![]() |
Romatizma ve Tedavisi Romatizma ve TedavisiBirçok insan, belinde, dizinde, bacaklarında muhtelif zamanlarda ağrı hisseder. Eğer bu ağıralırın havayla da ilgisi varsa, kendi kendisine acaba ben romatizma mıyım diye soru sormaya başlar. Özellikle arkadaşlar ve tanıdıkları bu düşüncenin doğru olduğu hususunda neredeyse kesine yakın emindirler. Bu şikayetleren yakınan kişi doktora gittiğinde, yakınmalarının birçok sebeplerden meydana glediğini doktorundan öğrenir. Doktor her ağrının sebebebinin farklı olduğunu hastasına söyler. Kireçlenme degeneratif romatizmal hastalıklar grubuna girer. Tedavisi de diğer romatizmal hastalıklara göre farklıdır. Ağrının sebenin bilinmediği durumlarda başarılı bir tedavi şansı yoktur. Bundan dolayı doktora giden hasta yapılacak geniş kapsamlı film, laboratuvar ve gerekirse başka ilave tetkiklere katlanmak zorundadır. Günü kurtarmaya çalışma mantığı yahut bir doktora gitmeden alınacak ağrı kesiciler belki kısa bir zaman için çözüm olabilir. Bu durumlarda hastalığın ilerleyeceğini ve tedavinin daha da zorlaşacağını unutmamamız gerekir. Son yıllarda, laboratuvar tetkikleriyle yapılan araştırmalarda teşhisi en zor hastalıkların dahi teşhis edilebildiğini görüyoruz. Bunun yanında görüntüleme tekniklerindeki baş döndürücü ilerleme teşhis ve tedavideki ufkumuzu iyice geliştirmiştir. Bilgisayarlı tomografi, manyetik resonans tetkikleri sonunda en zor sorunları dahi artık daha kolay çözebiliyoruz. Özellikle vücudumuzun yük taşıyan, diz, kalça ve omurga gibi organlarında yaşın ilerlemesiyle birlikte yavaş yavaş ‘dejeneratif dediğimiz yıpranmalar ortaya çıkar. Bu yıpranma olayı yavaş yavaş gelişirse genellikle hiçbir bulgu ve şikayet ortaya çıkmayabilir. Bu yavaş yavaş ortaya çıkan değişikliklere yaşlanmaya ilgili değişiklikler denilir. Bu değişiklikler bazen çok erken veya aniden ortaya çıkabilir. İşte o zaman vücudun muhtelif organlarında ağrı ortaya çıkar. Bu ağrılar hareketle artar. Kireçlenme vücudun yüke maruz kalan eklemlerinde daha sık ortaya çıkar. Hastalar genellikle bir ya da birkaç eklemlerinden şikayetçidirler. Bu eklemler diz, kalça, omurga gibi yüke daha çok maruz kalan eklemler olabildiği gibi, ellerde ve diğer bölgelerde de olabilir. Kireçlenmede ilk değişikler eklem yüzeylerinin birbirleriyle temas ettikleri bölgelerde olur. Eklemde karşılıklı kemiklerin yüzeyleri, eklemde kayganlık ve esnekli sağlayan ve aynı zamanda ekleme binen yükleri monojen olarak (her yere eşit) dağıtan kıkırdak dokusu ile kaplıdır. Zamanla eklemi meydana getiren kemiğin üzerini kaplayan kıkırdak doku, gücünü muntazamlığını ve elastikiyetini kaybederek harap olmaya başlar. Önce incelemeler ve bazı yerlerde çatlamalar meydana gelir. Daha sonra bunlar genişleyerek kemiğin üzerindeki kıkırdak örtü bazı yerlerde ortadan kalkar. Açıkta kalan kemik bölgesi basınç ve sürtünmeyle korunmasız olarak karşı karşıya kalır. Basınç ve sürtünme ile karşılaşan kemik doku kendini koruyabilmek için bu bölgelerde yeni kemik dokusu oluşturmaya başlar. Böylee eklemde dejenarasyon (harabiyet) oluşur. Astroz, eğer diz ekleminde meydana geliyorsu, eklemde bulunan menisk adı verilen yapıda da harabiyet oluşur. Eklemde ayrıca bağ dediğimiz ve iki kemiği birbirine bağlayan ‘bağlarda kemiğe yapışma yerlerinde kalınlaşmalar oluşur. Yine bu esnada eklemi kaplayan ve eklem kapsülü adı verilen yapıda kalınlaşma meydana gelir. Bu kalınlaşmaya bağlı olarak normal elastikiyetini yitiren eklem kapsülü eklemin rahat hareket etmesine engel olur. Böylece eklem yavaş yavaş hareket kabiliyetini kaybetmeye başlar. Birçok hastada eklemde sıvı birikmesine bağlı olarak şişme olur. Bu şişmeye bağlı olarak eklem kapsülü ve bağlar gerilerek istirahat veya hareket esnasında şiddetli ağrıların ortaya çıkmasına sebep olurlar. Bu vaziyette uzun müddet hastanın bırakılması kalıcı eklem harabiyetlerine sebep olabilir. Degeneratif değişiklikler ve onların sebep olduğu bozukluklar yıllar içinde yavaşça gelişir. Çok şiddetli bir hastalık atağından önce bazı, eklemde hafif şişme, basmayla ve harekette ağrı ve buna benzer bazı bulgular ortaya çıkabilir. İşte bu küçük belirtilerde hiç zaman kaybetmeden bu konunun uzmanı bir doktora müracaat (fizik tedavi uzmanı, ortopedist, romatolog) tedavinin kolaylaşmasını ve hastanın ağır eklem hasarına uğramasını önler. |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 05:03 PM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.