![]() |
SECRET'İN SÖYLEMEDİKLERİ YAZAN:Bülent Altınkaya Secret'ın filmi ve kitabı gündemde olduğu için yazma gereği duydum. Filmi 2 kere seyrettim, filmin bize söyledikleri: 1) Odağını istediğin şeye yönelt, istemediğine değil. 2) İstediğin şeye sanki şu anda sahipmişsin hissini oluştur. 3) Bunun için ve diğer sahip olduğun şeyler için minnet duy, böylece enerjin yükselecek ve yükselen enerjin evrenin isteğini gerçekleştirmesini hızlandıracaktır. 4) Aklına olumsuz fikirler yada hisler gelirse, dikkatini hemen yine hedefine yönlendir. Evet, film bize özetle bunları söylüyor. 4. maddeye kadar güzel hoş devam ediyor, filmin motive etme oranı da gayet iyi. Çünkü konuşmacılar zaten bu konuların eğitmenliğini yapan kişiler. Fakat beni şaşırtan nokta, Joe Vitale başta olmak üzere filmdeki kişilerin her biri, 4. maddenin aslında "Aklına gelen olumsuz fikirleri bilinçaltına itmek ve onların kuvvetlenmesini sağlamak" olduğunu bilmelerine rağmen buna hiç değinmemeleri. O yüzden ilk 3 madde yapıldığında, ilk başlarda olumlu sıçrayış hissedilecektir ve bazı şeyler rayına giriyor gibi olacaktır hatta bazı hedefler gerçekten hemen oluşacaktır. Fakat 4. madde nedeniyle, bir süre sonra kişi kendini daha kötü, hedeflerinden daha uzakta ve motivasyonu daha fazla düşmüş ve bununla beraber zihinsel gürültüsü artmış olarak hissedebilir. Zira olumsuz duygu yada fikir geldiğinde, siz bunu görmezden gelip, odağınızı olumluya doğru yönlendirirseniz. Aslında altta gerçekleşen şey, bu olumsuzun tamamlanması için bilinçaltının onu saklamaya ve daha sonra onu çözmeniz için tekrar size sunmasına sebep olacaktır. Siz onu her çözmedikçe, bilinçaltı onu çözmeniz için size daha yoğun bir şekilde bu olumsuzlukları sunacaktır. Bilinçaltı temizlenmeden yapılan her türlü tezahür yada başka çalışmalar. Kirli duvarın üstüne yeni boya sürmeye çalışmak gibidir, ilk başlarda yeni boyanın etkisiyle, motivasyonunuz ve oluşan olaylar değişiyormuş gibi gözüksede, bir süre sonra alttaki kirli boya üstteki yeni boyayı da bozacaktır. Makyaj akacak, maskeler düşecektir. O yüzden Secret'ın rüzgarına kapılan sevgili dostlarımı uyarmak isterim ki, daha sonra hayal kırıklığına düşüp daha da fazla bilinçaltı olumsuzluğu yaratmasınlar. Gerçekten hayatınızda köklü, kalıcı ve doğal değişim istiyorsanız, bilinçaltınızı ciddi anlamda değiştirecek teknikler öğrenmelisiniz. Bilinçaltınızı tanımalısınız. Onun nasıl çalıştığını, nasıl kaydettiğini, nasıl sunduğunu ve ne söylemek istediğini bilmelisiniz. Çünkü bütün davranışlarımızdan ve hayatımıza çektiğimiz durum ve kişilerden O sorumludur. Filmin verdiği motivasyon ve coşku nedeniyle bana kızıp, söylediklerimi reddetmeden önce lütfen kısa bir düşünme molası verin. Teşekkürler. pozitif ve negatif düşünce bir paranın iki yüzüdür. Dolayısıyla ben sadece pozitif düşünüyorum demek "kendimi pozitif düşünmeye zorluyorum, bunun için çabalıyorum" demekle aynı şeydir. Filmde şöyle bir ifade var. "Negatif düşünceler aklınıza geldiği zaman hemen hedefinize odaklanın, ilk başlarda zor olacak ama sonra kolaylaşacak" deniyor. Bunun türkçe meali şudur: "Kendine yeteri kadar zaman tanırsan bastırmakta uzmanlaşırsın" Gelen fikir ya da hisleri TAM yaşamadan, görmezden gelirseniz veya olumluya yönelmeye çalışırsanız yazımda anlattığım durum ortaya çıkar. Bu negatifler bilinçaltına itilir. Bunu ise Reiki ile temizleyemezsiniz. Bilinçaltına tam nüfuz eden tekniklere ihtiyacınız var. Mesela EFT, Deep PEAT, zihni durduran nefes çalışmaları, Hipnoz vb. Bunlar sonucunda yeniden programlamak değil, programlananları silmek esas olandır. Çünkü her program kendi sınırını getirir. Dolayısıyla her pozitif düşüncenin de bir sınırı vardır, insan ise ÖZÜ itibarıyla sınırsız olduğundan, pozitif düşüncede bile istediğini bulamayacaktır. Çünkü farkında olmasada, insan sınırsızlığı ve sonsuz özünü aramaktadır. O sonsuzluk ve özgürlük hissini ise pozitif düşünce sağlayamaz. Pozitif düşüncenin sağlayabileceği geçici rahatlık ve mutluluklarda insanın tatminsizliğini körükleyecek ve arayışı bitmeyecektir. TEK yol, programları silmektir. Özgürlüğün anahtarı budur. Programları silenin hayatı mucizeye dönüşür. Kaynak: http://quantum.blogcu.com/3261684/ |
Ynt: SECRET'İN SÖYLEMEDİKLERİ ben şuan 19 yaşındayım.bundan tam 8 ay önce 3-4 kez intaara kalkışmış,sfli olan ....... ve daha isürü sorunu olan kendini değersiz gören bi insandım.google hipnoz yazıp 2 gecede toplam 169 siteyi a'dan z'ye gezdim okudum.çözüm arıyordum kendime.hipnotistler,nlpciler falan filan.sonra bu telkin mp3 olayını keşfettim.3-4 gündür çok disiplinli bir şekilde dinliyorum ve hayatım naıl değişti size anlatsam inanamazsınız çünkü en ile şoktayım.şimdi üniversiteliyim.kendime güveniyorum vesaire sonuçta iyiyim.söylemek istediğime gelirsek; bu tür siteler,yazarlar,kişiler,hipnotistler,herhangi bir zat tamamen parasal takılıyor. bu site ana yararlı oldu itek hayret ettim zaten oda farklı bi konu.yinede teşekkürler yazı için.fakat aşarılı insanlara akarsak onlar hiç sukadar ilinçaltıyla fln uraşmamışlardır.onlar sadece istediler,karşılığını verdiler,azim ettiler,başardılar. klavyem bozuk kusura bakmayın. |
Ynt: SECRET'İN SÖYLEMEDİKLERİ Bu yazıyı bizimle paylaştığınız için çok teşekkürler. Gerçekten aydınlatılması gereken bir durumdu.Ben bunu bi kaç kez düşünmüştüm.Olumsuz düşünceyi nekadar bastırsakta etki tepki kuvetiymiş gibi karşımıza daha kuvvetli dönüyor.Peki benim anlamadığım bu olumsuz düşünceyi nasıl olumluya çeviricez.Yardımcı olabilirmisiniz. super |
Ynt: SECRET'İN SÖYLEMEDİKLERİ orpheo canimin ici su karanliktan ustume atlayacak gibi duran o adami lutfen degistir hem snein icini hem benim icimi karartiyor.soyle yasina uygun rengarenk bir resim koyda gonlumuz senlensin hadi sekerim.bak kac zamandir soyleyecegim soyleyecegim unutuyorum simdi yazayim bari dedim kiss3 |
Ynt: SECRET'İN SÖYLEMEDİKLERİ Alıntı:
sümbül harikasın sen yaa..güldürdün beni,sende hep gül....atlamaz atlamaz merak etme..orpheo o resmi sevmese,benimsemese oraya koymazdı sanırım..bencede doğru söylüyorsun..ama bu bizim fikrimiz..bakalım orpheo buna ne diyecek..ben senin ne için böyle söylediğini tahmin ediyorum..aslında amacın orpheonun içini açmak..ama emin ol bu yazınla benim içimi çok iyi açtın.. sevincli |
Ynt: SECRET'İN SÖYLEMEDİKLERİ Ben bu yazılanlara katılmıyorum. Zaten birçok psikolog bilinçaltına direk etki edecek herhangi bir yöntemin beyhudeliğine inanıyor. Adı üstünde bilinçaltı. Bilincüstünde onu ne kadar kontrol edebilir, yeniden programlayabilir ya da silebilirsinki? Böyle birşey mümkün değil çünkü bilinçaltının kendi dili var ve onu bilinci kullanarak görmek, tanımak, çözmek falan mümkün değil. Kendi bilincini ya da birbaşkasının mesela bir psikoloğun ya da hipnozcunun bilincini kullanarak senin bilinçaltını yoluna koyması fikrini şöyle bir düşünün isterseniz, ne kadar gülünç. Tabiiki genelleme yapılabilen bazı durumlarda bu kısmen başarılabilir. Diyelimki çocukken annesi tarafından sürekli dayak yemiş bir insanın yetişkinliğinde bilinçaltının onu ne yönde etkileyeceğini tahmin etmek zor olmayabilir. Bu yüzden de bazı çözümler getirilebilir. Ama sonuçta herşey gelip kişinin davranış yapısını ve olaylara tepkisini değiştirmek için verdiği karara dayanıyor. Psikanaliz de, cognitive psikoloji de. Hipnozsa bunu kişinin dah apasif katılımıyla sağlamanın bir yolu. Düşününki benzer şeyler yaşamış iki kişiden biri seri katil biri din adamı olabilir. Demekki önemli olan bilinçaltımızı oluşturan deneyimlerimiz ya da bilinçaltındaki acılarımız değil bunlarla davranıisal olarak nasıl başettiğimizdir. Bir de secretta önemli bir noktayı gözden kaçırmışsınız, o da sevgi. Her sorunun sevgiyle halledilebileceği söyleniyor. Bu idealist bir saçmalık değil gerçekten işe yarıyor. Hayatımızı zorlaştıran şeylerden bazıları insanlar arası iletişim, öfke, kin, inançsızlık, tedirginlik, sürekli eleştirel bir tutum takınmak, kabalık, hoşgörüsüzlük ama en önemlisi kendine güvensizlik. Çoğu sorunun altında insanın kendine güvenmemesi yatıyor. Kendini sevince insan kendine güveniyor. Kendini mutsuz bir hayata mahkum etmiş herkes kendine güvenmediği için bunu yapmıştır, kompleks ve korkularından dolayı yapmışitır. Güzellikleri hakettiğine inanan, kendini seven kendine güvenen hiçkimse kendi için kötü deneyimler seçmez. Secret benim gerçekten de hayatımı değiştirdi. Bu site de çok iyi niyetlerle yapılmış birçok insanın da yarar sağladığına gerçekten inandığım teknikleri içeren bir site. Ama herkesi farklı teknikler etkileyebilir. Hipnoz, bilinçaltı mesajları vb teknikler bana biraz işten kaçmak ve kolaycılığı seçmek gibi geliyor ve en büyük gücü ve avantajı placebo ilaçların yarattığı etki. Büyü de böyle alternatif terapiler de. Ama çoğu insan için işe yarıyor. Benim için ise bilinçli bir şekilde davranış ve düşünce sistemimi değiştirme çalışmalarımı durdurmama neden olduğu için (sanırım bundan) işe yaramadı ve secretla tanıştığım zamandan beri ilk kez psikolojimin kötüye gitmesine neden oldu. Sizin bastırmak diye bahsettiğiniz şey aslında aşmaktır. Diyelimki bir insan çok kötü bir deneyim yaşadı ve r noktasına geldi. Sonra secret yöntemiyle psikolojisini düzeltti, yaşadığı şeyi 'bastırarak'. Diyelimki dediğiniz oldu ve sonra tekrar bazı düşünceler o kişiyi rahatsız etmeye başladı. O düşünceler hiçbir zaman o ilk andaki yoğunluğunda olmayacaktır. Çünkü aray azaman girecektir, kişi pozitif düşüğnmeye kendini sevmeye alışmış olacaktır ve daha sağlıklı bir şekilde o düşüncelerle başedebilecektir. Zaten yapılabilecek tek şey affetmek ve ileriye bakmak ve secretla yapılan da bu. Psikologların kabul ettiği ve sağlıklı bulduğu tek bir savunma mekanizması var. O da sublimation denilen, kişinin kendini sanata estetiğe ya da bir amaca adayarak sorunlarından uzaklaşmasına verilen ad. Secretın bundan hiçbir farkı yok çünkü her alanda gelişmemeizi ve kendimizi sevmemizi sağlıyor. Sevgiler... |
Ynt: SECRET'İN SÖYLEMEDİKLERİ Zira olumsuz duygu yada fikir geldiğinde, siz bunu görmezden gelip, odağınızı olumluya doğru yönlendirirseniz. Aslında altta gerçekleşen şey, bu olumsuzun tamamlanması için bilinçaltının onu saklamaya ve daha sonra onu çözmeniz için tekrar size sunmasına sebep olacaktır. Siz onu her çözmedikçe, bilinçaltı onu çözmeniz için size daha yoğun bir şekilde bu olumsuzlukları sunacaktır.doğru demiş. sınavlarda uykusuz kaldığım hiç olmamıştır.benim için çok önemli bir sınavdan önce ya uykusuz kalırsam ne olur diye düşündüm ama sonra yok canım olmaz öyle şey dedim.sonuç:bütün geceyi uyuyamıyorum diye ağlayarak geçirmek ve berbat geçmiş bir sınav.nedeni sınav öncesi bütün gün yatana kadar kola kahve içmek coffe2 kitabımı ciltlettirmem gerekiyordu.ciltçiye giderken yıllar önce evde cilt yaptırdığımız bir kitabın ciltçi tarafından kenarları aynı boya gelsin diye kesildiğini anımsar gibi oldum ama üstünde hiç durmadım.sonuç itibariyle şu anda elimde her tarafı kırpıştırılmış ciltli bir kitap var ve kenarlara aldığım notların hepsi gitmiş vaziyette.sabahtan beri evde sinir krizleri geçiriyorum.o notları yeniden bulmam Allah bilir kaç günümü alacak.oysa adama kitabı verirken sorsaydım ve kesilmemesini rica etseydim böyle berbat bir durumla uğraşmayacaktı.şu an aklıma gelen basit örnekler belki ama ne zaman kötü bişey düşünsem ve umursamaz davranıp önlem almasam başıma geliyor dusun |
Ynt: SECRET'İN SÖYLEMEDİKLERİ sizler çok gençsiniz ama bizim jenerasyon..ayıp, yasak, günah üçgeniyle çizilmiş katı bir çerçevenin içinde büyüdü..bilinçaltımız..başkalarına göre ayıp yasak ve günah olan bir yığın şeylerle dolu..kişisel gelişim sürecimde ayıplarımın aslında annemin, babamın, komşu ayşe teyzenin, toplumun ayıpları olduğunu farkettiğimde bilinçaltımı temizlemekte kolay oldu..ben işin mantığını bulduğum zaman, ve eğer bir insanla ilgili çalışma yapacaksam..(affetme) o insanın neyi neden yaptığını anlayamazsam asla affedemiyorum..affetme çalışması yapacağım insanı önce hassas bir mercekle inceliyorum..onu anlayabildiğim noktada affedebiliyorum..böyle yapınca, bilinçaltı çalışmalarım ivme kazanıyor..eğer çekim yasasını devreye sokmak istiyorsam..isteğim şeyin benim hakkım olduğuna inanırsam sonuca daha çabuk ulaşıyorum..size ne kadar faydalı olacak bilmiyorum, ama kendi yaptıklarımı paylaşmak istedim..iyiki varsınız ,burdasınız, ve araştırıp öğrenme gayreti içindesiniz..sizin sayenizde mutlu bir toplum yetişecek diye düşünüyorum..hepinize saygılı sevgiler |
Ynt: SECRET'İN SÖYLEMEDİKLERİ sevgili regina daha önce kendi günlüğüne de yazmıştın ama oradan cevap vermek kısmet olmadı canım... umarım hayatınla ilgili durumların olumlu yönde değişime başlamıştır... yukarıdaki yazını okurken ne kadar çok içsel çelişki yaşadığını fark ettim.. bunları da en kısa zamanda dengeye otutabilmen dileğiyle... psikolog olarak bir çoğumuzdan daha iyi bilmen gereken bir konuda bu çelişkili ifadelerine malesef tam olarak katılamayacağım... eskiden de bir çok doktor açık kalp ameliyatı yapmanın yada bilimadamları uzaya gitmenin beyhudeliğine inanırdı... yada matbaa kurmanın beyhude davranış olduğunu söyleyen ecdatlarımızın torunu olarak bu satırları yazmış olmak üzücü... umarım olumlu yeniliklere açık ve uygulayıcı bir doktor olursun... bilinçaltı na müdahale ederek kişiler üzerinde hatta kitleler üzerinde müthiş değişikliklere yol açacak çalışmalar yapılmıştır... bunların bir çoğu bizlerin burada telkinlerde kullandığı sistemlerden biraz daha farklı ve etkilidir.. ama özünde aynı işlem gerçekleşir.. bir çok askeri kuruluş ve gizli servis örgütleri de bu sistemleri kullanmaktadır... bu örnekleri uzun uzadıya tekrarlamak istemiyorum ama itiraz ettiğin konuyu ve kabullenemediğin durumu secret ile hayatına uygulamaya çalışman burada düştüğün çelişkidir... şu anın senin yarının için bilinçaltına attığın bir tohumdur... yıllardır attığın tohumları görmezden gelerek bir anda tertemiz br bahçeye sahip olduğunu düşünmek büyük bir yanılgıdır... bahçende ayrık otlarıda var.. en sevdiğin çiçeğine ağacınına dolanmış olan zehirli sarmaşıklarda... o bahçeye girip bir peyzaş düzenlemesi yapmaya kalkışırsan eline dikende batacak burnuna kötü kokuda gelecek.. bunları yok ferzediyo olman yada suçu telkinlere veyahut başkalarına atıyo olman bu durumun olmadığı yada görmezden gelmen hayatında bir daha sorun çıkarmayacakları anlamına gelmez... hazır çözülmelerin başlamışken nacizane tavsiyem üzerine gitmendir... davranışsal olarak olaylarla baş etme yöntemlerimiz ise tamamen bilinçaltımızda oluşturduğumuz geleceğe bakış kodlarımıza bağlı olarak değişkenlik gösterir.. secret da bunu yaptırmaya çalıştırmaktadır zaten.. ama içsel sesimize ve bilinçaltı yankılarımızı oturup dinlemessek eğer... hayatın sırrını... kuranın şifresini... tevratın gizemini.. incilin gizini öğrenmemiz bize hiç bir şeyden başka birşey sağlamaz... sevgi secret ın özünde ki nokta değildir... insanın ve yaşamın özündeki noktadır.. herşey bir damla sevgiyle başlar ve tüm evreni kaplar.. sevginin özünde herşey vardır... nefret de başarızlıkta sevgiye dahildir... kötü kokuları bilmeseydik gülün mis koktuğunu nereden anlayacaktık ki.. herkese farklı terapilerin iyi geleceği ve sevgi ile yaklaştıkça her konunun üzerinde çiçekler açacağı görünüşüne bende katılıyorum... ama kendimizdeki her yönü sevgiyle kabul etmeliyiz.. alternatif diye adlandırdığın bir kenara attığın çoğu konu şu an kabul gören tıp biliminin temelini oluşturmuştur.. önünü açmıştır.. yeni buluşlar diye ortaya çıkarılan bir çok tedavi yöntemide yüzyıllar öncesinden tatbik edilmektedi.. mimar sinan dı zannedersem yaptırdığı bir çok hasta bakımevinde su sesleri ve akustik kullanılarak kişinin rahat ve huzuru bulmasına yardımcı olmaya çalışırken.. bu gün resmi olarak ta kanıtlanmış bir çok müzikle tedavi yöntemi uygulanmaktadır... (yeni buluş olarak) secret da da bahsedilen bunların yeni buluşlar olduğu değil yüzyıllardır bilinmesine rağmen insanların bir çoğunun görmezden geldiğidir... dolayısı ile bizlere sunulan bir çok yöntem bizden önce secret ın farkında olan insanlar tarafından önümüze serilmiş olan güzelliklerdir... kendimiz daha yeni öğrendik bu sırrı diye eski öğrenenlerin uygulamalarını bir kenara atmak ise çıkarmaya çalıştığımız at gözlüklerimizin farklı bir modelini takmaya benzer.. hayatımızı zorlaştıran konuların neden bize doğru geldiğini öğrenmeden tekrar tekrar karşımıza çıkmalarını engelleyemeyiz... affederek yolumuza devam etmemiz gerekir evet ama kimi affedeceğini bilmeden ortaya söylenmiş af sözleri gideceği adresi bulamayabilir... sonra en ufak bir engelde düşünürüz ben herkesi affetmiştim ama.. ama ile ile biten yada başlayan cümleler kurmamak için olayların temelini bilmemiz gerekir... ben şimdi sana tedaviye gelsem... aman boşver geçmişi çek üstüne bir çizgi hayatı sev sevgi herşey... affet herkezi ve yoluna devam mı diyeceksin.. geceleri karanlıktan neden korktuğumu bulmadan bana karanlığı sevmeyi nasıl öğretebilirsinki... bu gün severim belki ama yarın yine korkabilirim.. bunun için korku kodumu çözüp yerine güven duygusunu koymadan yoluma nasıl devam edebilirim ki.. tecavüze uğradığı için cinselliği ve erkkeleri kötü tanımlamış bir kadın neyi seveceğini bilmeden nasıl yoluna devam eder... resim yapıp piyano çalarak bu korkusundan nasıl kurtulur... hangi doktor bunun bir tedavi olduğunu kabul eder.. bilinç altında tecavüz ve yaşadıklarının kendisinde bıraktığı bilinçaltı mesajları değişmeden nasıl aşık olur... psilogların kabul ettiği ve sağlıklı bulduğu tek bir savunma mekanizması yoktur.. bu konuyuda bu şekilde noktalandırmamanı tavsiye ederim.. bilim her koşulu bu şekilde tek nokta koyarak sonuçlandırsaydı her konuyu bu gün çığır açan gelişmeler hayatımızda olmazdı... bilinçaltımıza yeniden yapılandırmaya çalışmayı işin kolayına kaçmak diye mi adlandırıyorsun.. psikolojinin bu kadar içinde olan birisinden bunu duymak beni çok şaşırtı.. asıl işten kaçmak bilinçaltının bize gösterdiklerini yoksaymaktır bence.. bu tıpkı tarihi bilmeden geleceği şekillendirmeye benzer.. burada uygulanan telkinler v.b. diğer yöntemler olaylara kalıcı çözümler üretmek adına atılan adımlardır.. bilinçaltımızdan çıkan kötü kokuları oda parfümü sıkarak bastırmaya çalışmak ise elimizde bir kutu parfümle kısacık temiz kokulu anlar yaratmaya çalışmaktan başka bir şey değildir.. secret daki sırları daha derinlerinde hissedebilmen dileğiyle... sevgiler.. |
Ynt: SECRET'İN SÖYLEMEDİKLERİ Avrupada ve amerikada hipnoz ve rüya analizi gibi konularla psikolog ve psikiyatristlerin yüzde 90ı ilgilenmekte ve terapilerinde kullanmakta iken bizdeki durum ne yazıkki içler acısı (bir kaç istisna dışında) Türk psikologlar bu alana yeni bişeyler katmayı bırak psikoloji litaratürünede bilmemekte o yüzden türkiyede kaliteli terapistler ya alan dışından çıkmakta ya da bikaç otorite psikolog ve psikiyatrist bu işi götürmekte ya da bu iş şaklabanların eline düşmekte o yüzden subliminal telkin olayında dünyaya yenilik getiren Atakan beye minnet borçluyuz ve eleştirmek yerine değişime ve gelişime açık olan ve katkıda bulunan herkeze teşekkür ediyorum muhabbetle |
Ynt: SECRET'İN SÖYLEMEDİKLERİ Shamanic ben psikolojinin deneysel tarafına daha çok güveniyorum. Böyle bir konuda adamakıllı psikolojik bir deney yapılmadığı için de yalnızca kendi 'deneyim'imi paylaştım. O an aklıma gelen şeyleri kısaca sözcüklere dökmek istedim üzerlerine uzun uzadıya düşünmedim. Ama yine de her insana farklı tekniklerin iyi gelebileceğini belirttim. Alternatif terapileri kullanıp uygulayan psikologlar da var uygulamayanlar da. Ama her terapi kendi başına değerlendirmelidir ve bizim bahsettiğimiz bilinçaltına 'subliminal' mesaj vermek bilimsel olarak geçerliliği ispatlanmış bir yöntem değildir. Ama bu demek değildirki işe yaramaz. Belki yalnızca 'henüz' ispatlanamamıştır. Benim, metinlerin içeriği, tamamen pozitif kelimeler kullanılması yönünde fazlaca bir titizlik gösterilmemesinin yaratabileceği çelişkili mesajlar (özellikle ego telkininde) vs gibi düşündüğüm ve fazla irdelemek istemediğim başka noktalar da var. Neden irdelemiyorum, çünkü emek verilmiş iyi niyetlerle böyle bir hizmet sunulmus ve birçok insan hayatında önemli gelişmeler kaydetmiş. Her ne kadar yapıcı eleştiri olsa da (ki bence hiçkimse ve hiçbir kuruluş mükemmel değildir ve yapıcı eleştiriden fayda görebilir), eleştiriyor olmak istemiyorum. Ancak siz böyle bir tartışma başlatırsanız, fikrimizi sorarsanız o zaman söylerim ve hatta çeviri vs şeklinde elimden gelen yardımda bulunmaya da hazırım. Yani benim bu siteye ve amacına tamamen iyi niyetli yaklaştığımdan emin olabilirsiniz. Bilinçaltını çözmeye gelince ben secretla tanıştığım dönemlerde kendimle ilgili çok önemli gerçeklerin farkına vardım. Bilinçaltımdaki en önemli blokları tamamen ortadan kaldırdım. Bunu da bir nevi kendi kendime psikanaliz yaparak başardım. Bir sorunun cevabını bulana kadar resmen kendimle konuşuyordum. Öyle şeyler ortaya çıkardımki. Mesela çocukken çok büyük hastalıklar geçirdim. Buna bağlı şekilde bilinçaltımda ve çevremdekilerin bilinçaltında oluştuğuna inandığım şeyleri daha sonra araştırdım ve birçok psikolojik makalede çıkardığım sonucun aynısını yani bunun genel bir tepki olduğunu gördüm. Söylemek istediğim de buydu. Tabiiki ince nedenleri araştırmalıdır ama bu iş hiçbir zaman çok zorlu bir süreç olmamalıdır. Yani agaçlar yüzündne ormanı göremiyorum gibi bir durum yaşanmamalı asıl amaç akıldan çıkarılmamalıdır. Yoksa bilinçaltı denen labirentte çıkmaz sokaklara sapıp daha kötü hissetme olanağı da var. Tabiiki psikolojik destek alabilecek imkanı olan insanlar öncelikle bazı sorunlarının nedenini ortaya çıkarmak amacıyla bu imkanı kullanmalıdır öncelikle. Ama sürekli mutsuz olmaya hayata negatif bakmaya alışmış insan nedenler ortaya çıktıktan sonra da böyle bakmaya devam edecektir. Ben secretla eş zamanlı psikolojik desteği, olmadı kendini sorgulamayı tavsiye ediyorum. Yani aktif yaklaşımlardan yanayım. Ama hipnozu denemiş biri olarak daha pahalı daha zorlu bir süreç olduğunu etkisinin de sürekli olmadığını düşünüyorum. Sublimation ise gerçekten de psiologların verimli bulduğu ve sağlıklı bulduğu bir savunma mekanizmasıdır. Buna örnek olarak agresif bir insanın boksör olmak için eğitim almasını, melankolik birinin şair olmasını vs gösterebiliriz. Son olarak benim kendimde gördüğüm sorun bilinçaltında çözemediklerim değil yıllardan beri gelen negatif düşünme ve adeta acıdan zevk alma ya da acıya sığınma alışkanlığımı değiştirtmekte zorlanmam. Hayattaki herşey gibi bu da çaba gerektiriyor. Hiçbirşey kolay başarılmıyor. Yani ben her zamanki gibi devam edeyim nasıl olsa bilinçaltım temizleniyor gibi birşey mümkün değil. En güzeli hepsini bir arada sürdürmek. Secretta yazılanları ben de yıllar önce farklı kaynaklardan okudum ama en basit şekliyle tabir-i caizse kafama dank edecek şekilde bu bilgiler secretta karşıma çıktı. Tabiiki eksik gedik yönleri vardır ama ısrarla arkasında durabileceğim tek gerçek hayatımın tartışmasız en kötü döneminde, daha önce hem hipnoz hem psikolojik tedavi almış, hem secret tarzı başka kitaplardaki yöntemleri hem subliminal mesajları denemiş biri olarak benim hayatımı kurtardığı ve baştan aşağı değiştirdiğidir. Öğrendiğim bazı teknikleri kullanmaya ara verdiğimde de herşeyin kötüye gittiğini, tekniklere geri döndüğümde yine evin içinde şarkılar söyleyerek dans ettiğimi biliyorum. Sevgiler. |
Ynt: SECRET'İN SÖYLEMEDİKLERİ Ben de bu konuda hayal gibi düşünüyorum.Bizim nesil o muhteşem üçlü ile büyütüldü.İnsan karşılarındakilerin söyleyecek sözleri olmadığı zaman bunlara sığındığını görmek için büyümek gerekiyor.Tabi aradan seneler geçip gidiyor.Bu konuda daima pozitif olmak negtifleri itmeği,çöpleri halının altına saklamak gibi geliyor. |
Ynt: SECRET'İN SÖYLEMEDİKLERİ Alıntı:
hipnoz işe yaramaz ve geçicidir sözü sadece sizin öznel deneyiminizi ifade eder genelleme yapabilmeniz içinde bu alanda çalışan herkezi bilmeniz tanımanız ve araştırmanız gerekir... bilinçaltı kontrol edilemez buda yanlış bir söz bilinçaltı yönlendirilebilir ne ile yönlendirilir bilinçle tabiki.... bilinçaltını çözmek sözüde yanlış... bilinçaltı çözülmez bilinçaltında oluşan problem çözülür ikisi çok farklıdır hipnoterapist senin bilinçaltını kontrol etmez bilincini susturarak(tamamen değil kısmen) başka bi ifadeyle sorgulayan beyni aşarak bilinçaltına seslenir onun diliyle yeni davranış ya da düşünce biçimini kabul etmesine yardımcı olur hipnoterapistin yaptığı toprağa tohum atmak gibidir o tohumun büyüyüp ağaç olmasını istiyorsanız onu sulamak gerekir oda size kalmıştır.. çünkü her türlü hipnoz otohipnozdur.... son olarak bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmamaya dikkat edelim onun dışındaki söylediklerinize katılıyorum |
Ynt: SECRET'İN SÖYLEMEDİKLERİ Ben bi tartışmaya girmek istemiyorum ve gayet alttan alan bir dille yazıyorum ama 'bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak' tarzı suçlamalarda açıkçası canımı sıktı. Ben zaten kendi deneyimlerimden yola çıkarak fikirlerimi paylaştığımı çok açık şekilde belirttim, bunlar yanlıştır değil, 'yazılanlara katılmıyorum' tarzı bir cümle kurmayı tercih ettim. Bu fikrimi belirtme ihtiyacı duydum çünkü benim kişisel olarak çok işime yaramış olan ve inandığım bir yöntem eleştirildi (sanırım hipnoz ve secret konusunda çok bilgili, tüm hipnazitörleri ve secrettan fayda görmüş herkesi incelemiş biri tarafından, ne de olsa benim ağzımı açmam için bunu yapmış olmam bekleniyor!) Ben hipnoz işe yaramaz ve geçicidir diye kestirip atmadım zahmet edip okursanız. Herkes için farklı yöntemler etki eder 'benim' için ise kendi çabamla düşünce ve davranış biçimimi değiştirmek etkili oldu dedim. Ayrıca insanlar sigarayı bırakmak için diyelimki, ya da başka daha küçük sorunları için bile büyük paralar vererek en az 5-6 seans olmak üzere hipnoz terapisine başvuruyorlar ama birebir karşılıklı, işin içine psikolijik destek de katılarak,kişiye daha özel işlem uygulanmasına rağmen yine de sonuç her zaman olumlu olmayabiliyor. Halbuki siz herkese birden hitab etmesini beklediğiniz bu telkinler hakkında en ufak bir eleştiriyi kabul etmiyorsunuz. Bilinçaltı da karanlık bir nokta o yüzden kabul edemediğim sanki bilimsel bir gerçekten bahsediliyormuş, siz de bilinçaltı konusunda otoriteymişsiniz gibi eleştirel bir tarzda kullandığım kelimeleri 'yanlış' kabul ederek cevap verme tarzınız. Benim söylediğim şey bilinçaltı karanlık noktadır, bilinç altıyla ilgili bilinmeyen bilinenden fazladır, bilinen kısmı da zaten hipotezden ibarettir, brain scanning tarzi bilimsel tekniklerle henüz ispatlanmış birşey yoktur ve bilinçaltının sorun yaratan karanlık bir yer değil hayatımızı kolaylaştıran bilgeliğimizin kaynağı bir boyut olma ihtimali de mesela New Scientistin sanırım son sayısında belirtilmiştir. O yüzden bir iş yapıyorsanız en başından sorgulamanız gereken fikirlerinizin ne kadar göreceli ne kadar tartışılmaz olduğudur ki bu dünyada eleştiriye karşı hoşgörüsüz olan herkesin yaptığı işe zaten süpheyle yaklaşmak lazımdır. |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 02:01 PM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.