79. Gün
Terk edilmişlik yanılsamasını aşacağım.
Bu olumlama yalnızlıkla ilgilidir. Büyük bir kaybın acısının en kötü yanlarından biri kesin bir yalıtılmışlık duygusudur. Sayısız insan için söz konusu olan yalnızlık sorunu sadece eşlik edecek birini bulmaktan daha derin bir iyileşme gerektirir. Yalnızlık kalabalığın içinde de yaşanabilir ve kendinizi çok kalabalık bir caddede bulduğunuzda daha da yoğunlaşabilir. Çocukken yalnızlığın çaresi daha kolaydır çünkü bir anne—babanın varlığı endişelerin giderilmesi için yeterlidir. Yetişkin olarak, yalnızlık daha varoluşsaldır; kendinizi kim tarafından olduğunu söylemeseniz de terk edilmiş gibi hissettirir. Yalnızlık çekiyorsanız kendinize dostluk gösterin; ruhunuzdan yüreğinizde meditasyon aracılığıyla (Bkz 54. gün) davet ederek varlığıyla sizi rahatlatmasını isteyin. Sakince oturarak ve yüreğinize sığınma izni isteyerek sonlandırın meditasyonunuzu. Yüreğinizi yumuşak, sıcak bir yer olarak hissedin; dikkatinizi koruyarak oraya yerleşin ve istediğinizce orada kalın. Bu tekniği yeterince tekrarlarsanız, ruhunuzun varlığını son derece gerçek ve ulaşılabilir bir yer olarak bulacaksınız. 80. Gün
Umutsuzluk yanılsamasını aşacağım.
Bu olumlama sevgi almakla ilgilidir. Söze dökülmeyen ve konuşulmayan bit tür üzüntü vardır. Sevilmediğiniz inancından kaynaklanır. Çocukların sevildikleri konusunda sürekli temin edilmeleri gerekir çünkü ben duyguları gelişmemiştir ve bu yüzden kırılganlardır. ‘Seni seviyorum’ denildiğini işiterek bir özdeğer duygusuna ulaşırlar. Bu duygu güçlü olduğu sürece bir kişi çok yoğun bir acı verse de sevginin kaybına dayanabilir. Özsevgi duygusu çok zayıfladığında sonuç umutsuzluk olur. Bazı insanlarda bu hiçbir zaman güçlü değildir; bazılarındaysa acının yoğunluğu fazlasıyla sınayıcıdır. Ruhunuzdan, gelmesini ve özünüzdeki sevilme duygunuzu onarmasını dileyin. Upanişadlar’da, ‘Sevmek, sevilenin hatırına değildir öz’ün hatırınadır’ yazılıdır. Vermek ve almak bir dairenin iki yarısıdır. Acı bu daireyi parçalar. Bugün kendi içinizde sevildiğinizi hissettiğinizi olumlayın, büyük bir kaybın ardından olsa bile… 81. Gün
Bir şey bekleyemeyerek kendimi yenileyeceğim.
Bu olumlama bilinmeyeni kabullenmekle ilgilidir. Bugün beklentilerinizden vazgeçerek bilinmeyene adım atıyorsunuz. Bir beklentiniz olduğunda ve bu gerçekleşmediğinde doğal sonuç mutsuzluktur. Daha belirsiz bir düzeyde inancınızı beklentinize yüklemek yeni enerjilerin gelmesini engeller. Bu, olumlu da olumsuz da bir sonuç beklediğinizde olur. ‘Bir biçimde olacak’, beklentiyi ‘Bundan asla iyi bir şey çıkmaz’a kadar etkiler. Bunu korkuda köklenmiş bir denetim biçimi olarak görün. Bir şey beklemezseniz sonsuzca yenilenen yer olan ‘şimdi’ ye yöneltirsiniz.
__________________
Ben Tanrı'nın bir çocuğuyum ve Dünya denen bu yerde olmaya layığım. Ruhun adına, şifamı birlikte-yaratıyor ve titreşimimin değişmesini seçiyorum. Tanrım, kontratımı gerçekleştirebilmem için bilmemi istediğin şey nedir?