Kişisel gelişimmi yoksa toplumsal gelişimmi...
 

Kişisel gelişim ile ilgilenenlere yönelik en büyük suçlama "siz bireycisiniz, toplumu değil bireyi öne çıkarıyor, bencilliği teşvik ediyorsunuz" şeklindedir.
Sonra da kişisel gelişimcilere şu akıl(sızlık) verilir: "kişileri bırakın toplumu geliştirin, böylece herkese faydanız olsun!"

Kişisel gelişimde bunun cevabı şudur:

Dünyada bütün ilerlemeler, başarılı olmak isteyen bir "bireyin" çabası sonucu oluşmuştur. Elbette diğer insanların da katkısı vardır ama o insanları bir araya getiren ve bir arada çatışmadan çalıştıran lider kişi, kendisi için başarılı olmak isteyen bir insandır.

Ayrıca kişisel gelişim kurumsal gelişimi, kurumsal gelişim de toplumsal gelişim yaratır. Ama bunun tersi olmaz. Yani toplum gelişince, gelişmiş kurumlar ve bireyler yaratmayabilir.

Buna tipik örnek zengin Arap ülkelerinin içinden bir türlü başarılı kişilerin çıkmamasıdır. Neden böyledir? Çünkü devlet zengindir, kurumlar zengindir ama bireyler gelişmemiştir. Bireysel başarı yerine, "cemiyet" başarısı yüzeltilir oralarda.


Özetle herşeyin başı kişisel gelişim!

Bunu anlatmaya bile gerek yok aslında. Çünkü "toplumsal gelişim" iddiasıyla yola çıkanların, daha ilk adımda, "idealist duyguları geçer geçmez" ipin ucunu bıraktıklarını görürsünüz. Önce bireyi değil toplumu kurtarmaya çalışanlar, kurtarılmaya muhtaç hale gelirler. Hem de kişisel gelişimciler tarafından kurtarılırlar!


tarkan daşdemir
23 Mart 2008 Pazar

Kaynak: Halkla İlişikiler İletişim Platformu...