Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri

Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/index.php)
-   Çekim Yasası (http://www.hayatimdegisti.com/forum/forumdisplay.php?f=459)
-   -   Çekim Yasası Hakkında Düşüncelerim - 2 (http://www.hayatimdegisti.com/forum/showthread.php?t=463162)

uyguner 30-12-2009 11:23 AM

Çekim Yasası Hakkında Düşüncelerim - 2
 
ÇEKİM YASASI HAKKINDA DÜŞÜNCELERİM (2)
Çekim yasasını uygulamak, çekim yasasının meyvelerinden faydalanabilmek için yapmanız gereken en önemi iş “hazır olmak” tır. Düşüncelerinizle, duygularınızla ve davranışlarınızla isteğinizi almaya ahzır olup olmadığınızı gösterirsiniz. Hazır olmak için yaşamınız ve kendiniz hakkında farkındalık sahibi olmalısınız. Farkındalık sahibi olmak için ise kendiniz, duygu ve düşünce dünyanız hakkında ve de ilgili konularda bilgi sahibi olmalısınız.

Şurayı iyi anlamalısınız ki somut istekler soyut şeylerle gerçekleşmezler. Plajda güneşin yakıcı etkisinden korunmak için güneş kremine ihtiyaç duyarız. Biz ne kadar hayalimizde bir güneş kremine sahip olduğumuzu imgelesek de elimize güneş kremi geçmez. Bizim aktiviteye geçerek ilgili yerden bunu satın almamız daha etkili bir hareket olacaktır. Sonuçta hiçbirimiz sihirbaz, büyücü ya da simyacı değiliz öyle değil mi?

Çoğu eylemimiz, çoğu arzularımız mutlak bir aktiviteye bağlanmıştır. Karşıdaki insanın kendisini sevmesini isteyen bir insan istediği kadar bunu hayal etsin, istediği kadar imgelesin, onu sevdiğini belli edecek birkaç hareket yapmaktan, birkaç faaliyet göstermekten daha etkili olamaz. Hayaller sadece isteğimizdeki kararlılığımızı artırır. İsteği kavuşmayı sağlayan ise “hareket” tir. İnsanlar bizim düşüncelerimizi, niyetlerimizi vs. davranışlarımızdan, onlara gösterdiklerimizden anlar. Buna göre tepki verirler. Eğer kandırılıyorsak kendimizi kandırılmaya hazır gösteriyoruzdur. Zeki olmadığımız düşünülüyorsa böyle gösterdiğimiz içindir.

Her insan hayatında bazı seçimler yapar. Bunlar doğru-yanlış, iyi-kötü olabilir. Bunda bir sorun yoktur. Sorun, seçim yapmamaktadır. Doğru istekler de yanlış istekler de mutlak bir fayda yaratır. Evrende ilahi plan işlemektedir ve bu plana göre herşey herkese fayda yaratacak şekilde işler. Bir insanın uçağı kaçırması az sonra başına gelecek bir felaketi önleyebilir. Olup biten hiçbirşey evrende iyi-kötü diye ayrılmaz. Her oluşum aslında kendi hayatımız ve kendimiz hakkında bir içgörü sahibi olmamız için yaratılır. Yaşamımızda ya biz başkaları için bir imtiha vesilesi oluruz iyi veya kötü ya da bir başkası bizim için bir imtihan vesilesi olur iyi veya kötü. Sonuçta hepsi kendi yaşamımız ve kendimiz hakkında bir içgörü sahibi olmamız içindir. Bu durumda her iki taraftan bütünsel olarak işleyen mutlak faydaya dönük bir yaşam düzeni oluşturulmuş olur. Hayatta hak etme diye bir şey yoktur. Yaşananlar yaşamın işleyiş düzeni esnasında bize gelen ve bizden gidenlerden ibarettir. Başkası bizden kendisine ne geleceğini belirleyemez. Biz de başkasından kendimize ne geleceğini belirleyemeyiz. Her iki tarafta aslında kendisinden ne gideceğini belirleyebilir.

Örneğin bir insan bize haksızlık yaptığında elbette bundan etkileniriz. Ama her birimde, “zerre küllün aynasıdır” sırrına binaen külli irade zuhur eder. Bu yüzden yapılan o haksızlık bizi üzmek için yapılsa da, biz yepyeni bir tepki seçebiliriz. Demek istiyorum ki biz aslında “başkalarının kendilerine ait niyetlerini” gerçekleştirmelerine yardım ettiğimiz için böyle hissediyoruz. Yani başkalarının niyetlerine yardım etmeyi kendimiz “tercih ediyoruz” Yani karşıdaki insanın bize haksızlık yaparken düşündüğü niyeti bizim üzülmemizdir. Biz üzülürsek karşıdaki amacına ulaşmış olur. Biz de aslında başkasından etkilenmeyi seçmemiz nedeniyle sonuçta “kendi seçimimizi” yaşamış oluruz. Bu noktada üzülmek yerine kendimize ait bir seçim yapıp hakkımızı adilane şekilde ararsak yaptığımız bu iş hem kendimize sağladığımız bir faydadır hem de karşıdaki anlamayacak olsa bile karşıdakine sağladığımız bir pozitifliktir. Çünkü hakkımızı aramamız başkasının kötü niyetinin gerçekleşmesine engel olmamız demektir.

Negatif işler aslında hep negatif niyetlerle, pozitif işler de aslında hep pozitif niyetlerle ilişkilenir. Bize yapılan haksızlığa üzülmemiz, beraberinde kin, nefret gibi negatiflikleri çağrıştıracaktır. Kötü niyet hem kendine hem başkasına zarar verirken, iyi niyet de hem kendine hem de başkasına fayda verir. Bize yapılan haksızlıktan sonra “kendimize bir iyilik yapmayı seçerek” hakkımızı arar da üzülmemeyi başarır, metanetli ve dinç durursak o zaman bu sadece kendimize yaptığımız bir iyilik olarak kalmaz. Bu sayede karşıdakine de iyilik yapmış oluruz. Karşıdakine hak ettiği için iyilik yapmıyoruz. Kendimize yaptığımız iyiliğin kokusu karşıdakine de bulaşmış oluyor hepsi bu.

Aynı şeyleri defalarca anlatıyor gibiyim, biliyorum. Ama anlatmak istediğim şey başkalarınıın kendi olumsuz niyetlerini gerçekleştirmelerini seçerek kendinize hayatı zindan etmek yerine yeni bir seçim yapıp bunu değiştirme ve lehinize olacak şekilde etkileme şansınızın olduğunu hatırlatmaktır.




(UYGUNER)


WEZ Format +3. Şuan Saat: 08:14 AM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.