![]() |
YETİŞKİNLERDE DİKKAT BOZUKLUĞU Aşırı hareketli, dikkati dağınık, fevri. Bu terimler genellikle, yerinde duramayan, kıpır kıpır, dikkatini tekdüze durumlarda yoğunlaştıramayan, içinden geleni, canının istediğini anında gerçekleştirmek isteyen çocuklar için kullanılır. Yakın zamana kadar bu özelliklere sahip çocukların büyüdükçe ve olgunlaştıkça "düzeleceklerine" ve bu özelliklerinden arınacaklarına inanılıyordu. 1980lerin sonuna kadar aşırı hareketlilik-dikkat bozukluğu (AHDB) sorunu sadece çocuklar açısından incelenmişti. Ancak, yeni araştırmalar gösteriyor ki, bu özelliklere sahip çocuklar, büyüseler de, temel özellikleri pek değişmiyor. Belki, eskisi gibi kalorifer borularına tırmanmıyor ya da bir gösterinin ortasında kalkıp etrafta dolaşmıyorlar, ama birini dinlerken zorlanıyorlar, eşyalarını nereye koyduklarını unutabiliyorlar, aynı saate iki kişiye randevu verebiliyorlar. Yetişkinlikte dikkat bozukluğu sorunu olan bir bayandan şöyle bir öykü dinleyebiliriz: "Radyom açık. Bilgisayarım internete bağlanmış durumda. Bu arada ütü yapıyorum. Bir yandan da kahve içiyorum. Kahvemden bir yudum alırken kızımla onun matematik ödevi hakkında konuşuyorum. Her şey aynı anda. Ellerim ve ayaklarım sürekli kıpırdıyor. Sonra gidip mutfakta, bulaşık makinesini boşaltıyorum. Makineyi boşaltırken, bir bardağın kırılmış olduğunu fark ediyorum. Bu bardağı çıkarırken aklıma, biriktirdiğim boş şişeleri, cam toplama kutusuna atmak geliyor. Elimde şişe dolu torbayla giderken, aklıma daha alışveriş etmem gerektiği geliyor. Markete de uğruyorum. Kasanın önünde sıra beklerken, oradaki dergileri karıştırıyorum. Eve geldiğimde, almam gereken şeylerin yarısını almadığımı, unuttuğumu görüyorum. Bulaşık makinesinin sadece yarısı boşaltılmış durumda, bilgisayar hala internete bağlı, kahvem, bilgisayarın yanında, soğumuş olarak duruyor, çamaşırların çoğu ütülenmemiş. Kendimi genellikle depresif hissediyorum, çünkü zamanımın büyük bir bölümünü zamanımı iyi kullanmaya çalışarak geçiriyorum, ama nafile, hiç başarı sağlayamıyorum. Günün sonunda karşımda hep bir bitirilmemiş işler yığını duruyor. Sonra öyle bir nokta geliyor ki, işleri toparlamaya nereden başlayacağımı bilemiyorum." Daha önce de belirttiğimiz gibi, AHDB, çocuğun ergenliğe girmesiyle geçmiyor. Çocukluğunda bu sorunun özelliklerini taşıyan kişiler, değerlendirmenin ne kadar sıkı olduğuna bağlı olarak, %50-80 oranında bu sorunu yetişkinliğe taşıyorlar. Bu sorunun fark edilmesi niçin bu kadar uzun bir zaman aldı diye sorulursa, yanıtın büyük bir bölümünü, sorunun kendisi oluşturur, çünkü AHDBnun en belirgin özelliği olan fiziksel anlamda aşırı hareketlilik zaman içinde azalır. Ayrıca, uzun dönemli araştırmalar yürütmenin zorlukları, kişilerin yaşlarının ilerlemesinin getirdiği ölçüm zorlukları da, bu konunun gerektiği gibi ele alınmamasının diğer nedenleridir. Yetişkin dönemde AHDB konusu, bir çok yetişkin için bir kurtarıcı olmuştur, çünkü neden yaptıklarını bilmedikleri ve yaşamlarının kalitesini düşüren bir çok davranışın nedenini öğrenmelerini sağlamıştır, ancak, konunun ilginç olması bu konuda bilimsel araştırmalar yapılmadan bir çok spekülasyon yapılmasına da neden olmuştur. Örneğin, bu yetişkinlerin diğerlerinden çok daha zeki oldukları zaman zaman iddia edilmektedir ki, aslında bu konuda henüz bilimsel bir kanıt yoktur. Yetişkinlikte AHDB tanısı koymak neden zordur? Öncelikle, hepimiz belli dönemlerde dikkatimizi toplamakta zorlanırız veya başladığımız bir işi bitiremeyiz. Değişik nedenlerle ortaya çıkabilecek böyle bir duruma psikiyatrik bir tanıyla yaklaşmak, durumun kişi açısından yarattığı sorumlulukları azaltabilmekte, buna yol açabilecek bir çok faktörü gözden kaçırmaya neden olabilmektedir. İkincisi, konsantre olmakta güçlük çekmek, başka psikiyatrik tanılar için da söz konusu olabilir. Üçüncü olarak da, dikkatini yoğunlaştıramamak olarak tanımlanabilecek durumların hangi noktada başladığını ve hangi noktada bittiğini saptamak çok zordur. Kişinin çocukluğunu hatırlamasındaki zorluklar, boşanma, yakınların kaybı, maddi zorluklar gibi yaşam şartlarının getirdiği zorluklar da, yetişkinlikte bu tanıyı koymada, uzmanların işini güçleştirmektedir. Bütün bu koşullar gözetildiğinde, bir yetişkine AHDB tanısı nasıl konabilir? Uzman, kişinin çocukluk çağı öyküsünü mutlaka öğrenmelidir. Kişi, çocukluk döneminde de AHDB nedeniyle, bulunduğu çeşitli ortamlarda sıkıntılar yaşamış olmalıdır. Bir kişinin yetişkinlikte bu tanıyı alabilmesi için, bu zorlukların çocukluk çağında başladığını bilmek önemlidir. Zorlukların ergenlik döneminden sonra başlamış olması, uzmana başka tanıları düşündürebilir. Kaynak: HamileBilgi |
| WEZ Format +3. Şuan Saat: 10:20 PM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.