[Bluesky24]

Anayurdu Amerika nın tropik bölgeleri olan ananas, kalın ve etli bir gövdeyi çepeçevre saran 30-40 kadar sert ve özlü yapraktan oluşur. Dikiminden 15-20 ay sonra çiçeklenen ananasın tüketilen kısmı bu çiçeklerin yapışarak oluşturduğu meyvadır. Yetiştikleri ülkelerden gemi ile getirilen ananaslar uzun yolculuğa dayanabilmeleri için ham olarak toplanırlar. Bu yüzden marketlerde satılan ananaslar doğal ortamda olgunlaşmadıkları için, hem ekşidirler hem de aromaları azdır. Ne şekilde toplandığını hem aromasında hem de kabuklarına bastırdığınızda hafifçe içine çökmesinden anlayabilirsiniz. Günümüzde tropikal ülkelerdeki gibi kokulu ve tatlı ananaslar bulmak mümkünse de, bunlar uçakla getirildikleri için fiyatları diğerlerine oranla daha pahalıdır. Ancak lezzet farkları, bu fiyatı ödemeye değecektir.

Mineral deposu...

Ananas bir potasyum, klor, sodyum, fosfor, magnezyum, kükürt, kalsiyum ve iyotin minerali kaynağıdır. Ayrıca provitamin A, B kompleksi ve C vitamini yönünden de zengindir. Bunlara ilave olarak sindirime yardım eden bir enzim olan bromelain, bol miktarda bulunur. Protein içeren besinleri tükettikten 30 dakika sonra ananas suyu içtiğinizde, bromelain aminoasitleri parçalayacağından sindirimi kolaylaştırır. Bromelain ayrıca solunum yolu rahatsızlıklarına iyi gelir ve genellikle larenjiti tedavi eder.

Satın alma ve saklama

Taze, temiz görünüşlü, dolgun ve ağır gelen, yaprakları kolay kolay çıkan ananaslardan satın alın. Meyva koyu altın renginde ve kuvvetli bir ananas kokusuna sahip olmalıdır.

Ananas buzdolabında değil, oda sıcaklığında muhafaza edilmelidir. Ananası kestikten sonra hepsini kullanmadıysanız, kalanı temizleyip sulu etini cam bir kap içinde buzdolabına kaldırın. Yine de ananası mümkün olduğunca çabuk tüketmeli veya suyunu sıkmalısınız.

Kaynak: Yemektarifleri