Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri

Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/index.php)
-   Kadınlarla ilgili haberler (http://www.hayatimdegisti.com/forum/forumdisplay.php?f=582)
-   -   Karısını Dövene Psikolojik Tedavi (http://www.hayatimdegisti.com/forum/showthread.php?t=478952)

Bluesky24 08-04-2010 09:51 PM

Karısını Dövene Psikolojik Tedavi
 




Kadın ve Aileden Sorumlu Bakanla bir tartışma programı yapılıyor televizyonda. Gününtam hatırlamıyorum ama birkaç gün önceydi.



Aile içi şiddeti önlemenin yolları konuşuluyor. Bakan Nimet Çubukçu çıkaracakları yeni bir yasa ile, şiddet uygulayana dönük birtakım yaptırımlar getirmekte olduklarını söylüyor ve aile içi şiddetin önüne geçeceklerini iddia ediyor. Kadına dayak atan eş veya eşin ailesinden birisi, her kim olursa olsun hak ettiği cezayı alacak.



Bu cezalardan birisini de psikolojik tedavi olarak belirtiyor sayın Bakan. Karısını döven erkek , karar veren makamlar tarafından belli bir psikolojik tedavi almaya zorlanacak. Dayak atan kişi eş değil de kaynana, kayınbaba veya kayınbirader de olsa aynı cezalara çarptırılacak.



Dayağa karşı alınan tedbirler sadece psikolojik tedavi değil elbette. Bu konuda getirilmeye çalışılan önlemler sıralanırken benim asıl dikkatimi çeken ve üzerinde durmak istediğim madde bu oldu.





Türk toplumunda psikolojik tedaviye karşı bir ürküntolduğunu, dayak atan kocanın bu madde karşısında pes edebileceğini, psikolojik tedaviye gitmektense dayak atmamayı tercih edeceğini ifade etmeye çalışıyor sayın Bakan. Psikolojik tedavi görenlerin halk arasında deli muamelesi gördüğünü, dolayısıyla bundan kaçınılacağı için dayaktan da kaçınılabileceği türünden bir yaklaşım sergiliyor.



Öncelikle psikolojik tedavinin bir deli tedavisi olmadığını kabul etmek lazım. Deli delidir, daha doğrusu akıl hastasıdır ve tedavisi pek de mümkün değildir.



Psikolojik tedavi, ruhsal durumu bozulan, özellikle yaşadığı sıkıntılar ve olumsuzluklar karşısında manevi güczayıflayan kişilerin, önceki durumlarına dönebilmeleri için doktor kontrolunda çaba göstermeleridir. Psikolojik tedavi deli damgası değildir. Ama halk arasında bu şekilde bir yaklaşım gördüğde maalesef inkar edilemez.



Psikolojik tedaviyi doğal olarak her insan alabilir. Eğer ki psikolojik tedavi bu şekilde bir tehdit unsuru olarak kabul görür ve uygulamaya alınırsa elbette toplumun yaklaşımı da ifade edilmeye çalışıldığı gibi olacaktır. Yani psikoloğa giden delidir yaklaşımı. Ve bu yaklaşımdan medet ummak hiç bilimsel bir çözüm değildir.



Şimdi gelelim böyle bir önlemin ne kadar caydırıcı olacağına.



Adam karısını dövddiyelim. Sonra da kadın şikayetçi oldu ve dayak atan kocanın psikoloğa gitmesi istendi. Kim takip edecek gidip gitmediğini? Sizin hakiminiz, savcınız, polisiniz, gündemi bu kadar kabarık olan ülkemizde önem arzeden konuları takip etmeye yetebiliyor mu ki dayakçı kocanın psikoloğa gidip gitmediğini takip etsin?



Psikoloğa gidip gitmeme takip edildi diyelim. Şiddet uygulayan erkek veya şiddete uğrayan kadın veya bunun tersi, bir değil, iki değil, beş değil, binlerce var. Hangi birisi takip edilecek.



Ve siz her dayak atanı psikoloğa gönderecekseniz, psikolojisi bozuk bir erkek toplum yaratacaksınız demektir. Ya da sizin yaklaşımınızla, halk arasında kabul gördüğşekliyle deli bir erkek toplum. Çünkerkek toplumunun geneli kadına sözlya da fiziki şiddet uygulamaktadır. Çoğunluk kaba kuvvetten yana olduğu için, o çoğunluk psikolojisi bozuk, raporlu psikolojik hasta sayılacaktır.



Bu yaklaşım ve uygulama ne doğru bir seçimdir, ne de şiddeti önler. Belki bir süre dayak atanda bir tereddüt yaratır ama yaptırımı ve takibi fiyasko olacağı için bir süre sonra hiçbir hükmkalmaz.





Kadın ve erkeğin birbirine saygılı, aile içi şiddetin olmadığı veya en az düzeyde olduğu bir toplumu yaratmak, kısasa kısasla değil eğitimle olur. Eğitim seviyesi yükselmiş, kültür düzeyi artmış ve ekonomik sorunlarını aşmış bir toplumda aile içi şiddet minimum düzeye inecektir.





Çok geniş ve tartışılması kesinlikle yüzeysel geçilemeyecek bir konudur bu. Ancak aile içi şiddet konusunda Kadın ve Aileden Sorumlu Bakanlığın daha kalıcı ve daha makul çözümler üzerinde durması daha iyi sonuçlar getirebilir.





Dayakçı kocaya karşı psikolojik tedaviyi bir koz olarak kullanmak ve psikolojik tedavi görmüş bir erkek toplum yaratmak yerine, insanların toplu bulunabildiği her yerde eğitime dönük çalışmalar yapılması daha anlamlı ve olumlu olabilir. Dayakçılar savaşmaktan öte eğitilme ihtiyacı içerisindedir. Elbette bu tiplerle savaşmak da bir çözümdür ama kalıcı

değildir.



Kaynak:Kadınvizyon


WEZ Format +3. Şuan Saat: 04:54 AM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.