![]() |
Hayal Kuran Hayatı Yakalar !... Tolga ÇELEBİ İnsanların birçoğu, içlerinde büyük bir çaresizlik yaşar. Sessiz fırtınaların içinde çaresizce bekleyip dururlar. Hayal kuramazlar, hayal kurmaktan da korkarlar. Duygularından kaçmak isterler. Bir sorun varsa, kaçarak kurtulmaya çalışır insanlar. Kaçarlar ama kaçtıkça sorunda peşlerinden gelir, hem de büyüyerek gelir. Örneğin, aldatılmaktan korkan bir insan, aslında ilişki kurmaktan korkar ve kaçar aslında. Duygular bize rehberlik eder. Kendimizi iyi hissettiğimiz de, bize iyi hissettiren şey nedir? Ya da iyi hissetmemiz için, ne olması gerek? Bir şey mi bekleyeceğiz? Şu an kendimi iyi hissetmemek için bir engel mi var? Şu bir gerçek, kendimi iyi hissetmem için hiçbir nedene ihtiyacım yok. Hayattaysam, nefes alıyorsam, minnettar olmalı kendimi iyi hissetmeliyim. “Neysek ve neredeysek oyuzdur, çünkü ilk önce onu hayal etmişizdir.” Donald Curtis. Hayatında herhangi bir zorlukla karşılaşan insanlar; “Dünyanın yükünü omuzlarımda hissediyorum” derler. Bu bizim oluşturduğumuz bir düşünce biçimidir. Sonucu ise çözümsüzlüktür, felakettir. Bu düşünce kalıbı bize ait, o halde kurtulmak ta yine bizim elimizde. Ne yapmak gerek? Dünyayı omuzlarımızdan indirip yere bırakmakla başlayabiliriz. Ya da “yolun sonuna geldim” diye düşünen birine, “U dönüşü yap, devam et” demek çok mu anlamsız olur. J Yaşamın mevsimleri var. Her zaman, yaz, bahar olacak diye bir şey yok. Bazen sonbaharı, bazen kara kışı yaşıyoruz hayatlarımızda. Bu durumda, fırtınanın ortasında kaldığımızda, ya çıkış yolu bulacağız, ya da atalete kapılıp donup kalacağız. Çözümsüzlük bizim kabul edebileceğimiz bir şey değil... Bunun en güzel örneği liderler. Tarihe geçen karizmatik liderler. Antik çağlardan günümüze kadar uzanan zaman diliminde, tarih sahnesinde birçok olay yaşandı. Ülkelerin, milletlerin kaderinde birçok dönüm noktası yaşandı. Atalete kapılan devletler, milletler bu sahneden yuvarlanarak düştü. Duruşu, görüşü, düşünce yapısı olgunlaşanlar ise adından bu gün bile bahsettiriyor. Bir düşünsenize; Sultan Mehmed, “İstanbul’un surları çok yüksek, alamayız bu şehri” diyerek geri dönseydi, bu gün “FATİH” adıyla anılmazdı. Sultan Süleyman; hayalini kurduğu büyük imparatorluk için yola çıkmasaydı; bu gün “Muhteşem Süleyman” diye anılmazdı. Mustafa Kemal, “düşman çok kalabalık, çok üstün, her yer kuşatılmış, elden bir şey gelmez” deseydi; bu gün “ATATÜRK” diye bir lider tarih sahnesinde var olamazdı. Şimdi hayal kurma zamanı... Şu halde peşinden koştuğumuz amaç ne? Hayatta; tozu dumana mı katmak istiyoruz, yoksa bunu yapanların arkasından bakmak mı? Önce isteriz, sonra düşünürüz ve hayal etmeye başlarız. Hayal kurmak yanlış anlaşılıyor aslında. Bu kadar sorun varken, hayal etmenin ne yeri ne de zamanı diyebilirler size. Ya da “imkansızı” istiyorsun diyebilirler. Unutmayın ki, hayal gücü her engeli aşmanıza yardımcı olur. Karamsar hayaller kurmayın, bunun iyi bir sonucu olmaz. Önce bir şey hayal edilir. Sonra maddeye dönüşmesi için çalışma başlar... Büyük liderler, önemli buluşların sahipleri, önderler hayallerinin peşinden gitmeye korkmamıştır. Onların hayalleri, hedefleri haline gelmiştir. Hedefi olan insan, amacı olan insandır. Hayalleriniz sizi hayata bağlar, motive eder, enerji verir. Hayallerinize sahip çıkın. Ne işle uğraşırsanız uğraşın, kaç yaşınızda olursanız olun mutlaka kuracağınız hayaller vardır. |
Cevap: Hayal Kuran Hayatı Yakalar !... Hayal kur denince hayal kurulur. Şöyle bahçeli evim olsun, havuzu da olsun. Bahçesinde çiçekler olsun, yemyeşil olsun. Çocuklar koştursun... Böyle bir manzarayı hepimiz hayal edebiliriz elbette. Ama hep bu hayalin sonunda ne kadarımız şöyle düşünüyor? "Eninde sonunda hayal, alt tarafı hayal, hayal işte ne olsun başka neyimiz var?, aman hayalden öteye geçmez ki zaten..." Hayale yüklediğimiz anlam genelde böyle. Hayal kurmayı çok küçümsüyoruz ya da hayal kurmanın gücüne hiç inanmıyoruz. İnanıcmız böyle olduğu için de sonuçta hayallerimiz hiç gerçekleşmiyor. Zaten kurduğumuz hayallerin de kalitesi bu yüzden çok düşük oluyor. Gerçekleşemeyeceğini düşünerek hayal ediyoruz, baştan yenik bir şekilde yani. Bu inancı aşarsak neden mümkün olmasın? Teşekkür ediyorum yazı için. :) |
Cevap: Hayal Kuran Hayatı Yakalar !... Zihninde hangi düşünce daha güçlüyse ve İstikrarlı ise o kazanır. "Güçten kastım Bedeninin titretmesi etkileşimi -Korku yada +Aşk (Sevgi) ile " |
Cevap: Hayal Kuran Hayatı Yakalar !... Alıntı:
Ben hayalperestim, hayalciyim ve çoooook mutluyum :)) |
Cevap: Hayal Kuran Hayatı Yakalar !... Alıntı:
|
Cevap: Hayal Kuran Hayatı Yakalar !... Alıntı:
|
Cevap: Hayal Kuran Hayatı Yakalar !... yazın için teşekkürler... Güzel hayaller kuruyorumm.. Bir gün belki gerçekleşirler:D |
Cevap: Hayal Kuran Hayatı Yakalar !... Alıntı:
Gerçeklik dediğimiz şey; düş ve zamanın birleşiminden meydana geliyor. |
Cevap: Hayal Kuran Hayatı Yakalar !... Alıntı:
|
Cevap: Hayal Kuran Hayatı Yakalar !... Öncelikle yazı için teşekkür ederim. benim sormak istedigim aklıma takılan çok önemli unusurlar var lütfen bu soruları bilgili olan arkadaşlar cevaplarsanız çok ama çok sevinirim. yazıda bir bölüme takıldım aynen şöyle diyor.... Önce isteriz, sonra düşünürüz ve hayal etmeye başlarız. Hayal kurmak yanlış anlaşılıyor aslında. Bu kadar sorun varken, hayal etmenin ne yeri ne de zamanı diyebilirler size. Ya da “imkansızı” istiyorsun diyebilirler. Unutmayın ki, hayal gücü her engeli aşmanıza yardımcı olur. Benim şuanki birlikteligimden önceki 2 birlikteligimden inanılmaz kötü yaralar aldım... yıllarca bu yaraları sarmakla mücadele ettim. Yaşadıklarıma acılarıma üzüntülerime ve mücadeleme çevrem ailem şahitti. çok zor dönemlerdi. upuzun bir süreç sonun'da mücadelemi kazandım depresyon dönemlerini atlattım. geçmişten sıyrıldım olan herşeyi ve oldurtanları affetttim içimden! özgür bırakttım. artık aklıma geldiklerinde hiçbir şey ifade etmiyorlardı ve gülüp geçebilir hale gelmiştim. sonra 1 yıl kadar huzur içerisinde aşkttan uzak yaşamaya devam ettim. karşıma hep tekliftte bulunana birileri çıkıyor ama sezgilerim kuvvetli oldugu için ve bana laylayloma birliktelikten başka birşey sunmayacakları için hep red ettim. ki zaten birşeyler hissetsem belkide evet diyip değerlendirebilirdim... ve birgün Aşk'ttan ve evliliktten yana tamamiyle umudumu kesmiştim........ evlilik ve aşk benim için yok diyordum! evet evet hemde kesin bir biçimde bahsini konuşan herkese kızıyor bozuyor yada o ortamdan uzaklaşıyordum! derken....... hiç beklemedigim bir anda' şimdi hayatımda olan sevdiğim hemde çok sevdiğim insan giriverdi hayatıma pata küte bir anda! ama öyle biriki ben beni bildim bileli önce ALLAH sonra ailem ve çevremdeki eşim dostum ilk defa agzımdan şu kelimeleri duydular! BEN HAYATIMDA İLK DEFA BİR ERKEGE BİR İNSANA SONSUZ İNANIYORUM GÜVENİYORUM! ve öyleydi içimde zerre şüphe zerre acabamı? öylemi böylemi diye bir kurgu hiç oluşmadı. ve hayallerim pırıl pırıl gökkuşağı gibi rengarenk düşüncelerim olumlu bense tıpkı uçan balonlar gibi havalarda bu aşkı doyasıya yaşamaya başladım. evlenme teklifi etti. kabul ettim. ailelere konu açıldı. ve kararımız üzerine 15 ekim'de nikahımız olucak tttı! TI diyorum çünkü ben ondan yaklaşık 30gündür haber alamıyorum :( en sonki konuşmamız 10 15 sn' sürdü görevdeyim ve şarjım bittttio demeye kalmadan o telefon bir kapandı o kapanış! ( mesleği asker istihbaratçı ve kamptta martta mezun olup meslegine tamı tamına başlayacak normalde) şimdi soruma gelelim yukarıda kopy ettiğim bölümde diyorki hayal et yaşa! peki ben geçmişi yaşadıgım acı tatlı olumsuz tüm yaşadıklarımı affetmiş ve arınmışken ve huzur dolu yaşamaya devam ederken karşıma çıkan sevdigimle birlikteligimdede bukadar mutlu huzurlu hayaller içerisindeyken??? şimdi ben neden bu korkuları yaşamaya başladım? madem benim hayallerim bukadar cıvıl cıvıl rengarengtti okadar olumlu düşünüp olumlu cümleler sarfederken aksi birkaç arkadaşım negatif düşünceleri yorumlarıyla beni etkilemeye çalışırken bile hayırrrr! ben ne istedigimşi biliyorum güveniyorum inanıyorum die olumlu düşünmeye devam edip o hayallerimin rengini dahada cıvıldaşdırırken şimdi neden bu karanlığa mahkum oldu benim hayallerim??? bukadar huzur dolu yaşarken içimdeki karanlık içimdeki isyan içimdeki çığlıklar neden oluştu ozaman? Zihninde hangi düşünce daha güçlüyse ve İstikrarlı ise o kazanır. "Güçten kastım Bedeninin titretmesi etkileşimi -Korku yada +Aşk (Sevgi) ile " demişsiniz..... benim zihnim güçlülük ötesi olumlu düşüncelerle doluydu hayallerimde öyle... şimdi? o kadar karmaşıgımki okuduklarım uyguladıklarım uygulayamadıklarım... resmen kendimi uçurumun kenarında hatta bir ayagım boşlukta hissediyorum... ışıkları bir bir yitiriyorum ve anlamıyorum benim hayallerim rengareng ve pırıl pırıldı :( pwki şimdi neden bunu yaşıyorum? okadar olumlu bir kişilik ve hayaler kuran ben bunumu yatratmış oldum da yaşıyorum? eger ben yarattıysam tam tersi olması gerekmiyormuyduki :( |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 11:18 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.