![]() |
Menopoz Sonrasında Yaşanılabilen Psikolojik Sorunlar Menopoz Sonrasında Yaşanılabilen Psikolojik SorunlarMenopoz kadınlarda ergenlik dönemi ile başlayan, düzenli aralıklarla yineleyen, belli bir süre ile sınırlı olarak görülen normal kanamaların kesilmesi durumudur. Bu durum, rahim ve yumurtalıkları ameliyatla çıkarılan kadınlarda da oluşabilmektedir. Menopozla birlikte görülebilen bazı ruhsal değişimler, hormonlardaki değişimlerin yanı sıra kişinin daha önceki psikiyatrik geçmişi, kişilik yapısı, gelenekler ve inanışlar ile de ilişkilidir. Halk arasında "kirlenme" olarak da adlandırılan aylık kanamalar sonrasında kişiler daha rahatladıklarını ve gerilimden kurtulduklarını söylemektedirler. Halk arasında adet kanının kirli olup, bunun vücuttan çıkışı ile mikrop, salgı ve artık maddelerden arındığı düşünülmektedir. Bu durum tıpkı tükürük salgısının sindirim için gerekli olup zararlı olmaması gibidir. Bazı kadınlar için bir gurur kaynağı sayılan çocuk sahibi olabilme yetisi menopoz dönemi ile sonlanmaktadır. Özellikle erkek çocuk sahibi olabilme, kırsal kesim başta olmak üzere babanın erkekliğinin kanıtı kabul edilmektedir. Bu yanlış inanış sebebiyle erkek çocuk sahibi olmayan annelerde menopoz sonrası dönem ne yazık ki daha sorunlu olmaktadır. Oysa bir İtalyan atasözü, "bir erkek çocuğu erişkin bir kişi yetiştirebilir ama bir hanımefendiyi ancak asil bir kişi yetiştirebilir" der. Eşi bu döneme giren erkeklerde kendilerini kanıtlamak için başka arayışlara girebilmekte, aile sorunları yaşanılabilmektedir. Kadın, yetersizlik duygusu ve buna eşlik eden depresyonlar yaşayabilmektedir. Menopoz döneminde vücut yapısındaki değişmeler (ciltte kırışıklıklar, saçlarda ve ciltte renk değişiklikleri, iskelet şeklindeki değişiklikler, göğüslerdeki biçim değişiklikleri gibi) kişinin kendisini güzel bulmamasına neden olarak, artık görevini bitirdiği, çevresi için gereksiz olduğu şeklinde düşüncelere ve ruhsal çökkünlüklere yol açabilmektedir. Bireyde öz güvenin azalması, menopoz ile birlikte değersizlik ve ümitsizlik düşüncelerini arttırmaktadır. Kişinin çevresi ve eşi ile ilişkilerinde sorunlar varsa, bu dönem daha zor bir şekilde yaşanmaktadır. Buna ek olarak bazı sorunlu ailelerde görülen eşler arası iletişim sorunları yada cinsel isteksizlik sebebiyle evden uzaklaşmalar kişide r riskini arttırmaktadır. Bu yıllarda çocuklar büyüyor ve eğitim, evlilik ya da çalışma hayatı nedeniyle evden ayrılır. Bu durum anne tarafından kadınlığın ya da doğurganlığın kaybından sonra ikinci bir kayıp gibi algılanabilir. Oysa doğurganlık ve besleyicilik özelliği yüceltme ve yer değişimi şeklindeki savunma düzenekleri sayesinde sanatsal, mesleki ve sosyal alanda varlığını sürdürebilir. Menopoz öncesinde belli bir alanda uğraş, toplumsal ve mesleki doyum varsa bu dönem çok daha kolay yaşanabilmektedir. Bu dönemde yaşanabilen psikiyatrik sorunlar arasında somatoform bozukluklar (somatoform ağrı bozukluğu ve somatizasyon bozuklukları gibi), depresif bozukluklar ön sırada gelmektedir. Sıcak basmaları, uykuda bozulmalar, sinirlilikte artış, öfkeye hakim olamama, duygusal halde neşe ile üzüntü arasında hızlı değişmeler, yüz kızarmaları, kilo alımı ve bununla birlikte vücut görünümünden hoşnutsuzluk, cinsel istekte azalma, fenalık- bayılma hissi ve çarpıntı görülebilmektedir. Menopoz dönemi sonrasında yaygın anksiyete bozukluğu görülme oranı artar. Bu rahatsızlığın tedavisinde çeşitli antidepresan ilaçlar son zamanlarda etkin olarak kullanılmaktadır. Menopoz sonrası ortaya çıkabilecek bu tür sorunları ciddiye alıp gerekli tedavilere yönelerek tehlikelerin önüne geçilebilir. PEDAM |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 09:55 PM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.