Suda başlayan hayat
 

Yazı Serena Ölmezoğlu



Bundan 2 kuşak önce anneannelerimizin evde doğum yapmalarını bir yana bırakırsak hastanede doğum yapmanın dışında doğumlar bambaşka atmosferlerde de gerçekleştiriliyor. Gözlerinizi kapatıp yorgun argın eve döndügünüzde ılık suyun altında hayal edin kendinizi. Suyun yüzünüzde oluşturduğu bu tebessümü, doğum sancılarını çektiğiniz anda hayal edin bir kez de. İşte o zaman kendinizi bugün artık Batı tıbbının da ilgi duyduğu bir olayın içinde bulabilirsiniz.

İnsanlık tarihinin suda başlayan hikayesi gibi küçük bir bebeğin dünyaya ilk gelişinin de yine suda başlaması ilk başta size biraz garip gelebilir. Ancak gerek annenin doğum sırasında kendini çok daha iyi hissetmesi, gerekse anne karnındayken su kesesinin içinde yaşayan bebeğin dış dünyaya ilk adımını daha güvenli atması açısından suda doğum yapan kadınların sayısı gün geçtikçe artıyor. Özel bir küvet içerisinde doktor ve ebelerin yardımıyla yapılan doğumlar ise hastanelerdeki klasik yöntemlerden daha az risk taşıyor.



Suda doğumun anneye yararı nedir?



Doğumu kolaylaştırıyor: Belki de kadınların suda doğumu tercih etmelerindeki en önemli neden budur. Çünkü kadınlar her ne kadar 9 ay boyunca doğum anına kendilerini hazırlasalar da yine de içlerinde o ana dair korkular vardır. Fakat ılık suyun doğumu kolaylaşırdığını bilmek suda doğumu tercih edilir kılıyor. Ilık su sayesinde vajinanın, vulvanın yumuşaması kadının daha az ağrı çekmesini sağlıyor.



Ağrıyı azaltıyor: Suyun sakinleştirici etkisi tıpkı normal zamanda olduğu gibi doğum anında da devreye giriyor. Sinir sistemini doğrudan etkileyen ılık su sayesinde pelvisteki kaslar rahatlyıp hem anne hem de bebek için rahat bir ortamı beraberinde getiriyor.



Hareket etme şansı tanıyor: Ilık su dolu bir küvette kadının kendini rahat hissetmesi ve sancı sırasında istediği pozisyonu alabilmesi suda doğumu tercih edilir kılan en önemli gerekçelerden biri.

Basıncı azaltıyor: Doğum sırasında uterustaki kasılmalar ve karında oluşan baskı suda azalıyor. Bu sayede annenin çektiği sancı azalırken aynı zamanda doğumun da daha stressiz geçmesi sağlanıyor.

Anne enerjisini tüketmiyor: Doğum sonrası kadınların, bebeklerini kucaklarına alacak hali kalmadan uyuyup kaldığını ya da bitkin düştüğünü biliyoruz. Oysa çekilen acıyı biraz olsun dindirmek annenin bebeğini doğurduğu ilk anda kucağına alıp onunla oynamasını sağlamakta. Kısacası ilk karşılaşma her ikisi için de çok daha rahat geçmekte.



Stresi azaltıyor: Ne kadar az acı çekilirse o kadar az stres yaşanır. Dolayısıyla stresin mümkün olduğunca aza inebilmesi kadının doğum anında ne denli acı çektiğiyle doğru orantılıdır.



Bebek için ne faydası var?



Bebek suda doğarken daha nazik bir yöntemle anne karnından çıkartıldığından doğum sırasında sıkça rastlanan travma olaylarına suda doğumda rastlanmıyor.

Sudan çıkarılır çıkarılmaz yüz üstü annesine verilen bebek daha ilk saniyelerde anne teninin yumuşaklığını ve anne şefkatini yaşayabiliyor.

Doğum sırasında anneye enjekte edilen iğne ve ilaçların olumsuz etkilerine maruz kalmıyor.



Psikologlar, bilim adamları, din adamları suda doğumu tartışa dursun, bebeğinin yaşamını suda başlatanlar gün geçtikçe artıyor. Kimi bilimadamları suda doğumun yalnızca balıklara has birşey olduğunu söylese de kadının ve bebeğin güvende olduğu ve kendini rahat hissettiği her metodun insanlar için de olabileceği yönünde birleşiyorlar. Ne denir, seçim size kalmış. Karada ya da suda. Önemli olan bebeğinizin ve sizin hangisinde kendinizi huzurlu hissettiğiniz.





Suda doğum güvenli midir





Kimlerin suda doğum yapması sakıncalıdır?