Floransa Sokakları
 

Floransa SokaklarıUffiziye gittik koştura koştura. Ancak içeri girmek ne mümkün, adamlar müzeleri gezmek için rezervasyon istiyorlar. Bir gün sonraya kaldı benim "Afroditin Doğuşu"nu görmem. Bilet aldık. Bilet aldık ama ertesi gün tam saatinde gelmezsiniz kesinlikle içeri giremezsiniz dediler. Tamam dedik,yeminler ettik. İnandılar.

Gittik hemen bir kafeye...

Aslında tabanlarımın altı ve ayak parmaklarımı hissetmez haldeydim ama oraları karış karış gezmeme hiçbir şey engel olmazdı... Diet Colamı yudumlarken "Güm de gümm gümm" sesiyle dikkat kesildim. Yukarı aşağıya, sağa sola her aklıma gelen yere baktım. Fotoğraf makinesini kaptım. Meydandaki insanların çoğunluğu nereye birikiyorsa o yöne koştum. Halama "Şuradan geliyorlar!" diye seslendiğimi hatırlıyorum. Anlayacağınız dördümüzde çil yavrusu gibi dağıldık.

Bir grup insan, eski kostümler... Yürüyorlardı... en önde dans eden kızlar vardı. Daha sonra yaşlılar. Arkada askerler. Onların arasında uzun beyaz elbiseli bir adam... Muhtemelen idama götürüyorlardı... Yine de tam bilmiyorum. Neyi kutluyorlardı, ya da neyi anıyorlardı hiçbir bilgim yok. İtalyanlarla kafa göz yara yara İngilizce konuşmaya çalışmak da işime gelmedi doğrusu..

O tarihi mekanlarda, tarihi kostümler ve o görüntü çok güzeldi.

Üstelik buna katılanların yaşlarının çeşitli olması da çok ilginçti. Ayrıntı öğrenememek canımı sıktı aslında.

Hep beraber geçip gitmelerini seyrettik. Çok keyifliydi.

Sonra da "Madem Uffizi yarına kaldı o zaman gidelim Ponte Vecchioya"... dedik...

Prenses 29