı oluşan durumlardır...

bilinçaltını doğru programlamakla alakalı olarak forumumuzda ki bilinçaltının bilinmeyenleri bölümümüzü..
secret ve what the bleep do we know gibi filmleri ve web üzerinden ulaşabileceğiniz diğer kaynakları inceleyip
konu ile ilgili yazılmış kitapları okuyabilirsiniz..

umarım yazdıklarımız sorularınıza ışık tutmak adına şimdilik yeterli olur..

sevgiler..

[ışıkyolu]

dileğim gizli kalsa olurmu.sadece ego güçlendirici cd dinliyorum.yeniyim ve acemiyim bağışlayın. 96

[shamanic]

telkinlerin birbirlerini tamamlayıcı etkileri vardır..
bunun için tek başına değil de birlikte dinlenilmesini öneriyoruz...

ego + suçluluk ile başlayarak bir hafta sonra kendine güveni ekleyip devam edebilirsiniz..

ayrıntılı bilgilere http://www.hayatimdegisti.com/forum/...bilirim-b10.0/ inceleyerek ulaşabilirsiniz..

sevgiler..

[ışıkyolu]

teşekkürler

[hoptirikco]

Mrhabalar benim bu hafta 3. haftam
Listemi 5 ego 5 kendine güven 5 koruma kalkanı olarak düzenledim telkinleri arka arkaya dinlemenin bir sakıncası var mıdır yani mesela bigün ego bigün kendine güven bigün koruma kalkanı mı dinlenmeli yoksa karışık sırayla dinleyebilir miyiz.

Tesekkür ederim.
Sevgiler......

[quarissma]

Slmlar bende sosyalleşememe sorunu var. Bir türlü sosyal ortamlarda rahat davranamıyorum.. Kendime liste yaptım listtemde ; suçluluk + ego güçlendirici + sosyal fobi + sosyallik arttıcı + kendine güven + topluluk karşısında konuşma + erteleme ve başkalarının düşüncelerini önemsememe telkinlerini sırayla 1 er kez çalmak üzere günde 8-10 saat boyunca dinliyorum. Yaklaşık 2 ayı geçtı . Sizce bu liste doğru mu yoksa önereceğiniz başka listeler var mı ? Sosyalleşmeyi en etkili hangi listeyle yapmalıyım , yoksa benim listeye devam mı etmeliyim etkileri görmek için ? Şimdiden teşekkür eder , iyi çalışmalar dilerim , yardımlarınızı bekliyorum...