Sevgili away, dediğim gibi o zamanlar alkol, siagara eşliğinde gece hayatına bırakmıştım kendimi ki normalde gece hayatını sevmem. Eğlendiğimi sanıyordum fakat her eğlencenin ardından çöküş ve mutsuzluk anları oluyordu. Her gün "off sıkıldım böyle yaşamaktan" derken akşam yine barlar sokağının yolunu tutuyordum

Birkaç aylık bir süreç bu. Kişiliğim, ilkelerim ve isteklerimle uyuşmayan bu durum kendime kızmama sebep oluyordu ve sanırım böyle yaşamaya devam etmemin sebebi bir nevi kendimi cezalandırmaktı.Kendime kızdıkça suçluluk duygusu da artıyordu. Kısır döngü yani. Geçmişten gelen suçluluk duygularının bunda çok etkili olduğunu düşünüyorum. Bir yandan herşeyin en iyisini hakettiğinizi düşünürken suçluluk duyguları bile bile hata yaptırır bizlere. Kötü giden bir ilişkinin sonunda çoğumuz " başından beri yanlış insan olduğunu bile bile başladım bu ilişkiye" deriz. ( en azından ben öyleydim) Bu yanlış insanları seçmemdeki ustalığımın

sebeplerini iredeledim içime dönüp ve kendimce buldum.Sebebi bulduktan sonra kendini affetmeyi başarabilirsen sorun düzeliyor zaten. Bu süreçte yaşadıklarım beni ben yapan şeylerdi ve onları kabullendim. Bu bir adımdı. Görüşmek istemediğim insanları çevremden uzaklaştırdım, mazbut hayatıma geri döndüm, daha çok okudum ( zaten okumayı hiç bırakmamıştım), tekrar eskisi gibi yalnızlığımı sevmeye başladım veee evren de çalışmalarına başladı
Nisancım eşim hiç tanımadığım biriydi. İmgelemeyi uykudan önce yapıyordum ve sonrasında o konuya çok da takılmıyordum. Çünkü oldum olası "doğru insan"la tanışacağıma derin bir inancım vardı. Kendimi iyi tanıdığım, önceliklerimi iyi bildiğim için imgemi oluşturmam zor olmadı. Tabii bu arada bazı isteklerimin saplantılı olduğunu gördüm ve onları listeden çıkardım. Mesela uzun boylu biri benim olmazsa olmazlarımdandı, onu beğenebileceğim biri olarak değiştirdim ve iyi ki değiştirmişim

Tanıştıktan bir yıl sonra evlendik ve 1,5 yıldır çok mutlu bir evliliğimiz var şükürler olsun.
Bir de bazen isteklerimiz tam olarak gerçekleşmez; o zaman da bizim için en iyisinin bu olduğunu düşünmek işe yarıyor. Marmaris'ten tayin istemiştim. İlk tercihim İzmir ikincisi İstanbul'du. İstanbul olduğu zaman ilk tercihim olmuş kadar sevindim. "Demek ki bizim için böylesi daha iyi "dedim. Şu an okulumu ve öğrencilerimi çok seviyorum. Nitekim eşimin askerliği de İstanbul'a çıkınca bir kez daha sevindim burda yaşadığım için...
İşte böyle kızlar, umarım işinize yarar deneyimlerim. Sevgiler...