Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker!
Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.
Dile geldi
Dağlar taşlar dile geldi
Bülbül vazgeçti sevdasından
Arılar bal vermez oldu
Karınca işi bıraktı efkarından
Selama durdu tabiat
Şanlı şehide
Bir kahraman gidiyordu
Tüm ihtişamıyla
Bulutların gölgesinde/himayesinde
Damlıyan göz yaşlarında
Yağmur öfkeyle karışık ağlıyordu
Toprağın oğlu gidiyordu
Uğruna öldüğü sevgiliye
Aç bağrını kara toprak
Sar sana gelen kuzunu
Her şeyi bıraktı sana geldi
Öp pak alnından sevgilini