![]() |
Amfizem AmfizemAmfizem, yakın zamanlara kadar sadece sigara tiryakisi erkeklere özgü bir hastalık olarak bilinir, hanımlarda çok seyrek rastlanırdı. Bir taraftan sigara içilmesinin hanımlar arasında giderek yaygınlaşması, bir taraftan da hava kirliliğinin her geçen yıl daha büyük boyutlara ulaşması, artık hanımları da amfizem tehlikesi ile karşı karşıya getiriyor. Amfizem, akciğer dokusunu oluşturan elastik liflerin parçalanmasıyla başlar. Alveoller (hava kesecikleri) ve küçük bronşlar harap olarak bunların yerini hiçbir vazife görmeyen hava kistleri alır. Akciğerlerin esnekliği giderek azalır. Bronşlarda zaman zaman meydana gelen daralmalar nefes darlığını daha da arttırır. ·Amfizem nasıl oluşur? Akciğerlerimiz dış ortam ile sürekli temas halinde olan tek iç organımızdır. Erişkin bir insan istirahat halinde iken günde 10 bin litre havayı teneffüs eder. Soluduğumuz hava içinde bulunan çeşitli toz, mikrop, virüs, zehirli gazlar... gibi zararlı etkenlere karşı akciğerlerin mükemmel bir savunma mekanizması vardır. Ancak, bu olumsuz koşullar uzun süre devam ettiğinde, akciğerlerin savunma sisteminin kapasitesi aşılarak bu zararlı etkenlerle ilgili hastalık belirtileri görülmeye başlar. Amfizemin başlıca üç nedeni vardır. Bunların başında sigara içilmesi gelir. Sigara dumanı içindeki çeşitli maddelerin etkisiyle hava keseciklerinde makrofaj, nötrofil gibi iltihap hücreleri toplanır. Bu hücrelerden, özellikle de nötrofillerden salgılanan "elastaz" isimli bir enzim, akciğerlerin elastikliğini sağlayan elastik liflerin parçalanmasına yol açar. Sigara dumanı ayrıca, bronşlarda daralmalara neden olarak ve bronş salgılarını arttırarak da etki gösterir. Hava kirliliği de kükürt dioksit, partiküller... gibi maddelerle sigaraya benzer zararlara yol açar. Amfizem oluşumunda üçüncü önemli etken ise doğuştan kanda "antitripsin" isimli maddenin eksik bulunmasıdır. Antitripsin, elastaz enzimini etkisiz hale getirirsek akciğerleri elastazın zararlı etkilerinden koruyan bir maddedir. Antitripsin eksikliğinde elastaz çok etkili olur. Çok şükür ki, antitripsin eksikliği sık rastlanan bir durum değildir. ·Amfizemin belirtileri nelerdir? Amfizemin ilk ve erken belirtisi nefes darlığıdır. Başlangıçta yokuş yukarı yürümek, merdiven çıkmak gibi ağır eforlarda ortaya çıkan nefes darlığı giderek düz yolda da olmaya başlar. Hastalığın ileri dönemlerinde hastanın ev içindeki hareketleri daha zorlaşır, en küçük bir hareket bile hastayı nefes nefese bırakır. Yemek yeme de nefes darlığı yaptığından, hastalar yemekten kaçar olurlar. Amfizemli hastalar tipik olarak zayıftırlar. Öksürük, kronik bronşitlerdeki kadar olmasa da zaman zaman hastayı rahatsız eden bir belirtidir. Bu hastaların balgamları hemen hemen hiç yoktur. Bazen çok az miktarda kirli beyaz, yapışkan bir balgamları olabilir. Solunum sırasında hışırtı şeklinde sesler duyulmasına da arada bir rastlanabilir. Amfizemli hastaların tipik bir görünümleri vardır. Göğüsün ön arka çapı artarak göğüs adeta bir fıçı şeklini almıştır. Hasta nefes alırken, göğsün alt kısmındaki kaburga arlıkları içeriye doğru çekilir. Amfizemliler düz olarak yatamadıkları gibi çoğu zaman bir iskemle arkalığına veya bir masaya kollarını dayayıp buradan kuvvet alarak solunum kasının daha iyi çalışmasına yardım etmek isterler. Bu hastalığa özgü çok tipik bir bulgu da, hastaların dudaklarını büzerek uzun uzun nefes vermeleridir, nefes verme süresi 4 saniyeden daha fazladır. ·Amfizem tanısı nasıl yapılır? Amfizem tanısında hastanın yakınmalarının tipikliği yanında muayenesinde de amfizeme özgü bulgular saptanır. Kesin tanı için akciğer grafisi ve solunum fonksiyon testleri yapılır. Akciğer dokusunun daha ayrıntılı değerlendirilmesi gerektiğinde ve hava kistlerinin araştırılmasında bilgisayarlı tomografiden yararlanılır. Kanda antitripsin isimli maddenin düzeyi ölçülür. ·Amfizemin tedavisi nasıldır? Amfizemin kesin bir tedavisi yoktur. Akciğer dokusunda meydana gelen tahribatı düzeltmek mümkün olmadığı için, esas önemli olan hastalığın erken tanınması, sigara ve hava kirliliğinden uzaklaşılmasıdır. Bronş genişletici ilaçların zaman zaman yararı olabilir. Enfeksiyon dönemlerinde antibiyotik tedavisi gerekir. Her yıl grip aşısı yapılmasında büyük yarar vardır. Antripsin maddesi eksik olanlarda bu maddenin sürekli olarak verilmesi gerekir. Prof. Dr. Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 11:02 PM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.