Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri

Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/index.php)
-   Bilinçaltının Bilinmeyenleri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/forumdisplay.php?f=155)
-   -   ALT ŞUURUN İKNA EDİLMESİ (http://www.hayatimdegisti.com/forum/showthread.php?t=7013)

cent 15-05-2008 08:04 AM

ALT ŞUURUN İKNA EDİLMESİ
 
ALT ŞUURUN İKNA EDİLMESİ

Mutlaka başarmak istediğimiz hedefimizin gerçekleşmesine giden yolda son olarak dikkat etmemiz gereken husus “alt şuurumuzun” Hedef hakkında ikna edilmesidir.
Bu aşamada bizi hedefimizden saptırabilecek bütün içsel direnç mekanizmalarını kıracağız. Dış direnç ve engelleme faktörlerinin kırılması için yapılabilecek şeyler buraya kadar üzerinde durulan esaslar arasına serpiştirilmiştir.

-Alt şuurun ikna edilmesinden neyi kastediyoruz?
Esasen insanın tekrar tekrar yapa geldiği her şey alt şuurunda otomatikleşir ve kökleşir.
Ancak alt şuurun ne tür emirlerden anladığını bilmediğimizde alt şuurumuz bazen arzuladığımızın tam aksi olan alışkanlıklar da geliştirebilir. Yani yapmamayı çok arzuladığımız şeyin tam aksini çaresizlik içerisinde yapıveririz.
Bu aşamada alt şuurun karşı direncini kıran ve tam istediğimizi otomatikleştiren mekanizmanın üç temel unsuru üzerinde duracağız.

1.Altşuur “Şimdiki zaman kipinde verilen emirleri kodlar.”
Derinlikler Psikolojisi kavramını getiren C.G. Jung’a bir atıf yapmak istiyorum. Jung’un çizdiği şuur haritası bir daire gibidir. Üst tarafta düşünce, alt tarafta duygu, sağ ve sol tarafta duyum ve sezgi vardır. Bu dairenin üst tarafı uyanık ve kontrollü şuura, alt tarafı alt şuura yani anlık ihtiyarın kontrolünde olmayan otomatikleşmiş şuura yakındır. Esasen bu çizgiyi dış dünyadan iç dünyaya ya da fizik bedenden ruhsal bedene ulaştırabiliriz. Alt şuurun daha derinlerinde Jung’un psikolojisinde arketip denilen, Bediuzzaman’ın kanun olarak tanımladığı değişmez kalıplar vardır. “Korku, sevgi, kin...” şeklinde tanımlayabileceğimiz bu kalıplar soyut halleri itibariyle doğuştan gelir ve bütün insanlarda aynıdır. Bu ortak alt bilinç ya da bunun üzerindeki toplumsal ve ferdi alt bilinç düzeylerinde ise bahsi geçen kalıpların alt parçaları kişiler ve çevre tarafından oluşturulur.
Fiziksel dünyadan ruhsal dünyaya yaklaşıldıkça bilinç nazarında geçmiş ve gelecek genişlemeye başlar. Şu halde tam ruhsal noktaya inildiğinde zaman geçmiş ve geleceğiyle beraber “sürekli şimdi” halini alır. Dolaysıyla ruh geçmiş-gelecek zaman dilimlerinde değil “sonsuz şimdi” bilinç düzleminde çalıştığı için ruhsal kalıplar dünyasının yakınlarındaki alt bilinç en doğru şekliyle “şimdiki zaman ile ilgili emirleri” anlar.
Eğer ana teorik hedefimizi gelecekte başaracağımızı düşünürsek alt şuurumuz için gelecek her zaman gelecektir. Alt şuurumuza “güzel konuşmayı öğreneceğim” emrini gönderirsek 50 yıl sonra o hala gelecekte bir zaman öğrenmemizi bekleyecektir. O halde yapılacak şey “şimdi bilinç düzleminde” atılacak üç adımdır:


•Sanki olmuş gibi hayal edeceğiz.(Hayalimizde hedefimizi sanki gerçekleştirmiş gibi yaşıyoruz.)
•Sanki olmuş gibi düşüneceğiz.(Düşünce kontrollü ve planlı olması, bütüncül olmaktan çok analitik olması özellikleriyle hayalden ayrılır.)
•Sanki olmuş gibi hareket edeceğiz. Güçlü olmanın başarılmasına götüren en kestirme yol ilk iki aşamadan sonra -palavradan bile olsa- güçlüymüş gibi davranmaktır.

2. Altşuur olumlu emirleri anlar:
Olumsuz emirlere itaat etmez veya tersine çevirir. Kendimize “şunu yapmayacağım” demeyeceğiz. Çünkü ya başaramayız ya da alt şuurumuz bize tam tersini yaptırır. Nedeni şudur:
Her şeyin mülk(cismani), meleküti(ruhani) ciheti olduğunu biliyorsunuz. Eşyanın cismani yönünde güzel/çirkin, olumlu/olumsuz realiteler vardır. Ancak eşyanın içsel/meleküti/ruhani yününde zıtlıklar karmaşası yoktur. Her şey nettir ve pozitif yönde ilerler. Alt şuur meleküti yüze yakın bir realitedir. Dolaysıyla benzer karakterleri taşır. Allah’ın koyduğu kanunlar ve bize verdiği irade çerçevesinde dış dünyamızı etkileyen iç dünyamızı yönlendirmek istiyorsak asla geriye dönüş emri vermemeliyiz.
“Yapmıyorum” dediğimizde her defasında yapmak bizi daha fazla sıkıştırır. İleri gitmemiz gerekiyorsa “yapıyorum” diyeceğiz ama ya yapa geldiğimiz şeyler yapmak istemediğimiz şeylerse...
Çözüm alt şuurda kodlu gerçeği reddetmek değil onun yerini bir başka şeyle doldurmaktır. Bediuzzaman bu gerçeği “mecralarını değiştirmek/kanalize etmek” şeklinde tanımlar. Örneğin”TV seyretmek yerine kitap okuyorum” diyebiliriz. Birçok ana/baba çocuklarına “evladım yapma” der ama genellikle çocuk daha fazla yapar. Ama “evladım, her gün daha uslu oluyorsun. Tembellik yerine çalışkanlığı tercih ediyorsun” diyen valideynin alacağı sonuç çok daha farklıdır.

3.Altşuur acı verenlerden uzaklaşır, zevk verenlere yaklaşır:
Bu Allah’ın koyduğu bir kanundur ve bütün insanlarda aynı şekilde işler. Köken itibariyle sonradan kazanılmış bir özellik olmamakla beraber bu unsurun dışa yansıyış biçimleri sonradan öğrenilmiştir. Yani alt şuur her zaman kötüden kaçar, iyiye yaklaşır; ama neyin iyi, neyin kötü olduğu büyük oranda sonradan öğrenilmiştir.
Yani alt şuur pislik, sıkıntı, nefret, utanç... gibi nesnel ve duygusal realitelerden kaçarken temizlik, huzur, iftihar, sevgi gibi realitelere yaklaşır. Bu kaçınılmaz bir akıştır. Alt şuurumuzu ikna ederken bu kanundan da faydalanacağız. Yani istemediğimiz şeyleri alt şuurumuzun kaçıştığı realitelerle, istediklerimizi de alt şuurumuzun yaklaştığı realitelerle eşleştireceğiz.
Örneğin çok tavuk yeme alışkanlığı yüzünden şişmanladınız ve sizi tavuk yemeye zorlayan otonom çağrışım sistemini parçalamak istediniz. Kural basittir. Bunu ister sadece zihnen yapın isterseniz tavuk yerken zihninizde yaşayın. Alt şuurun nefret ettiği şeyler...Çürümüş tavuk yiyorsunuz. Dişleriniz arasından leş kokularını hissediyorsunuz. Etlerinde kan, irin, kokuşmuşluk var. Yerken sümük karışıyor. Algı girişlerinizi yaygın olarak kullanma ve tahayyül kabiliyetinizin gücüne göre bunu 5-10 defa ayrıntıyı olarak canlandırın bakalım bir daha tavuk yiyebilecek misiniz? Çocukluğunda yaşadığı benzer şeyler yüzünden soğan/sarımsak/patlıcan vs yemekten tiksinenler vardır.



©Yüksek Yetenek Muhammed Bozdağ 1999
--------------------------
The Best Way To Instruct The Subconscious

The subconscious cannot work with vague dreams or generalisations. Instructions must be given in specific terms. Goals must be quantifiable and time-specific. You cannot say ‘I’d like to have no mortgage’, rather you must say something to the effect of, “By Jan. 2009 I will have my mortgage paid off” or “How can I pay mortgage off in fill by 1st Jan 2009?” So…

Be Specific

You, of course, must phrase the instruction in the positive. You cannot say, “Please stop me being so fat” as your subconscious and superconscious will only hear “FAT”. You would say, “How can I be 130 lbs by June 2007″. So…

Be Positive

Another method I recommend is to affirm yourself that the desired outcome has already taken place. For example, “I’m a millionaire, I’m a millionaire, I’m a millionaire” repeated over and over is a great way of instructing the subconscious to search for ways to make this an actuality. You will get answers so…


__________________


WEZ Format +3. Şuan Saat: 12:22 AM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.