Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri

Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/index.php)
-   Kadınlarla ilgili haberler (http://www.hayatimdegisti.com/forum/forumdisplay.php?f=582)
-   -   Yüzüklerin Efendisi! (http://www.hayatimdegisti.com/forum/showthread.php?t=475937)

Bluesky24 08-04-2010 03:08 PM

Yüzüklerin Efendisi!
 
Yüzüklerin Efendisi!

Müzeyyen Bedel









Hayallerinin beyaz atlı prensini bulan JOY yazarı Müzeyyen Bedel, onu evliliğe nasıl ikna ettiğini anlattı...



Bir ay sonra evlilik cüzdanına sahip olacağım erkek arkadaşımdan evlenme teklifi aldığımda etrafta mumlar, müzik ve güllerden eser yoktu. Aksine oldukça kalabalık, gürültülü ve gergin bir atmosferin içindeydik. İş çıkışıydı ve herkesin şaşırtıcı derecede samimi olduğu metro yolculuklarımızdan birini yapıyorduk. Yolculuk esnasında ben, her zamanki gibi yurt dışı eğitim hayallerimden bahsediyordum. Hayallerimin birçoğu iki kişilik organize edilmişti, ancak o, bu planlara neresinden dahil olacağını pek kestiremiyordu. Konuşmamayı ve sadece beni dinlemeyi tercih etti. Uzun süreli bir sessiz kalışın ardından, büyülü soru cümlesini, beklenmedik bir rahatlıkla kulağıma fısıldadığı anı daha dün gibi hatırlıyorum. "Evlenelim mi?"



Evlilik kelimesini dahi duymaya tahammül edemeyen, aile fertleriyle tanışmayı reddeden ve hatta evlenmeden bir arada yaşamayı tercih eden erkek arkadaşımın sarf ettiği bu sözler romantik bir ortamda yapılan evlenme teklifinden çok daha büyük önem taşıyor. Yaklaşık üç yıl süren birlikteliğimizin ardından 'evlenme delisi' bir kadın olmasam da, hiç değilse bir kez olsun "Evlensek nasıl olurdu acaba?" cümlesini duymayı dilemiştim. Arkadaşlarımızın "Ne zaman evleniyorsunuz?" sorularını, "Henüz düşünmüyoruz!" yerine "Kısmetse yakında," diye yanıtlamasını isterdim hep. Bu cevabı verdiğinde beni ne kadar çok sevdiğini anlayacaktım zira. Oysa erkek arkadaşım kendine zaman tanıyordu, hem de benim kendime tanımadığım "birbirimizi tanıma" zamanını! Ancak itiraf ediyorum, "Evlenelim mi?" sorusunu duyabilmek için birkaç takla atmadım değil!



Takla 1: Öncelikle işe, en yakın arkadaşlarının ve ailesinin kalbini fethetmekle başladım. Beni seven ve bana övgüler yağdıran arkadaşları sayesinde bana olan hayranlığı daha da arttı.

Takla 2: Daha önce kimsenin desteklemediği ve yapmayı çok istediği şeyler konusunda onu cesaretlendirdim. Örneğin motosiklet almak istediğinde yanındaydım ve daha ilk gün ona olan güvenimi göstermek için arkasında yolculuk yapmayı kabul ettim.

Takla 3: Kendisinin dahi fark etmediği özelliklerini ortaya çıkardım. Kendisini iyi ve güçlü hissetmesini sağladım.

Takla 4: Evlendikten sonra kendini zincirlenmiş gibi hissetmemesi için kız veya erkek arkadaşlarıyla ben olmadan da vakit geçirebileceğini belirttim ve bunu uyguladım. Hem bu sayede ben de kız arkadaşlarımla rahat rahat dedikodu yapabilecektim.

Takla 5: Çok fazla hoşlanmadığım halde onun sevdiği, önemsediği şeyleri yapmaya ve sevmeye çabaladım. Onun mutluluğuna ortak olmak önemliydi benim için!

Takla 6: Bana verdiği öğütleri yerine getirmeye gayret ettim ve kazandırdığı olumlu alışkanlıklar için ona teşekkür etme fırsatını hiç kaçırmadım.

Takla 7: Mesleğine, bugüne kadar harcadığı emeklere, azmine hayran oldum ve bunu her fırsatta dile getirdim. Onun çabalarını takdir etmem onu da mutlu etti.

Takla 8: Birlikte gülmeyi, tartışmayı, çözüm üretmeyi, sarılmayı, küs kalmamayı, dans etmeyi, seyahat etmeyi, keşfetmeyi başardığımız için 'evliliğin ne kadar başarılı' olacağını dile getirdim.

Takla 9: O hayatımda varken dahi 'gelecek planlarımı' ertelemeyerek, kendi ayaklarımın üzerinde durduğumu ve onsuz da yapabileceğimi göstermeye çalıştım.



Kaynak: Joy Dergisi


WEZ Format +3. Şuan Saat: 06:47 PM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.