Tekil Mesaj gösterimi
Alt 19-06-2012, 11:17 PM   #22 (permalink)
bird of paradise
Üsteğmen
 
bird of paradise - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Jul 2010
Bulunduğu yer: cennet
Mesajlar: 348
Tesekkür: 2,195
311 Mesajinıza toplam 914 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
bird of paradise will become famous soon enoughbird of paradise will become famous soon enough
Standart Cevap: AFFETMEK ÖZGÜRLEŞTİRİR

http://youtu.be/eY4IAkIuBX4




http://youtu.be/qZtpUinm1Cw



Affetmek...

Hepimiz hayatımızın bir döneminde kendimizi ya da bir sevdiğimizi affedememe duygusunu yaşamıştır.

Affedememenin altında birçok sebep yatabilir. Biri canımızı yakmıştır ya da kendimizi değersiz hissetmemize neden olmuş olabiir. Aslında bu hissettiğimiz şeyler kendimizle ilgili eksikliklerdir. Karşı taraf bizi incitemez ya da üzemez biz öyle sanırız, (hoş karşı taraf diye bir şey de yok da o başka konu) çünkü kendimizi sadece kişiliğimizle var olduğumuzu sanırız.

İnsanın kişiliği sadece büründüğü bir roldür. O rol eksik yönlerini geliştirmek amacıyla verilmiştir insana. Karşımıza da genellikle bu eksik yönlerimizi geliştirecek kişiler çıkar.

Önce kendimizi affetmek neden önemldir onu konuşalım. Çünkü hepimizin hata yapma hakkı vardır. Çünkü insan hata yaparak öğrenir. Başka yolu yoktur. Ve kendimizi affetmezsek sürekli geçmişe takılı kalırız ve bu bizim yol almamızı, gelişimimizi engeller.

Peki başkalarını affetmek niçin gerekli ? Canımız çok yandığında şöyle diyebiliriz : Ne yani, affedeyim de yaptığı yanına kar mı kalsın !

Öncelikle şunu bilin ki, yaptığımız her hareket ve zihnimizden geçirdiğimiz her düşünce ile evrene enerji yayarız. Bu enerji ya pozitiftir ya da negatif. Ve insanın yaydığı bu enerji kendisine geri döner. Gördüğünüz gibi, onun yaptığının yanına kar kalıp kalmamasının sizin ona duyduğunuz duygularla bir ilgisi yoktur. O kişinin yaydığı enerjinin ne olacağı konusu farklı bir konudur ve bu , o kişi ile Yaratıcı arasındadır.

Siz o kişiyi affetmediğiniz sürece kızgınlığı, öfkeyi içinizde taşırsınız. Uzun süre bu negatif duyguları içinizde taşıdığınızda, yavaş yavaş enerji dengenizi bozarsınız ve hastalık dediğimiz olay ortaya çıkar.

Affetme çalışmasına öncelikle en yakınımızdan başlamalıyız. Çünkü en yakınımıza karşı duyduğumuz kırgınlık, öfke ya da nefret en yıpratıcı olanıdır. Annemiz olabilir ya da babamız, kardeşimiz , sevgilimiz, eşimiz, çocuğumuz, arkadışımız, komşumuz...

Affetme çalışması yaparken şunu düşünerek işe başlayabilirsiniz :

Hepimiz bu dünyada bir tekamül(olgunluk) süreci içindeyiz. Ve hata yaparak öğreniyoruz. O sadece öğreniyor, bu davranışının benimle bir ilgisi yok. Öğrendiğinde(olgunlaştığında) zaten bunu bir daha yapmayacak. Ben de onun gibi öğreniyorum. O zaman ne kendime ne de başkasına kızmaya hakkım yok.

Karşılaştığınız olayların içeriğine değil, bundan ne öğrendiğinize odaklanın. Bu kişi hangi yönümü geliştirmek için hayatıma girdi. Bu olayı hangi yönümü geliştirmek için yaşadım. Sanırım sormamız gereken doğru sorular bunlar.

Şimdi , eğer affetmeye karar verdiyseniz, aşağıdaki olumlamayla işe başlayabilirsiniz. Bu olumlamayı R. Şanal'ın bir kitabında okumuştum , hoşuma gitmişti. İlla bu olumlamayı kullanmak zorunda değilsiniz, kendi cümlelerinizi de kullanabilirsiniz ancak cümleniz baştan sona kadar olumlu olmalı.

"Geçmişte yaptığım ve yapmadığım herşey için kendimi bağışlıyorum. Öğrenmek ve tekamül etmek içindi herşey. Ben de öğreniyorum ve tekamül ediyorum."

Tekamül kelimesi size sıcak gelmediyse onun yerine öğreniyorum ve olgunlaşıyorum diyebilirsiniz.



Kendinizi, tamamen affetme duygusu içinde hissedene kadar devam edin.

Daha sonra da aynı şeyi sevdikleriniz için yapın.

Örnek:
"Geçmişte yaptığı ve yapmadığı herşey için babamı bağışlıyorum. O da tıpkı benim gibi öğreniyor ve olgunlaşıyor."




ALINTI
__________________
yarimistanbul
bird of paradise isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla