![]() |
Sporcu Sağlığı ve Doğal Mineralli Sular Sporcu Sağlığı ve Doğal Mineralli SularHayat akarsu için de başlamıştır ve akarsu içinde devam etmektedir. Vücudunuzdaki hücreler su içinde yaşamlarını sürdürmektedir. Insan organizmasının %65i sudur. Yaşamın sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi için bu su oranını korumaya yani düzenli su içmeye özen göstermeliyiz. Sporcular egzersiz yaparken enerji üretimini arttırırlar. Vücutta üretilen enerjinin ancak %20-25 mekanik ise çevrilebilir, geri kalan enerji ısı olarak açığa çıkar. Açığa çıkan bu ısının vücuttan uzaklaştırılması gerekir. Vücut temperatürü 37˚C civarında sabit tutulur. Fazla enerji üretildiği zaman örneğin ağır bir antrenman yapıldığında, vücut temperatürünü sabit tutmak için fazla ısının uzaklaştırılması; deri damarlarının genişleyerek derinin kızarması ile, deride terlemenin atması ve hızlı nefes alıp vererek solunum yolu ile olmaktadır. Bütün bu düzenlemelere rağmen ağır bir dayanıklılık antrenmanında vücut ısısı 37-40˚C kadar çıkabilir. Eğer rutubetli ve sıcak bir ortamda antrenman yapılıyorsa bu ısı 41-42˚C kadar çıkabilir. Düzenli su içmezse ciddi rahatsızlıklara, ısı çarpması dediğimiz beyin hücrelerinin tahribi ile ölümlere kadar gidebilir. Böyle durumlarda aşırı yorgunluk, şuur bulanıklığı, şuur kaybı ve baygınlık olur. Yapılan araştırmalar saatte su kaybı 200 ml olduğu zaman susuzluk hissi bu kaybın %95ini karşılar. Su kaybı 500 ml olduğu zaman susuzluk hissi ile bunun %75i karşılanır. Su kaybı saatte 750 ml olduğu zaman ise bu kaybın ancak %55i karşılanabilir. Bu su açığının kapatılması bazen 72 saat kadar zaman alabilir. Terleme ile su kaybı yanında çok fazla terlemelerde tuz kayıpları da olmaktadır. Sporcuya su verirken bu tuz kayıplarının da telafi edilmesi gerekir. Bunun için spor içecekleri hazırlanmıştır. Bu içeceklerde sodyum, potasyum ve klor iyonları ile birlikte meyve şekerleri de bulunmaktadır. Bu içeceklerin Osmolaliteleri (349-240) kan osmolalitesinin (300 mosmol/kg) seviyesindedir. Bu tür içecekler egzersiz esnasında 15-20 dakikada bir 150 ml verilerek kondisyonun düşmesi önlenir ve su kaybı karşılanmaya çalışılır. Türkiyede şişelenmiş mineralli sular incelendiğinde içlerinde Potasyum hariç diğer iyonların bulunduğu fakat miktarlarının spor içeceklerine göre az olduğu görülmektedir. Bizim yaptığımız osmolalite ölçümlerinde Türkiyede şişelenmiş mineralli suların 30-140 mosmol/kg arasında olduğu görülmektedir ki böyle suların egzersiz arasında içilmesinde barsaklardan emilerek vücuda alınması düşük osmolalitede olduğu için daha kolay ve daha hızlı olacaktır, bu yönden önerilebilir. Yalnız bu mineralli sularda şekerin ve potasyumun bulunmaması bir eksikliktir. Hem eksik olan şekerin hem de potasyumun telafi edilebilmesi için taze sıkılmış portakal suyu ile yarı yarıya sulandırılarak içilmesi gereksinmeyi karşılayacak ideal bir içecek oluşturacaktır. Alınacak su miktarının tam hesaplanabilmesi için egzersiz öncesi ve egzersiz sonrası vücut ağırlığı farkını bulup o kadar sıvının alınmasına özen gösterilmelidir. Biliyoruz ki susams hissinin geçmesi vücudun su gereksinmesinin karşılandığı anlamına gelmemektedir. Prof. Dr. Abidin Kayserilioğlu İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Spor Hekimliği Ana Bilim Dalı |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 04:55 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.